Dünyada ve ülkemizde geniş hayran kitlesi oluşturan LOST dizisiyle popülerlik kazanan

 

Dünyada ve ülkemizde geniş hayran kitlesi oluşturan LOST dizisiyle  popülerlik kazanan Elektromanyetik alanın insan sağlığına etkileri ,
gözle görülemeyişi, etkisinin çoğu zaman doğrudan hissedilemeyişi  ve uzun zaman sonra etkisinin birikerek görülmesi nedeniyle
yeterince önemsenmeyen bir konu

Oysa hayatımızı bütünü ile etkileyen biyomanyetik alanın  ay, güneş, diğer yıldız veya gezegenler gibi dünya dışı etkenler
ve içinde bulunduğumuz yakın çevre ile kullandığımız cihazların  hatta besinlerin etkisinin bilinmesi tedbir alma
ve tedavi açısından son derece önemli

Bugün klasik elektromanyetizmanın yerini Kuantum mekaniği almış durumda.

Kuantum elektrodinamiği veya kısaca KED denilen  elektromanyetik alanın kuantum kuramı , ta 1940’larda Richard Feynman ve diğerleri tarafından geliştirildi  ve hatta bütün kuantum alan kuramlarına da model oluşturdu.

Biyoelektromanyetizma ,  bizzat vücuttaki biyoelektromanyetik alanın dengesini sağlayarak  veya çoktan değişmiş olan biyoelektromanyetik alanın dengesini yerine getirerek hastalığa son vermeyi amaçlayan şifacılığın da temelini oluşturuyor.

Enerji şifalarında kullanılan enerji,  beden elektiriği ve manyetizmasından oluşmaktadır.

Bedendeki manyetik ve elektirik enerjisini artıran şey  kan serumundaki yüksek alkali seviyedir. Yüksek alkali seviyede beden yoğun enerji üretmektedir.

Özellikle Chi Gong uygulamalarında tan tien olarak adlandıralan,  göbek deliğinin hemen altında bulunan  ve bilimin ikinci beyin keşfi olarak adlandırdığı, sinir uçlarının sayısının beyin nöronları kadar fazla olan karın bölgesinde manyetize edilmiş enerjinin ellerden aktarılması prensibine dayanmaktadır.

Düzenli olarak yapılan Chi Gong egzersizlerinin,  kişinin yüksek seviyede elektrik, manyetik ve sub sonik dalga  yayma yeteneğini arttırdığı bilimsel olarak da kanıtlanmıştır.

(Ellerin de çevrelerinde biyomanyetik enerji vardır. Şifacıların elleri, şifa seansı sırasında ölçülmüş ve şifacı olmayanlara oranla, alanlarının çok daha güçlü olduğu anlaşılmıştır. 80.000 devrelik iki bobinden oluşan basit bir mayetometre kullanılmış, şifacının ellerinin 0, 002 gauss gücünde olduğu görülmüştür, bu bedenden yayılan diğer alanlardan bin kat daha güçlüdür. (Seto A., Kusaka C., Nakazato S. Et al: “İnsan elinden olağanüstü miktarda elektromanyetik güç tespiti”. Uluslararası akupunktur ve elektroterapi araştırma dergisi, 1992 sayfa 75-94)

İnsan bedenindeki titreşim alanlarının,  canlı ya da cansız nesneler hakkında bilgi sağlamak , sağlık durumları ve hastalıkları teşhis etmek için faydalanıldığı Radyestezi (Işımduyu) nin de esası olan Biyoelektromanyetizma,  enerji karşılaştırma, ölçüm yöntemi ile sarkaç yardımıyla
radyestezik teşhisler yapılarak bulunan rahatsızlıklara  hangi şifalı bitkilerin iyi geldiği de tespit edilebilmesini sağlamaktadır.

Hastalanan organ veya dokularımıza ait akupunktur yuvalarında  veya ona uyumlu kısımlardaki akupunktur yuvalarının hepsinde elektromanyetik anormallik meydana gelir.

Akupunktur hat ağları da manyetik haber taşır.  Dolayısı ile Akupunktur gibi ’suni manyetik alan uygulama terapileri’’ (magnetoterapi) nin de temelini oluşturmaktadır.

Özel frekanslı manyetik alan ve biofoton uygulamaları hücreler arasındaki dengenin oluşmasına yardım eder.

Vücut, kendi biyomanyetik yada holografik alanını göze yansıttığından  Iridoloji bize kisinin genel sağlık durumu hakkında bilgi verir
ve genellikle herboloji ile birlikte kullanılır.

Gıdalarımızın da manyetik özellikleri vardır.

Kirlenmiş olan bu doğal çevrede bozulan manyetik alan örtüsü ile  içerdiği manyetik alan ve enerjisi bozulmuş gıdaların
bünyelerimizde etkisi yüzünden, dolaylı olarak çeşitli rahatsızlıkların baş gösterdiğini görüyoruz. Alınan her enerjisi bozuk gıda, mide ve bağırsak yoluyla bütün vücudumuza, özellikle beynimize zarar veriyor

Zira hayat enerjimizin kaynağı olan biyomanyetik alanımızı bir mıknatıs gibi emen bu etkenler,  başta kronik yorgunluk sendromu olmak üzere
birçok hastalığın da temelini oluşturuyor.

Örneğin Sara hastaları üzerinde yapılan bir deneyde de dışarıdan, deneklerin manyetik alanının değiştirilmesi durumunda,
beyindeki biyoelektrik faaliyetin, dolayısıyla sinapsların kirlenmesi sağlanarak hastalık durumundaki etkileri aynen oluşturulmuştur.

İnsan vücudundaki manyetik alan da  biyoelektrik yüklerinin hareketinden meydana gelir.İnsanı oluşturan maddelerin birbiriyle haberleşmek için kullandıkları manyetik alanın sinyalleri birbiriyle uyum içindedir.  Bu sinyaller dünya manyetik alanı ile de uyum içindedir

Bilindiği gibi Astroloji de  yıldızlardan bize gelen elektromanyetik kuvvetlerin  bizi etkilediği savına dayanır.

Sinirbilimin bir alanı olan biyoelektromanyetizma,  insan beyninin nasıl çalıştığını çözmekte önemli bir rol oynayabilir.

MRI,EFT,Tomografi gibi -artı ve eksileri ile- biyoelektromanyetik temelli birçok cihaz da üretilmiştir.

Yine biyoelektromanyetizma,  bazı EMR silâhlarının ilmî temelini teşkil eder. Soğuk Savaş boyunca zihin kontrol silâhları olarak adlandırılan bu “nörosilâhların” temelini oluşturuyor.

Üstelik Rauscher`in gerçekleştirdiği zihin kontrol deneyleri, biyoelektromanyetizmaya dayanıyor.Dolayısı ile biyoelektromanyetizma milli güvenlik için de oldukça önemlidir.

Yorum bırakın