Lao Tzu’nun Tao Öğretisinden Alıntı 16 Söz

1. Biri tarafından yürekten sevilmek güç, birini yürekten sevmek ise cesaret verir.

Biri tarafından yürekten sevilmek güç, birini yürekten sevmek ise cesaret verir.

2. Çok kıymet verdiğim üç hazinem var: birincisi sadelik, ikincisi sabır, üçüncüsü de merhamettir.

Çok kıymet verdiğim üç hazinem var: birincisi sadelik, ikincisi sabır, üçüncüsü de merhamettir.
Düşüncelerinizde ve davranışlarınızda sade olduğunuzda, varlığın kaynağına dönersiniz. Dostlarınıza ve düşmanlarınıza karşı sabırlı olduğunuzda, ne olursa olsun anlaşma sağlarsınız. Kendinize karşı merhametli olduğunuzda, dünyadaki bütün insanlarla barış sağlarsınız.

3. Başkalarını bilen kimse bilgili, kendini bilen kimse bilgedir. Başkalarını yönetmek kuvvet; kendine hükmetmek ise iradedir.

Başkalarını bilen kimse bilgili, kendini bilen kimse bilgedir. Başkalarını yönetmek kuvvet; kendine hükmetmek ise iradedir.

4. İyi bir gezgin rotasını önceden çizmez ve varmayı amaçlamaz.

İyi bir gezgin rotasını önceden çizmez ve varmayı amaçlamaz.

5. Yaşamın tümü, mükemmelliğe doğru kendiliğinden oluşan bir harekettir. Ona karşı güç kullanıp, zorlama çünkü eninde sonunda eski durumuna geri dönecektir. Yaşamın doğal bir biçimde akmasına izin ver.

Yaşamın tümü, mükemmelliğe doğru kendiliğinden oluşan bir harekettir. Ona karşı güç kullanıp, zorlama çünkü eninde sonunda eski durumuna geri dönecektir. Yaşamın doğal bir biçimde akmasına izin ver.

6. Olduğuyla yetinebilen kişi yarışmaz böylece kimse ona karşı kazanamaz ve herkes ona saygı duyar.

Olduğuyla yetinebilen kişi yarışmaz böylece kimse ona karşı kazanamaz ve herkes ona saygı duyar.

7. İnsanlara liderlik etmek istiyorsanız, onlarla birlikte yürüyün.

İnsanlara liderlik etmek istiyorsanız, onlarla birlikte yürüyün.

8. Doğru çoğu zaman kulağa hoş gelmez. Kulağa hoş gelenler ise doğru değildir.

Doğru çoğu zaman kulağa hoş gelmez. Kulağa hoş gelenler ise doğru değildir.

9. Kendine inancı olan bir kimse başkalarını ikna etmeye çalışmaz. Kendini bilen kimse başkalarının onayına ihtiyaç duymaz. Bir kimse kendini benimsediğinde, tüm dünya onu olduğu gibi kabul eder.

Kendine inancı olan bir kimse başkalarını ikna etmeye çalışmaz. Kendini bilen kimse başkalarının onayına ihtiyaç duymaz. Bir kimse kendini benimsediğinde, tüm dünya onu olduğu gibi kabul eder.

10. Halinden memnun ol; kendi yeterliliğine güvenirsen kayıplarından dolayı acı çekmezsin. Bu dünyanın tuzaklarından korunursun, uzun bir ömrün ve sonsuz nimetlerin olur.

Halinden memnun ol; kendi yeterliliğine güvenirsen kayıplarından dolayı acı çekmezsin. Bu dünyanın tuzaklarından korunursun, uzun bir ömrün  ve sonsuz nimetlerin olur.

11. Mutsuzsan geçmişte yaşıyorsun demektir. Kaygılıysan gelecekte yaşıyorsun demektir. Huzurluysan “şu anda” yaşıyorsun demektir.

Mutsuzsan geçmişte yaşıyorsun demektir. Kaygılıysan gelecekte yaşıyorsun demektir. Huzurluysan “şu anda” yaşıyorsun demektir.

12. Başkalarını anlıyorsan bilgili, kendini anlıyorsan bilgesin. Başkalarına karşı zafer kazanan kuvvetlidir, kendi nefsine karşı zafer kazanan ise kudretli.

