
Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı’ndan Doktor Sara Lazar tarafından yapılan ve yıllık Amerikan Nöroloji K…onferansı’nda sunulan araştırma, Tibetli rahiplerin yanı sıra batılılar tarafından da yaygın olarak yapılan meditasyonun, tıbbi yararlarını gözler önüne serdi.
Araştırmada, her gün 20 ila 60 dakika meditasyon yapan 20 kişi ile hiç meditasyon yapmayan 15 kişinin beyinlerini, manyetik rezonans (MR) ile karşılaştırdığını anlatan Amerikalı doktor, beyinde dikkati ve duyguları yöneten bölgelerin, meditasyon yapanlarda, yapmayanlara oranla daha kalın olduğunu söyledi.
Sara Lazar, bu bölgelerden biri olan ve yaşlılıkta incelen korteksin, meditasyon yapan yaşlı kişilerde bile, yapmayanlara nazaran daha kalın olduğunun belirlendiğini vurguladı.
Lazar, ”Araştırmamızın sonuçları; meditasyon, yoga ve diğer zihinsel egzersizlerin, yetişkinlerde bilişsel yetileri, duyguları ve kendini iyi hissetmeyi sağlayan korteksin bazı bölgelerini çalıştırabildiğini ortaya koydu” dedi.
Kentucky Üniversitesi’nden Bruce O’Hara tarafından yapılan araştırma ise meditasyonun, ”iyi bir uyku gibi konsantrasyonu arttırdığını” ortaya koydu.
Meditasyon yapanların, ruhlarının canlılığını sürekli olarak muhafaza edebildiği, kötü duygu ve düşüncelerden uzaklaşmayı becerebildikleri biliniyor. Uzakdoğu öğretisi olan meditasyonun çeşitli yöntemleri bulunuyor. Tüm dünyada gün geçtikçe popüler olan meditasyon, yoga ve reiki gibi teknikler, Türkiye’de de gittikçe daha çok ilgi görüyor.
Meditasyon Eğitmenlerinin açıklamasına göre ;
“Erken yaşlanma”, yaşadığımız stresle orantılı oluşur. Strese girdiğimiz her seferde vücudumuz fizyolojik olarak bir sürü tepki verir.
Kalp atışları hızlanır, kalbe daha fazla kan pompalanır, terleme başlar, böbreküstü bezleri adrenalin ve kortizol salgılamaya başlar, pankreas daha fazla glükoz ve daha az insülin salgılar ve daha az büyüme hormonu (DHEA – Anti-aging hormonu) salgılanır.
Oysa biz düzenli meditasyon sayesinde bedenimizin verdiği bu tepkileri telafi eden ve fizyolojik değerlerin normale döndüğü “dingin farkındalık” durumunda oluruz. Dolayısıyla stresle baş edebilir ve erken yaşlanmanın önüne engel koyarak, büyüme ve seks hormonlarımızın düzenli olarak salgılanmasını sağlamış oluruz.
Meditasyon Uzmanı Vesile Baruh da transandantal meditasyonun, insanı kalp ve akciğer hastalıklarına karşı koruduğunu söyledi.Baruh, bu meditasyon türünün yararlarının bilimsel olarak kanıtlandığını ifade ederek, “Transandantal meditasyonun yararları son 35 yılda, 30 ülkede, 200 üniversitede yapılan 600′den fazla araştırma ile bilimsel olarak kanıtlanmıştır” dedi.
Maharishi Maseh Yogi’nin transandantal meditasyon tekniğini ABD’de uygulayan 2 bin kişi üzerinde 5 yıl süreyle yapılan araştırmalar ve deneylerin sonuçlarına göre, bu meditasyon tekniğinin kalp ve akciğer hastalıklarına karşı koruyucu olduğunun belirlendiğini anlatan Baruh,
“Araştırma sonuçlarına göre, transandantal meditasyonu 5 yıl süreyle uygulayanlarda kalp, akciğer hastalıkları, sinir sistemi bozuklukları, bağırsak rahatsızlıkları, enfeksiyonlar, kemik-kas rahatsızlıkları önemli ölçüde azalmaktadır” dedi.
Son kırk yılda kırktan fazla ülkede yapılan araştırmalar, meditasyonun fizyolojik, psikolojik ve sosyal yararlarını vurguluyorlar.
Örneğin araştırmalardan birisi, meditasyonun yaşlanma sürecini yavaşlatmaktaki etkisine değiniyor ve 5 yıl ve daha fazla meditasyon yapanların kronolojik yaşlarından 12 yaş daha genç kaldıklarını gösteriyor.
Diğer bir araştırma da meditasyonun gözler kapalı olarak dinlenmekten çok daha derin bir rahatlama sağladığını ortaya koyuyor. Diğer bir araştırmaya göre meditasyon yapan uykusuzluk hastalarının yüzde yüzü uykularında gelişme rapor ettiler ve bunların yüzde doksan biri uyku ilacı kullanmayı azalttı veya bıraktı.
Başka araştırmalar da meditasyonun iş tatminini ve verimliliği arttırdığını, hatta sigara içmeyi bırakmaya da yardımcı olduğunu gösteriyor!
Türkiye’de meditasyonun yararları son birkaç yıldır daha iyi bilinmeye başlandı. Artık daha fazla doktor, psikolog ve gazeteci meditasyon uygulamasının yaşamı zenginleştiren yararlarından bahsediyor.









Yorum bırakın