Çörekotu yağıyla sinüzite elveda…!

10959361_812349162165420_9011564461499768730_n[1]
Önemli bir sağlık sorunu olan sinüzite çare yine doğadan geldi. Dr.Ömer Coşkun, sinüzit hastalarının çörekotu yağı ile 1 ayda bu sorunlarından kurtulabileceğini belirtti.
Çörekotu yağıyla sinüzite elveda
Sinüzitin, sinüslerin iltihaplanması ve şişmesine verilen isim olduğunu hatırlatan Dr. Ömer Coşkun, “Üst solunum yolu enfeksiyonları sinüzite yol açar. Etken bakteri ya da virüslerdir, alerji de sinüzite neden olabilir. Burundaki tıkanıklık sonucunda sinüslerin boşalması bozularak içlerinde bakteri kalabilir ve bu bakteriyel sinüzite neden olabilir. Eğer başınız ağrıyorsa, kafada basınç hissi yaşıyorsanız, öne eğilmekle artan yüz ağrınız varsa, burnunuz sürekli tıkanıyorsa ve akıyorsa hemen doktorunuza hekiminize başvurun. Geniz akıntısı gerçekten çok kötü durumdur. Özellikle saçınız ıslakken, yeni banyo yapmışken, rüzgara hava akımı buna kapılırsanız sinüzit azar” dedi.
Çörekotu her derde deva
Dr. Coşkun, sinüzit hastalarına ve bu durumlardan şikayetçi olan vatandaşlara çörek otu yağı tavsiye ettiğini kaydederek, “Çörekotu ölümden gayri her derde devadır Hadis-i Şerifi unutulmamalıdır. Çörekotu yağı hem damlatılabilir hem içten dahilen kullanılabilir. Çörekotu sayesinde 1 ayda sinüzitten kurtulabilirsiniz. Ayrıca bol ılık su için. Çünkü sinüslerde günde yaklaşık 2 litre su döner. O bölgeyi temizlemek için suya ihtiyaç vardır. Her iki buruna birer damla damlatılabilir ayrıca bir çay kaşığı içilebilir. 1 aydan sonra sinüsler rahatlar şikayetler azalmaya başlar ve siz daha rahat nefes almaya, ağrılardan kurtulmaya başladığını görebilirsiniz” ifadelerini kullandı.

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Buraya Ulaşmak İçin Çok Uğraştınız

11796384_1067225873302761_4422618917644267526_n[1]

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Esmer Candır Gerisi Heyecandır…

21016_778701475576170_3572287644018728253_n[1]

Esmer Candır Gerisi Heyecandır…

Anette

Çalakalem Laflarım... kategorisinde yayınlandı. 1 Comment »

Bastırılmış duygulara bağlı gelişen belirtiler

Duygular genellikle bastırılır. Bazen duygular kontrol edilir ve ifade edilmez. Örn. Eşinizle tartıştığınız için çok üzgün bir haldesiniz ve iş yerinde bir arkadaşınızla paylaşmak istiyorsunuz ama iş ortamında ağlamanın uygun olmayacağını düşündüğünüz için kasıtlı ve bilinçli olarak duygularınızı içinizde tutuyorsunuz. Başka bir durumda olumsuz duygularınızı ifade etmek istiyorsunuz ama o duygularla uğraşmak istemiyorsunuz. Bilinçli olarak bastırmak yerime zihni bir şeylerle meşgul ederek bu duyguları görmezlikten gelebiliyorsunuz. Bu kaçınma ya da bir bahaneye sığınma bastırmanın farklı bir biçimidir.

Duyguları Tanımanın Tüm Psikolojik Sorunları Çözmedeki Anahtar Olduğunu Biliyor muydunuz?

                      —— Duyguları Tanımlamak ——

  • Bastırılmış duygulardan kaynaklanan belirtileri tanımlamak
  • Bedene dönmek

Bastırılmış duygulara bağlı gelişen belirtiler

İçeride tutulan duygular kendilerini çeşitli fiziksel ya da psikolojik belirtilerle ortaya koymaktadırlar.

Kaygı

Kaygı
Kaygı pek çok nedenden ortaya çıkmaktadır. Bazen belirsizliklerle karşılaşınca duyulan temel bir duygudur bazen de beklenmedik olumsuz durumların (“ise” düşünce şeklinin) sonucudur. Eğer kaygı belirli bir durumla ilişkili görülmüyorsa güçlü fakat ifade edilmemiş duygular nedeniyle ortaya çıkmış olabilir.Her duygu boşaltılması gereken bir enerji taşır. Bu enerjiyi tuttuğumuz ya da kendini ifade etmesine izin vermediğimiz zaman gerilim durumu ya da belirsiz bir kaygı yaratabilmektedir.

