1- Bilinçaltınızda her sorunun cevabı vardır.Uykuya dalmadan önce bilinçaltına ” Sabah altıda kalkacağım” emrini verirseniz sizi tam saatinde uyandıracaktır.
2- Her gece yatarken kendi kendinize söylediğiniz olumlu ifadeler sağlığınızın ve yaşantınızın kusursuz olması yönünde olsun; bilinçaltınız Bu ifadeyi buyruk olarak algılayıp buyruğunuzu yerine getirecektir.
3- Bir kitap ya da harika bir tiyatro eseri yazmak, fevkalâde bir konuşma yapmak istiyorsanız, bu fikri sevgiyle hissederek bilinçaltınıza iletin;o da size istediğiniz karşılığı verecektir.
4- Asla “bunu yapamam” ya da “şunun olması imkânsız” gibi sözler söylemeyin. Bilinçaltınız bunu yalın anlamlarıyla alacak ve bu düşüncelerden dolayı yapmak istediğiniz şey için yeteneğiniz olmadığını kabul edecektir.
5- Size zarar verecek ya da canınızı yakacak şeyler düşünmeyin. Çünkü neye inanırsanız onunla karşılaşacaksınız.
6- En doğru şekilde düşünüp hissetmeye başlarsanız huzurlu bir zihne sahip olmanız kaçınılmaz olur. Bilinçaltınız, zihninizden geçirip doğru olduğunu iddia ettiğiniz her şeyi kabul edecek ve size bunu yaşatacaktır.
7- Bilinciniz kapıdaki bekçidir. En önemli işlevi bilinçaltını, yanlış izlenimlerden korumaktır. İyi şeylerin olabileceğini ve şu anda olmakta olduğunu düşünmeyi her zaman tercih edin
* Alıntı
Yediğimiz besinlerin de bir titreşimsel enerji frekansı olduğunu ve bundan dolayı vücudun genel enerji frekans titreşim ahengini bozabildiğini biliyor muydunuz? Frekans dört bir yanımızdadır ve her şeyin içinde bulunabilmektedir. Her ne zaman bir nefes alıyorsak, içimize frekans çekiyoruz. Ne zaman müzik dinlesek, frekans ile etkileşim halinde oluruz. Hatta düşündüğümüz zaman bile, düşüncelerimizi ifade etmesine yardım etmek üzere frekansın kuvvetinden faydalanıyoruz. Frekansın bizi şifalandırma veya bize zarar verme becerisi vardır; bu yüzden, sağlıklı kalmak istiyorsak, bunun genel sağlığımızı nasıl etkilediğini anlamamız gerekir. Düşük frekans içeren bir yemek yiyor olmamız da, enerji seviyemizin bozulmasına sebep olur. Teorik olarak, bedenimizin frekans oranını 60 MHz’in üzerinde tutabilirsek, hemen hemen hiç hasta olmayız. Bunun için ‘düşük’ titreşimli gıdalardan kaçınmamız ve bunun yerine ‘yüksek’ titreşimli gıdaları tercih etmemiz söylenir.
Yüksek titreşimli gıdalar:
Taze, sertifikalı organik meyveler ve sebzeler
Raw beslenme, filizlenmiş besinler, buğday çimi
Spirulina gibi doğal takviyeler
Bitkisel Çaylar
Otlar ve baharatlar
Saf veya filtrelenmiş su – ters osmoz veya yeni toplanan kaynak suyu en iyi seçenektir
Zeytinyağı ve hindistancevizi yağı gibi sağlıklı yağlar
Fındık ve tohumlar
Fermente gıdalar
Kakao
Saf gerçek bal
Bakliyatlar
Karabuğday, kahverengi pirinç, amaranth gibi tahıllar
Düşük titreşimli gıdalar:
Genetiği değiştirilmiş (GDO) gıda maddeleri ve kimyasallar ve pestisitlerle tedavi edilen konvansiyonel gıda maddeleri
Beyaz pirinç ve unlar
Şekerler, tatlandırıcılar (yapay vb.)
Kahve
Soda
Alkol
Et, balık ve kümes hayvanları
İşlenmiş paketlenmiş konserve ve fast food
Kanola, pamuk tohumu, margarin ve bitkisel yağlar gibi sağlıksız yağlar
Dondurulmuş gıdalar
Pastörize edilmiş inekler süt, yoğurt ve peynir
Pişmiş yemekler, fast food, kızartılmış gıdalar ve mikrodalga fırın yemekleri
Kaynak: İntelligent infinity- Merve Karacaoğlu sayfasından alınmıştır
1- SİZİ AŞAĞI ÇEKECEK İNSANLARDAN UZAK DURUN: İlişkiler size yardımcı olmalıdır. Sizi incitmemelidir. Sizi mutlu eden insanlarla vakit geçirin.
2- HOŞLANMADIĞINIZ İŞ ÇEVRESİNDEN VE İŞ YERLERİNDEN UZAK DURUN: Bir veya ikinci denemenizde işiniz sizi mutlu etmeyebilir. Vazgeçmeyin. Aramaya devam edin. Eğer kendinizi her saniye mutlu bir şekilde çalışırken buluyorsanız doğru işi bulmuşsunuz demektir. Devam edin. Başarı çok yakınınızda.
3- KENDİ OLUMSUZ BAKIŞ AÇINIZDAN KURTULUN: Kendi zihinsel konuşmalarınız farkına varın. Birçok kez zihninizin sizinle konuştuğunuzu duyarsınız. Kulaklarınızı dört açın. Zihniniz size ne diyor? Eğer zihniniz sizinle olumlu olmayan şekilde konuşmaya başladıysa, hemen kendinize gelin ve zihninizin sizinle olumlu şeyler konuşması için onu yönlendirin.
4- GEREKSİZ İLETİŞİMSİZLİKTEN UZAK DURUN: Hissettiğiniz şeyleri söyleyin ve söylediğiniz şeyleri hissettiğinizden emin olun. Açık konuşun. Sorular sorun. Tam anlayıncaya kadar, konuyu netleştirmekten çekinmeyin.
5- DAĞINIK YAŞAM VE İŞ ALANINDAN UZAK DURUN: Dağınıklığı temizleyin. Kullanmadığınız gereksiz eşyalardan kurtulun. Bu konuda yazılmış David Allen’in kitabı size rehberlik edebilir.
6- KENDİ GECİKMELERİNİZDEN KURTULUN: 30 dakika erken uyanırsanız, gün içerisinde deliler gibi koşturmaya ihtiyaç duymayacaksınız. Bu 30 dakika, sizi yorgunluktan ve gereksiz baş ağrılarından kurtaracaktır.
7-BAŞKALARINA BENZEME BASKISINDAN KURTULUN: Çoğunluk gibi olma baskısı, sizi çoğunluğun içerisinde fark edilmez bir hale düşürebilir. Kalabalığa karışıp kaybolmayın. Bunu kabul etmeyin. Olabileceğiniz tek kişiyi siz var edebilirsiniz.
8- SAĞLIKSIZ BİR BEDENİ KABUL ETMEYİN: Vücudunuz hayatınızdır. Vücudunuzdan vazgeçmeyin. Doğru beslenin, egzersiz yapın ve düzenli aralıklarla doktorunuza başvurun.
9- DEĞİŞİMDEN KORKMAYIN: Hayat değişimin ta kendisidir. Her gün yeni bir gündür. Her günün farklı bir başlangıcı ve sonu vardır. Bunu kabul edin ve farklılığın keyfini sürün.
10- İŞKOLİKLİKTEN KURTULUN: Zamanınızı sürekli çalışarak geçirmeyin. Fırsat buldukça eğlenceye zaman ayırın. Gülümsüyorsanız, doğru şeyi yapıyorsunuzdur.
11- ÜNLÜ İNSANLARIN VE GÜZELLİK REKLAMLARINA TAKILMAYIN:
Güzel bir görünüm gözleri etkiler. Kişilik ise kalbi etkiler. Kendiniz olmakla gurur duyun. Siz zaten güzelsiniz. Pazarlama malzemeleri sizi yetersizmiş gibi hissettirmemeli.