Başkalarını anlıyorsan bilgili, kendini anlıyorsan bilgesin. Başkalarına karşı zafer kazanan kuvvetlidir, kendi nefsine karşı zafer kazanan ise kudretli.
Sahip olduklarınla yetinmeyi öğrendiğinde zengin olursun. Yaşama gücünü kaybetmezsen ebediyete ulaşırsın. Amacını kaybetmezsen kalıcı, kayıpların olmadan ölürsen ebedi olursun.

13. En iyi savaşçı telaş etmeden önderlik eder, öfkelenmeden savaşır, karşı karşıya gelmeden üstesinden gelir.

En iyi savaşçı telaş etmeden önderlik eder, öfkelenmeden savaşır, karşı karşıya gelmeden üstesinden gelir.

14. Başkalarının ne düşündüğünü umursayanlar, onların mahkumu olurlar.

Başkalarının ne düşündüğünü umursayanlar, onların mahkumu olurlar.

15. Çamurlu su doğada katettiği yol sayesinde arınır. İnsan yaşamın karşısına çıkardıkları sayesinde kemale erer.

Çamurlu su doğada katettiği yol sayesinde arınır. İnsan yaşamın karşısına çıkardıkları sayesinde kemale erer.

16. En büyük erdem içinde kendi benliğin olmaksızın bir eylemde bulunmaktır. En büyük şefkat karşılıksız vermektir. En büyük adalet tercihsiz görebilmektir.

Ve anladım ki; Önemli olan kırılan testinin bütün olup olmaması değil, Bütün edebilmek için gösterdiğin emek, ve yeniden kırılmaması için göstereceğin dikkat…

2014-Fincan-Takımı-Modelleri-8[1]

 

Aylar önce idi, yanımda çalışan bayan eleman bulaşıkları yıkarken, minik bir kaz…a sonucu en sevdiğim fincanımı düşürmüş ve kırılmasına sebep olmuş.. Tabi ben farkında bile değilim olayın..

Akşam üstü bir kahve rica ettim.. Önüme gelen fincana bakınca ürperdim.. Her zamanki fincanım değil di… Değişmiş! Ne olduğunu sorduğumda ise, Kırıldığını ve çöpe atıldığını öğrendim.. Çöpe atılmış..
Bir hayli sinirlenmeme rağmen, sadece “tüm parçalarını toplayıp getirir misin lütfen” dedim Sanırım 15 dakika kadar uğraştıktan sonra tamir etmiştim fincanımı.. Eleman yüzüme garip garip bakıyordu, “kırılan testi bütün olur mu Kemal bey” diye sordu bana.   Ondan, fincanı dikkatle yıkamasını ve kahvemi yeniden bu fincanda yapmasını rica ettim.. Evet, özenli ve dikkatli bir uğraştan sonra bütün olmuştu fincanım..
 Ve ondan sonra ona daha dikkatli davranmak zorunda olduğunu anladı elemanım.. Halen aynı fincandan içerim kahvemi… Ve anladım ki; Önemli olan kırılan testinin bütün olup olmaması değil, Bütün edebilmek için gösterdiğin emek, ve yeniden kırılmaması için göstereceğin dikkat…

BAŞMELEK MIKAIL İLE NEGATİF ETERİK KORDON KESME ÇALIŞMASI

11174807_10200448523532321_4562699023665200317_n[1]

Yaşadığımız her türlü ilişkide; ister ailemiz, ister iş arkadaşları, ister normal arkadaşlarımız ya da aşık olduğumuz insanlarla aramızda gözle görünmeyen eterik kordonlar oluşur. Ve bu kordonlardan enerji transferi gerçekleşir. Yani eğer karşımızdaki kişi ile kötü birşey yaşadıysak bu kordonlardan bizden ona, ondan bize devamlı negatif düşük enerjiler gidip gelirler. O yüzden o kişiyi unutamayız, o kişi aklımıza her gelişinde ( ki, sık sık gelir ) kendimizi birden çok güçsüz, mutsuz, tükenmiş hissederiz. Motivasyonumuz düşer, kendimize olan inancımız azalır, geleceğe güvenle bakamaz ve herşeyden şüphe duyar vaziyete geliriz. Yani bir anlamda o kişinin esiri oluruz. Hayatımızdan zevk alamayız, her zaman birşeyler eksikmiş gibi hissederiz, hiçbir zaman gerçek huzuru yakalayamayız.

Yani özetle An’ ı yaşayamaz, An’ da kalamayız.

Günlerimiz geçmişe bağlanıp, üzülmekle ve enerjimizi düşürmekle geçer.

Peki bu durumdan kurtulmak için ne yapabiliriz?

Benim ve benim gibi kişilerden eğitim, danışmanlık ve şifa uygulamaları alabileceğiniz gibi; BaşMelek Mikail’ i de yardıma çağırabilirsiniz.

Şunu da belirtmek istiyorum; kesilecek olan kordonlar sadece negatif enerjilerin gidip geldiği kordonlardır.

Sevgi ile ilgili kordonları kesmeniz mümkün değildir, o yüzden içiniz rahat olsun.

İlk önce Baş Melek Mikail’ i zihinsel (düşüncesel ) olarak üç kere çağırın.

Ve aşağıdaki yazdığım cümleleri kısık sesle ya da zihninizden alın çakranıza ( iki kaşın ortası, biraz üstü ) yoğunlaşarak üç kez tekrar edin.

BaşMelek Mikail, negatif kordonlarımın kesilmesi için yardımını rica ediyorum. Allah’ ın izni ile lütfen şimdi  …… ile aramdaki geçmişte oluşan ve beni bugüne kadar engelleyip, tüketen bütün negatif kordonları ve korku bağlarını kes. Şimdi; acıyı, korkuyu, kederi ve bütün olumsuz duyguları huzur ile takas etmeye hazırım. Teşekkür ederim.

Gözlerinizi kapatın. Derin ve yavaş nefesler alın.

Kordonlarınız kesilirken hiçbirşey hissetmeyebilir, yada ürperti tarzı bir his yaşayabilirsiniz.

Merak etmeyin acı olmayacak 🙂

Bu uygulamayı istediğiniz sıklıkta, sizi rahatsız eden durum ve kişiler için yapabilirsiniz.

Uygulama sonrası, kısa bir zaman içinde aradaki farkı anlayacaksınız. Gerçekten de büyük bir rahatlama, hafifleme, keyif, huzur ve pozitif enerji hissedeceksiniz. Hatta gece çok daha rahat uyuyabileceksiniz.

Sevgi ve Işık Dolu Zamanlara …

İLAYDA GÜÇLÜ

Reiki GrandMaster / Teacher

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Remzi Bey Çok Rica Ediyorum Lütfen…

11203081_1004298022922957_1218708999371701345_n[1]

Del-Geç Bakışlar… Günün Fotosu… 09/05/2015

DSC08186

 

Foto: Anette İnselberg

Günün Fotosu kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Yeminlen Montaj…

11193372_887199821343378_7060063174360222882_n[1]

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Uyumadan önce ve sonra su içmenin faydaları

uyumadan-once-ve-sonra-su-icmenin-faydalari-5612946[1]

Gün içinde içtiğiniz suyun dışında, uyumadan önce ve uyandıktan sonra içtiğiniz bir bardak suyun önemi daha fazla.

Uyumadan önce:
– Suyun temel maddeleri
Kimyasal olarak su bir oksijen ve iki hidrojen atomlarından oluşur. Bunun yanı sıra fazla sayıda mineral ve besleyici madde içerir. Uyumadan önce içtiğimiz bir bardak su işlevsellik için vücudumuza yeterli besin maddelerini verir.
– Sıvı alma
Vücudumuzun ihtiyacı olan sıvıyı uyku saatinden önce aldığımızda, vücut suyu hücreleri yenilemek için kullanır.
– Kalori yakımı
Uyku zamanı su içmenin kalori yaktırdığı ve kilo kaybettirdiği bilinmektedir.
– Toksinsizleştirme
Uyumadan önce içtiğiniz su, sindirim sistemini ve idrardaki toksik maddeleri temizlemeye yardımcı olur.
Uyandıktan sonra:
– Sıvı alma
Uyumadan önce içtiğiniz su uyku sırasında depo edilir ve kullanılır. Bu nedenle uyandığınızda vücudunuz susuz kalmış olur. Bir bardak su ise susuzluğu gidermenin yanı sıra enerji verir ve özellikle beyin hücrelerini yeniler.
– Vücudu toksinlerden arındırır
Uyandıktan sonra içtiğiniz ılık su bağırsak hareketlerini artırır. Bu da kabızlığı önler.
– Alerji ve enfeksiyon
Bazı insanların uyandıktan sonra öksürme ve hapşırma gibi alerjileri vardır. Su, boğazı temizlemeye yardım eder ve enfeksiyon riskini azaltır.
– Baş ağrısı ve Sabah bulantısı
Su içmek sabah baş ağrılarını engeller ve özellikle hamilelerde olan sabah bulantılarını önlemeye yardımcı olur.
– Kilo kaybı
Vücut metabolizmasını hızlandırdığı için kalori yakımı sağlar.