Depresyon

Depresyon
M.S. Peck depresyonu “sıkışmış duygular” olarak tanımlamıştır. Bazı kayıplardan sonra üzüntü ya da yas yaşanmadığında sıklıkla depresif olunmaktadır. Gözyaşlarının akmasına izin vermek ve ağlamak kayıp ya da yas konusunda daha iyi hissedilmesini sağlayabilmektedir. Depresyon öfkenin içeride tutulması sonucunda da ortaya çıkabilmektedir. Gestaltçı psikologlar, maskelenmiş kızgınlığın kişinin kendine yönelmesi sonucunda depresyonun ortaya çıkabileceğine işaret etmektedirler. Eğer son zamanlarda belirli bir kayıp olmadığı halde birey kendini depresif hissediyorsa neye kızmış olduğunu kendine sormalıdır. Özellikle bireyin kendini aşırı eleştirdiği ve yüklendiği bir dönemdeyse bu iyi bir sorudur.

Psikosomatik Semptomlar

Psikosomatik Semptomlar
Baş ağrısı, yüksek tansiyon, ülser, astım gibi yaygın pek çok psikosomatik belirti sürekli olarak ifade edilmeyen duygulardan kaynaklanabilmektedir. Psikosomatik belirtiler kronikleşmiş stresin herhangi bir tipinden ortaya çıkabilirken, yıllar boyunca ifade edilmemiş duyguların bedelini bedenimiz ödeyecektir. Kuvvetli duyguları tanımlamak ve ifade etmeyi öğrenmek pek çok psikosomatik semptomun azalmasını ya da kaybolmasını sağlayabilmektedir.

Kas Gerginliği

Kas Gerginliği
Gergin, sıkılmış kaslar büyük ölçüde duyguların uzun süreli ifade edilmemesi sonucu ortaya çıkan yaygın bir belirtidir. Duygular ifade edilmeyip bastırıldığında belirli kasmalarımızı sıkmaya yöneliriz. Belirli duygular, gerilmiş farklı kas gruplarında bulunmaktadır. Engellenme ya da saldırganlık boyun ve omuz kaslarında gerilime neden olmaktadır. Üzüntü ve yas göğüs bölgesi ve göz etrafında, korku mide kaslarında, ifade edilmeyen cinsel duygular da pelvik bölgesindeki kasların gerilmesine neden olmaktadır.
Bastırılmış duygular ve yukarıda belirtilen beden alanları arasındaki ilişkiye ait kesin bağlantılar yoktur. Öfkelenildiğinde gözlerden pelvise kadar farklı kas grupları gerilmektedir. Herhangi bir bölgedeki sıkı kaslar ve fiziksel gerilim noktası, duyguların sürekli olarak biriktirildiği noktayı işaret ediyor olabilmektedir.

Duyguları Tanımanın Tüm Psikolojik Sorunları Çözmedeki Anahtar Olduğunu Biliyor muydunuz?

Bedene Dönmek

Günlük endişe ve sorunlarla zihnin sürekli meşgul olması bunlara “kafayı takmak” duygulara dokunulmasına engel olmaktadır. Duygulara erişimi ele geçirmek için odak noktamız zihinden bedene kaymak zorundadır. Kalp kırıklığı, mide ağrısı vb. gibi günlük dilde kullandığımız ifadelerde bunları yansıtmaktadır. Bedene yönelerek duygulara dokunmak, tanımak mümkündür. Aşağıdaki adımlar yararlı olmaktadır.

  • Fiziksel gevşeme:Eğer beden gergin ve zihinde düşünceler yarışıyorsa ne hissedildiğini bilmek zordur. Aşamalı kas gevşetme, meditasyon ya da başka bir gevşeme yöntemi için 5-10 dakika ayırmak insanları sakinleştirmektedir.
  • Şu anda ne hissediyorum diye sormak: Bunun yerine şu andaki esas sorunum ya da endişem nedir diye de sorulabilir.
  • Üzüntü, korku ya da kızgınlık gibi duygulanımların hissedildiği beden bölgesine yönelmek. Bu genellikle kalp ya da mide bölgesidir (bazen daha alt bölgelerde olabilmektedir). Burası duyguların “iç yeri”dir.
  • Duyguların yerleştiği yerden çıkan duygular beklenmeli her ne olursa olsun dinlenmelidir. Orada olan duygular analiz edilmeye çalışılmamalı ve yargılanmamalıdır. Bir gözlemci olunmalı ve herhangi bir duyguyu hissedebilmek için kişi kendine izin vermelidir.
  • Eğer zihin 3. ya da 4. adımda takılıp kaldıysa (düşünceler yarış halindeyse) ilk adıma geri dönüp yeniden başlanmalıdır. Büyük olasılıkla daha fazla gevşemeye gereksinim duyulmaktadır.
  • Ne hissedildiği konusunda bir duygu belirdiğinde aşağıdaki soruların cevaplarına yoğunlaşılmalıdır. Bu duygu vücudumun neresinde? Bu duygunun şekli ne? Bu duygunun boyutları nedir? Eğer bu duygunun bir rengi olsaydı ne olurdu?
  • kaynak: onedio
  • Duygularınızı bastırırsanız hasta olursunuz onları dışa atın paylaşın… Anette
Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. 1 Comment »

Kanserli hücreyi intihara sürükleyen süper baharat kekik

spice-235219_640[1]

Kekik sadece aroma ve lezzet katan bir baharat değil, kanser hücrelerini intihara sürüklüyor, mikroplar ve hücre yaşlanmasına karşı da vücudu koruyor…

Evimizde bir aile geleneği pirzola başta olmak üzere yapılan tüm kuzu yemeklerine kekik konurdu. Sadece kuzunun mu, ızgara balıkların, domatesli zeytin ve peynir salatalarının, salata soslarının olmazsa olmazlarındandı her zaman.

Bebeklerin karnı ağrıdığında da kaynatılıp içirilir, ağrıyan yere yağı sürülürdü. Öksürük başladığında da hemen çayı yapılırdı. Tazesi çıkmaya başladığında da hemen alınır ve kurutulurdu.

Kekik sadece etin ya da kimi sebzelerin üzerine serpilen bir baharatın çok ötesinde şifalı bir bitki. İçerdiği uçucu yağlar ve ‘timol’, ‘rosmarinik asit, ‘karvakrol’, ‘ursalik asit’ gibi maddeler sayesinde kuvvetli mikrop öldürücü ve antioksidan etki yapıyor. Serbest oksijen radikallerinin sebep olduğu zararları engelliyor, hastalıklara karşı direnci arttırıyor. Ve yaşlanmayı geciktiriyor.

Yine 10 yıl kadar önce yapılan bilimsel araştırmaların sonuçlarına göre kekiğin içerdiği maddelerden Karvakrol, tümörlerin gelişimini yavaşlatıyor. Kanser hücrelerini intihara sürüklüyor ve kanserin gelişimini durduruyor.

Kekiğin farklı bölgelerde iklim kuşaklarında yetişen 300’den fazla türü olduğu tahmin ediliyor. Doktor Ümit Aktaş ‘İlaçsız Yaşam’ adlı kitabında Türkiye’de yetişen kekik türlerinde (Thymus vulgaris) ağırlıklı olarak ‘karvakrol’ maddesi bulunduğunu söylüyor.

Kekik vücutta yağlanmayı engelleyen bitkiler üzerine yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre vücutta yağlanmayı da defne yaprağı, zencefil, zeytin yaprağı gibi yüzde 20 oranında azaltıyor.

Kekiğin faydalarını özetleyecek olursak:
• Kansere karşı savaşır.
• Mikrop öldürücüdür, üst solunum enfeksiyonlarında rahatlatıcıdır.
• Antioksidandır hücre hasarının önüne geçer.

sonuç: bol bol kekik tüketin…

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

16 Psikolojik Tespitle “Duygusal Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri”yle Yüzleşmek

Psikiyatrist Dr. İlker Küçükparlak duygusal ilişkiden kaçınma yöntemlerimize ayna tutuyor.

Bilinçli ya da bilinç-dışı olarak geliştirdiğimiz bu yöntemleri ya biz sevdiklerimize uyguluyoruz ya da sevdiklerimiz bize.

Yüzleşmeliyiz…

1. Bazen insan geçmişine takılır kalır, bazen de gelecekle ilgili saplantılı olarak düşünür durur. Bu hal genelde “şimdi”den kaçınmak içindir.

Bazen insan geçmişine takılır kalır, bazen de gelecekle ilgili saplantılı olarak düşünür durur. Bu hal genelde

2. Geçmiş veya geleceğe saplanıp kalma “şimdi”nin duygusunun ağırlığından kaçınmanın bir yoludur.O yüzden terapide “şimdi ve burada”ya bakarız.

Geçmiş veya geleceğe saplanıp kalma

3. Örneğin kişi geçmiş bir çatışma ve küskünlüğünü tekrar tekrar getirirse “şimdi ve burada” olan aslında pişmanlık ve özlem olabilir.

Örneğin kişi geçmiş bir çatışma ve küskünlüğünü tekrar tekrar getirirse

4. Duygudan kaçınmanın sık rastlanılan bir yolu da planlama ve hayatı bir projeye çevirme eğilimidir. Bu kişiler şimdi yerine gelecekte yaşarlar.

Duygudan kaçınmanın sık rastlanılan bir yolu da planlama ve hayatı bir projeye çevirme eğilimidir. Bu kişiler şimdi yerine gelecekte yaşarlar.

5. Duygu bireyin diğerine ihtiyacını hatırlatan bir fenomen. Diğeri ile yakınlaşmaktan kaçınmanın yolu duyguyu görmezden gelme olabilir.

Duygu bireyin diğerine ihtiyacını hatırlatan bir fenomen. Diğeri ile yakınlaşmaktan kaçınmanın yolu duyguyu görmezden gelme olabilir.

6. Bazı kişiler diğerlerine yakınlaşmamaya gayret ederler. Bu bağlanma biçemine ‘kaçıngan bağlanma’ denir.

Bazı kişiler diğerlerine yakınlaşmamaya gayret ederler. Bu bağlanma biçemine 'kaçıngan bağlanma' denir.

7. “Issız Adam”: Diğerine ihtiyacı inkar edemeyeceği düzeye gelince -kendi de anlamadığı biçimde- ilişkiyi sabote edip hüzünlenen biri.

8. Duygusal yakınlıktan kaçınma yöntemleri (1): Hobilerle aşırı uğraşı: Saatler maket yaparak geçiyor ve bir yakınınızı aramaya zaman kalmıyor.

Duygusal yakınlıktan kaçınma yöntemleri (1): Hobilerle aşırı uğraşı: Saatler maket yaparak geçiyor ve bir yakınınızı aramaya zaman kalmıyor.

9. Duygusal Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (2): İşkoliklik/Aşırı Akademik Uğraş: Eve zaten gece yarısı geliyorsunuz, eve de iş getiriyorsunuz..

Duygusal Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (2): İşkoliklik/Aşırı Akademik Uğraş: Eve zaten gece yarısı geliyorsunuz, eve de iş getiriyorsunuz..

10. Duygusal Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (3): Aşırı İnternet Kullanımı: Evet, burada da arkadaşlarınız var ama ortamdan kaçmanız bir “ARV”ye bakar.

Duygusal Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (3): Aşırı İnternet Kullanımı: Evet, burada da arkadaşlarınız var ama ortamdan kaçmanız bir

ARV: Sosyal medya platformlarında “Allah Rahatlık Versin” anlamına gelen kısaltma.

11. Duygusal Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (4): Uyku Düzensizliği: Bir şekilde herkes uyurken uyanık, herkes uyanıkken uyuyor oluyorsunuz hep.

Duygusal Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (4): Uyku Düzensizliği: Bir şekilde herkes uyurken uyanık, herkes uyanıkken uyuyor oluyorsunuz hep.

12. Yakınlıktan kaçınan bireylerin bir diğer özelliği de mantık fetişidir. Böylelikle duyguları ile aralarına mesafe koyabilirler.

Yakınlıktan kaçınan bireylerin bir diğer özelliği de mantık fetişidir. Böylelikle duyguları ile aralarına mesafe koyabilirler.

13. Diğerine olan ihtiyacın kaçınılmaz olduğu yakınlıkta ilişkiyi sabote etmek için elinden geleni ardına komama…

Diğerine olan ihtiyacın kaçınılmaz olduğu yakınlıkta ilişkiyi sabote etmek için elinden geleni ardına komama...

14. Duygusal İlişkide Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (5): Unutmak. Özellikle de anneye ilişkin anıları…

Duygusal İlişkide Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (5): Unutmak. Özellikle de anneye ilişkin anıları...

