SİYAH TURP VE BAL’IN BULUŞMASIYLA ÖKSÜRÜĞE SON KARA TURP:

11266246_452202338279717_5162232579411410239_n[1]

İçerisinde yüksek oranda iyot vardır,bu iyot da =Öksürüğe iyi gelici kısmına yardımcı olur.. =Kansere karşı koruyucur… =Romatizma ve damar sertliğine birebir iyi gelir… =Kara turpu çiğnemek dişlerinizi güçlendirir… =Kanı zehirlerden temizler… =İdrar söktürür… =Isıtıcı olduğu için boğaz hastalıklarına karşı şifalı birilaçtır… =Astımlıların solunumunu düzene sokar… =Kan yapar… 1 Turp’u 2 defa kullanabilirsiniz.. İşleminiz bitince de turp’u atmayın salata yapın.. Ben hakiki deli balı ile yaptım.. Siz güvendiğiniz herhangi bir bal ile yapabilirsiniz.


SİYAH TURP VE BAL’IN BULUŞMASIYLA ÖKSÜRÜĞE SON KARA TURP: İçerisinde yüksek oranda iyot vardır,bu iyot da =Öksürüğe iyi gelici kısmına yardımcı olur.. =Kansere karşı koruyucur… =Romatizma ve damar sertliğine birebir iyi gelir… =Kara turpu çiğnemek dişlerinizi güçlendirir… =Kanı zehirlerden temizler… =İdrar söktürür… =Isıtıcı olduğu için boğaz hastalıklarına karşı şifalı birilaçtır… =Astımlıların solunumunu düzene sokar… =Kan yapar… 1 Turp’u 2 defa kullanabilirsiniz.. İşleminiz bitince de turp’u atmayın salata yapın.. Ben hakiki deli balı ile yaptım.. Siz güvendiğiniz herhangi bir bal ile yapabilirsiniz.

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Avradın dört nesnesi küçük gerek: Ağzı, elleri, ayakları ve kulakları

160420110308022241509[1]

Osmanlı’da kadın kültürü

 

13. yüzyılda yaşayan Tusili Nasreddin adında bir ilim adamı “Bahname” isminde yazdığı bir eserde kadını güzel gösteren hususları belirtmişti.

Nasreddin Efendi söze şöyle başlıyor; ‘Ey Oğul, şimdi sana avratların güzellik alametlerini anlatacağım. Bu alametlere sahip olan avrat, avratların en güzeli demektir, alametler ne kadar az ve noksan olur ise avrat da o kadar az güzel olur.

Avradın dört nesnesi kızıl gerek: Dili, dudağı, yanakları ve avurdları
Avradın dört nesnesi yuvarlak gerek: Yüzü, gözü, topukları ve bilekleri
Avradın dört nesnesi uzun gerek: Boynu, burnu, kaşı ve parmakları
Avradın dört nesnesi hoş kokulu gerek: Burnu, eli, koltuk altı ve ayakları
Avradın dört nesnesi geniş gerek: Alnı, gözleri, göğüsleri ve butları
Avradın dört nesnesi dar gerek: Burun delikleri, kulak delikleri, göbek deliği ve ağzı
Avradın dört nesnesi küçük gerek: Ağzı, elleri, ayakları ve kulakları
Ve dahi avradın başı ne büyük ne küçük ola
Ve boynu ne uzun ne kısa ola
Ve eti dahi yuvarlak ola
Ve benzi ak ola veyahut kaz benizli veya karayağızın güzeli ola
Ve teni de pembe ola
Ve saçı sık ve uzun ola.

Zira saç avratların yüzsuyudur.
Ve güldüğü vakit güzel ola.

Zira avratın gülüşünün güzelliği diğerlerinden önde gelen bir husustur.
Ve gözlerinin karası çok ola, kaşları da çatık ola
Ve yürüdüğü zaman kalçaları deprene
Ve huyu tatlı ola, sözü tatlı ola ve yumuşak ola
İşte ey oğul bu yazdığım şartlar hangi avratta var ise, o avradı hemen alasın!’

Sarımsak Hayat VERİYOR…

11261513_452202548279696_3210362010449966207_n[1]

Damar sertliği: Damarları genişletir, kanı temizler
– Kalp hastalığı: Sarımsak iyice ezilip limonla içilir
– Sarımsak, stafilokokus dureus ve Brucella abortus denen mikropları öldürür. Brucella özellikle keçiden geçer, kaynatılmadan sütten yapılan peynirle geçer. İnsanı halsiz ve dermansız bırakır.
– Mantar: Sarımsak, candida albicans gibi mantarları öldürür. Ezilerek sirkeye karıştırılan sarımsak,mantarlı yerlere sürülürse faydalıdır.
– Cüzzam: Allicin (C6H10OS2) kuvvetli bir mikrop öldürücüdür. Sarımsak ezilerek sirke karışımı veya sade olarak egzama, uyuz gibi hastalıklara sürülürse şifa verir.
– Uyuz: Allicin (C6H10OS2) kuvvetli bir mikrop öldürücüdür. Sarımsak ezilerek sirke karışımı veya sade olarak egzama, uyuz gibi hastalıklara sürülürse şifa verir.
– Tansiyon: Sarımsak ve soğanın pişirilerek daha faydalı olacağı belirtilmekle beraber birçok aktif maddenin yok olacağı da bir gerçektir. Pişirilerek ve de çiğ yenen sarımsak tansiyonu düşürür
– Menenjit: Sarımsak yenmesi menejite iyi gelir.
– Virüs önleyici: Sarımsak virüslerin çoğalmasını engeller
– Romatizma: Sarımsak yemek romatizma ağrılarını geçirir,romatizmanın kökünü kazır. Ayrıca sarımsak % 60 ezilir soğan % 20 ezilir bu karışıma karabiber karıştırılıp limon sıkılıp biraz zeytin yağı ilave edilir. Bu eklem romatizması ve romatizmal şişliği olan bölgeye bağlanır 1-2 gün hiç çıkarılmaz yalnız günde 2 kere kontrol edilir. sarı su kabarcığında toplanan sarı su, temizliğe dikkat edilerek patlatılıp çıkarılır
– Anjin: Sarımsak ezilip süt ile içilir. Ayrıca sarımsak ezilip sirke ile gargara yapılır, içilir.
– Boğaz iltihabı: Sarımsak ezilip süt ile içilir. Ayrıca sarımsak ezilip sirke ile gargara yapılır, içilir.
– İdrar söktürücü: Sarımsak ezilip bal şerbeti ile içilir.
– Bağırsak parazitleri: Sarımsak ezilir, pelin otu ve papatya, civan perçemi karışımından yapılan çaya atılıp aç iken içilir 1-2 saat hiçbir şey yenmez ardından mushil sinameki çayı alınır. İshal olduktan 1 saat sonra yemek yenilir.
– Güneş çarpması: Asırlardır sarımsak güneş çarpmasına karşı kullanılır. Gerek yemek olarak gerekse cacıkta yenen sarımsak güneş çarpmasına faydalıdır.
– Balgam söktürücü: Sarımsak ezilip balla macun yapılıp yenirse balgam söktürür.
– Sarılık: Balla yapılan sarımsak macunu kanı temizler, karaciğeri düzene sokar, sarılığı tedavi eder.
– Kulak ağrısı: Sarımsak ezilip zeytinyağıyla karıştırılır 2-3 gün bekletilen sarımsaklı zeytinyağı süzülüp kulağa damlatılırsa kulak ağrısına, iltihaba şifa verir.
– Kulak iltihabı: Sarımsak ezilip zeytinyağıyla karıştırılır 2-3 gün bekletilen sarımsaklı zeytinyağı süzülüp kulağa damlatılırsa kulak ağrısına, iltihaba şifa verir.

– Nasır: Sarımsak ezilip az zeytinyağı karıştırılıp nasırlı veya siğilli yere bağlanır, 2 -3 gün sonra sıcak suda bekletilir.
– Siğil: Sarımsak ezilip az zeytinyağı karıştırılıp nasırlı veya siğilli yere bağlanır, 2 -3 gün sonra sıcak suda bekletilir.
– İyileşmeyen yaralar: Sarımsak ezilir zeytinyağı ve balla krem yapılıp iyileşmeyen yara ve çıbanlara sürülürse kısa sürede iyileştirir.
– Göz rahatsızlıkları: Sarımsakta A vitamini bulunduğundan gece körlüğüne faydalıdır. Kalp ve göz ardı kaslarına giden kılcal damarlardaki kan dolaşımını güçlendirdiğinden gözün görme gücünü artırır.
– Kanser (Lösemi): Son zamanlarda yapılan araştırmalarda sarımsak yenen ülkelerde kanser rahatsızlığına daha az rastlandığı gözlenmiştir.
– Şeker hastalığı: Sarımsağın bileşimindeki cystein,inulin ve benzeri bileşimler nedeniyle sarımsak hem kanı temizler hem şekeri düşürür.
– Kabızlık gidericidir: Sarımsak ezilir ılık suyla yada ılık bal şerbet ile içilirse kabızlığı giderir.
– Vücuda direnç ve kuvvet verir: Mısır’da piramitlerin yapımı esnasında kölelere, soğan, sarımsak ve turp yedirildiği rivayet edilmektedir.
– Kepek: Sarımsak dövülüp zeytinyağında bir hafta bekletilir bu yağla saç dipleri ovulup 2-3 saat beklenir ılık suyla iyi zeytinyağlı sabunla yıkanırsa saçlar kuvvetlenir. Saç derisindeki bakteriler, mikroplar ölür, deriyi besler kepek önlenir.
– Saçkıran: Sarımsak ezilir kına,bal ve zeytinyağıyla merhem yapılıp saçkıranlı yer ovuşturulur, günde 2 kere tekrar edilip tedavi 10 gün sürer.
– Astım: Sarımsak yemek akciğer rahatsızlığına iyi gelir.
– Verem: Sarımsak yemek akciğer rahatsızlığına iyi gelir.
– Kolesterol: Kalp sektesinin nedeni olan bu maddenin bağırsaklardan atılmasını sağlar.

– Alerji: Sarımsak alerjilere karşı vücudun direncini korur.
– Kan pıhtılaşması: Sarımsakın ihtiva ettiği yağlar kana karışınca kan sulanır, pıhtılaşması önlenir.
– Sinirleri teskin eder: Sarımsak yemeyi alışkanlık haline getirenler daha az kızar, sinirleri gevşer.
– İhtiyarlık: Sarımsak yiyen ülkelerde insanlar 120 yaşına kadar yaşamaktadır, geç ihtiyarlamaktadırlar
– Bağışıklık sistemi: Sarımsak yemek bağışıklık sistemini güçlendirir..

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Osmanlı’da kadını güzel yapan hususiyetler

10606282_622611264525303_255624141019886882_n-1-600x330[1]

Osmanlı’da kadın kültürü

 

13. yüzyılda yaşayan Tusili Nasreddin adında bir ilim adamı “Bahname” isminde yazdığı bir eserde kadını güzel gösteren hususları belirtmişti.

Nasreddin Efendi söze şöyle başlıyor; ‘Ey Oğul, şimdi sana avratların güzellik alametlerini anlatacağım. Bu alametlere sahip olan avrat, avratların en güzeli demektir, alametler ne kadar az ve noksan olur ise avrat da o kadar az güzel olur.

Avradın dört nesnesi kızıl gerek: Dili, dudağı, yanakları ve avurdları
Avradın dört nesnesi yuvarlak gerek: Yüzü, gözü, topukları ve bilekleri
Avradın dört nesnesi uzun gerek: Boynu, burnu, kaşı ve parmakları
Avradın dört nesnesi hoş kokulu gerek: Burnu, eli, koltuk altı ve ayakları
Avradın dört nesnesi geniş gerek: Alnı, gözleri, göğüsleri ve butları
Avradın dört nesnesi dar gerek: Burun delikleri, kulak delikleri, göbek deliği ve ağzı
Avradın dört nesnesi küçük gerek: Ağzı, elleri, ayakları ve kulakları
Ve dahi avradın başı ne büyük ne küçük ola
Ve boynu ne uzun ne kısa ola
Ve eti dahi yuvarlak ola
Ve benzi ak ola veyahut kaz benizli veya karayağızın güzeli ola
Ve teni de pembe ola
Ve saçı sık ve uzun ola.

Zira saç avratların yüzsuyudur.
Ve güldüğü vakit güzel ola.

Zira avratın gülüşünün güzelliği diğerlerinden önde gelen bir husustur.
Ve gözlerinin karası çok ola, kaşları da çatık ola
Ve yürüdüğü zaman kalçaları deprene
Ve huyu tatlı ola, sözü tatlı ola ve yumuşak ola
İşte ey oğul bu yazdığım şartlar hangi avratta var ise, o avradı hemen alasın!’

Osmanlı’da kadını güzel yapan hususiyetler!

Osmanlı’da kadın kültürü

 

13. yüzyılda yaşayan Tusili Nasreddin adında bir ilim adamı “Bahname” isminde yazdığı bir eserde kadını güzel gösteren hususları belirtmişti.

Nasreddin Efendi söze şöyle başlıyor; ‘Ey Oğul, şimdi sana avratların güzellik alametlerini anlatacağım. Bu alametlere sahip olan avrat, avratların en güzeli demektir, alametler ne kadar az ve noksan olur ise avrat da o kadar az güzel olur.

Avradın dört nesnesi kızıl gerek: Dili, dudağı, yanakları ve avurdları
Avradın dört nesnesi yuvarlak gerek: Yüzü, gözü, topukları ve bilekleri
Avradın dört nesnesi uzun gerek: Boynu, burnu, kaşı ve parmakları
Avradın dört nesnesi hoş kokulu gerek: Burnu, eli, koltuk altı ve ayakları
Avradın dört nesnesi geniş gerek: Alnı, gözleri, göğüsleri ve butları
Avradın dört nesnesi dar gerek: Burun delikleri, kulak delikleri, göbek deliği ve ağzı
Avradın dört nesnesi küçük gerek: Ağzı, elleri, ayakları ve kulakları
Ve dahi avradın başı ne büyük ne küçük ola
Ve boynu ne uzun ne kısa ola
Ve eti dahi yuvarlak ola
Ve benzi ak ola veyahut kaz benizli veya karayağızın güzeli ola
Ve teni de pembe ola
Ve saçı sık ve uzun ola.

Zira saç avratların yüzsuyudur.
Ve güldüğü vakit güzel ola.

Zira avratın gülüşünün güzelliği diğerlerinden önde gelen bir husustur.
Ve gözlerinin karası çok ola, kaşları da çatık ola
Ve yürüdüğü zaman kalçaları deprene
Ve huyu tatlı ola, sözü tatlı ola ve yumuşak ola
İşte ey oğul bu yazdığım şartlar hangi avratta var ise, o avradı hemen alasın!’

Böbrek taşını eriten doğal karışım

bobrek-tasini-eriten-dogal-karisim-5622305[1]

Böbrek taşları her yıl binlerce insanı etkiliyor. İşte böbrek taşına iyi geldiği söylenen doğal karışım…

Bu karışımın böbrek taşlarını parçalayarak daha kolay atılmalarını sağladığı belirtiliyor.

Malzemeler: 1/4 bardak zeytinyağı

1/2 limon

1/4 bardak bal

1 demet maydanoz

1/4 bardak akçaağaç şurubu

Yapılışı: Limonları ufak parçalar halinde blendıra atın. İyi ce küçüldükten sonra diğer malzemeleri de karıştırıp tekrar blendırı çalıştırın. Karışımı kapağı kapalı halde buzdolabında muhafaza edebilirsiniz. Bu karışımı aç karınla sabahları bir çay kaşığı olarak tüketebilirsiniz. Gün içerisinde bol miktarda su içmeyi unutmayın. Herhangi bir alternatif tıp yöntemini denemeden önce mutlaka doktorunuza başvurun

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Yaşının çok genç olduğunu düşünerek ihmal etmiş memesinde fark ettiği kitleyi. Bu nedenle geç kaldık.’

10675661_809403092456385_1169691734812053547_n[1]

Orta yaşlı ve düzgün giyimli bir adam sessizce kafeye girerek köşedeki masaya oturur.

Garsona sipariş vermek için beklerken yan masadaki gençlerin kendisine bakarak gülüştüklerini fark eder. Belli ki yakasına taktığı küçük pembe kurdele şeklindeki Rozetine gülmektedirler. Bu alaylı bakışları görmezden gelen adam, yan masadakilerin bu ısrarlı sırıtmalarına dayanamayarak elini lacivert ceketinin yakasındaki rozete götürerek,

‘Bu mu?’ diye bakışanlara sorar.

Yan masadakiler yüksek sesle gülerek,

‘Küçük güzel Pembe kurdeleniz lacivert ceketinize pek de yakışmış!’ diyerek sırıtmaya devam ederler.

Orta yaşlı adam bu sözü söyleyen delikanlıya dönerek,

‘Lütfen masama buyurun bunu tartışalım’ der.

Biraz önce tüm sevimsizliğiyle sırıtan delikanlı sebebini anlamadığı bir utanma ve sıkıntı hissine kapılsa da gelip masaya oturur.

Adam anlaşılır ve yumuşak bir sesle,

‘Bu Rozet tüm dünyada, içinde olduğumuz ayda, kadınların arasında meme kanseri bilincini yaygınlaştırmayı ifade ediyor.

Ben bu rozeti annemin adına takıyorum’ der.

Bu açıklama karşısında başkalaşan delikanlı,

‘Çok üzüldüm, anneniz meme kanserinden mi öldü’ diye sorar.

‘Hayır’ diye cevap verir orta yaşlı adam ve devam eder:

‘Annem sağ. Küçük bir çocukken kendimi yalnız hissettiğim korkulu anlarımda her zaman başımı saklayabileceğim ve huzur bulacağım yumuşak bir yuvadır annemin memeleri. Annemin sağlığı için dua ediyorum.

‘Hımmm’ diye kekeler delikanlı.

‘Bu rozeti karım için takıyorum’ diye devam eder orta yaşlı adam.

‘Karınız da herhalde iyi’ diye sorar delikanlı.

‘Evet, evet’ der adam

‘Karım benim için aşk ve sevgi kaynağı olmuştur her zaman. 23 yıl önce sevgili kızımızı beslemiştir memesiyle. Karımın sağlığı için Allah’a şükrediyorum.’

‘Sanırım kızınızın sağlığı için de takıyorsunuz?

‘Hayır…. Kızımı bir ay önce meme kanseri nedeniyle kaybettik.

Yaşının çok genç olduğunu düşünerek ihmal etmiş memesinde fark ettiği kitleyi. Bu nedenle geç kaldık.’

Genç delikanlı, yüzündeki utangaç ve üzüntülü bir ifadeyle,

‘Çok üzgünüm bayım. Özür dilerim’ der…

Orta yaşlı adam ‘Kızımın anısına öğünerek takıyorum Bu küçük pembe kurdeleyi. Bu sayede çevremdekileri de aydınlatabiliyorum. Şimdi evine git, karınla, kızınla, annenle konuş’ deyip cebinden çıkardığı küçük pembe kurdele rozetini uzatırken, delikanlı öne eğilir ve takmama yardım edebilir misiniz?’ diye mahçup mahçup sorar.

Bu öyküyü Türkiye Meme Vakfı’ndan Dr. Can Gürbüz gönderdi..

Öykünün altına bir de not düşmüş:

‘Bir mumun, diğer mumu yakarak aydınlatmasıyla kaybedeceği hiçbir şey yoktur..’

Lütfen bu hikâyeyi yayarak diğer mumları da aydınlatın…

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

99 yaşında ve her gün Afrika’daki çocuklar için bir elbise dikiyor

Lillian Weber 99 yaşında ve yaklaşık 2 yıldır her gün bir elbise dikiyor, hem de çok etkileyici bir sebeple. Bugüne kadar diktiği 800’den fazla elbise Little Dresses for Africa adlı yardım organizasyonu sayesinde Afrika’daki çocuklara ulaşmış. Amacı 1000 elbiseye ulaşmak. Böylece 100 yaşına geldiğinde toplamda 1000 elbise dikmiş ve her biriyle Afrika’daki bir çocuğu sevindirmiş olacak. Weber 1000’e ulaştığında da bu elbiseleri dikmeyi bırakmayacağını söylüyor. Elbiseler tek bir kalıptan çıksa da Weber her birini başka bir ayrıntıyla süslemiş.

elbise diken 99 yasindaki kadin 1

elbise diken 99 yasindaki kadin 2

elbise diken 99 yasindaki kadin 3

elbise diken 99 yasindaki kadin 5

elbise diken 99 yasindaki kadin 4[mymodernmet aracılığıyla]

Scientia potentia est:
Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

İnsan önce almayı öğreniyor. Sonra sürekli almanın mümkün olmadığını öğreniyor.

168813_136205179773851_5409718_n[1]
İnsan önce almayı öğreniyor. Sonra sürekli almanın mümkün olmadığını öğreniyor. Her şeyin emek istediğini ve kendisinin de almak için önce vermek zorunda olduğunu öğreniyor. Sonra yanlış insanlara yanlış işlere emek, zaman, sevgi vermeyi öğreniyor. Son…ra, yanlış diye bir şey olmadığını, aslında hepsini sadece ve sadece kendisi istediği için verdiğini öğreniyor.
Önce “asla”ları “belki”lere çevirmeye öğreniyor. Sonra “belki”leri, ”hayatta her şey insanlar için”e çevirmeyi öğreniyor. Sonra, pişman olmayı öğreniyor. Asla deyip yaptıkları için değil de asla deyip yapmadıkları için daha büyük pişmanlık duyulacağını öğreniyor.
Önce yaşamayı öğreniyor. Yaşamanın nefes alıp vermekten farklı boyutları olduğunu öğreniyor. Yaşam kalitesi denen bir şey olduğunu öğreniyor. Yaşam içindeki duyguları öğreniyor. Gülmeyi, ağlamayı, neşeyi, coşkuyu, kederi, korkuyu, kıskançlığı öğreniyor. Sonra bir gün gerçek bir ölüm yaşadığında ve iliklerine kadar üzüldüğünde ölümü öğreniyor. Ve yeniden yaşamı öğreniyor.
İnsan, önce bebek olmayı, sonra çocuk, ergen ve yetişkin olmayı öğreniyor. Öğreniyor öğreniyor öğreniyor….insan olmayı öğrenmek ise gerçekten zaman alıyor…
Alıntı
Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

İnsan yapığı yanlışlara değil de, yanlış insanlara yaptığı doğrulara üzülüyor…

11064661_10153181859587510_59197076971591888_n[1]

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Sivrisineklerden Evinizde, iş yerinizde, balkonunuzda, bahçenizde hiçbir ZEHİR ve KİMYASAL kullanmadan bunlardan kolayca kurtulabilirsiniz…

11245526_10153219099262707_4793128740632880907_n[1]

Sinek, sivrisinek sezonuna girdik.
Evinizde, iş yerinizde, balkonunuzda, bahçenizde hiçbir ZEHİR ve KİMYASAL kullanmadan bunlardan kolayca kurtulabilirsiniz.
Hem de bir limon 25-30 tane karanfil ile.
Üstelik limon ile karanfilin birleşmesinden ortama mis gibi koku yayılıyor.

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Dondurmalı İrmik Helvası

safe_image[2]

Malzemeler:

  • 500g irmik
  • 1 paket margarin (250g)

Şerbeti için:

  • 2 su bardağı süt
  • 1 su bardağı su
  • 2 su bardağı şeker (Ben 2,5 bardak kullandım, bize biraz tatlı geldi gerçi eşim çok beğendi ama ben çok tatlı sevmediğimden 2 bardak şekerin daha iyi olacağını düşünüyorum. )

Üzeri için:

  • Fıstık

İçi için:

  • Sade dondurma

Süt, su ve şekeri küçük bir tencereye alın, şeker eriyene kadar karıştırarak ısıtın. Kaynamasına gerek yok şeker erise yeterli gelecektir. Sonra ocağı kapatarak irmiği kavurmaya başlayabilirsiniz.

İrmiği rahatça kavurabileceğiniz bir tencereye margarini alın ve eriyene kadar bekleyin. Margarin eridikten sonra irmiği ilave edin, tahta bir kaşık ile irmiğin rengi koyulaşana kadar sürekli karıştırarak kavurun. Helva yapmak aslında çok basit ama kavurma aşaması gerçekten kuvvetli bir kol istiyor. İki kişi iseniz süper arada bırakıp kaçabilirsiniz:) İrmiğin rengi dönüp nefis kokularını saldığında isterseniz küçük bir kaba bir kaşık irmikten alarak üzerine bir kaşık şerbet döküp rengini kontrol edebilirsiniz. Ben açık renk sevmediğimden iyice kavurdum sonra rengi yeterli geldiğinde ilk olarak elinize tencerenin kapağını alarak çok dikkatlice şerbeti dökün. Hemen tencerenin kapağını kapatın, şerbet sıçrayabilir. Daha sonra 6-7 dk kadar karıştırarak koyulaşmasını bekleyin. Ocağı kapatın ve tencerenin de kapağını kapatarak helvanın demlenmesini bekleyin. Helva soğuduktan sonra hatta ılıkken daha çok seviyorum. Karıştırıp küçük bir kaseye streç film sererek, tabanına ve kenarlarına helvadan döşeyin. Ortasına dondurma koyarak, ters çevirin. Üzerini fıstık ile süsleyerek servis yapabilirsiniz.

Ben uzun zaman önce metal kaselerden almıştım, streç film sermeme gerek kalmadan çok rahat bir şekilde içinden düştü. Ama porselen kullanacaksanız dondurma koymadan önce ilk seferinde helvanın rahatça düşüp düşmediğini kontrol etmenizi  öneririm.

Annemin tarifine göre helva yaptığımda irmik hemen şerbeti çeker ve oldukça koyu kıvamlı, tane tane irmikli olurdu. Bu tarif ile irmiğe şerbeti döktüğümüzde bir hayal kırıklığı yaşadık çünkü çorba gibi oldu:) ocağı kapatmadan karıştırınca yavaşta olsa koyulaştığını fark ettik. 6-7 dk sonra kıvama gelmişti. Kısık ateşte yanan ocağı kapatıp helvayı demlendirdik. Annecim kusura bakma ama bu helva da çook güzel oldu:)

alıntı

Yemekte Ne Var ??? kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Dünya Meselelerinden Uzaklaş… Zihnini Boşalt…

11159477_10153246443518118_7748704283513511779_n[1]

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Bi Tık Daha Açsana…

11114760_1020135094678506_7040240076094468874_n[1]

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

İçeceklerinizde Limonlu Naneli Buzlar Kullanın…

11205096_451611035005514_7197027113832261400_n[1]

Malzemeler

  • Limon
  • Nane Yaprakları
  • Su

Hazırlanışı

Buz kalıbınızın içine limon dilimleri ve nane yapraklarını koyun. İster çay isterseniz su ile dondurup tam da bu mevsimde içeceklerinizi soğuk içmek için kullanın 😉 Afiyet Olsun.

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »