Türkiye’nin En Güzel 10 Koyu

Sürekli cennet vatan diye adlandırılan ülkemizin adı sanı duyulmamış o kadar güzel köşesi var ki bunun boş bir söz olmadığını resimlere bakarak anlamak kolay. Biz de maviyle yeşilin en görkemli şekilde buluştuğu koyları listeleyip tatil planı yapanlara yardımcı olalım istedik.

1. Bademli Koyu

Bademli Koyu
Ege’nin incisi denilen İzmir’in İncisi de Bademli. Dikili ilçesine on kilometre mesafedeki koy, hakkında çok az fikir sahibi olunan enfes köşelerden birisi. Denizin dibini metrelerce gitseniz dahi görmeniz mümkün ve denizi nerdeyse yılın her zamanı bir çarşaf gibi

2. Çatı Koyları

Çatı Koyları

Gökova Körfezi’ndeki bir cennet köşesi. Karadan ulaşım yok ve sadece teknelerle gelinebiliyor. Etrafının ağaçlarla çevrili olmasıyla neredeyse hiç rüzgar almıyor ve deniz her zaman yüzmeye müsait. Ayrıca ağaçların arasında doğal bir çok yürüyüş parkuru var ve konaklama imkanının olmaması ile oldukça temiz kalmış yerlerden birisi.

3. Yedi Adalar

Yedi Adalar

Yine karayolu ile ulaşımın olmadığı koylardan birisi. Yolunuz Gökova’ya düştüyse buraya uğramadan gitmek olmaz. Muazzam mercan kayalıkları ile de dalış yapmak isteyenlerin uğrak yerlerinden birisi.

4. Okluk Koyu

Okluk Koyu
Turgut Özal’ın gösterdiği ilgi nedeniyle Turgut Özal Koyu olarak da biliniyor. Yerleşim çok fazla olmasa da balık lokantaları ve işletmeler var. Karayolu ile ulaşmak için Marmaris’ten Karaca Söğüt’e geçmeniz gerek.

5. Kabak Koyu

Kabak Koyu

Fethiye’nin az bilinen cennet bahçesi. Ulaşım köyden arazi araçları ile sağlanabiliyor. Konaklama ise daha çok bungalov tarzı ağaç evler ve çadırların olduğu kamplarda mümkün. Hem doğası, hem de sıcak ortamı ile kalabalıktan hoşlanmayanlar için çok güzel bir alternatif. Ayrıca düzenlenen tekne turları ile Kelebekler Vadisi’ne günübirlik gidip gelebilirsiniz.

6. Kargı Koyu

Kargı Koyu

Fethiye’nin incilerinden birisi daha. Doğal akvaryum olarak bilinen koy dalmak isteyenler için bulunmaz bir köşe. Ayrıca etrafındaki dağlarda çokça bulunan günlük ağaçlarının yaydığı koku yaz gecelerini ilk defa burada geçirecek olanları çok şaşırtacak.

7. Torba Koyu

Torba Koyu

Bodrum’a oldukça yakın olan koyda, denizin ve yeşilin güzelliğinin yanında bir çok antik kalıntıyı da bulmak ve görmek mümkün. Konaklama imkanları ise bir çok koya nazaran oldukça fazla.

8. Gideros Koyu

Gideros Koyu

Tatilciler tarafından çok fazla bilinmese de yatçıların en sevdiği yerlerden birisi. Karadeniz’in hırçın sularının tam aksine bir göl kadar durgun. Koya karadan da ulaşmak mümkün ama konaklama için çok fazla alternatif yok.

9. Turunç Pınarı Koyu

Turunç Pınarı Koyu

Muğla’nın otantik koyu. Karadan da ulaşım mümkün ve yaz kış hizmet veren işletmeler var. Koyun hemen yakınında doğal kaynak suyu var ve koy zeytin ağaçları ile örülmüş durumda. Ayrıca oldukça fazla organik meyve ve sebze ile geri dönmek mümkün.

10. Bencik Koyu

Bencik Koyu

Datça ile Marmaris arasında bir saklı cennet ve koyun ortasında da ufak bir adacık. Konaklama imkanının olamaması ile yıllar yılı temizliğini ve doğallığını koruyabilmiş bir yer.

kaynak: Dilek Torun

Onedio

Doğduğunuz Ay Ve Yakalandığınız Hastalıklar Arasında Bir İlişki Var Mı?

11026305_818236178283636_5210160957647278227_n[1]

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Bu Yaz Tatilde Zevkle Okuyabileceğiniz Piyasaya Taze Çıkmış 30 Kitap

İster sahile, ister bir kültür şehrine gidelim ya da yaz tatilini evde geçirelim, kitaplar yaz tatillerinin vazgeçilmezlerindendir. Biz de Onedio’nun değerli okurlarına özel olarak bu yazı hem keyifle hem de yeni bilgiler edinerek geçirmenizi sağlayacak yerli, yabancı; popüler edebiyattan, yüksek edebiyata; öyküden, romana; düz-yazıdan, tarihe farklı tür ve tarzlarda yakın zamanda yayımlanmış kitaplardan bir seçki hazırladık. Güneşiniz, keyfiniz ve kitabınız bol olsun efendim. İyi okumalar…

Not: Bu içerikteki numaralandırmalar, kitapların değerine dair herhangi bir sıralama anlamı ifâde etmemektedir.

1. “Gömülü Dev”, Kazuo Ishiguro

Usta yazar Ishiguro, Romalılar sonrasındaki Britanya’da geçen bir aşk, savaş ve intikam romanı kaleme almış. Yazar, Britonlar’dan Axl ile Beatrice yıllardır görmedikleri oğullarına kavuşmak için tehlikeli topraklarda çıktıkları zorlu yolculuğu anlatmış. Bunu da hafızanın ve anıların gücü üzerinden esrarlı bir biçimde işlemiş…

2. “Konstantiniyye Oteli”, Zülfü Livaneli

Zülfü Livaneli’den İstanbul‘un derinlikleriyle, insanların hikayelerini kesiştiren bir roman.

Yedi yıldızlı Konstantiniyye Oteli’nin açılış günü ve erken bir yılbaşı kutlaması…Bu kutlamaya bütün cemiyet hayatı, iş dünyası, politikacılar vs. katılıyorlar. Bunun yanı sıra beklenmedik biçimde yer altında ölüler de bu kutlamada arz-ı endam ediyorlar. Otel bir anda binlerce yıllık bir serüvenin kesiştiren bir mekâna dönüşüyor…

3. “Kayıtsızlık Şenliği”, Milan Kundera

Ünlü yazar Milan Kundera’nın 2003 yılından sonra yayımlanan ilk yapıtı.

Romanda, beş arkadaşın, kayıp annesiyle konuşan Alain’in, işsiz oyuncu Caliban’ın, mutluluğun peşindeki Ramon’un, bir kukla oyunu yazma hayali kuran Charles’ın ve narsisist D’Ardelo’nun hikâyesi anlatılmaktadır.

4. “Devir”, Ece Temelkuran

“Devir”, Ece Temelkuran‘ın son romanı.

“Bu bir devir romanı. Herkesin zamanı bir başkasına devrettiği hayatta, Ali ve Ayşe’nin beraber kurdukları gizli bir dünya var içinde. Sadece o iki çocuğun gördüğü ve bir tek dilsiz kuğuların bildiği bir yer. O dünyada bugün yaşadıklarımıza asıl biçimini verenler, yani unuttuğumuzu hatırlamadığımız şeyler var… Ece Temelkuran, yalnızca çocuk gözümüzle bakınca hatırlayacaklarımızı anlatıyor. Dilsiz kuğuların dün söylediklerini yarına devrediyor…” (Tanıtım Bülteninden).

5. “Swastika Geceleri”, Katharine Burdekin

İlk kez 1937 yılında yayımlanan yapıt, “Swastika Geceleri” Naziler bağlamında eril dil ve düşünceyi sorguladığı için edebiyatta feminist distopya diyebileceğimiz edebiyatında kendine özgü bir yer edinmiş durumda.

27. yüzyılda geçen romanda Adolf Hitler’in Nazi planları gerçekleşmiştir. Naziler bütün Avrupa’ya hâkimdir. Hristiyanlık yok olmak üzeredir. Küçük gruplar dışında inanan kalmamıştır. Bir de Nazi dinine inanan çoğunluk vardır ve Adolf Hitler, bu dinin ilahıdır…

6. “Uyumsuz Defne Kaman’ın Maceraları – Toprak”, Buket Uzuner

Buket Uzuner “Toprak” adlı kitabıyla bir kez daha okurların huzuruna çıkıyor. Hititler, bir dedektif hikayesi, sosyal medya, ekoloji, Uzuner tarafından romanda harmanlanıyor:

“Çorum’da Hitit dönemine ait büyük bir tarihi eser hırsızlığını araştıran gazeteci Defne Kaman ortadan kaybolur. Gazeteci kadının en son görüldüğü antik Hitit kalıntısı Yazılıkaya’da ortaya çıkan geyiğin nöbet tutması, bir efsane gibi Çorum’da kulaktan kulağa yayılmaya başlar.

Olayın büyümesi üzerine, Defne Kaman’ı canlı bulmak için şehrin valisi, emniyet müdürü ve Türkiye’nin ilk eko-hacktivisti olduğunu iddia eden Karaca canla başla çalışmaya başlar. Bu sırada sosyal medyada #DEFNEKAMANNEREDE etiketiyle birleşen gençler eylem yapmak için Çorum’a yola çıkarlar.” (Tanıtım Bülteninden).

7. “Friedrich Balkonunda”, Carlos Fuentes

Usta yazar Carlos Fuentes, ölümünden önceki son eserinde, roman kahramanı olarak Alman filozof Friedrich Wilhelm Nietzsche’yi konuk ediyor. Romanda Meksika’nın siyasal tarihi, bu çerçevedeki yoldaşlıklar ve arkadaşlıklar, Carlos Fuentes’in ve Nietzsche’nin görüşleriyle ele alınıyor.

8. “Uçan Halıların Ayrodinamik Sorunları”, Tuna Kiremitçi

Tuna Kiremitçi, bilindik tarzının dışında daha postmodern bir roman ile karşımızda.

Kitapta çok satan aşk romanları yazmaktan usanan bir Türk yazarın dünyayı fethedecek bir roman yazmak uğruna yaşadığı sancıları, yer yer eleştirel ve mizahi bir bakış açısıyla anlatılıyor.

Yüzey katmanda Natalie Portman aşkına diyar diyar dolaşan Kumkapılı Abidin’in çılgın maceraları, derin katmanda ise Doğu – Batı meselesi ele alınıyor.

9. “Son Ayin”, Jasper Kent

Yazar, “Son Ayin” isimli 1917 yılında geçen romanında Rus siyasal tarihi ile vampir öykülerini birleştiriyor.

Rusya, 1917. Bütün vampirlerin kralı Zimeyeviç ölmüştür. Tarih -Avrupa’da Drakula adıyla tanınan- büyük vampirin, 1893’te Eflak dağlarındaki kendi kalesinin surları altında öldüğünü kaydeder. Rusya’da Romanov Hanedanı’nın çarları iki yüzyıldır kanlarını zehirleyen lanetten kurtulmuşlardır artık. Ne var ki, yirmi yıl sonra Çar II. Nikolay yeni bir tehditle karşı karşıya kalır…” (Tanıtım Bülteninden).

10. “Boğaziçi’nde Balık”, Gündüz Vassaf

Gündüz Vassaf’ın yeni öykü kitabı “Boğaziçi’nde Balık” kitapçılarda.

Vassaf yapıtta, Boğaziçi’nin balıkları aracılığıyla, tarihten, mitolojiden, günlük hayattan beslenen hikâyeler anlatıyor.

11. “Bridget Jones’un Günlüğü”, Helen Fielding

Modern kadının romanı diye tanımlayabileceğimiz kitapta Bridget’in bekâr hayatına tanık oluyoruz. Yaptığı diyet, yüzündeki kırışıklıklar, spor hevesi, karşısına çıkan arızalı erkeklerle ilişkisi romanın omurgasını oluşturuyor…

12. “Aşk ve Ölüm Üzerine”, Patrick Süskind

“Koku”nun yazarı Süskind, “deneme” türündeki yapıtında edebiyatın iki büyük teması “aşk” ve “ölüm” üzerine düşünüyor. Aşkı, kültür, edebiyat ve felsefe tarihi içinde ele alıp, yeniden yorumluyor.

13. “Düşsel Varlıklar Kitabı”, Jorge Luis Borges

Dünyaca meşhur yazar Jorge Luis Borges’nin bir eseri daha dilimize kazandırıldı.

“Düşsel Varlıklar Kitabı”, Borges’in dünya edebiyatına eşine az rastlanır derinlikteki hâkimiyetini gösteren bir referans kitabı.Yapıtta Borges, Batı ve Doğu kültürlerinin binlerce yıllık kolektif belleğini biçimlendiren figürlerin haritasını edebiyatın içinden ortaya çıkartıyor.

14. “Küfür Etmenin Kısa Tarihi”

Malum, insanlık tarihi sadece güzel şeylerden -bu arada küfür belki de iyi bir şeydir- oluşmuyor. Küfrün tarihi de insanın sözlü tarihinin başlarına dek uzanıyor. İlginç bir tarihsel-sosyolojik çalışma.

15. “Babamın Tanrı Olduğunu Sandım”, Editör: Paul Auster

Paul Auster editörlüğündeki bu çalışmanın hikayesi oldukça ilginç: Auster, radyoda seslendirmek üzere, ABD‘nin her köşesinden farklı yazarların kendisine yolladığı öykülerden bir derleme oluşturmuş. ABD’yi hem toplumsal hem de edebi yönden değerlendirmek için kıymetli bir çalışma.

16. “Efendi ile Köpeği”, Thomas Mann

Usta Alman yazar Mann’ın “Efendi ile Köpeği” isimli yapıtı Türkçe olarak raflardaki yerini aldı. Yapıt, Mann ailesiyle yaşamış av köpeği kırması Bauschan ve sahibi ekseninde gelişir.

Yazar, Bauschan’ın fiziksel ve karakteristik özelliklerine yakından bakma fırsatına sahip olur; köpek ile sahibinin arasındaki ilişkiye tanıklık eder ancak yine de bir köpeğin tüm bu yakınlığa rağmen insana nasıl yabancı bir canlı olduğunu anlatır.

17. “Liberhell”, Mahmut Eşitmez

Yazar Mahmut Eşitmez, Türk edebiyatında örneklerine sık rastlanmayan distopik bir yapıta imza atmış.

Eşitmez, bu ilk romanı “Liberhell”de, baskı ve despotluğun farklı biçimlerde ortaya çıktığı bir devirde, yönünü bulmaya çalışan insanların bir kentin içine sıkışmış hikâyesini anlatıyor ve ismiyle müsemma biçimde “Liberhell” insanlara cehennem misali bir özgürlük imgesi gösteriyor.

18. “Diriliş”, Stephen King

“Diriliş” korku ve gerilim edebiyatının ustası Stephen King’in son kitabı.

“New England’ın ufak bir kasabasında küçük bir çocuk ile kasabanın yeni rahibi arasında gizli bir takıntıyı temel alan derin bir bağ oluşur. Ancak, ailesinin başına korkunç bir felaket gelen genç rahip Tanrı’yı lanetleyerek kasabayı terk eder.

Aradan yıllar geçer. Artık bir yetişkin olan küçük çocuk, parçası olduğu rock gruplarıyla bütün ülkeyi dolaşırken eski dostu ile tekrar karşılaşır ve bu karşılaşma şeytanın bile aklına gelmeyecek bir anlaşmayla perçinlenir… ” (Tanıtım bülteninden).

19. “Paris ve Londra’da Beş Parasız”, George Orwell

Ünlü yazar George Orwell, Paris ve Londra’daki evsiz ve yoksulların hayatına ışık tutuyor bu kitapta.

“Orwell, modern insanın ısrarla görmezden geldiği bir dünyanın kapısını aralıyor. İşsizlik, evsizlik, açlıkla damgalanan bu dünyanın insanları izbe pansiyonlarda, berduş barınaklarında yaşıyor, hayata bir ucundan tutunmaya çalışıyorlar. Paris ve Londra’da Beş Parasız, köleliğin hiçbir zaman, modern zamanlarda bile ortadan kalkmadığını, sadece görünüm değiştirdiğini anlatıyor.” (Tanıtım Bülteninden).

20. “Güne Söylediklerim”, Murathan Mungan

Yazarın çeşitli zamanlarda yazdığı düz yazı ve konuşmalardan derlenen bir kitap “Güne Söylediklerim”.

21. “İtiraf Ediyorum”, Jaume Cabré

“Adria’nın derin bir suçluluk duygusuyla yaşadığı ömrü zihninin parça parça ölümüyle son bulurken, uzun zaman önce yitirdiği sevgilisine yazmaya başladığı mektup, bir günah çıkarmaya dönüşür ve bu kişisel itirafı Avrupa uygarlığının bir itirafına doğru yol alır.” (Tanıtım Bülteninden).

22. “Türklerin Tarihi”, İlber Ortaylı

İlber Hoca, Orta Asya’dan, Avrupa’ya Türklerini tarihini anlatıyor. Tarih okumayı, kurgu okumaya tercih edenler için birebir.

23. “Yüzü Olmayan Adam”, Christof Kessler

Bir nörolog olan Dr. Christopher Kessler, meslek hayatında karşılaştığı vak’alardan yola çıkarak çeşitli öyküler anlatıyor “Yüzü Olmayan Adam”da. Kitapta yer alan hikâyelerden, beyin rahatsızlıklarının bir insanın kişiliğini nasıl değiştirebileceğine ve o insanın hayatını nasıl yerle bir edebileceğine tanıklık ediyoruz.

24. “Herkes Yalnız”, Onur Caymaz

Türk edebiyatının genç isimlerinden Onur Caymaz’ın son kitabı “Herkes Yalnız” raflardaki yerini aldı.
Yazar kitabında Türkiye gerçeklerine ışık tutan öyküler anlatıyor…

25. “Altın Gözlü Kız”, Honoré de Balzac

Fransız edebiyatının dev ismi Balzac’ın “Altın Gözlü Kız” eseri de yeni çıkanlardan. Yazar her zaman olduğu Fransız burjuvazisinin iç yüzünü, Parislilerin yaşamını bir aşk hikâyesi çerçevesinde anlatıyor.

26. “Delice”, Hande Altaylı

Hande Altaylı’dan aşk ve insan ilişkileri üzerine bir roman.

“… Aliço Meryem’i içeri itip kapıyı kapattı ve ay dışarıda kaldı, yıldızlar dışarıda kaldı, ay ışığı da dışarıda kaldı. Kırık dökük kaldırımlar, tozlu yollar, iğde kokan hava, otların arasında bitmiş kır çiçekleri… Hepsi dışarıda kaldı. Ağustosböcekleri, tembel tembel hışırdayan yapraklar ve o gece usul esen poyraz, onlar da dışarıda kaldı.

İnsanın yapmadan duramayacağı hatalar vardı. Tıpkı sevmeden duramayacağı insanlar olduğu gibi. Bizi biz yapan şeylerdi bunlar. Meryem’i Meryem yapan da, Aliço’yu hayatının hatası olarak seçmesiydi.” (Tanıtım Bülteninden).

27. “Puslu Kıtalar Atlası”, İlban Ertem

İhsan Oktay Anar’ın Türk edebiyatının modern klasiği haline gelen “Puslu Kıtalar Atlası” İlban Ertem’in çizimleriyle çizgi roman oldu. Meraklısına !

28. “Ölmek Kolaydır Sevmekten”, Ahmet Altan

“Ölmek Kolaydır Sevmekten”, çok satan romanların yazarı, gazeteci ve romancı Ahmet Altan‘ın son kitabı.
Altan, 1912-1913 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşanan olayları bir ailenin fertlerinin hatırladıklarına dayanarak anlatıyor. Tabii bunlar aşk, kadın-erkek ilişkileri, özlem, kıskançlık gibi konu ve duygularla işleniyor romanda.

29. “Türkiye’nin Çıplak Tarihi”, Editör: Cem Mumcu

Cem Mumcu’nun editörlüğünde hazırlanan kitap, Türkiye’nin bu seneye kadarki son 69 yılını, 69 farklı yazarla anlatıyor. İlginç ve okunası bir çalışma…

30. “Kan Kadar Kırmızı”, Salla Simukka

“Kan Kadar Kırmızı”, ünlü Fin polisiye yazarı Salla Simukka’nın gerilim dizisinin son halkası.

“Lumikki Andersson gizemli yalanlar söylemeye alışkındır ama başkalarının işine karışmamak gibi de bir kuralı vardır. Okulun karanlık odasında desteler dolusu kanlı para bulunca bu kural bozulur. Lumikki bir anda kendini katillerin, dolandırıcıların kol gezdiği tehlikeli bir dünyanın içinde bulur. Artık olayları uzaktan izleyen bir seyirci olmaktan çıkarak bir hedef haline gelmiştir ve aklını kullanıp acımasız bir katilden kurtulması gerekmektedir.” (Tanıtım Bülteninden).

kaynak:onedio

Alaçatı’dan Uzandım Langusta’ya Istakoz Yemeye…

Arabayla İstanbul’dan Alaçatı’ya kadar geze geze indik. Bir iki gün de Alaçatı’da dinledikten sonra çevrede nereye gidilir diye araştırmaya başladık. İlk tavsiye edilen yer “ıstakoz seviyorsanız Langusta’ya gidin” oldu. “Sevmez miyiz, bayılırız” dedik ve 15-20 dakika içinde bu salaş ve kendi halindeki lokantaya vardık. Hava güzel olduğundan dışarda Sakız adasına doğru keyifle oturduk. Bizi ‘’buranın sahibi biraz aksidir, ne yiyecekseniz söyleyin fazla da lafa tutmayın’’ dedikleri için hızlı hızlı ne yiyeceğimizi söyledik, beklemeye başladık.

75951296_Lq31zCRF59OMX23Rlm8pcTSo6tVc55REzMCSaiveTfk[1] 261

IMG_2839

Biraz sonra Tuğrul dayı (garsona sorup, öğrendik) ‘’evet gençler bunlar da başlangıçlarınız’’ diyerek masaya salatamızı (taze), deniz börülcesini (sarmısaklı, zeytinli ve lezzetli) ve köpeoğlunu (taze ve başarılı) bıraktı. Biz bunları konuşa, gülüşe yedikten ve biraz da etrafa bakarak oyalandıktan sonra ana yemeğimiz olan kocaman böceği getirdi. ‘’Aferin size güzel seçtiniz’’ dedi. Sonra da anlatmaya koyuldu. ‘’Sizin aldığınızın kıskaçları yok o yüzden böcek’’ denir ‘’eğer kıskaçlı olsaydı ıstakoz olurdu ee o da bugün biz de yok’’ dedi. Baktık dayı konuşmaya meyilli nereli olduğunu soruyoruz, 1950’lerde Kavala’dan göç ettiğini söyleyip, yöresel hikayelerini anlatmaya başlayacakken “aman siz keyifle böceğinizi yiyin ben sonra uğrarım masanıza’’ diyor. Böylece bizi o nefis böcekle baş başa bırakıyor.

209  DSC00211[1]

Önce yemeğimizin bol bol fotoğrafını çekiyoruz, arkasından yumuluyoruz. Hem de ‘’Allah’ım bu ne güzel lezzet’’ diye diye yumuluyoruz. Tam kıvamında pişmiş, lop lop etleri keyifle ağzımıza atıyoruz. Bazen lezzeti arttırmak için üzerinde zeytinyağı da gezdiriyoruz. Bacaklarda, kenar köşelerde kalmış olan kısımları da getirdikleri aletlere yemeye çalışıyoruz. Bu iş bir saatten fazla sürüyor. Böceği bitirdiğimizde keyifle arkamıza yaslanıyoruz. Arkasından dayı bize Türk kahvesi ve sakız likörü ikram ediyor. Onları da kızıyla sohbet ederek içiyoruz. Likör o kadar güzel ki kendime de not düşüyorum Alaçatı’ya dönünce sakız likörü alınacak diye.

215 264

Oradan keyifle ve son derece doymuş bir şekilde çıkıyoruz. Bize denileni, ben de size söyliyeyim, böcek, ıstakoz türü kabukluları seviyorsanız ne yapın edin, buraya gidin.

Mekan: 4

Hizmet: 4

Lezzet: 4.5

Sağlıcakla,

Anette İnselberg

Siz Kimsiniz?

2015te-Aslan-burcunu-neler-bekliyor[1]

 

Sizin burcunuz hangisi ?
♈ KOÇ : Cesur, kıskanç, cazibeli, çekici, neşeli, hoş, yardımsever, gururlu..”
♉ BOĞA : Asabi, çekici, zarif, ihtiraslı, merhametli, kararlı, pratik, sahiplenici, inatçı.
♊ İKİZLER : Anlayışlı, kıvrak zekalı, meraklı, huysuz, kararsız, kurnaz, merhametli, cazibe sahibi.
♋ YENGEÇ : Koruyucu, hassas, duygusal, romantik, güçlü, fedakar, sezgili, takıntılı, çabuk soğuyan, endişeli, duyarlı..
♌ ASLAN : Özgüveni yüksek, enerjik, kuvvetli, etkileyici, güvenilir, koruyucu, despot, ilgi isteyen, dürüst, cesur, sert.
♍ BAŞAK : Kıskanç, yardımsever, ince, zarif, zeki, araştıran, endişeli, eleştirici, hafif duygusal, gizemli, detaya takılan, alçakgönüllü.
♎ TERAZİ : Kibar, disiplinli, ölçülü, objektif, akıllı, pratik zeka, hassas, tembel, şık giyinen..
♏ AKREP : Zor beğenen, kuvvetli, kararlı, sorgulayıcı, yardımsever, kıskanç, kinci, zarif, istenilen, dikkat çekici, başarılı.
♐ YAY : Aşırı zeki, özgürlüğüne düşkün, iyimser, inançlı, geniş düşünceli, patavatsız, sorumsuz, fedakar, merhametli, dobra..
♑ OĞLAK : Güven veren, kendinden emin, hırslı, katı, değer bilen, hisleri kuvvetli, görünüme önem veren, zor beğenen, kötümser, dayanıklı.
♒ KOVA : Asi, şirin, inatçı, albenisi olan, arkadaş canlısı, kararlı, yetenekli, akıllı, sahiplenici, becerikli..
♓ BALIK : Fedakar, zevkli, şık, havalı, etkileyici, doğal, hassas kararsız kötümser, yardımsever, merhamet sahibi, büyüleyici, duygusal.

alıntı

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

KABIZLIK PROBLEMLERİN DUYGUSAL VE ZİHİNSEL NEDENLERİ ?NEFES NASIL İYİ GELİR?

kabız[1]

Kabızlık problemleri olanlar vücudundaki toksinleri atamazlar.

Kabızlık problemleri yaşayanların nefesine baktığımızda nefeslerini tuttuklarını gözlemleriz. Buda geçmişte olan olayları hala kafamızda yaşıyormuşuz gibi sürekli düşünmemiz anlamına gelir. Geçmişte yaşadığımız duyguları bırakamamamız, geçmiş anılarımıza tutunmamız, işe yarayamayan çöp duyguları dışarı boşaltamamış anlamına gelir. Kabız olmamıza sebep olur.

Örneğin geçmişte aldatılmışsak sürekli aldatıldığımız zamanki duyguya tutunuyorsak, şimdide benzer deneyimleri kendimize çekeriz.

O yüzden nefesimizi tutmadan hemen bırakmak ve daha pozitif i deneyimleri hayatımıza çekmek için nefesi tam kapasite almak çok önemlidir.

Geçmişi takılıp kalmak demek, bağırsaklarımızda atıkları tutmak kabız olmak demektir.

Bu tip alışkanlıkları olan kişiler, kendisini beslemeyen ilişkileri bırakmakta da zorlanırlar. Bağımlı ilişkilere meyillidirler.

Aynı şekilde işe yaramayan eşyaları, yaşam alışkanlıklarını bırakmakta da zorlanırlar.

Nefes seanslarında nefes verişi rahatlatılmaya çalışır. Nefes akışa girdiğinde kabızlık sorunları giderilmiş olur.

Nefes seansları sırasında söylediğimiz olumlamalar;

“Geçmişi bırakıyorum, hayatıma yeniyi almak güvenli, hayatıma keyif alıyorum, doyum alıyorum, İhtiyacım olmayan düşünceleri, artık bana yarar sağlamayan inançları bırakıyorum.”

kaynak: gülin sarıyiği

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

GASTRİT’İN DUYGUSAL VE ZİHİNSEL NEDENLERİ, NEFESİN FAYDALARI?

gastrit[1]

Gastrit rahatsızlığı geçirenlerin hayatlarına baktığımızda kararsızlık ve belirsizlik vardır. Şartlanmaları çok fazladır. Belli kuralların olması gerektiğini inanırlar.

Nefeslerini baktığımızda eforlu nefesleri vardır. Özellikle mide kısmında nefes alırken çok fazla hareket gözlemleriz. Gastriti olanlar aşırı düşünürler, geçmişe de çok fazla takılırlar. Aşırı gerginlikten dolayı mide bölgeleri gerilir. Nefesleri de hızlı yaşamları da hızlıdır. Telaşlı bir halleri vardır.

Nefes seansların da söylediğimiz olumlamalar ;

“ Nefes almak, yaşamak güvenli, rahatlamak, gevşemek, dinlenmek güvenli, Herşeyi yapmak için yeterli vaktim var, endişe ve kaygılarımı bırakıyorum ”

Kaynak: gülin sarıyiğit

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

4 AY İÇERİSİNDE KARACİĞERİ TEMİZLEMEK MÜMKÜN !!!

10151953_701057943271428_8035169093526996768_n[1]

En büyük organlardan biri olan karaciğerin, besinlerle birlikte alınan vitamin ve minerallerin emilmesi, vücuttaki zararlı maddelerin temizlenmesi gibi hayati görevleri bulunmaktadır.
Düzenli alkol kullanımı ve aşırı yağlı gıdaların tüketimi karaciğer yağlanması, hepatit ve siroz gibi karaciğer hastalıklarına yol açabilmektedir. Karaciğer sağlığında ilk adım, tüketilen gıdaların dikkatle seçildiği bir dengeli beslenme programı olmalıdır.
Doğru yiyecekler antioksidan etkileri ile karaciğeri temizler ve korur.

4 ay boyunca her sabah kahvaltıdan sonra 1 yemek kaşığı sızma zeytin yağ içerisine 3 damla limon damlatılıp içilir . Bu sayede karaciğeriniz eski sağlığına kavuşacaktır.’

Lütfen bilgilendirmek için paylaşır mısınız ?????

kaynak: dünya yörükler birliği

Yurdaer Eray Oralın facebook sayfası

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Seni Hatalarınla Birlikte Seviyorum…

11110865_871889896226384_1409010141206125955_n[1]

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Artık gönül rahatlığıyla kullanabileceğiniz ev yapımı bir güneş kreminiz var

11407231_10153104542268101_8714600609102227008_n[1]

Yaz geldi çiçekler açtı, e deniz mevsimi de geldi… Ve yine hangi güneş kremi diye sızlanmaya başladım.

Senelerdir güneş kremi kullanırım ancak hiçbirini gönül rahatlığıyla, içime sine sine sürmem. Kafamın bir yerinde, e kar zarar dengesi güneşten korunacaksan bunu da göze alacaksın diyen bir ses bıt bıt öter.

Hani insan kendine kullanıyor da, söz konusu çocuğu olduğunda daha bir panikliyor. Geçen sene ki deniz serüveninde bu konunun ıcığını cıcığını çıkardım. Sitelerde ki kullanımı uygun, toksik etkisi minimum ürünlerde bile bir sürü zararlı kimyasalın olduğunu farkettim. Zaten markette, eczane de, yada dünyanın parasını veripte aldığımız güneş kremlerinin “kullanımı uygun olanlar” listesinde esamesinin esmediğini gördüm, hele ki bebek ürünü diye satılanların bizim kullandıklarımızdan hemen hemen hiç farkı olmaması beni dehşete düşürdü. İçlerinden en az zararlı kimyasalı içereni seçtim ve bebeğimde kullandım.

Neyse, gel zaman git zaman gene geldi deniz zamanı resmen geçen seneki duygularım canlandı, gerçekten bu konuda kendimi çok çaresiz hissettiğim bir anda “neden kendin yapmıyorsun” sorusu beni kendime getirdi ve şu an kendim ve bebeğim için güzel birşey yaptığım için kanatlanmış hissediyorum smile ifade simgesi

Peki güneş kremi neden önemli!

Çok kaba taslak, güneşin zararlı ışınlari cilt kanserinden erken yaşlanmaya kadar bir çok probleme sebep oluyor. Bu etkiden minimum etkilenmek içinse koruyucu bir krem şart. Koruyucularda ki en büyük sıkıntı ise, içeriklerinde bulunan bazı maddelerin hormonlar üzerinde bile olumsuz etkilerinin olması. Hele ki çocuklar için kullanılan koruyuculara fazladan dikkat edilmesi gerekiyor.

Koruyucuların en masumu çinko oksit içerikli olanlar, çünkü emilip sistemik dolaşıma katılmadıyorlar, e haliyle karaciğerde de birikemiyorlar. Etki mekanizması ise, cildin üstünde bariyer oluşturup, güneş ışınlarının cilde ulaşmasını engelliyorlar.

İşte bir siteden aldığım tarif, üzerinde bir kaç değişiklik yaptım. Bence harika oldu smile ifade simgesi malzemelerden isterseniz, yada bu kremden bana da yap derseniz haber edin

Sevgiler

1/2 bardak tatlı badem yağı
1/4 bardak hindistan cevizi yağı
1/4 bardak balmumu
2 yemek kaşığı karite yağı
1 çay kaşığı e vitamini
3 yemek kaşığı çinko oksit
15 damla lavanta öz yağı
5 damla nane öz yağı

Çinko oksit ve özyağlar dışındaki tüm içerikleri cam bir kaba koyun ve, ben mari usulü ısıtın,
balmumu da eridikten sonra iyice karıştırın ve çinko oksiti ekleyin iyice karıştırın
öz yağları da ekleyip tekrar karıştırın
Yarım saat soğuması için bekleyin

Artık gönül rahatlığıyla kullanabileceğiniz bir güneş kreminiz var smile ifade simgesi

kaynak: Kudret Görmek facebook sağlıkla kal sayfası Fatoş pabuççu tuncay

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Hepimizin İhtiyacı Olan 0 10 Sihirli Cümle

10169440_10155732085810557_8322630101692497039_n[1]

Eğer hissettiğiniz gibi olduğunuza inanıyorsanız, hayatınız gerçekten de düşüncelerinizden ve duygularınızdan filizlenir. Olumlamalar veya olumlu cümlelerin tekrar tekrar söylenmesi ruh halinizi çok daha yüksek seviyelere çıkarabilir. Düşüncelerimizi kelimelere dökerek ve daha sonra da niyete çevirerek istediğimiz şeylerin gerçek olmasını destekleyebiliriz. Olumlamalar kendini geliştirmenin kanıtlanmış bir yöntemidir çünkü beynimizin yeni bir şekilde çalışmasını sağlarlar ve insanların hayatını değiştirebilirler. Bilimsel kanıtlar da kendinle pozitif konuşmanın beyinde değişiklikler yarattığını doğrulamaktadır. Aşağıdaki 10 güçlü olumlama hayatınızı değiştirebilir:

1- Büyük Şeyler Başarabilirim

En ilham verici olumlamalardan biri günlük olarak kendinize hayatınızda büyük şeyler başarabileceğinizi söylemektir. Tüm vizyonunuza ve hayallerinize odaklanın ve daha sonra bu vizyona duyguları ekleyin. Kendinize söyleyerek ve büyük şeyler başarabileceğinize inanarak bu durumu gerçeğe dönüştürebilirsiniz.

2- Bugün Enerji ve Neşeyle Doluyum

Neşe sizin içinizden gelir, dışarıdan değil. Ayrıca uyanır uyanmaz başlar. Dolayısıyla sabah kalktığınızda bu olumlamayı tekrarlamayı alışkanlık haline getirin.

3- Kendimi Olduğum Gibi Kabul Ediyor ve Seviyorum
Kendini sevmek, sevmenin en saf ve yüksek şeklidir. Kendinizi sevdiğinizde otomatik olarak kendinizi kabullenmeye ve kendinize saygı duymaya başlarsınız. Eğer yaptığınız şeylere özgüven duyar ve bunlardan gururlanırsanız kendinizde yeni bir ışık göreceksiniz. Böylece daha büyük ve güzel şeyler yapmak için cesaretiniz olur ve ilham alırsınız.

4- Vücudum Sağlıklı, Zihnim Parlak ve Ruhum Sakin

Sağlıklı bir vücut sağlıklı bir zihin ve ruhla başlar. Bunlardan herhangi biri olumsuz duygulardan zarar görürse, diğerleri de etkilenir. Hastalığın ve sağlığın bir numaralı kaynağı sizsiniz. Dünyadaki tüm sorunlara bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde size gelmeleri için verdiğiniz izni geri alabilirsiniz Hastalıklarınızı ve kusurlarınızı fethedebilir, her gün yenmeye devam edebilirsiniz.

5- Her Şeyi Yapabileceğime İnanıyorum

Bunu her gün kendinize söylemeniz gerekir. Çünkü hevesli kalmanız için çok önemli bir cümledir. Bunu söyleyerek her şeyi yapabilme, başarabilme yetisine sahip olursunuz

6- Şu An Olan Her Şey Benim Nihai İyiliğim İçin Oluyor

Kurbanlar, kazalar, tesadüfler yoktur. Siz ve çevrenizdekiler parçası olduğunuz şeyleri çekersiniz. Her şeyin gerçekleşmek için bir nedeni olduğuna ve mükemmel bir senkronizasyonla aktığına inanın. Gerçekleşen ve gerçekleşecek her şeyle barış içinde olun. Böylece korkularınız eriyip gider.

7- Hayatımın Mimarı Benim, Temelini Ben Attım ve İçindekileri Ben Seçtim

Her gün uyandığınızda kendinize bu cümleyi söyleyin. Her yeni gün yeni bir başlangıç sunar ve etrafınızdakiler üzerinde bir etki bırakır. Bu günü istediğiniz şekilde kullanabilirsiniz çünkü hayatınızın mimarı sizsiniz. Eğer gününüze olumlu bir düşünceyle başlarsanız gününüzü mükemmele dönüştürebilirsiniz.

8- Geçmişte Bana Zarar Verenleri Affettim ve Onlardan Sakince Uzaklaştım

Bu yapılanları unuttuğunuz anlamına gelmez ancak yaptıklarıyla ve aldığınız derslerle barışık halde olabilirsiniz. Affetme gücünüz hayatınıza devam etmenizi sağlar ve herhangi bir tecrübeye tepkiniz diğerlerinin sizin hakkında ne düşündüğünden bağımsızdır. 1000 kişiyi affetseniz ve hiçbiri sizi affetmese bile, onların aynı noktaya gelene kadar sahip olamayacağını bildiğiniz bir barış ve özgürlük hissi tadarsınız. Onları affetmek ayrıca size nasıl tepki verdiklerini de anında değiştirir.

9- Zorlukları Başetme Yeteneğim Sınırsızdır, Başarma Potansiyelim Sonsuzdur

Basitçe şöyle söylenebilir: Kendinize koyduklarınız dışında hiçbir limitiniz yoktur. Nasıl bir hayat istiyorsunuz? Sizi durduran ne? Kendinize hangi engelleri zorluyorsunuz? Bu olumlama bütün sınırları fark etmenizi sağlar.

10- Bugün Eski Alışkanlıklarımı Bırakıyorum ve Yeni, Daha Olumlu Alışkanlıklar Ediniyorum

Zor zamanların hayatın geçici dönemleri olduğunu fark edin. Eski alışkanlıklarınızı bıraktıkça bunlar da geçecektir. İçinizde bulunan yaratıcı enerjiyle her şeye uyum gösterebilen bir varlık olmanız sizi sürekli yeni ve parlak fikirlere doğru götürüyor.

Sağlıkla Kalın

kaynak: facebook sağlıkla kal sayfası

Fatoş Pabuççu Tuncay

Dünyanın En Köklü Uygarlığı Çin’den, Kulağınıza Küpe Olacak 23 Atasözü

1. İyimser insan, her felakette bir fırsat, kötümser insan da her fırsatta bir felaket görür.

İyimser insan, her felakette bir fırsat, kötümser insan da her fırsatta bir felaket görür.

2. İki Yahudi bir araya gelse şirket, iki Türk bir araya gelse Devlet kurar.

İki Yahudi bir araya gelse şirket, iki Türk bir araya gelse Devlet kurar.

3. Anlatırsanız unuturum, gösterirseniz hatırlarım, yaptırırsanız anlarım.

Anlatırsanız unuturum, gösterirseniz hatırlarım, yaptırırsanız anlarım.

4. Ağaç ne kadar yüksek olursa olsun, yaprakları yine de yere dökülür.

Ağaç ne kadar yüksek olursa olsun, yaprakları yine de yere dökülür.

5. Akıllı bir adam yalnız kendi tecrübelerinden, çok akıllı bir adam başkalarının da tecrübelerinden yararlanır.

Akıllı bir adam yalnız kendi tecrübelerinden, çok akıllı bir adam başkalarının da tecrübelerinden yararlanır.

6. Ancak durgun su, yıldızları yansıtır.

Ancak durgun su, yıldızları yansıtır.

7. Isıracak köpek dişini göstermez.

Isıracak köpek dişini göstermez.

8. Karanlığa küfredeceğine bir mum yak.

Karanlığa küfredeceğine bir mum yak.

9. Ata eyeri ile kıymet biçme.

Ata eyeri ile kıymet biçme.

10. Kurbağa gökyüzünü, kuyunun ağzı kadar sanır.

Kurbağa gökyüzünü, kuyunun ağzı kadar sanır.

11. Dünyada kusursuz iki insan vardır. Biri ölmüştür, öteki ise doğmamıştır.

Dünyada kusursuz iki insan vardır. Biri ölmüştür, öteki ise doğmamıştır.

12. Dağın tepesine hangi yoldan çıkarsan çık, manzara aynıdır. Ancak çıkarken gördüğün manzara farklıdır.

Dağın tepesine hangi yoldan çıkarsan çık, manzara aynıdır. Ancak çıkarken gördüğün manzara farklıdır.

13. Derin olan kuyu değil kısa olan iptir.

Derin olan kuyu değil kısa olan iptir.

14. Evlilik kale gibidir, dışındakiler girmeye, içindekiler çıkmaya uğraşır dururlar.

Evlilik kale gibidir, dışındakiler girmeye, içindekiler çıkmaya uğraşır dururlar.

15. En fazla ileriye giden ok, en çok geriye çekilmiş yaydan çıkar.

En fazla ileriye giden ok, en çok geriye çekilmiş yaydan çıkar.

16. Geleceğin bütün çiçekleri, bugünün tohumları içindedir.

Geleceğin bütün çiçekleri, bugünün tohumları içindedir.

17. Nasıl yapabileceğini bilmek, yapmaktan daha zordur.

Nasıl yapabileceğini bilmek, yapmaktan daha zordur.

18. Rüzgar yoksa dalga da yoktur.

Rüzgar yoksa dalga da yoktur.

19. Satın alırken kulaklarını değil, gözlerini kullan.

Satın alırken kulaklarını değil, gözlerini kullan.

20. Yavaş gitmekten korkma, öylece durmaktan kork.

Yavaş gitmekten korkma, öylece durmaktan kork.

21. Zenginlik gübredir. Yalnızca saçıldığında yararlı olur.

Zenginlik gübredir. Yalnızca saçıldığında yararlı olur.

22. Kalbinde yeşil bir dal bulundurursan, oraya şakıyan kuşlar gelir.

Kalbinde yeşil bir dal bulundurursan, oraya şakıyan kuşlar gelir.

23. Eğer bir ülkede cücelerin gölgeleri uzamaya başlamışsa, o ülkede güneş batıyor demektir

Arkadaşınızın Aslında Sevgiliniz Olmayı İstediğinin 11 İşareti

Normal bir erkek arkadaşınızın aslında sizden hoşlandığını hissettiğiniz ama ona bu konuda hiçbir şey söyleyemediğiniz elbette olmuştur. Bu konuda dikkatsiz olduğunuzdan değil ama bunu gösteren birçok işaret olsa bile sadece iyi bir arkadaş olmaya çalışan birine de size asılıyor muamelesi yapmak istemezsiniz.  Siz sadece iyi bir arkadaş olmaya çalışıyor düşüncesine sığınmaya çalıştıkça, bazı hediyeler, piknikler, beklenmedik zamanlarda gelen çiçekler sizi ‘Acaba?’ düşüncesine iter ve etrafınızdaki herkes ‘Evet, farkında değil miydin?’ der. Bu konuda size birkaç ipucu için buyurun :

1. Arkadaşlarınız sürekli ”Hala bir ilişkiye başlamadınız mı?” diye soruyorsa.

Arkadaşlarınız sürekli ''Hala bir ilişkiye başlamadınız mı?'' diye soruyorsa.

Bir gece bir barda otururken çocuğun biri yanıma gelip bana çıkma teklifi etmediğini çünkü yanımdakinin sevgilim olduğunu düşündüğünü söylemişti. Yanımdakiyse benden gerçekten hoşlandığını düşündüğüm arkadaşımdı. Sözün kısası, eğer yabancılar ya da arkadaşlarınız uzaktan baktıklarında sizin bir çift olduğunuzu düşünüyorlarsa, bu muhtemelen yanınızdaki kişinin öyle olmak istemesindendir.

2. Size sarıldığında size karşı bir şeyler hissettiğini hissediyorsanız.

Size sarıldığında size karşı bir şeyler hissettiğini hissediyorsanız.

Eğer sarılmalarınız eskisinden daha uzun ve şefkatliyse bu muhtemelen artık işin içinde duygular olduğu içindir. Yeni ya da değil, ama kesinlikle daha yoğun
duygular.

3. Eğer sürekli sadece ikiniz takılıyorsanız, kabul edelim bu sevgililere özgü bir hareket.

Eğer sürekli sadece ikiniz takılıyorsanız, kabul edelim bu sevgililere özgü bir hareket.

Ah tabi, sadece birlikte yemeğe, müzeye, sinemaya giden, saatlerce başbaşa vakit geçiren arkadaşlarsınız. Onun içten içe elinizi tutmak için vakit kolladığını gözden kaçırmamalısınız.

4. Sürekli ortak yanlarınızdan bahsediyorsa.

Sürekli ortak yanlarınızdan bahsediyorsa.

Bilinçli ya da değil, size aranızda ne kadar güçlü bir bağ olduğunu, ortak yanlarınızın ne kadar çok olduğunu anlatmaya çalışıyor. ‘Birlikte ne kadar güzel vakit geçiriyoruz! Aramızda mükemmel bir bağ var, sanki iki sevgili gibi.!’

5. Size asla ondan hoşlanan diğer kadınlardan bahsetmez, çünkü onun için tek bir kadın vardır.

Size asla ondan hoşlanan diğer kadınlardan bahsetmez, çünkü onun için tek bir kadın vardır.

Siz onun yalnız ve çekici bir adam olduğunu ve ondan etkilenen bir kadının
olmamasının mümkün olmadığını bilirsiniz ama o asla böyle şeylerden bahsetmez. Bahsediyorsa da muhtemelen hala doğru kişiyi bulamadığını söylüyordur. Aslında buldu ve o sizsiniz.

6. Şu anki bütün arkadaşlarınızla çok iyi geçiniyorsa.

Şu anki bütün arkadaşlarınızla çok iyi geçiniyorsa.

Onlarla sizin sayenizde tanışmıştır ama şu an hepsiyle takılıyordur çünkü günü gelince onların seni onunla bir ilişkiye başlaman için dürtmelerini dört gözle
bekliyordur.

7. Sürekli sizinle ne kadar çok eğlendiğini anlatıp duruyorsa.

Sürekli sizinle ne kadar çok eğlendiğini anlatıp duruyorsa.

Bunu  aslında ‘ O kadar mükemmelsin ki tek istediğim sana bunu söylemek ama sonra sen, senin için ne kadar delirdiğimi anlayacaksın ve korkup benden uzaklaşacaksın. Bu yüzden ben sadece ‘ Seninle takılmak çok eğlenceli!’ diyebiliyorum.’ demektir.

8. Mesajınıza her zaman anında cevap veriyorsa.

Mesajınıza her zaman anında cevap veriyorsa.

Bu tabi ki de her yakın arkadaşın yapması gereken bir şey ama onlar bile zaman zaman unutup cevap vermeyebiliyorlar. Ama o bu konuda çok özenli davranıyor çünkü size ne kadar çok değer verdiğini görmeniz için hiçbir fırsatı kaçırmıyor.

9. Kimsenin sizin moralinizi bozmasına izin vermiyorsa.

Kimsenin sizin moralinizi bozmasına izin vermiyorsa.

Diyelim ki bir ortamda birkaç kişi oturuyorsunuz ve bir kişi sürekli üstünüze oynuyor ve moralinizi bozacak şeyler söylüyor. O tabi ki de çaktırmadan ya konuyu değiştirir ya da kapatır. Siz hala onun sizin için doğru kişi olduğunu anlamasanız da, o hep sizin arkanızı kolluyor.

10. Eğer bir kampanya ya da bu tür bir olayda yer alıyorsanız ve o reklam için kendini parçalıyorsa.

Eğer bir kampanya ya da bu tür bir olayda yer alıyorsanız ve o reklam için kendini parçalıyorsa.

Diyelim ki bir parti düzenliyorsunuz ya da çalıştığınız şirket için bir kampanya düzenliyorsunuz. Öyleyse reklamınızı bütün sosyal medyada görmeye hazır olun. O bütün dünyaya bunun ne kadar eğlenceli ve önemli olduğunu duyuruyordur çünkü size sonuna kadar inanıyordur.

11. Ona söylediğiniz en ufak şeyi bile hatırlıyorsa.

Ona söylediğiniz en ufak şeyi bile hatırlıyorsa.

Diyelim ki yoğun bir gün geçiriyorsunuz. Endişelenmeyin çünkü o sizin ona haftalar önce söylediğiniz ve bugün yapmanız gereken şeyi o size hatırlatacak. Bu demek oluyor ki söylediğiniz her şey onun için önemli çünkü siz de öylesiniz. Artık birinizden biri bir şeyler yapmalı ve bir an önce mükemmel bir çift olmalısınız.