15. Duygusal İlişkide Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (6): Kendi duygularının farkında olamamak (Aleksitimi)

Duygusal İlişkide Yakınlıktan Kaçınma Yöntemleri (6): Kendi duygularının farkında olamamak (Aleksitimi)

16. İnsan insanla ve insan için yaşar. Duygusal yakınlıktan kaçınarak geçen bir ömür ziyan edilmiştir.

kaynak: onedio

Tüm korkularınızla yüzleşin ve size uyan insanı bulun Anette

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

İki Kişiyi Birden İdare Etmeye Çalıştığınızda Başınıza Gelecek 13 Şey

Hepimiz hayatımızı paylaşacağımız doğru kişinin peşindeyiz. Dünyamızı daha renkli, daha güzel, daha yaşanabilir kılan insanı arıyoruz. Böyle zamanlarda bazen karşımıza çıkan hiçbir fırsatı kaçırmamak gibi yanılgılara düştüğümüz oluyor.

İşte hayatınıza iki kişiyi alıp, farklı özelliklerini sevdiğiniz iki kişiyi idare etmeye çalışmak da bunlardan biri. Kulağa ne kadar çirkin gelse de çok nadir görülen bir durum değil bu aslında. Belki sen bile geçtin bu evrelerden.

İlk bakışta insana mantıklı gibi gelen bir yönü var bu durumun. Yapılabilir, çok da ahlak dışı değil gibi düşünceler beyninizi ele geçirebiliyor. Ama geçtim hayatınızdaki iki kişiyi, size de zararları çok bu davranışın.

Ve sonuçta iki kişiyle çıktığınız bu yolda el elde baş başta kalma da var…

1. Öncesinde kendinizi ikna etmek için o kadar uğraşacaksınız ki başınıza ağrılar girecek.

Öncesinde kendinizi ikna etmek için o kadar uğraşacaksınız ki başınıza ağrılar girecek.

2. Hangi arkadaşınıza, kankanıza sorsanız sizi kınayacak, size yadırgar gözlerle bakacak.

Hangi arkadaşınıza, kankanıza sorsanız sizi kınayacak, size yadırgar gözlerle bakacak.

3. Her iki kişide de farklı özellikleri sevdiğinizi belirtip kendinize bir çıkış arayacaksınız.

Her iki kişide de farklı özellikleri sevdiğinizi belirtip kendinize bir çıkış arayacaksınız.

4. Suçluluk duygusu ete kemiğe bürünüp bünyeni teslim almaya başlayacak.

Suçluluk duygusu ete kemiğe bürünüp bünyeni teslim almaya başlayacak.

5. Değilseniz bile FOMO olacaksınız.

Değilseniz bile FOMO olacaksınız.

FOMO, gelişmeleri kaçırma korkusu olarak tanımlayabileceğimiz, sosyal medyada yaşananlardan uzak kalma korkusuna verilen ad.

6. İllaki bir noktada isimleri karıştıracak, yanlış kişiye mesaj atacaksınız.

İllaki bir noktada isimleri karıştıracak, yanlış kişiye mesaj atacaksınız.

7. Bu olmasa bile, bunun olabileceği korkusu sizi esir alacak, bir maili, mesajı yollamadan önce 10 defa doğru kişi mi diye kontrol edeceksiniz.

Bu olmasa bile, bunun olabileceği korkusu sizi esir alacak, bir maili, mesajı yollamadan önce 10 defa doğru kişi mi diye kontrol edeceksiniz.

8. Yorulacaksınız… Ama öyle böyle değil.

Yorulacaksınız… Ama öyle böyle değil.

9. Bir an gelecek, geleceği düşünmeye başlayacak, düşündükçe karamsarlığa sürükleneceksiniz.

Bir an gelecek, geleceği düşünmeye başlayacak, düşündükçe karamsarlığa sürükleneceksiniz.

10. Yalanlarınızı sürekli kendinize hatırlatmak zorunda kalacaksınız ki karıştırmayın.

Yalanlarınızı sürekli kendinize hatırlatmak zorunda kalacaksınız ki karıştırmayın.

11. Her gününüz bir değerlendirme, artılarını eksilerini ölçüp biçmek şeklinde geçmeye başlayacak.

Her gününüz bir değerlendirme, artılarını eksilerini ölçüp biçmek şeklinde geçmeye başlayacak.

12. Telefonunuzun, bilgisayarınızın geçmişini silip silmediğinizi her an kontrol ediyor olacaksınız.

Telefonunuzun, bilgisayarınızın geçmişini silip silmediğinizi her an kontrol ediyor olacaksınız.

13. Sonuç olarak her ikisini de kaybedeceğiniz aşikar.

Sonuç olarak her ikisini de kaybedeceğiniz aşikar.

Bonus – Davranışlarınızın sonuçlarını kabul edin ve büyüyün.

kaynak: onedio

Karar verin ve kurtulun kardeşim derim

Anette

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »