GASTRİT’İN DUYGUSAL VE ZİHİNSEL NEDENLERİ, NEFESİN FAYDALARI?

gastrit[1]

Gastrit rahatsızlığı geçirenlerin hayatlarına baktığımızda kararsızlık ve belirsizlik vardır. Şartlanmaları çok fazladır. Belli kuralların olması gerektiğini inanırlar.

Nefeslerini baktığımızda eforlu nefesleri vardır. Özellikle mide kısmında nefes alırken çok fazla hareket gözlemleriz. Gastriti olanlar aşırı düşünürler, geçmişe de çok fazla takılırlar. Aşırı gerginlikten dolayı mide bölgeleri gerilir. Nefesleri de hızlı yaşamları da hızlıdır. Telaşlı bir halleri vardır.

Nefes seansların da söylediğimiz olumlamalar ;

“ Nefes almak, yaşamak güvenli, rahatlamak, gevşemek, dinlenmek güvenli, Herşeyi yapmak için yeterli vaktim var, endişe ve kaygılarımı bırakıyorum ”

Kaynak: gülin sarıyiğit

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

4 AY İÇERİSİNDE KARACİĞERİ TEMİZLEMEK MÜMKÜN !!!

10151953_701057943271428_8035169093526996768_n[1]

En büyük organlardan biri olan karaciğerin, besinlerle birlikte alınan vitamin ve minerallerin emilmesi, vücuttaki zararlı maddelerin temizlenmesi gibi hayati görevleri bulunmaktadır.
Düzenli alkol kullanımı ve aşırı yağlı gıdaların tüketimi karaciğer yağlanması, hepatit ve siroz gibi karaciğer hastalıklarına yol açabilmektedir. Karaciğer sağlığında ilk adım, tüketilen gıdaların dikkatle seçildiği bir dengeli beslenme programı olmalıdır.
Doğru yiyecekler antioksidan etkileri ile karaciğeri temizler ve korur.

4 ay boyunca her sabah kahvaltıdan sonra 1 yemek kaşığı sızma zeytin yağ içerisine 3 damla limon damlatılıp içilir . Bu sayede karaciğeriniz eski sağlığına kavuşacaktır.’

Lütfen bilgilendirmek için paylaşır mısınız ?????

kaynak: dünya yörükler birliği

Yurdaer Eray Oralın facebook sayfası

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Seni Hatalarınla Birlikte Seviyorum…

11110865_871889896226384_1409010141206125955_n[1]

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Artık gönül rahatlığıyla kullanabileceğiniz ev yapımı bir güneş kreminiz var

11407231_10153104542268101_8714600609102227008_n[1]

Yaz geldi çiçekler açtı, e deniz mevsimi de geldi… Ve yine hangi güneş kremi diye sızlanmaya başladım.

Senelerdir güneş kremi kullanırım ancak hiçbirini gönül rahatlığıyla, içime sine sine sürmem. Kafamın bir yerinde, e kar zarar dengesi güneşten korunacaksan bunu da göze alacaksın diyen bir ses bıt bıt öter.

Hani insan kendine kullanıyor da, söz konusu çocuğu olduğunda daha bir panikliyor. Geçen sene ki deniz serüveninde bu konunun ıcığını cıcığını çıkardım. Sitelerde ki kullanımı uygun, toksik etkisi minimum ürünlerde bile bir sürü zararlı kimyasalın olduğunu farkettim. Zaten markette, eczane de, yada dünyanın parasını veripte aldığımız güneş kremlerinin “kullanımı uygun olanlar” listesinde esamesinin esmediğini gördüm, hele ki bebek ürünü diye satılanların bizim kullandıklarımızdan hemen hemen hiç farkı olmaması beni dehşete düşürdü. İçlerinden en az zararlı kimyasalı içereni seçtim ve bebeğimde kullandım.

Neyse, gel zaman git zaman gene geldi deniz zamanı resmen geçen seneki duygularım canlandı, gerçekten bu konuda kendimi çok çaresiz hissettiğim bir anda “neden kendin yapmıyorsun” sorusu beni kendime getirdi ve şu an kendim ve bebeğim için güzel birşey yaptığım için kanatlanmış hissediyorum smile ifade simgesi

Peki güneş kremi neden önemli!

Çok kaba taslak, güneşin zararlı ışınlari cilt kanserinden erken yaşlanmaya kadar bir çok probleme sebep oluyor. Bu etkiden minimum etkilenmek içinse koruyucu bir krem şart. Koruyucularda ki en büyük sıkıntı ise, içeriklerinde bulunan bazı maddelerin hormonlar üzerinde bile olumsuz etkilerinin olması. Hele ki çocuklar için kullanılan koruyuculara fazladan dikkat edilmesi gerekiyor.

Koruyucuların en masumu çinko oksit içerikli olanlar, çünkü emilip sistemik dolaşıma katılmadıyorlar, e haliyle karaciğerde de birikemiyorlar. Etki mekanizması ise, cildin üstünde bariyer oluşturup, güneş ışınlarının cilde ulaşmasını engelliyorlar.

İşte bir siteden aldığım tarif, üzerinde bir kaç değişiklik yaptım. Bence harika oldu smile ifade simgesi malzemelerden isterseniz, yada bu kremden bana da yap derseniz haber edin

Sevgiler

1/2 bardak tatlı badem yağı
1/4 bardak hindistan cevizi yağı
1/4 bardak balmumu
2 yemek kaşığı karite yağı
1 çay kaşığı e vitamini
3 yemek kaşığı çinko oksit
15 damla lavanta öz yağı
5 damla nane öz yağı

Çinko oksit ve özyağlar dışındaki tüm içerikleri cam bir kaba koyun ve, ben mari usulü ısıtın,
balmumu da eridikten sonra iyice karıştırın ve çinko oksiti ekleyin iyice karıştırın
öz yağları da ekleyip tekrar karıştırın
Yarım saat soğuması için bekleyin

Artık gönül rahatlığıyla kullanabileceğiniz bir güneş kreminiz var smile ifade simgesi

kaynak: Kudret Görmek facebook sağlıkla kal sayfası Fatoş pabuççu tuncay

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Hepimizin İhtiyacı Olan 0 10 Sihirli Cümle

10169440_10155732085810557_8322630101692497039_n[1]

Eğer hissettiğiniz gibi olduğunuza inanıyorsanız, hayatınız gerçekten de düşüncelerinizden ve duygularınızdan filizlenir. Olumlamalar veya olumlu cümlelerin tekrar tekrar söylenmesi ruh halinizi çok daha yüksek seviyelere çıkarabilir. Düşüncelerimizi kelimelere dökerek ve daha sonra da niyete çevirerek istediğimiz şeylerin gerçek olmasını destekleyebiliriz. Olumlamalar kendini geliştirmenin kanıtlanmış bir yöntemidir çünkü beynimizin yeni bir şekilde çalışmasını sağlarlar ve insanların hayatını değiştirebilirler. Bilimsel kanıtlar da kendinle pozitif konuşmanın beyinde değişiklikler yarattığını doğrulamaktadır. Aşağıdaki 10 güçlü olumlama hayatınızı değiştirebilir:

1- Büyük Şeyler Başarabilirim

En ilham verici olumlamalardan biri günlük olarak kendinize hayatınızda büyük şeyler başarabileceğinizi söylemektir. Tüm vizyonunuza ve hayallerinize odaklanın ve daha sonra bu vizyona duyguları ekleyin. Kendinize söyleyerek ve büyük şeyler başarabileceğinize inanarak bu durumu gerçeğe dönüştürebilirsiniz.

2- Bugün Enerji ve Neşeyle Doluyum

Neşe sizin içinizden gelir, dışarıdan değil. Ayrıca uyanır uyanmaz başlar. Dolayısıyla sabah kalktığınızda bu olumlamayı tekrarlamayı alışkanlık haline getirin.

3- Kendimi Olduğum Gibi Kabul Ediyor ve Seviyorum
Kendini sevmek, sevmenin en saf ve yüksek şeklidir. Kendinizi sevdiğinizde otomatik olarak kendinizi kabullenmeye ve kendinize saygı duymaya başlarsınız. Eğer yaptığınız şeylere özgüven duyar ve bunlardan gururlanırsanız kendinizde yeni bir ışık göreceksiniz. Böylece daha büyük ve güzel şeyler yapmak için cesaretiniz olur ve ilham alırsınız.

4- Vücudum Sağlıklı, Zihnim Parlak ve Ruhum Sakin

Sağlıklı bir vücut sağlıklı bir zihin ve ruhla başlar. Bunlardan herhangi biri olumsuz duygulardan zarar görürse, diğerleri de etkilenir. Hastalığın ve sağlığın bir numaralı kaynağı sizsiniz. Dünyadaki tüm sorunlara bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde size gelmeleri için verdiğiniz izni geri alabilirsiniz Hastalıklarınızı ve kusurlarınızı fethedebilir, her gün yenmeye devam edebilirsiniz.

5- Her Şeyi Yapabileceğime İnanıyorum

Bunu her gün kendinize söylemeniz gerekir. Çünkü hevesli kalmanız için çok önemli bir cümledir. Bunu söyleyerek her şeyi yapabilme, başarabilme yetisine sahip olursunuz

6- Şu An Olan Her Şey Benim Nihai İyiliğim İçin Oluyor

Kurbanlar, kazalar, tesadüfler yoktur. Siz ve çevrenizdekiler parçası olduğunuz şeyleri çekersiniz. Her şeyin gerçekleşmek için bir nedeni olduğuna ve mükemmel bir senkronizasyonla aktığına inanın. Gerçekleşen ve gerçekleşecek her şeyle barış içinde olun. Böylece korkularınız eriyip gider.

7- Hayatımın Mimarı Benim, Temelini Ben Attım ve İçindekileri Ben Seçtim

Her gün uyandığınızda kendinize bu cümleyi söyleyin. Her yeni gün yeni bir başlangıç sunar ve etrafınızdakiler üzerinde bir etki bırakır. Bu günü istediğiniz şekilde kullanabilirsiniz çünkü hayatınızın mimarı sizsiniz. Eğer gününüze olumlu bir düşünceyle başlarsanız gününüzü mükemmele dönüştürebilirsiniz.

8- Geçmişte Bana Zarar Verenleri Affettim ve Onlardan Sakince Uzaklaştım

Bu yapılanları unuttuğunuz anlamına gelmez ancak yaptıklarıyla ve aldığınız derslerle barışık halde olabilirsiniz. Affetme gücünüz hayatınıza devam etmenizi sağlar ve herhangi bir tecrübeye tepkiniz diğerlerinin sizin hakkında ne düşündüğünden bağımsızdır. 1000 kişiyi affetseniz ve hiçbiri sizi affetmese bile, onların aynı noktaya gelene kadar sahip olamayacağını bildiğiniz bir barış ve özgürlük hissi tadarsınız. Onları affetmek ayrıca size nasıl tepki verdiklerini de anında değiştirir.

9- Zorlukları Başetme Yeteneğim Sınırsızdır, Başarma Potansiyelim Sonsuzdur

Basitçe şöyle söylenebilir: Kendinize koyduklarınız dışında hiçbir limitiniz yoktur. Nasıl bir hayat istiyorsunuz? Sizi durduran ne? Kendinize hangi engelleri zorluyorsunuz? Bu olumlama bütün sınırları fark etmenizi sağlar.

10- Bugün Eski Alışkanlıklarımı Bırakıyorum ve Yeni, Daha Olumlu Alışkanlıklar Ediniyorum

Zor zamanların hayatın geçici dönemleri olduğunu fark edin. Eski alışkanlıklarınızı bıraktıkça bunlar da geçecektir. İçinizde bulunan yaratıcı enerjiyle her şeye uyum gösterebilen bir varlık olmanız sizi sürekli yeni ve parlak fikirlere doğru götürüyor.

Sağlıkla Kalın

kaynak: facebook sağlıkla kal sayfası

Fatoş Pabuççu Tuncay

Dünyanın En Köklü Uygarlığı Çin’den, Kulağınıza Küpe Olacak 23 Atasözü

1. İyimser insan, her felakette bir fırsat, kötümser insan da her fırsatta bir felaket görür.

İyimser insan, her felakette bir fırsat, kötümser insan da her fırsatta bir felaket görür.

2. İki Yahudi bir araya gelse şirket, iki Türk bir araya gelse Devlet kurar.

İki Yahudi bir araya gelse şirket, iki Türk bir araya gelse Devlet kurar.

3. Anlatırsanız unuturum, gösterirseniz hatırlarım, yaptırırsanız anlarım.

Anlatırsanız unuturum, gösterirseniz hatırlarım, yaptırırsanız anlarım.

4. Ağaç ne kadar yüksek olursa olsun, yaprakları yine de yere dökülür.

Ağaç ne kadar yüksek olursa olsun, yaprakları yine de yere dökülür.

5. Akıllı bir adam yalnız kendi tecrübelerinden, çok akıllı bir adam başkalarının da tecrübelerinden yararlanır.

Akıllı bir adam yalnız kendi tecrübelerinden, çok akıllı bir adam başkalarının da tecrübelerinden yararlanır.

6. Ancak durgun su, yıldızları yansıtır.

Ancak durgun su, yıldızları yansıtır.

7. Isıracak köpek dişini göstermez.

Isıracak köpek dişini göstermez.

8. Karanlığa küfredeceğine bir mum yak.

Karanlığa küfredeceğine bir mum yak.

9. Ata eyeri ile kıymet biçme.

Ata eyeri ile kıymet biçme.

10. Kurbağa gökyüzünü, kuyunun ağzı kadar sanır.

Kurbağa gökyüzünü, kuyunun ağzı kadar sanır.

11. Dünyada kusursuz iki insan vardır. Biri ölmüştür, öteki ise doğmamıştır.

Dünyada kusursuz iki insan vardır. Biri ölmüştür, öteki ise doğmamıştır.

12. Dağın tepesine hangi yoldan çıkarsan çık, manzara aynıdır. Ancak çıkarken gördüğün manzara farklıdır.

Dağın tepesine hangi yoldan çıkarsan çık, manzara aynıdır. Ancak çıkarken gördüğün manzara farklıdır.

13. Derin olan kuyu değil kısa olan iptir.

Derin olan kuyu değil kısa olan iptir.

14. Evlilik kale gibidir, dışındakiler girmeye, içindekiler çıkmaya uğraşır dururlar.

Evlilik kale gibidir, dışındakiler girmeye, içindekiler çıkmaya uğraşır dururlar.

15. En fazla ileriye giden ok, en çok geriye çekilmiş yaydan çıkar.

En fazla ileriye giden ok, en çok geriye çekilmiş yaydan çıkar.

16. Geleceğin bütün çiçekleri, bugünün tohumları içindedir.

Geleceğin bütün çiçekleri, bugünün tohumları içindedir.

17. Nasıl yapabileceğini bilmek, yapmaktan daha zordur.

Nasıl yapabileceğini bilmek, yapmaktan daha zordur.

18. Rüzgar yoksa dalga da yoktur.

Rüzgar yoksa dalga da yoktur.

19. Satın alırken kulaklarını değil, gözlerini kullan.

Satın alırken kulaklarını değil, gözlerini kullan.

20. Yavaş gitmekten korkma, öylece durmaktan kork.

Yavaş gitmekten korkma, öylece durmaktan kork.

21. Zenginlik gübredir. Yalnızca saçıldığında yararlı olur.

Zenginlik gübredir. Yalnızca saçıldığında yararlı olur.

22. Kalbinde yeşil bir dal bulundurursan, oraya şakıyan kuşlar gelir.

Kalbinde yeşil bir dal bulundurursan, oraya şakıyan kuşlar gelir.

23. Eğer bir ülkede cücelerin gölgeleri uzamaya başlamışsa, o ülkede güneş batıyor demektir

Arkadaşınızın Aslında Sevgiliniz Olmayı İstediğinin 11 İşareti

Normal bir erkek arkadaşınızın aslında sizden hoşlandığını hissettiğiniz ama ona bu konuda hiçbir şey söyleyemediğiniz elbette olmuştur. Bu konuda dikkatsiz olduğunuzdan değil ama bunu gösteren birçok işaret olsa bile sadece iyi bir arkadaş olmaya çalışan birine de size asılıyor muamelesi yapmak istemezsiniz.  Siz sadece iyi bir arkadaş olmaya çalışıyor düşüncesine sığınmaya çalıştıkça, bazı hediyeler, piknikler, beklenmedik zamanlarda gelen çiçekler sizi ‘Acaba?’ düşüncesine iter ve etrafınızdaki herkes ‘Evet, farkında değil miydin?’ der. Bu konuda size birkaç ipucu için buyurun :

1. Arkadaşlarınız sürekli ”Hala bir ilişkiye başlamadınız mı?” diye soruyorsa.

Arkadaşlarınız sürekli ''Hala bir ilişkiye başlamadınız mı?'' diye soruyorsa.

Bir gece bir barda otururken çocuğun biri yanıma gelip bana çıkma teklifi etmediğini çünkü yanımdakinin sevgilim olduğunu düşündüğünü söylemişti. Yanımdakiyse benden gerçekten hoşlandığını düşündüğüm arkadaşımdı. Sözün kısası, eğer yabancılar ya da arkadaşlarınız uzaktan baktıklarında sizin bir çift olduğunuzu düşünüyorlarsa, bu muhtemelen yanınızdaki kişinin öyle olmak istemesindendir.

2. Size sarıldığında size karşı bir şeyler hissettiğini hissediyorsanız.

Size sarıldığında size karşı bir şeyler hissettiğini hissediyorsanız.

Eğer sarılmalarınız eskisinden daha uzun ve şefkatliyse bu muhtemelen artık işin içinde duygular olduğu içindir. Yeni ya da değil, ama kesinlikle daha yoğun
duygular.

3. Eğer sürekli sadece ikiniz takılıyorsanız, kabul edelim bu sevgililere özgü bir hareket.

Eğer sürekli sadece ikiniz takılıyorsanız, kabul edelim bu sevgililere özgü bir hareket.

Ah tabi, sadece birlikte yemeğe, müzeye, sinemaya giden, saatlerce başbaşa vakit geçiren arkadaşlarsınız. Onun içten içe elinizi tutmak için vakit kolladığını gözden kaçırmamalısınız.

4. Sürekli ortak yanlarınızdan bahsediyorsa.

Sürekli ortak yanlarınızdan bahsediyorsa.

Bilinçli ya da değil, size aranızda ne kadar güçlü bir bağ olduğunu, ortak yanlarınızın ne kadar çok olduğunu anlatmaya çalışıyor. ‘Birlikte ne kadar güzel vakit geçiriyoruz! Aramızda mükemmel bir bağ var, sanki iki sevgili gibi.!’

5. Size asla ondan hoşlanan diğer kadınlardan bahsetmez, çünkü onun için tek bir kadın vardır.

Size asla ondan hoşlanan diğer kadınlardan bahsetmez, çünkü onun için tek bir kadın vardır.

Siz onun yalnız ve çekici bir adam olduğunu ve ondan etkilenen bir kadının
olmamasının mümkün olmadığını bilirsiniz ama o asla böyle şeylerden bahsetmez. Bahsediyorsa da muhtemelen hala doğru kişiyi bulamadığını söylüyordur. Aslında buldu ve o sizsiniz.

6. Şu anki bütün arkadaşlarınızla çok iyi geçiniyorsa.

Şu anki bütün arkadaşlarınızla çok iyi geçiniyorsa.

Onlarla sizin sayenizde tanışmıştır ama şu an hepsiyle takılıyordur çünkü günü gelince onların seni onunla bir ilişkiye başlaman için dürtmelerini dört gözle
bekliyordur.

7. Sürekli sizinle ne kadar çok eğlendiğini anlatıp duruyorsa.

Sürekli sizinle ne kadar çok eğlendiğini anlatıp duruyorsa.

Bunu  aslında ‘ O kadar mükemmelsin ki tek istediğim sana bunu söylemek ama sonra sen, senin için ne kadar delirdiğimi anlayacaksın ve korkup benden uzaklaşacaksın. Bu yüzden ben sadece ‘ Seninle takılmak çok eğlenceli!’ diyebiliyorum.’ demektir.

8. Mesajınıza her zaman anında cevap veriyorsa.

Mesajınıza her zaman anında cevap veriyorsa.

Bu tabi ki de her yakın arkadaşın yapması gereken bir şey ama onlar bile zaman zaman unutup cevap vermeyebiliyorlar. Ama o bu konuda çok özenli davranıyor çünkü size ne kadar çok değer verdiğini görmeniz için hiçbir fırsatı kaçırmıyor.

9. Kimsenin sizin moralinizi bozmasına izin vermiyorsa.

Kimsenin sizin moralinizi bozmasına izin vermiyorsa.

Diyelim ki bir ortamda birkaç kişi oturuyorsunuz ve bir kişi sürekli üstünüze oynuyor ve moralinizi bozacak şeyler söylüyor. O tabi ki de çaktırmadan ya konuyu değiştirir ya da kapatır. Siz hala onun sizin için doğru kişi olduğunu anlamasanız da, o hep sizin arkanızı kolluyor.

10. Eğer bir kampanya ya da bu tür bir olayda yer alıyorsanız ve o reklam için kendini parçalıyorsa.

Eğer bir kampanya ya da bu tür bir olayda yer alıyorsanız ve o reklam için kendini parçalıyorsa.

Diyelim ki bir parti düzenliyorsunuz ya da çalıştığınız şirket için bir kampanya düzenliyorsunuz. Öyleyse reklamınızı bütün sosyal medyada görmeye hazır olun. O bütün dünyaya bunun ne kadar eğlenceli ve önemli olduğunu duyuruyordur çünkü size sonuna kadar inanıyordur.

11. Ona söylediğiniz en ufak şeyi bile hatırlıyorsa.

Ona söylediğiniz en ufak şeyi bile hatırlıyorsa.

Diyelim ki yoğun bir gün geçiriyorsunuz. Endişelenmeyin çünkü o sizin ona haftalar önce söylediğiniz ve bugün yapmanız gereken şeyi o size hatırlatacak. Bu demek oluyor ki söylediğiniz her şey onun için önemli çünkü siz de öylesiniz. Artık birinizden biri bir şeyler yapmalı ve bir an önce mükemmel bir çift olmalısınız.

Maaşım Yetmiyor Müdür Bey…

11012804_10153436330199570_6990180541157476675_n[1]

 

 

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

ÇOK ÖNEMLİ 1 MESAJINIZ VAR ……Hem de Kendi evinizden…

11403037_476322945857895_3519556012515653795_n[1]

Sevgili ev sahiplerimiz…………
Biliyoruz ki bizi istemiyorsunuz. Bizimle yaşamak sizin yaşam şeklinize biraz zor geliyor. Bizler sizleri anlıyoruz fakat sizler bizleri anlamıyorsunuz. Bizler sizlerin evine davet edildiğimiz için geliyoruz. Davet etmezseniz asla gelmeyiz. Peki bizleri nasıl davet ettiğinizi düşündünüz mü hiç?

Evimizde açıkta çok fazla gıda bırakıyoruz. Ekmek kırıntıları, akşamdan kalan yemek artıkları bunlar bizim için ziyafet yerine geçiyor. ve bizde davete icap edip geliyoruz. Bizler evinizde dolaşırken kendimiz için hazırlandığını zannettiğimiz, köşelerde ki toz yığınları, köşelerde ve kenarlardaki çatlaklar, bunlar bizim için çok ideal yerlerdir. Evinizde bulunan nemli ortamlar yaz sıcaklarında bizim için çok rahat olacağından buraları çok severiz. Damlayan musluklarınız bizim için açık bırakıldığını zannederiz. Nemli zeminler bizim için çok harika yerlerdir.

Eğer ki bizleri gerçekten evinizde istemiyorsanız lütfen bizleri ÖLDÜRMEYİN. Konuşamadığımız dan dolayı LÜTFEN bize anlayacağımız mesajlar bırakın. Kesinlikle sizleri rahatsız etmeden evinizden sessizce uzaklaşır sizleri asla rahatsız etmeyiz. Vermiş olduğumuz rahatsızlıktan sizlerden çooooook özür dileriz. Şimdi arkadaşlarıma vereceğiniz mesajları kendileri söyleyecek ben yazacağım.

KARINCA : Ben salatalık kabuğundan nefret ederlm. Girdiğim yerleri takip ederek oralara salatalık kabuğu koyarsanız ben anlarım ki beni istemiyorsunuz ve ben evinize girmem. Kireç veya Sıradan bir okul tebeşirle yeri çizseniz ben o çizgiyi asla geçmem. Eğer Limonu küçük küçük keser ve gireceğimiz yerlere koyarsanız bir anlarız ve girmeyiz. Ayrıca rahatsız olmaz iseniz cam kenarlarına Sarımsak sürebilirsiniz. Biz bunun kokusunu duyduğumuz yere girmeyiz.
Ama lütfen Bebek pudrası dökmeyiniz. ONLAR BİZİ ÖLDÜRÜR. Pudra nefes yollarımızı tıkar ve ölürüz..

KARAFATMALAR : Bizlerde Karbonat, Sirke, Boraks, Limon sevmeyiz. Ayrıca bizim için istenmeyen toplar işaretini koyabilirsiniz. Bunun için patatesleri haşlayın. İçine yumurta sarısı ve boraks ekleyin. Karıştırıp küçük toplar hazırlayın. Bizim dolaştığımız yerlere koyarsanız biz bird aha gelmeyiz.

SİVRİ SİNEKLER : Biz Sivrisinekler olarak ta sarımsak sevmeyiz. Eğer sarımsağı gıda olarak tüketirseniz bizler sizden uzak dururuz, çünkü kanınızda ki sarımsağın kokusunu alırız.

FARELER: Sizi çok korkuttuğumuz için ÇOK ÖZÜR DİLERİZ. Ama bizde sizden korkuyoruz. Hem öyle bağırmasanız , ne yapacağımızı nereye koşacağımızı şaşırıp geldiğimiz yeri tekrar bulup kaçamıyoruz. İyisimi siz bağırmayın. Bizi istemiyorsanız evinizdeki kücücük delikler, çatlaklar dahi her yeri kapattığınızdan emin olun. Kapı altı boşluklarını biz hep bizim için ayrıldığını düşünüyoruz. Pencerelerinizden gireriz. Sineklik taktırın.

Eğer bunları yaparsanız bizler sizleri hiç rahatsız etmeyiz. Ama unutmayın içeri almasanızda eğer KAPINIZIN ÖNÜNE bir kap içerisinde SU BIRAKIRSANIZ , Tüm küçük dostlarım adına size minnettar olurum.

Saygılarımızla
Tashi Nyima Lama, Karınca, Kedi, Köpek, (ve isimlerini yazamadığımız dostlarım adına )

Kaynak: karbonat facebook sayfası

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. 4 Comments »

İnsan Hayatlarıyla Bezenmiş Bir Kitap: Konstantiniyye Oteli

AA850-500x500[1]

İstanbul’da çok büyük bir otelin açılışına davetli 30 masa yani 300 kişi var. Bu kişilere ait anlatılan hayatlar bizlere yeni bakış açıları kazandırıyor. Gezi parkından kadın cinayetlerine, çocukluğunu hapishanede geçiren çocuklardan, karısını aldatan beylere, mutsuz kadınlardan, İstanbul tarihini anlatan yazarlara  kadar bizi büyüleyen yaşamlar okumak çok etkileyici.Kitabın kahramanı Zehra’nın yaşadığı aşkı ve işine olan bağlılığını okumak keyifli. Ayrıca zaman ve boyut kavramını irdelediği bazı yerler var ki  çok beğendim.Bu kitabı mutlaka tavsiye ederim.

Sağlıcakla,

Anette İnselberg

Sevimli Ve Romantik Bir Film Arayanlara Önerim: Karışık Kaset

195234.jpg-r_160_240-b_1_D6D6D6-f_jpg-q_x-xxyxx[1]

İrem’le Ulaş çocukluk aşkıdır ama aralarında bir şey olmaz. 10 sene sonra karşılaştıklarında (yani kariyer mücadelesi verildiği, aileyle hesaplaşmaların en yoğun olduğu) olay pek hayırlı bitmez. Sonra bir karşılaşma daha yaşanır. Bu sefer de geçmiş ilişkilerin sorgulandığı, karşılıklı hesaplaşmanın yapıldığı bir buluşma olur. Yine bir sonuç çıkmaz.  Bir sonraki karşılaşmalarıysa çok tatlıdır. Tüm düğümler çözülür bizim de yüzümüzde tatlı bir tebessüm kalır.Benim gibi sinemalarda oynarken kaçırmış olabilirsiniz ama bu sevimli filmin dvdsini mutlaka alın.

Sağlıcakla,

Anette İnselberg

Rahat Rahat Göğüslerime Bakabil Diye…

11665391_10153553682293287_2236212224298000491_n[1]

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

İLK TÜRK KADIN AVUKAT LOKANTAYA GİDİNCE…

10941427_10206445441275212_4541927478925592429_n[2]

 

Ülkemizde avukatlık mesleğini seçen ve yapan ilk Kadın Avukat Süreyya Ağaoğlu, kadınların yemek yiyemediği lokantada yemek yiyince…

Süreyya Ağaoğlu, Türkiye’nin ilk kadın avukatıdır. 1924-25 ders yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdikten sonra, Ankara’ya ailesinin yanına döner.
Bir arkadaşıyla birlikte Adalet Bakanlığı’nda staja başlar.. İlk günlerin heyecanı geçince, bir sorunla karşılaşırlar: Öğle yemeği işini nasıl çözeceklerdir ? Evlerine gidemezler, evleri bakanlığa çok uzaktır. Lokantaya da gidemezler.. Aslında o zamanlar Ankara’da yemek yenebilecek bir lokanta, İstanbul Lokantası vardır. Ama, hep milletvekillerinin yemek yediği bu lokantada, kadınların yemek yediği görülmüş şey değildir..

Türkiye’nin, bu ilk kadın stajyer avukatları, öğle yemeklerini, bir süre için peynir ekmek yiyerek geçiştirirler. Ama sonunda dayanamazlar..

Zamanın Basın-Yayın Genel Müdürü olan babası Ahmet Ağaoğlu’na giden Süreyya, öğle yemeklerini İstanbul Lokantası’nda yiyebilmek için izin ister. Ahmet Ağaoğlu, bunda bir sakınca görmez, peki, der..

İki arkadaş, ertesi gün öğleyin lokantaya gider, küçük bir bölümüne geçip güzel güzel karınlarını doyurur. Ahmet Ağaoğlu’nu ve kızını tanıdıkları için kimse yüzlerine bir şey söyleyemez, ama arkalarından konuşmalar başlar. Homurdanmalar ve şikayetler yükselir.

Şikayetler aynı gün, zamanın başbakanı ‘Rauf Bey’e de iletilir. Rauf Bey de Ahmet Ağaoğlu’nu arayıp durumu anlatır.

Süreyya, o akşam eve döndüğünde, babasının kendisini beklediğini görür. Ahmet Bey hemen konuya girerek, “Başbakan Rauf Bey, senin ve arkadaşının lokantada yemek yediğinizi ve herkesin bunu konuştuğunu anlattı.. Bundan sonra öğle yemeklerine bana gelin,” der..

Süreyya çok üzülür, ama yapacağı bir şey yoktur..

Birkaç gün sonra, Atatürk ve eşi Latife Hanım, Ahmet Ağaoğlu’na misafirliğe gelir. Sohbet edilirken, söz bu konudan açılınca, Süreyya Hanım, olayı bütün açıklığıyla Atatürk’e anlatır. Onun, kendisini anlayacağını ve destekleyeceğini düşünmektedir. Oysa, onu dinleyen Atatürk, “Babanın da, Rauf Bey’in de hakkı var,” demesin mi ?..

Büyük bir hayal kırıklığına Süreyya, ertesi gün bakanlıktaki odasında çalışırken, bir yetkili telaşla içeri girer : “Süreyya hazırlan, Paşa seni yemeğe götürecekmiş !..”

Süreyya şaşırır, apar topar kapının önüne çıkar. Yanında bir milletvekili ve yaveriyle arabada oturan Atatürk, onu görünce, “Latife bugün seni öğle yemeğine bekliyor,” der.

Süreyya hem şaşkın hem sevinçlidir. O bindikten sonra hareket eden otomobil İstanbul Lokantası’nın önünden geçerken, Atatürk, birden şoföre durmasını söyler. Bozüyük milletvekili Salih Bey telaşla yanlarına gelince, Atatürk, herkesin duyabileceği bir sesle, ona, “Bugün Süreyya’yı bize götürüyorum, ama yarın buraya gelecek, yemeğini lokantada yiyecek..” der.

Süreyya’nın şaşkınlığı daha da artar.

Ne olup bittiğini, Latife Hanım, yemekte, onun kulağına eğilip, “Paşa, dün akşam bu lokanta olayına çok kızdı, ama babanı senin yanında ezmek istemediği için kızgınlığını belli etmedi. Eve gelir gelmez, birkaç milletvekilini arayarak, yarın mutlaka eşleriyle birlikte lokantaya öğle yemeğine gitmelerini söyledi,” deyince durumu anlar..

Süreyya Ağaoğlu, ertesi gün, arkadaşıyla İstanbul Lokantası’na gittiğinde, birkaç milletvekili eşinin de ilk kez orada olduğunu görür. Kimse onları bakışlarıyla bile rahatsız etmeye yeltenemez..
Bu bir ilk olur… Atatürk ve Türkiye’nin ilk kadın avukatı Süreyya Ağaoğlu, kadınların, tıpkı erkekler gibi, bir lokantada yemek yiyebilmesine de öncülük etmiştir…

BOYUN PROBLEMLERİN DUYGUSAL VE ZİHİNSEL NEDENLERİ ?NEFES BOYUN PROBLEMLERİNE NASIL İYİ GELİR ?

boyun nefes[1]

Boyun bölgesi esnekliği temsil eder. Ayrıca ruhun bedene girdiği bölgedir.

Boyun tutulması, esne-yememekten, kararından ve doğrularından dönmemekten kaynaklanır. Yaşadığı olayları kabullenememekten kaynaklanır.
 Nefes seansları, boyun problemlerin çözülmesinde cok etkili olmaktadır. Nefes açıldıkça ve özellikle bu bölgelerde dokunarak çalıştıkça, boyun bölgesindeki problemler giderilmektedir. Nefes yüksek titreşimi sayesinde bedenimizdeki sertleşmiş bölgeleri birkaç dakikada açabiliyor.
Nefes seanslarımızda söylediğimiz olumlamalar “ Güvendeyim, Bu hayatta esnek olmak güvenli, Olanı olduğu gibi kabul etmek güvenli, Rahatlamak ve Teslim Olmak Güvenli ”
Bol nefesli günler dilerim.
Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

MİDE SORUNLARININ DUYGUSAL VE ZİHİNSEL NEDENLERİ ?NEFES MİDE SORUNLARINA NASIL IYI GELİR ?

mide[1]

Mide Sorunları genelde, yaşadığımız bir olayı, bir düşünceyi hazmedemediğimizde, yaşamda yeni deneyimleri kabul edemediğimizde, kendimizi bir olayın içinde sıkışmış hissettiğimizde ortaya çıkar.

Kendi özümüzün ihtiyaçlarını farkına varmadan, bir koşuşturmanın içine girdiğimizde de midemiz bulanır.
Mide bulantısı genelde değişime karşı koyduğumuzda, direnç gösterdiğimizde mide bulantısı olur. 
Nefes, Akışta bir nefes almamızı sağlar. Mide ye dokunarak Mide Sorunlarına genelde söylediğimiz olumlamalar
 “ Kontrolu bırakmak güvenli , Olanı olduğu gibi kabul etmek güvenli, teslim etmek güvenli, Kendim ile yaşam ile barış içindeyim ” olabilir.

                                               nefesterapisi.net/
                                                                 Gülin Sarıyiğit
                                                            Tel : 0 532 665 41 15

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »