Sufi nefesi;

 Sufi nefesi;dik ve rahat bir oturuş sırasında burundan sakince aldığın nefesi yine burnundan, daha ağır bir tempoda geri vererek yapılır…
Dört birimde aldığın nefesi, sekiz birimde vererek günde ortalama 10 dakika uygulayacağın sufi nefesiyle yaşamında büyük ve gerçek dönüşümü de başlatmış olacaksın…

Öne sürdüğün hiç bir mazeret kabulüm değildir, kendini geliştirmek bir emek işidir.
Ancak çaban kadar sonuç alabilirsin.
Metin HAra…

Sufi nefesi; dik ve rahat bir oturuş sırasında burundan sakince aldığın nefesi

Sufi nefesi; dik ve rahat bir oturuş sırasında burundan sakince aldığın nefesi yine burnundan, daha ağır bir tempoda geri vererek yapılır…
Dört birimde aldığın nefesi, sekiz birimde vererek günde ortalama 10 dakika uygulayacağın sufi nefesiyle yaşamında büyük ve gerçek dönüşümü de başlatmış olacaksın…

Öne sürdüğün hiç bir mazeret kabulüm değildir, kendini geliştirmek bir emek işidir.
Ancak çaban kadar sonuç alabilirsin.
Metin HAra…

Yanlış Bir Şey Yapıyorsam, Doğrusu Hoşuma Gitmemiştir…

Dogum gününüze göre renkler ve özellikleri:

25 Haziran – 4 Temmuz Kirmizi

5 Temmuz – 14 Temmuz Turuncu

15 Temmuz – 25 Temmuz Sari

26 Temmuz – 4 Agustos Pembe

5 Agustos – 13 Agustos Mavi

14 Agustos – 23 Agustos Yesil

24 Agustos – 2 Eylül Kahve

3 Eylül – 12 Eylül Turkuaz

13 Eylül -22 Eylül Bej

23 Eylül Zeytin Yesili

24 Eylül – 3 Ekim Mor

4 Ekim – 13 Ekim Lacivert

14 Ekim – 23 Ekim Gümüs

24 Ekim – 11 Kasim Beyaz

12 Kasim – 21 Kasim Altin

22 Kasim – 1 Aralik Krem

2 Aralik – 11 Aralik Gri

12 Aralik – 21 Aralik Kestane

22 Aralik Nefti

23 Aralik – 1 Ocak Kirmizi

2 Ocak – 11 Ocak Turuncu

12 Ocak – 24 Ocak Sari

25 Ocak – 3 Subat Pembe

4 Subat – 8 Subat Mavi

9 Subat – 18 Subat Yesil

19 Subat – 28 Subat Kahve

1 Mart – 10 Mart Turkuaz

11 Mart – 20 Mart Bej

21 Mart Siyah

22 Mart – 31 Mart Mor

1 Nisan – 10 Nisan Lacivert

11 Nisan – 20 Nisan Gümüs

21 Nisan – 30 Nisan Beyaz

1 Mayis – 14 Mayis Mavi

15 Mayis – 24 Mayis Altin

25 Mayis – 3 Haziran Krem

4 Haziran – 13 Haziran Gri

14 Haziran – 23 Haziran Kestane

24 Haziran Gri

KIRMIZI

Sirin ve sevgi doludur. Her zaman asik olmasini sever. Genellikle neseli ve haraketlidir, ama arada mutsuz odugu anlar da yok degildir.Insanlarla iyi iliskiler kurar, çekingenlik yapmaz.

TURUNCU

Sorumlulugu ve uyumlu iliskiler kurmayi sever. Bir seye ulasmak için çok çalisir, rekabetçidir. Arkadaslik konusunda kimseye güvenmez, ancak dogru insani bulunca ona sonsuza kadar güvenebilir.

SARI

Abartisiz, müsfik, cömert ve tatli bir tiptir. Insanlara güvenir, iliskilerde önder olma ruhuna sahiptir. Asla altta olmayi sevmez. Baskalari için karar vermeye bayilir. Romantik bir ask arar.

PEMBE

Her zaman yapabileceginin en iyisini yapmaya çalisir. Diger insanlari korumayi ve anlara yardim etmeyi sever. Ancak zaman zaman olumsuz düsüncelere sahiptir. Masallardaki gibi bir ask ister

MAVI

Kendine fazla güvenmeyen, gerektigi zaman cesur olabilen bir yapiya sahiptir. Artistik bir dogasi vardir ve asik olmayi sever. Kalbinin sesini dinlemek yerine mantigini kullanmayi tercih eder.

YESIL

Her ortama ayak uydurur, kolaylikla yeni insanlarla tanisir. Zarif, lüksü seven, kendine güvenen, sagligina düskün kararli , sabirsiz ve baskalarini yönlendiren bir tiptir. Hayatinin tek ve gerçek askini bekler

KAHVE

Haraketli ve sportiftir.Baskalarini kendine yaklastirmaz, kimseyle kolay kolay yakinlik kurmaz, kuramaz. Ancak buna ragmen çabuk asik olur. Atesi de çabuk söner. Ideal olani bulana kadar da arayisini sürdürür

TURKUAZ

Duygulari aniden ve kolay degisebilir. Genellikle yalnizdir. Seyahat etmeyi sever.Sadik ve iyi bir dinleyicidir, fakat anlatilanlara kolay inanir. Aski bulmak ona göre zordur, ask yüzünden çok kolay incinebilir.

BEJ

Sakindir, ama hemen strese girebilir. Iliskilerinde kiskançtir, küçük seylerden mizmizlanir. Sezgileri güçlüdür ve çaliskandir, bencilligi hiç sevmez. Ayrica merhametlidir. Arkadaslari için her türlü fedakarligi yapar.

SIYAH

Saglam yaratilisli, cesur , güçlü , bagimsiz ve giriskendir. Acima duygusu pek yoktur. Bir karar almadan evvel, uzunca bir süre düsünür, ayaklarini yere saglam basar. Aski da farkli yasamayi sever

ZEYTIN YESILI

Sakin ve yumusak mizaçlidir.Siddeti sevmez, kavgadan her zaman uzak durur. Yerine göre davranmasini ve konusmasini iyi bilir. Hassas, nazik ve neselidir. Kiskançliktan hoslanmaz. Adalet duygusu gelismistir.

MOR

Gizemli, çekici, anlayisli, insanlari etkilemeyi seven asla bencil olmayan bir yapisi vardir. Arkadaslari arasinda oldukça popülerdir. Gününün nasil geçecegi belli olmaz; çünkü psikolojik durumu çok çabuk degisir

LACIVERT

Dikkat çakici, zevkli, yasamayi seven ve hayata bagli bir tiptir.Genellikle yaptigi ise konsantre olmakta güçlük çeker. Askta duygusal, hassas ve tutkulu olabilir. Birisine kizdigi zaman çok zor affeder.

GÜMÜS

Hayal gücü yüksektir. Bu yüzden orijinal fikirleriyle ünlüdür. Utangaç, hirsli, kendine güvenen ve yeni deneyimlere açik bir özelligi vardir. Kolay ögrenir. Çapkinliklari yüzünden ask hayati biraz karisiktir. gururlu

BEYAZ

Tutkulu ve hirslidir. Bu yüzden de çabuk kiskanir ve her seye kolay tepki veremez.Asil bir ruhu vardir, takdir etmeyi de bilir.Bazen kandini diger insanlardan farkli ve üstün görür.

ALTIN

Neyin dogru neyin yanlis oldugunu bilir. Neseli, adil ve disadönüktür. Insanlari etkilemeye çalismaz. Çok kolay huzursuzluga kapilir. Iliskilerinde hassastir, bu yüzden aradigini bulmakta güçlük çeker.

KREM

Yarisma ruhuna sahip ve sportiftir. Kaybetmeyi asla sevmez ve çogunlukla neselidir. Güvenilir ve disa dönüktür. Aski dikkatlice seçer , ancak çabuk asik olmaz. Dogrusunu bulmak için uzun süre beklemeyi tercih eder

GRI

Çekici, hayat dolu, dost canlisidir. Hayal gücü fazlasiyla yüksektir. Duygularini asla gizlemez, bazen bencil olur. Baskalarinin gününü aydinlatir,dogru sözü dogru yerde söyler.

KESTANE

Zeki, güçlü, bagimsiz ve ne yapacagini bilen biridir. Sosyal olmayi sever, ancak baskalarini düsünmeden kendi bildigini de yapmaktan kaçinmaz. Espriden anlar. Akilli ve pratik olmasina ragmen tembelligi de sever.

NEFTI

Zevklidir , görünüsüne çok önem verir, materyalist de denebilir. Hayati ve kariyeri için çok düzenli çalisir. Ekonomiktir. Gereksiz risklere girmez. Liderlik , ruhunda vardir. Arkadas edinmekte üstüne yoktur.

Doğum Tarihine Göre Hangi Hayvansın…

 

 

Ocak 1 – 9 ~ Kopek
Ocak 10 – 24 ~ Fare
Ocak 25 – 31 ~ Aslan
Şubat 1 – 5 ~ Kedi
Şubat 6 – 14 ~ Kugu
Şubat 5 – 21 ~ Kaplumbaga
Şubat 22 – 28 ~ Panter
Mart 1 – 12 ~ Maymun
Mart 13 – 15 ~ Aslan
Mart 16 – 23 ~ Fare
Mart 24 – 31 ~ Kedi
Nisan 1 – 3 ~ Kopek
Nisan 4 – 14 ~Panter
Nisan 15 – 26 ~Fare
Nisan 27 – 30 ~Kaplumbaga
Mayıs 1 – 13 ~ Maymun
Mayıs 14 – 21 ~ Kugu
Mayıs 22 – 31 ~Aslan
Haziran 1 – 3 ~ Fare
Haziran 4 – 14 ~ Kaplumbaga
Haziran 15 – 20 ~ Kopek
Haziran 21 -24 ~ Maymun
Haziran 25 – 30 ~ Kedi
Temmuz 1 – 9 ~ Fare
Temmuz 10 – 15 ~ Kopek
Temmuz 16 – 26 ~ Kugu
Temmuz 27 – 31 ~ Kedi
Agustos 1 – 15 ~ Maymun
Agustos 16 – 25 ~ Fare
Agustos 26 – 31 ~ Kaplumbaga
Eylul 1 – 14 ~ Kugu
Eylul 15 – 27~ Kedi
Eylul 28 – 30~ Kopek
Ekim 1 – 15 ~ Maymun
Ekim 16 – 27 ~ Kaplumbaga
Ekim 28 – 31 ~Panter
Kasim 1 – 16 ~ Aslan
Kasim 17 -30 ~ Kedi
Aralik 1 – 16 ~ Kopek
Aralik 17 – 25 ~ Maymun
Aralik 26 – 31 ~ Kugu
————————————————————
Kopek

Cekici ve populersiniz.. Kolayca arkadaş
edinebiliyorsunuz.. Kendinden emin tavirlarinizla grup
icinde liderlige yakişiyorsunuz.
————————————————————
Kedi

Utangac ve sevimlisiniz. Tanimadiginiz insanlarla
konuşmayi sevmez ama arkadaşlarinizla herşeyi
paylaşabilirsiniz. Arkadaş seciminde oldukca
dikkatlisiniz. Sevilen birisiniz.
————————————————————
Maymun

Yerinde duramayan birisiniz.Cok arkadaşiniz var ve
sosyal yaşaminiz cok renkli. Dedikoduyu biraz
seviyorsunuz. Sizi taniyan sizin gibi biri daha
olmadigini duşunuyor. Dikkat cekmeyi cok seviyorsunuz.
————————————————————
Panter

Esrarengiz birisiniz. Ne zaman nasil
davranacaginiz pek belli olmuyor. Cogu şeyden ilk
sizin haberiniz oluyor bu yuzden cok ilgi
goruyorsunuz.
————————————————————
Fare

Sessiz sakin ama cok zekisiniz. Dost canlisi,
sevilmeyi bekleyen tavirlariniz ilgi cekiyor. Kucuk
bir arkadaş grubu size yetiyor. Fazla populer
olmasaniz da yakinlarinin el ustunde tuttugu birisiniz
————————————————————

Aslan

Siz lider olmak icin dogmuşsunuz. Sozunu dinleten,
dedigini yaptiran birisiniz. Kararli tavirlariniz
cevrenizdekileri etkiliyor. Insanlarin arkadaş olmak
isteyebilicegi birisiniz.
————————————————————
Kaplumbaga

Uyumlu, sicakkanli birisiniz. Size nasil
davranilmasini istiyorsaniz siz de herkese oyle
davraniyorsunuz. Sadik ve durustsunuz, yapmacik
insanlara ve dedikoduya karşisiniz.
————————————————————
Kugu

Cok hassas ve narinsiniz. Kolay a$ik oluyorsunuz.
Ne cok utangac ne cok girişkensiniz. Arkadaş
grubunuzda kirilmamasi icin kollanan birisiniz.

İNSAN VARLIĞININ KATMANLARI

İslam düşüncesinde ‘ben’ ve ‘beden ayrımı’ vardır ve ‘ben’in asıl, bedenin ise kendine ait hükmi şahsiyetiyle insana emanet olarak geçici bir süreliğine verildiği belirtilir.

Ancak tasavvuf düşüncesi, asıl olan bu ‘ben’in çok katmanlı ve iç içe geçmiş varlıkları olduğunu, merkezinde Zât-ı Müteâl’in bulunduğu şeklinde ifade eder.

Nitekim Yunus Emre, ‘Bir ben vardır benden içeru’ dizeleriyle bu fikri ifade etmektedir.

Genelde Rus kültürüne ait iç içe geçmiş ahşap oyma insan figürlerinden
oluşan matruşkaya benzetebileceğimiz ‘bu varlık katmanları’ birbirinden bağımsız değildir.

“Eski Mısırlılar da insanın fiziksel bir bedenden daha fazlası olduğuna inanmışlardı, Bu inançlarından dolayı da insanın yapısını bazı bölümlere ayırıyorlardı. ”

Mısırlılar’ın insan bedenini birden fazla unsurlara sahip olarak tanımlamalarının altında, ileri düzeyde metapsişik ve ezoterik bir temel yatmaktaydı. İnsanı meydana getiren temel unsurlar, ezoterik içerikli bilgilere göre başlıca yedi katmandan oluşmaktaydı. Bunlar sırasıyla şöyle tanımlanılmaktaydı:

1- Fizik Beden
2- Eterik Beden
3- Astral Beden
4- Mantal Beden
5- Kozai Beden
6- Ruhsal Beden
7- İlâhi Beden

Yedi farklı beden olarak isimlendirilen bu katmanlar, ruh enerjisinin kendisini tezahür ettirdiği farklı maddesel oluşum­lardır. Ruhsal enerji, fizik bedene gelinceye kadar yüksek enerjisini bu alanlarda kabalaştırmaktadır.

Metapsişik ve Ezoterili Bilgiler’e göre: Ruhsal enerji­nin dünyada bir beden içinde tezahür edebilmesi için bu tam­pon bölgelere ihtiyacı vardır. Bu, enkarnasyon için gerekli olan bir durumdur. Bu tampon maddesel oluşumlar sayesinde ruh varlığı üç boyutlu kaba vibrasyonlu madde ile irtibata gi­rebilmektedir.

———————————————————————

Yoga hakkındaki en eski metinler Patanjali adlı yoginin yazdığı Yoga-sutra lardır.

Patanjali ‘ye göre ‘Kosha’nın kelime anlamı Kılıftır.

İnsan 5 farklı kosha’dan oluşmaktadır :

*Annamaya kosha: fiziksel beden kılıfı

*Pranamaya kosha: Hayat enerjisinden oluşan kılıf. Fiziksel bedeni çevreleyen bioenerjetik katmandır.

*Manomaya kosha: Zihinden oluşan kılıftır.

*Vijnanamaya kosha: Akıl ve zekadan oluşan kılıf.

*Anandamaya kosha: Saadetten oluşan kılıftır.

———————————————————————

Patanjali, insan hakikatini beş temele, dolayısı ile bu beş bedene ayırır.

Bir bedenin olmadığını; toplamda beş tane olmak üzere kat kat bedenlerin olduğunu söyler.

———————————————————————

Topraktan meydana gelmiş ve sürekli gıdalarla beslenen ilk beden, gıda-beden, toprak beden olarak adlandırır. Gıda topraktan gelir. Gıda almayı bırakırsan gıda bedeni yok olur. Çünkü sonuçta yediklerin sadece gıda değildir. Senin kanın, kemiğin, özün haline gelmektedirler. Varlığında dolaşıyor sana tesir etmeye devam ediyorlar. Bu yüzden gıdanın arılığı, arı bir gıda-beden yaratır.

Ve ilk beden arı, hafif, yüksüz olduğunda ikinci bedene geçmek daha kolay olur, aksi halde zordur. Yüklenmiş olursun. Çok fazla ve ağır gıdalar aldığında hemen üzerine bir uyku, bir ağırlık çöktüğünü fark ettin mi? Uyumak istersin; farkındalık hemen yok olmaya başlar.

İlk beden yüklüyken, farkındalık yaratmak zordur: Bu yüzden oruç, tüm dinlerde büyük önem kazanmıştır.

———————————————————————

Patanjali ikinci bedeni, enerji beden, elektrik beden olarak adlandırır.

Buna göre, fiziksel bedeni saran, içine geçip yayılan ve ‘prana’nın kılıfı’ olarak bilinen pranayama kosha adında bir enerji bedeni bulunmaktadır (Bu tanım, farklı kaynaklarda, pranik beden ya da eterik beden olarak da verilmektedir.)

İkinci elektrikli alanlardan meydana gelmiştir. Akupunktur, bununla ilintili bir şeydir.

Bu ikinci beden, ilk bedenden daha zariftir. Ve ilk bedenden, ikinci bedene geçmeye başlayan insanlar enerji alanına dönüşür, çok cazibeli, çekici ve etkileyici olurlar. Onlara yaklaştığında kendini hayatla dolmuş, canlanmış hissedersin.
Sadece gıda-bedende yaşayan insana yaklaştığında boşalmış hissedersin.. Seni tüketir.

İkinci beden sana taze bir özgürlük verir, daha fazla alan sağlar. İkinci beden, ilkinden büyüktür; fiziksel bedenine hapsolmuş değildir. Fiziksel bedenin hem içinde hem dışındadır. Seni ince bir hava tabakası, bir enerji aurası gibi sarar.

Nasıl doğru nefes alacağını bilirsen, ikinci bedene geçersin. (Diyafram nefesi) İkinci beden ilkinden güçlüdür ve ikinci beden ilkinden uzun yaşar. Doğal (diyafram) solunumu anlaşılmalı.

Küçük çocuklar bu yüzden çok aktif ve canlıdırlar. İçine daha fazla prana, chi alır ve karnında tutar. Karın biriktirme yeri, depodur. Göğsünü acil durumlar dışında kullanmaman gerektiğini hatırla. Doğru nefes karından alınıp verilir. Balonun şişip inmesi gibi. Kediler ve köpekler de böyle nefes alırlar.

Sürekli göğsünden solunum yaparsan, zihinde gerginlik olur. Sürekli göğüs solunumu yaparsan korkarsın. Çünkü göğüs solunumu korku dolu durumlar içindir.

Fakat bunu alışkanlık haline getirirsen daima endişeli, gergin, telaş içinde olursun. Stresli yaşam da solunumu daraltır. Paronaya böyle yaratılır. Sürekli hale gelmesi ile Anksiyete ve depresyona dönüşür. Panik ataktan doğala dönmek kolaydır ama depresyondan çıkmak zor olabilir. Yine bir yolu vardır. Doğal olmak, Meditasyonda olmak…

———————————————————————

Ve sonra üçüncü beden var; Zihin beden.

Üçüncü beden, ikinciden daha büyük, ikinciden daha zarif, daha yüce.

Hayvanlar ikinci bedene sahip, fakat üçüncüye sahip değiller. Hayvanlar çok hayat doludur. Bir aslanın yürüyüşüne bakın Nasıl bir güzellik, nasıl bir zerafet, nasıl bir ihtişam vardır. İnsanlar onu daima kıskanmıştır. Bir geyiğin koşuşuna bakın. Nasıl bir hafiflik, nasıl bir enerji, ne büyük bir enerji olgusu. İnsanlar daima onu kıskanmıştır . Fakat insanın enerjisi de her geçen gün yükselmektedir.

Üçüncü beden, Hintçe Manumaya kosha’dır. İngilizcedeki man sözcüğü Sanskritçe’deki man sözcüğünden gelir.

Akıl. Seni insan yapan akıldır. Ama ona tam olarak sahip değilsin. Onun yerine sahip olduğun şey yalnızca şartlandırılmış bir mekanizmadır.

Taklit ederek yaşıyorsun; aklın yok. Kendin için yaşamaya başladığında içinden geldiği gibi; kendi sorumluluklarını karşılayabildiğinde; sorumluluk sahibi olmaya başladığında zihin-beden geliştirirsin.

Bir topluluğu takip edersen sorumluluk almaz isen zihin beden gelişemez, kendi aklına sahip olamazsın ve çok güzel bir şeyi, daha yüksek gelişim için köprü vazifesi görecek bir şeyi kaçırırsın.

———————————————————————

Sonra manumaya kosha’dan daha büyük, Sezgi-beden vardır. O çok çok geniştir.

Onda mantık yoktur, aklın ötesine geçer, çok incelmiştir. O sezgisel bir anlayıştır.

Nesnelerin öznelerini doğrudan görebilmektir. Bu konuda düşünmek değildir.

Tasarlamazsın, hiçbir fikrin, hiçbir sonucun, hiçbir şeyin peşinde olmazsın. Aramazsın bile. Sadece beklersin ve hakikat açığa çıkar. Bu bir ifşadır. Sezgi-beden seni çok uzak ufuklara taşır, ancak bir beden daha vardır.

———————————————————————

Bu da beşinci bedendir, Anandamaya kosha, saadet-beden.

Bu, gerçekten aşmaktır. Saf mutluluktan yapılmıştır. Sezginin bile ötesindedir.

Unutma, bu beş çekirdek, sadece çekirdektir.

Bu beşinin ötesinde senin hakikatin vardır. Bunlar yalnızca seni çevreleyen çekirdeklerdir.

İlki, hantal, aşağı yukarı 1.80 m.’lik bir vücuda hapsedilmişsin. İkincisi daha büyük, üçüncüsü daha büyük, dördüncü ondan da büyük; fakat yine de bunlar çekirdektir. Hepsi sınırlıdır. Tüm çekirdekler bırakılır ve sen hakikatinde çıplak kalırsan, o zaman sonsuzsundur.

Yoga şöyle der:

Sen Tanrı’sın Brahman’ın ta kendisisin. Artık en yüce hakikatin ta kendisisin, tüm engeller aşıldı.

Bunu anlamaya çalış. Engeller var, seni çember içine alıyorlar. İlk engeli aşmak zordur. İnsanlar fiziksel bedenleri içinde hapsolup kalırlar ve fiziksel hayatlarının yaşanacak tek hayat olduğunu zannederler. Takılma.

Fiziksel-beden, enerji-beden için yalnızca bir adımdır. Enerji-beden ise yalnızca zihin-beden için bir adımdır.

Ona gelince, o ise yalnızca sezgi-beden için bir adımdır. Bu da saadet-beden için bir adımdır.

Ve saadet bedenden sonra sıçrayışa geçersin – artık adım yoktur. Varlığının dipsiz çukuruna atlarsın. Bu sonsuzluktur, bu sınırsızlıktır.

Toprak ilk gıda-bedeni karşılar,

ateş ikinci bedeni, biyoplazmayı, chi’yi karşılar, ateş özelliği taşır.

Üçüncü, su: Bunu zihin-beden karşılar. Su özelliği taşır. Zihne bak, nasıl değişim içinde olduğuna, daima akar, akar… Nehir gibi.

Dördüncü, hava, neredeyse görünmezdir. Onu göremezsin, ancak oradadır; yalnızca hissedebilirsin. Bu, sezgi-bedene denk gelir.

Ve sonra eter var; onu hissetmezsin bile – havadan daha uçucudur. Sadece inanabilirsin, onun var olduğuna inan. Arı boşluk, saadettir.

Benliğin benliksiz gibidir; varlığın varlıksız gibi.

Neden varlıksız? Çünkü tüm kaba elementlerin ötesine geçtin. Bu arınmadır. Bunun hakkında hiçbir şey söylenemez; hiçbir tanım yeterli olmaz.

İşte beş büyük element, senin içinde beş bedeni karşılıyor.

Uzun Yaşamanın Sırları…

 

Beslenme ile ilgili küçük tavsiyeler – Uzun Yaşamanın Sırları Kitabı – Cem Şen

Beslenme ile ilgili küçük tavsiyeler
# Aşırı yemekten uzak durun. Taocular herhangi bir uğraşta bedenin en fazla %75-80 zorlanması gerektiğine inanırlar. Bu nedenle doymaya başladığınızda, karnınızı tıka basa doldurmadan önce yemek yemeyi bırakın. Eğer karnınızı tıka basa doldurursanız, midenizde yediklerinizi hazmetmek için yeterli yer kalmaz.
# Yavaş yiyin. Uzak doğudaki bir çok tapınakta yemek yerken konuşulmaz ve dikkatin tamamı yenen yemeğe verilir. Elbette şehir yaşamında sizin aynı şeyi yapmanız gerekmiyor ancak mutlaka yemeğinizi yavaş ve sakin bir şekilde yiyin.
# Yediklerinizi, ağzınızda sıvı bir hale gelinceye kadar iyice çiğneyin. Hazmın ilk aşamasının ağzınızda başladığını unutmayın. Yediklerinizin tükürüğünüzle iyice karışıp, iyice öğütülmeleri gerekir. Bu nedenle besinleri uzun süre çiğnemeye özen gosterin. Besinleri ağzınızda uzun süre çiğnediğinizde onların kokularını ve tadlarını daha rahat alabilirsiniz. Bu da, besinlerin kendi tatlarına uygun olarak organlarınızı daha etkili bir şekilde beslemenize yardımcı olur.
# Uzun yaşayan insanların bir özelliği de tutumlu ve ılımlı olanlarıdır. Yaptığınız her eylemde mutlaka tutumluluk ve ılımlılık ilkelerine özen gösterin. Aynı ilkeleri mutlaka beslenmede de kullanın. Aynı şekilde yediğiniz ve içtiğiniz besinlerin aşırı soğuk ya da aşırı sıcak olmamalarına dikkat edin. Her iki aşırılık da bedeninize zarar verir.
# Yalnızca taze besinlerle beslenin. John Hopkins Üniversitesi’nden Dr. McCullum şöyle demektedir: “Eğer bir besin bozulup çürümüyorsa onu tüketmeyin ama onları bozulup çürümeden önce tüketin.” Bu, içinde kimyasal olan ya da işlenmiş hiç-bir besinin tüketilmemesi gerektiği anlamına gelmektedir. Batılı beslenmenin büyük bir kısmını pişmiş ve işlemden geçmiş besinler oluşturduğu için orijinal enzimlerden yoksundurlar. Bu durumda da bu enzimlerin büyük bir çoğunluğu pankreas tarafından karşılanması gerektiği için bu organ aşırı çalışıp şiş-mektedir. Bu nedenle de batılı insanın pankreası, bütün canlıların pankreası ile karşılaştırıldığında beden ağırlığı ile göreceli olarak en ağır pankreastır. Orantılandığında bir insanın pankreası bir ineğin pankreasının iki katı ağırlığındadır. Aşırı pişmiş ya da işlenmiş besinler, bedenin enzim depolarını tüketerek bu tür bir soruna neden olmaktadırlar. Bedendeki enzimlerin azalması da erken yaşlanma ve erken ölümler ile her tür tüketici hastalığın nedenini oluşturmaktadırlar.
# Eğer mümkünse, yaşadığınız doğal çevreye yakın olan yerlerde yetişmiş besinleri tüketmeye özen gösterin. Doğadaki her şey yaşadığı doğal çevre tarafından biçimlenir. Bu nedenle tükettiğiniz besin, yaşadığınız mekanın ne kadar yakınlarında yetişirse enerjisi bedeninize o kadar uygun olur.
# Beslenmenizde dengeli olun. Her şeyden az az yiyin. Besinler ve zihinsel hastalıklar arasında inanılmaz bir bağ vardır ve pek çok(belki de bütün) zihinsel hastalıkların temel nedeni beslenmedeki hatalardır. Beyin, beden ağırlığının %2.5’lik bir bölümünü oluştururancak kan şekerinin %25’ini kullanır. Beyin, diğer organlar gibi kandaki şeker seviyesi azaldığında yağ ya da diğer glikoz kaynaklarını kullanamaz. Zihinsel rahatsızlıkların ilk belirtisi ise glukoz eksikliğine bağlı olarak beynin duygusal denetimini yitirmesidir. Yağı, beslenmeden çıkarmak çok hatalıdır çünkü yağ en iyi besin kaynaklarından bir tanesidir. Beynin güçlenmesi için yeterli miktarda yağa ihtiyaç vardır. Araştırmalar yağın az tüketilmesi ve hiç tüketilmemesinin ciddi kronik zihinsel rahatsızlıklara neden olduğunu ortaya koymaktadır. Dr. Watson,kendi hastalarında var olan depresyon, panik ataklar, klostrofobi gibi son derece ciddi zihinsel ve psikolojik hastalıkların %80’ini, yalnızca beslenmedeki düzenlemelerle tedavi edilebilmiştir.
# Tüm hayatta olduğu gibi beslenmede de ritm ve zamanlama çok önemlidir. Taocu felsefe, her şeyin bir ritmi olduğunu ve bu ritm içinde zamanlamanın son derece önemli olduğunu söylemektedir.Başarı ile başarısızlığı belirleyen şey, çoğu zaman girişilen eylemin ritmi ve bu ritm içindeki hareketin zamanlamasıdır. Örneğin belli bir meyvenin olgunlaşmasının belli bir ritmi vardır. Şeftali ağacı tüm kış boyunca enerjisini korur. Ardından bahar geldiğinde çiçeklenir ve yaz mevsiminin sıcaklığı ile birlikte yavaş yavaş meyve vermeye başlar. Bu, şeftali ağacının ritmidir. Eğer bu ağacın ritmine aldırmayarak,46 Uzun Yaşamın Sırları meyveleri ilkbaharda toplayıp yemeye kalkarsanız meyve henüz olgunlaşmamış olur. Aynı şekilde eğer şeftaliyi tüketmek için sonbaharı beklerseniz o zaman da meyveler dallarından kopup çürürler. Meyvelerin dallarından ne erken ne de geç, tam zamanında toplanması ve tüketilmesi gerekir. Aynı şekilde insan bedeninin de günlük bir ritmi vardır. Örneğin gece yarısından sonra 11 ile 3 saatleri arası, karaciğerin dinlendiği saattir. Eğer bu saatte uyanık olursanız karaciğeriniz dinlenemez ve buna bağlı olarak ruhunuz ve sinir sisteminiz gergin bir hâl alır ve kanınız zayıflar. Bu nedenle bu saatlerde mutlaka uykuda olmanız gerekir. Tıpkı bunun gibi beslenmenin de bir ritmi olmalıdır. Her gün üç öğün yemek yemeye ve mümkünse yemeklerinizi her gün aynı saatte yemeye özen gösterin. Düzen ve ritm, bedeninizi güçlendirip enerjinizi artıracaktır.Pek çok aile çocuklarındaki değişimlerin kaynağını bulmakta zorlanırlar; çünkü çoğu aile çocuklarını yetiştirirken belli bir ritmi takip etmeye dikkat etmezler. Eğer çocuğunuz her gün aynı şeyleri yaklaşık aynı düzende yaparsa herhangi bir sorun çıktığı anda bu sorunun kaynağını saptamanız ve onu düzeltmeniz çok kolay bir hâl alır. Aynı şeyi bedeniniz için de kullanın ve hem günlük yaşamınızda hem de beslenmenizde belli bir ritme özen gösterin. Yine bu kural uyarınca yalnızca mevsiminde yetişmiş besinleri yiyin ve sera besinlerinden ya da konserve besinlerden uzak durun.

• Serin ve soğuk besinler, yaşamsal organları sakinleştirir. Yaz aylarında ve ateş ya da hipertansiyon gibi durumlarda bu şekilde beslenilmesi tavsiye edilir.

• Ilık ve sıcak besinler, organları uyarır ve bedende ısı yaratırlar. Kış aylarında ve aynı zamanda anemi, soğuk algınlığı ve bitkinlik gibi durumlarda bu tür besinlerin tüketilmesi tavsiye , edilir.
# Tadı doğal olarak “tatlımsı” olan besinler, durağanlaşmış enerjiyi harekete geçirir, dolaşımı güçlendirir, yaşamsal enerjiyi besler ve midenin uyumlu hale gelmesini sağlar.
# Tadı doğal olarak “acımsı” olan besinler, beden sistemlerinizin kurumasına yardımcı olur, aşırı nemi dengeler ve bağırsakları temizler.# Tadı doğal olarak “ekşimsi” olan besinler, sindirim sistemini sağlamlaştırır, ishali durdurur ve kalınbağırsak sorunlarının çözümüne yardımcı olur.
# Tadı doğal olarak “tuzlu” olan besinler, dokuların yumuşak ve nemli kalmasına ve bağırsak hareketlerine yardımcı olur.
• Tadı doğal olarak “keskin” olan besinler (soğan, pırasa gibi)bedende biriken toksinlerin atılmasına ve nötralize edilmesine yardımcı olur.

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Közde Mısır… Bayılırım… Günün Fotosu… 24/06/2014

Endorfin Salgılayacağıma…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Ahırda mı Sevişmişler Hakkaten?

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Enerji Bitiriciler/ Enerji Yükleyiciler…

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Hey Kadınlar! Bu Öneriler Okunmadan Geçmez… Demedi Demeyin…

İKİZLER KADINI

 

Valla canım şu sempatinle yine çok şekersin.Mutluluk yola çıktı yanına dogru geliyor, aşk hayatın rüya gibi olacak.(yalan)
 

BOĞA KADINI

 

O gerizekalıdan ne çektin be güzelim.. Yok yani ne kadar yontmaya çalışsanda bi yere kadar yontuluyo
 

KOÇ KADINI

Canım sen buna aşk demişsinde bu bildiğin öküz. Senin bi gülüşüne geberecek kişiler varken ne uğraşıyon bu tiplerle be
 

ASLAN KADINI

Aşka inanmıyorum ama ASLAN KADINI diye bişey reddedilemez bir gerçek.
 

BAŞAK KADINI

Kime değer versen yavşak çıkıyor canım ya,hiç haketmiyorsun bu durumları. Dur ama ben sana birini bulcam hiç üzülme.
 

TERAZİ KADINI

;
Canım iyisin hoşsun sıcak kanlısın yiyilesisinde,ufacık bişeyi kafanda büyütüp büyütüp dünya sorunu haline getiriyorsun bazen
 

YAY KADINI

Valla ne kadar şeker, anlayışlı, alttan alan biri olsada tepesi attımı Yay kadınının alayına yol verir, gözü hiçbişey görmez
 

OĞLAK KADINI

Oğlak kadını gibi seçilmiş birini neden üzüyorsunuz
 

KOVA KADINI

Gençsin güzelsin sen onun gibilerini sıra sıra dizersin canım ya, o öküz senin değerini bilsin, benim canımı sıkmasın
 

BALIK KADINI

 

Kendi sorunlarını dertlerini bıraktın millete iyilikler yardımlar falan, sendeki kafa valla 30 yıllık tinercide bile yok canım
 

YENGEÇ KADINI

Bırak boşver erkekleri ya sana yarar yok onlardan , bak keyfine 3 günlük dünya , sinemaya falan git lan.
 

Sana ne desem kafanın dikine gidecen , ne desem boş. Fazla yemek yeme canım kilo alacan.
 

 

Parasını Ödedikten Sonra…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Mutlu olmak mı istiyorsun ?

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Daima iç sesini dinle; başka hiç kimseyi dinleme…

Daima iç sesini dinle; başka hiç kimseyi dinleme. Etrafında seni baştan çıkartacak binlerce şey vardır, çünkü elindekileri satmak için kapı kapı dolaşan insanlar vardır. Dünya bir süpermarkettir ve herkes sana elindekileri satmak ister. Herkes bir satıcıdır. Çok fazla satıcı dinlersen, çıldırırsın. Hiç kimseye kulak asma, sadece gözlerini kapat ve iç sesini dinle.

~Osho~