12- UYKUSUZ KALMAMAYA ÖZEN GÖSTERİN: Yorgun bir zihnin üretken olması nadiren görülen bir şeydir.
13- AYNI ŞEYLERİ TEKRAR TEKRAR YAPMAYIN: Siz yaşam tecrübelerinizin toplamısınız. Ne kadar çok tecrübe yaşarsanız, o kadar güçlü bir bakış açınız olur.
14- KİŞİSEL HIRSLARINIZDAN KURTULUN: Azim ve hırs aynı şey değildir. Azim sizi başarıya doğru yöneltirken, hırs ve açgözlülük sizi siz yapan her şeyi elinizden alır. Ayağınıza gelen şans bile, küçük bir hırsla, ayaklarınızın altında ezilmeye mahkumdur.
15- BORÇ YIĞINLARINDAN KURTULUN: Düşlediğiniz hayata henüz ulaşmamışken bile mutlu ve iyi yaşamaya çalışın. Gerek duymadığınız şeyleri satın almaktan vazgeçin ve pazarlama oyunlarına gelmeyin. Büyük düşünün ve birikim yapın. Bütçenizi planlayın.
16- SAHTEKARLIKLA İŞİNİZ OLMASIN: Dürüst bir yaşam, size huzur verir ve geceleri başınızı yastığa rahat bir şekilde bırakmanın değeri paha biçilmezdir. Sahtekarlıkla aynı cümle içinde bile geçmesin isminiz ve bu tür insanlara tahammül etmek zorunda olmadığınızı farkına varın.
17- SADAKATSİZLİKTEN UZAK DURUN: İlişkilerinizi güven çemberinin içinde tutun. İlişkilerinizi, onların kutsal olduğunu düşünerek yaşayın. %100 güven duymadığınız ilişkiler, %100 mücadele etmeye değmeyen, uğruna savaşmaya gerek olmayan ilişkilerdir.
18- GÜVENSİZ EV ORTAMINDA UZAK DURUN: Evinizde kendinizi mutlu ve güvende hissedemiyorsanız, hiçbir yerde mutlu ve güvende hissedemezsiniz kendinizi. Evinizde bulunmaktan gurur duyacağınız bir sevgi ortamı yaratmaya dikkat edin.
19- HAZIRLIKSIZ OLMAKTAN VAZGEÇİN: Hayat öngörülemez. Korku duymak veya hazır olmak arasında çok büyük fark vardır. Hayatı korkuyla da karşılayabilirsiniz, ona hazırlıklı olarak da. Her zaman hazırlıklı olun.
20-HAREKETSİZLİĞE PAYDOS: Ya harekete geçip yeni fırsatlar yaratmayı seçersiniz, ya da bunu başkalarının nasıl yaptığına şaşırmakla yetinirsiniz. Oturup düşünmekle, bir şeyleri değiştirmek bugüne dek kimseye nasip olmamıştır. Harekete geçin.
Alinti
Yumuşatıcı olmadan çamaşırlarını asla yıkayamayanlardansanız, özellikle kokuya duyarlı büyük çoğunluğun içindesiniz. Hem güzel kokan yumuşacık çarşaflarda uyumayı kim sevmez ki?
Bildiğiniz üzere, içinde katkı maddesi bulunan ürünlerin evde doğal olarak yapımı her geçen gün popülaritesini arttırıyor. Kimyasal maddelerin farklı yollardan vücudunuza verdiği zararın önüne geçmek için uygulayabileceğiniz basit yöntemlerden biri de çamaşırlarınızı kendi hazırladığınız yumuşatıcı ile yıkamaktır.
Günlük olarak kullandığımız şampuan, bulaşık deterjanı ve hatta sabunlar bile alerjiye neden olabiliyor. Alerjen cilt tipine uygun olarak üretilen temel temizlik maddelerinin içinde de çok sayıda koruyucu kimyasal olduğunu düşünürsek en güvenlisi ev yapımı doğal tarifler. Bu arada, markasından dolayı yüksek fiyatlara almanıza rağmen çamaşırlarınızın dokusunu yıpratan yumuşatıcıların, çamaşır makinasında kireçlenmeye neden olduğunu da belirtelim. Cildiniz, çamaşırlarınız, makinanız ve bütçeniz için en akıllı tercih doğal yumuşatıcı. Eğer siz de bebeğiniz gibi hassas bir cilde sahipseniz işte hem pratik hem sağlıklı yumuşatıcı reçetesi:
Malzemeler
500 ml elma sirkesi (pH 4,5 – 5,5 aralığında olmalı)
150 ml (3/4 su bardağı) saf su (kaynatılmış soğumuş)
1 çay bardağından biraz daha az miktarda karbonat (beyaz çamaşırlar için)
Sevdiğiniz koku için doğal yağ aroması (tercihe göre lavanta yağı vb)
Yapılışı
Yumuşatıcınızı hazırlamak için daha önce kullandığınız bitmiş bir yumuşatıcı şişesini yıkadıktan sonra tekrar kullanabilirsiniz. Bu size ölçek kullanma imkanı sunacaktır. Kutuyu çoktan çöpe attıysanız 1,5 litrelik su şişesi de kullanabilirsiniz. Bu durumda ölçeğimiz çay bardağı olacak.
Karışımı hazırlayacağınız şişeye elma sirkesi, su ve karbonatı ekledikten sonra şişeyi iyice çalkalayın. Biliyorsunuz karbonat çamaşırlarınızı çok güzel şekilde beyazlatır. Bu nedenle renkli çamaşırlar için hazırlayacağınız şişeye karbonat eklememenizi tavsiye ederiz. Son olarak harika bir koku için 1 yemek kaşığı doğal yağ ekleyin. Lavanta, limon, portakal ya da nane yağı çamaşırlarınızda çok hoş bir koku bırakacaktır. Yağı da ekledikten sonra şişeyi tekrar çalkalayın. İşte doğal yumuşatıcınız hazır! Elma sirkesi çamaşırlarınızda ve makinanızdaki deterjan kalıntılarını temizlerken, karbonat çamaşırlarınıza parlak bir beyazlık katacaktır.
Hemen küçük bir hatırlatma yapalım. Tüm doğal ürünler gibi ev yapımı yumuşatıcının da kullanım süresi sınırlıdır. Hazırladığınız karışımı 20 gün içinde bitiremeyecekseniz ölçekleri küçülterek hazırlamanız daha uygun olur. Her yıkamada çamaşır ağırlığına göre 1-1,5 çay bardağı doğal yumuşatıcı kullanın. Kimyasal ürünlere göre daha fazla kullanmamızın nedeni etkiyi arttırmaktır. Bu ürünler yoğunlaştırılmış yapıda olduğundan, ev yapımı ürünleri kullanırken ölçek konusunda daha cömert davranmanız sorun olmaz. Bir de her kullanımdan önce şişeyi tekrar çalkamalısınız. Böylece karışım ilk hazırladığınız andaki kadar etkili olacaktır.
Doğal yumuşatıcı tariflerine saç kremi ya da duş jeli ekleyenler de mevcut. Ancak bunun ne kadar sağlıklı olduğu konusunda emin olamadığımız için bu tarifte yer vermiyoruz. Siz de doğal yumuşatıcınızı dakikalar içinde hazırlayarak, cildinize hak ettiği özeni gösterin.
alntı
Akupunkturun güçlü noktalarından birisi de iki kaş arasındaki bölgedir. Bu noktayı uyarmak için sadece gözlerinizi kapatın, ve parmağınızı bu noktaya koyun uzun ve yavaş nefes alırken bir yandan bu noktaya 1 dakika boyunca basınç uygulayın bu işlemde orta işaret parmağınızı kullanın.
Uykusuzluk, baş ağrısı, göz problemleri, baş dönmesi, burun tıkanıklığı, anksiyete gibi sorunları çözüyor ve sizi rahatlatıyor. Zihninizi rahatlatıyor…