Burun tıkanıklığı nasıl açılır?

 

 

burun-tikanikligi-nasil-acilir--5609826[1]

Burun tıkanıklığı hayatımızı zindan edebilir ve özellikle baş ağrılarına neden olabilir. Peki burun tıkanıklığı nasıl açılır? İşte burun tıkanıklığına iyi gelen öneriler…

Sarımsaklı su

Sarımsak, pek çok sorunda olduğu gibi burun tıkanıklığında da etkilidir. Antiviral özelliği olan sarımsak, solunum yolu enfeksiyonları sebebiyle yaşanan burun tıkanıklığına iyi gelir.

Domates suyu karışımı

Bu karışım burun tıkanıklığına karşı çok etkilidir. Bir bardak domates suyunu ezilmiş 2-3 diş sarımsak, bir kaşık limon suyu, biraz acı sos ve bir tutam tuz ile kaynatın.

Hazırladığınız bu karışımı birkaç gün boyunca günde 2 kez sıcak sıcak için. Ayrıca baharatlı yiyecekleri de tercih ederek burnunuzun akmasını sağlayabilirsiniz.

Okaliptüs yağı

Okaliptüs, burun tıkanıklığında çok etkilidir. Pastillerin de içerisinde sıklıkla kullanılan okaliptüsün yağını aktarlardan satın alabilirsiniz. Okaliptüs yağını bir mendile damlatın ve günde 2-3 kez koklayın. Yastığınıza da damlatırsanız siz uyurken de rahatlıkla nefes almanızı sağlayacaktır.

Sıcak duş

Sıcak duşa girerek burun tıkanıklığınızın azalmasına katkıda bulunabilirsiniz. Buharın etkisiyle yumuşayan mukus kolayca akacak ve tıkanıklığınız azalacaktır.

 

KİŞİSEL GELİŞİMİN EVRENSEL İLKELERİ

7

KENDİNİ BİLMEK
Kendini bilmek, ad, soyad, mesleği, yaşanılan bölgeyi tanımak, geleceğe dair refah planlarını uygulatmak değildir elbette. Kendini tanımakla anlatılmak istenen şey, maddi bedenin üstündeki Ben’i tanımaktır. O gören fakat görülmeyen, duyan fakat duyulamayan, sezen fakat sezilemeyen “Yüksek Ben”i fark etmektir. Garip ama garip olmayan Yunus’un dediği gibi , insanda bir Ben vardır, Ben’den içeri…

KİŞİSEL GELİŞİMİN EVRENSEL İLKELERİ

1. Hedef
“Neyi Düşünürseniz, O Olursunuz”
“Yeryüzünde yürüyen herkese bir görev ve bir hedef verilmiştir. Başarıya ulaşan kişiler. Görevlerinin ne olduğunu anlamalarını sağlayan fırsatları yakalayabilenlerdir.”

2. Geçmiş
“Geçmişi Affedin”
“İleriye doğru giden yolu bulabilmek için, önce, geçmişinizi affetmeniz gerekir.

3.Karakter
“Sağlam Bir Karakter Geliştirin”
“İmparatorluğunuzu kurmadan önce, karakterinizi inşa edin.”

4. Vizyon
“Güçlü Bir Vizyonunuz Olsun”
“Hayallerinize odaklanın, engellere değil.”

5.Sebat
“Sebat Edin ve Sabırlı Olmayı Bilin”
“Başarıya giden yol, onu seçtiğiniz yerde ve o anda başlar. O yolda kalın.”

6.İletişim
“İnsanlarla İyi İlişkiler Kurun”
“Başarıya giden yol, yalnız yürümek isteyenleri reddeder.”

7.Cesaret
“Cesur olun”
“Cesaret, hayallerinizin ışığını diri tutan en önemli etkendir.”

8. Etkileşim
“Üzüm Üzüme Baka Baka Kararır”
“Akıllı insanlarla yolculuk ederseniz, akıllı; sıradan insanlarla arkadaş olursanız, sıradan olursunuz.”

9. Örnek Olmak
“Başkalarına Örnek Olun”
“Uzun ömürlü dostlukları yanınıza çekmenin en güvenli yolu, onlara iyi bir örnek olmaktan geçer”

10. Perpektif
“Doğru Bir Bakış Açısına Sahip Olun”
“Sadece içinde bulunduğunuz anda değil, gelecekte de size yararlı olacak şeyleri görmelisiniz

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Ama her zayıflığımız ya da zafiyetimiz kendimizi suçlamak ya da köşeye sıkıştırmak için bir sebep değil

10458639_929100470485530_3758774216186790905_n[1]

HATALAR VE ANI YAŞAMAK BİLGİSİ

-Hepimiz bazen hatalar yaparız. Ve aslında o anda kendimizle barışık olmamamız da çok tuhaf değil. Bu belki de bir yerlerde yanlış bir şeyler olduğunu anlıyor olmamızdandır.
-Neden böyle yapıyorum?
-Güzel soru. Ama her zayıflığımız ya da zafiyetimiz kendimizi suçlamak ya da köşeye sıkıştırmak için bir sebep değil. Bazen anlayış da gerekli. Bazen olur demek de gerekli. Yanlışlarımızla büyüyoruz. Hatalarımızla öğreniyoruz. Bir şeyi en başından en sonuna dosdoğru yapmak fazla mükemmel olurdu. Ve aynı zamanda doğru olan nedir…?
-Bilmem. Herkesin bildiği şeyler sanırım…
-Gerçek doğru nedir biliyor musun? Her varlığın, her şeyin gelişmeye hakkı vardır. Kendini tezahür ettirmeye hakkı vardır. Ve bu da pek çok biçim, pek çok oluş demek. O yüzden doğrularla yanlışları bazen tespit etmek çok zordur. Ne doğru görünen yanlışlar vardır. Akıl hayal almaz.
Neyin doğru neyin yanlış olduğunu ayırabilmek gerçekten çok büyük bir incelik, nicelik ister. Bütünün bilgisine vakıf olmayı gerektirir. Gerçek bağlantıları görmeden bu ikisini birbirinden ayıramazsın.
Çünkü o varlıklar kendilerini geliştirme haklarını kullanırken pek çok oluşum çıkacaktır zaten ortaya. Ve bir kısmı da hata ya da yanlış olacaktır. Ama onları yapmak da bir haktır. Çünkü onlara doğruyu ya da gerçeği bulduracaktır.
-Evet. Ama o zaman içimden geçen her şeyi yapabilirim gibi bir sonuç çıkmaz mı?
-Çıkmaz. Diğer varlıkların gelişim haklarını etkileyecek bir şeyi bilerek ve kasten yapmaya kimsenin hakkı yoktur. Hatalar kendimizi geliştirmemizin bir parçasıdır. Tıpkı iyi şeyler yapmak gibidir. Ama elbette içinden dersler alınması gerekir. Bu da zaten onun verdiği acıyla olur.
Hatadan ders almak önemli ama ona takılıp kalmak faydasız olur. Hatta zarar verir. Çünkü o zaman “an”ı yakalayamazsın. Ve şimdinin içinde olanları göremezsin. Bugünün sana getirdiği deneyimleri kaçırabilirsin. Geçip gitmiş bir zaman dilimin içinde asılı kalıp yaşamak pek de yaşamak gibi değildir. Çünkü bugün olanları geçmişin penceresinden değerlendirirsen, gerçekte olmakta olanı göremeyebilirsin.
Geçmişin penceresinin manzarası hep aynı olacaktır. Ve en acı karede dondurulmuş bir görüntünün izdüşümüyle bugünkü olayları değerlendirmeye neden olacaktır.
Oysaki perde çoktan değişti. Zaman-mekan ve onların enerjisi değişti. “Şimdi”de başka şeyler cereyan ediyor. Ve o dondurulmuş en acı kare çoktan akıp gitti. Sadece senin belleğinde saklanıyor. Ve sen o karenin üzerinden bugünü değerlendirmeye çalışırsan, hiçbir şeyi bir yere oturtamazsın. Ne kişiler, ne olaylar, ne zaman, ne de mekan aynı. Bugünün olaylarını yani “şimdi”yi geçmişle ilişkilendirmeye çalışma. Geçmiş üzerinden bugünü ve yarını görme. Sadece şu an olmakta olanı gör. “Şimdi”yi hisset. Onun içindeki bilgileri almaya çalış. Çünkü gelecek olan oluşmadı. Ve geçmiş olan çoktan bitti.
Gerçek olan şey ise “şimdi”. Geçmiş, bugüne kadar biriktirdiğin bilgilerin tecrübeyle elde edilmiş halidir. Bilgiler alındı ve bitti. Şu an önemli olan içinde bulunmakta olduğun “an”ın sana getirdiği bilgilerdir. Bak, sadece ona dokunabilirsin. Çünkü ne geçmişe ne de geleceğe uzanamıyorsun. Ama “şimdi”yi hissedebilirsin.
O yüzden yaşamakta olduğun “an”a şimdinin penceresinden bak. Geçmişin gölgesiyle değil. Sadece onu gerçekten görmeye çalış. Hislerinle ona dokunmayı dene. O şimdi başka şeyler anlatıyor. Çünkü bir “an” sonrada bambaşka şeyler anlatacak. Güzel olanda bu. Onun herhangi bir anda donup kalması ihtimali bile yok. Sen onu zihninde dondurmadığın sürece.
O yüzden bırak tüm eski kareleri, ait oldukları yere dönsünler. Sen “şimdi”yi ara ve onu bulmaya çalış. Hisset. Çünkü o artık çok başka şeyler anlatıyor.
26.02.2007-Nea akış

Sabahları 1 bardak ananas suyunun 9 faydası

sabahlari-1-bardak-ananas-suyunun-9-faydasi-5612639[1]

Sabahları güne 1 bardak ananas suyu ile başlarsanız ve bunu düzenli hale getirirseniz inanılmaz faydalarından yararlanabilirsiniz.

İltihaba iyi gelir
Ananasın içerisinde bulunan bromelain toksinlerle savaşır ve iltihap oluşumuna iyi gelir. Özellikle spor sonrasında yaşanan kas ve eklem ağrılarıyla artrite karşı etkilidir
Kilo verdirir
Kilo vermek istiyorsanız ananas suyu için. İçerisindeki lifler sayesinde ananasın sindirimi uzun sürer. Bu sayede tokluk hissini arttırır ve kilo vermenizi sağlar
Karaciğer ve bağırsaklardaki parazitleri temizler
İçerdiği maddeler sayesinde ananas suyu, karaciğer ve bağırsaklarınızdaki zararlı parazitleri temizler.
Tiroidi düzenler
Barındığı iyot ve bromelain ile otoimmün hastalıklara karşı vücut direncini arttırır ve tiroid semptomlarını azaltır.
Elektrolitleri dengeler
Kramp gibi yaralanmalara karşı oldukça etkilidir. İçeriğindeki potasyum elektrolitlerin dengesini sağlar ve vücudu güçlendirir.
Ağır metaller ve toksinlere karşı etkilidir
İçeriğindeki lif, faydalı enzimler ve antioksidanlar detoks görevi görür.
Sindirim sistemine yardımcıdır
Ananas suyu sindirim sistemini temizler, bağırsakları rahatlatır.
Diş etlerini destekler
Diş etlerini destekleyen anans suyu aynı zamanda dişlerin de beyazlığını korumaya yardımcıdır. Dişlerdeki sigara ve çay lekelerini temizler.
Görüşü kuvvetlendirir
İçerdiği beta kroten ve A vitamini gözlerinizi kuvvetlerindirir.

11209749_887226154674078_6056806292459489360_n[1]

 

Hocalardan biri final sınavında sınıfa gelmiş ve sınav
sorusu olarak tahtaya, “Why?” (Neden?) yazmış.

Öğrenciler ilk önce ne yazacaklarını şaşırmışlar, sonra herkes birşeyler yazmaya başlamış.
Yalnız bir öğrenci, sınavın ilk dakikasında ka…Devamını Gör
Hocalardan biri final sınavında sınıfa gelmiş ve sınav
sorusu olarak tahtaya, “Why?” (Neden?) yazmış.

Öğrenciler ilk önce ne yazacaklarını şaşırmışlar, sonra herkes birşeyler yazmaya başlamış.
Yalnız bir öğrenci, sınavın ilk dakikasında kağıdını teslim etmiş.

Öğrencinin cevabı da soru gibi kısaymış: “Why not?”
(Neden olmasın ki?) Bu öğrenci sınavdan “100” almış.

Aynı hoca başka bir sınavda “Risk nedir?” diye soruyor.
Yine bir öğrenci sınavın ilk 10 saniyesinde teslim ediyor kağıdını.
Kağıdın üst kısmında sadece “isim-soyadı” yazıyor, gerisi ise bomboş beyaz yaprak.

En altta ise “İşte risk budur” diye yazıyor.
Ve sonuçta da sınıftaki en yüksek notu alıyor.

Hocanın bir sonraki sınavında yine “Risk nedir?” sorusuyla karşılaşan öğrencimiz tekrar boş kağıt verince bu sefer “0” alıyor. Tabii koşa koşa hocaya gidip sebebini soruyor.
İşte Hocanın cevabı:

– “Aynı şartlar altında, aynı riski iki kere almak aptallıktır!”

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Kaybetmekten mi korkuyorsun; kaybet

11200794_887227134673980_2654513708989841308_n[1]

Kaybetmekten mi korkuyorsun; kaybet

. Düşmekten mi korkuyorsun; düş.

Yaralanmaktan mı korkuyorsun; yaralan.

Sonra iyileş. Yeniden kalk.

Yeniden başla.Yeniden sev.

Yeniden âşık ol. Bir daha mı düştün?

Bir daha kalk.

Er ya da geç, beklediğin gelecek.

Er ya da geç aradığın seni bulacak.

Ama sen bir kez yıldın mı, korktun mu, maskeni yüzüne geçirip kalkanlarını kuşandın mı, o zaman bitecek.

Beklediğin her ne ise asla gelmeyecek…

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Ayyy Brad Pitt?

11064802_887214491341911_2440698669483240741_n[1]

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Adaletli bir şeçim için www.oyveotesi.org ile birlikte görev almanızı öneririm .

11206100_883704421694925_1377167729900859861_n[1]

Vatandaş koş! Seçim sonuçlarını denetleyebilecek sistem bulundu

07/05/2015

Şeffaf olmayan SEÇSİS’e mahkum değiliz artık, Oy ve Ötesi var, T3 var. Nasıl mı? Buyrun anlatayım…

Geçen yıl bir dizi halinde yazmış, hatta bu mevzuda devletle ‘polemiğe’ girmiştim. Algı yanıltması yaparak ortada olan sorulara cevap vermeden vermiş rolüne soyunan, dolayısıyla polemiği yapan, elbette ki, ben değildim.

2004’te kullanılmaya başlanan Bilgisayar Destekli Seçmen Kütüğü Sistemi, SEÇSİS’tir. Benim bu sistemdeki açıklara değindiğim yazının başlığı ‘Seçim sonuçlarına güvenilmeyeceğinin somut kanıtı’ idi. SEÇSİS’in yapısı seçim sonuçlarıyla ilgili şaibe yaratacak cinstendi ve şu güne kadar hiç bir devlet kurumu aksini kanıtlayamadı.

Nasıl çalıştığını biliyorsunuz… Sandıklar sayıldıktan sonra tutanaklar ilçe seçim kuruluna gidiyor ve oradaki SEÇSİS ekranına sonuçlar giriliyor. İşte biz o tutanakların sandık başlarından ayrıldığı andan sonuçlar açıklanana kadar olan bölümde neler olduğunu bilmiyoruz. Karanlık bir devre…

Sayısız defa yazdığım gibi SEÇSİS’in denetlenmesine imkan verecek bir yapısı yok. Daha doğrusu SEÇSİS’in UYSM sertifikasyonu olmadığı için (daha detaylı anlamak isteyen ilgili yazılarımı okuyabilir) ekranın öte yanındaki kişiler sonuçlarda oynama yaparsa anlamak mümkün olmayabilir.

Yani ‘demokrasimizin direği’ böyle oynak bir zemine dikilmiş vaziyette.

**

Seçim güvenliği alanında binlerce gönüllüyü sandık görevlisi olmak yönünde eğiten ve örgütleyen Oy ve Ötesi bu açığın da ivedilikle çözülmesi gerektiğine kani oldu geçen yıl. Ve size iyi haber, çözdü.

T3 adlı bir yazılım sayesinde…

Oy ve Ötesi’nin kurucularından Sercan Çelebi ile konuşup anlatmasını istedim: ‘Senin de bir çok defa yazdığın gibi seçim günü sistemden koptuğumuz bir bölüm vardı. Tutanaklar teslim edildikten sonra neler olduğunu göremiyoruz. Bunun için ne yapabiliriz diye konuştuk ve sonuçta ihtiyacımızın SEÇSİS’e alternatif bir bilgisayar programı olduğuna karar verdik. Gönüllülerimizden Sina yazdı programı. Adı T3… Şöyle işleyecek: Oy ve Ötesi gönüllüleri sandık sayımı bittikten sonra elde ettiği imzalı tutanağı scan edecek ve sisteme girecek. Bu tutanaklardaki sonuçları T3’e gireceğiz. Birbirinden bağımsız ve habersiz en az üç kişinin aynı sonucu girmesi gerekiyor ki T3 bunu onaylasın. Dolayısıyla biz de kendi içimizde olabilecek dalgınlıkları, manipülasyonları ve yanlışları önlemiş olacağız.’

Peki dedim, birinci ve ikinci partinin arasındaki oy farkının yüzde 0 ila 3 arasında değiştiği, en ufak bir oy farkının meclise milletvekili sayısı olarak yansıyacağı kritik il ve ilçeler var, oralarda ne yapacaksınız?

‘Zaten tüm sistemi buna göre kurduk. 45 il 162 ilçede toplam 106 bin sandıkta 120 bin görevlimiz, 12 bin okul sorumlumuz olacak. Ofislerimizi büyük scanner’ların yakın olduğu yerlerde konumlandırdık. Görevlilerimiz imzalı tutanakları alıp makinelerin başına koşacak, tutanakların imajlarını çıkaracak ve bizlere gönderecek. 30-40 bin tutanak biriktikten sonra seçim gecesi herkese T3 çağrısı yapacağız. ‘İşte bunlar tutanaklar haydi birlikte T3’e rakamları girelim’ diyeceğiz. SEÇSİS’le eş zamanlı olarak gerçek rakamları gireceğiz ve SEÇSİS’teki sonuçların doğruluğunu test edebileceğiz. T3 ile seçim sonucunu 12 saat içinde net olarak bildireceğimizi düşünüyoruz. Bunu Cumhurbaşkanlığı seçiminde denedik, işledik. Kağıthane’de 1600 oyun farklı girildiğini gördük. CHP bizim tutanaklarımızla dava açtı. Türkiye tarihinde kabul edilmiş ilk seçim yolsuzluğu davasıdır. Sonuç 1600 oyla değişmiyordu ama dediğin gibi değişebileceği yerler var.’

**

Biliyorsunuz seçim günü ve gecesi ‘fantastik olaylar’ yaşanabiliyor. Kediler trafolara giriyor, elektrikler kesiliyor, ilçe seçim kurullarının kapısı saatlerce bir partinin görevlileri tarafından kilitlenebiliyor. Bunlar oluyor ve seçimle ilgili kafalarda ciddi soru işaretleri yaratıyor. E doğal olarak…

Şaibe kötü şeydir. Asgari seviyeye indirmek Oy ve Ötesi ile mümkün. Şikayet etmek yerine gönüllü olarak sandıkların ve bilgisayarların başına geçelim. Bu devirde hiç bir şeyi devletin tekeline bırakmama imkanı var. Mutlaka kullanalım. Haydi… oyveotesi.org

ezgi başaran

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »