Aşağıdaki resme bakın ve size göre daha mutlu olan suratı seçin… Sol beyniniz mi baskın yoksa sağ beyniniz mi?

Aşağıdaki resme bakın ve size göre daha mutlu olan suratı seçin. Daha sonra resmin altında olan açıklamayı okuyun ve böylece hangi tarafa daha yatkın olduğunuzu öğrenin.

hangi-yuz-daha-mutlu[1]
Eğer A’yı seçtiyseniz sol-beyinsiniz
Beynin sol tarafının daha çok mantık, dil ve analitik düşünme gibi görevleri üstlendiği düşünülmektedir. Sol beynin şu alanlarda daha başarılı olduğu söylenir:
Dil
Mantık
Eleştirel düşünme
Sayılar
Muhakeme
Eğer B’yi seçtiyseniz sağ beyinsiniz
Sol beyin- sağ beyin baskınlığı teorisine göre beynin sağ tarafı ifade etmekte ve yaratıcılıkta başarılıdır. Sağ beyinle ilişkisi olduğu düşünülen bazı popüler yetenekler ise şunlardır:
Yüz tanıma
Duyguları gösterme
Müzik
Duyguları anlama
Renk
Hayalgücü
Sezgi
Yaratıcılık

http://filoji.com/size-gore-hangi-surat-daha-mutlu-verdiginiz-cevabin-anlamini-iyi-okuyun/

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. 1 Comment »

Karakteri Oturmuş Gerçek Bir Adamla Hala Büyüyememiş Toy Bir Erkeği Ayırmanızı Sağlayacak 9 Fark

gercek-bir-erkek-david-gandy[1]

 

Daha önce hiç bir erkeğin ya da büyüsüne kendinizi kaptırıp aslında karşınızdaki kişinin tam bir “ezik” olduğunu fark edemediğiniz oldu mu? Onun ne kadar “tatlı” biri olduğunu söylediğinizde arkadaşlarınızın gözleri fal taşı gibi açıldı mı?
Söylediği ve yaptığı tatlı şeylerden ötürü size ne kadar çekici gözükürse gözüksün aslında çocuksu yönü gereğinden fazla olan biriyle ilişkide olabilirsiniz. İşte size sevdiğiniz kişinin gerçek bir adam mı yoksa hala ergenliğin dibinde mi olduğunu gösteren işaretler:

1. Konuşmalarınız

Toy bir erkekse: Bu kişi, basitçe yaşına göre fazla büyümüş bir ergendir ve her zaman zevk aldığı şeylere yönelerek sorumluluktan kaçınır. Siz konuşurken ne söylediğinize dikkat ediyor mu? Dürüstçe konuşmak gerekirse sadece sizi dinliyormuş gibi yapıyor. En sonunda araya girme fırsatını yakalar yakalamaz konuşmayı kendisine döndürmeye çalışır. Sonuçta çekici bir partner gibi gözükmek için kendisini şişirmek ve size bunu empoze etmek için uğraşır. Eğer konuşmaların hepsi tek taraflıysa ve sürekli onunla, onun ilgi alanlarıyla ilgiliyse ya da konu bir şekilde cinselliğe geliyorsa karşınızdaki kişinin tam bir erkek çocuğu olduğunu söylemek kolaydır.
Gerçek bir adamsa: Gerçek bir adam sizin hayatınızla, tecrübelerinizle, ilgi alanlarınızla ve kafedeki garsonun bu sabah adınızı bilerek yanlış söylemesinin sizi kızdırıp üzmesiyle ilgilenir. Yani belki de sonuncusuyla o kadar ilgilenmeyebilir ama kesinlikle sizin gün içinde yaşadığınız endişeleri ve hayallerinizi önemsediğini göstermek için bir efor sarf eder. Onunla olan konuşmalarınız heyecanlıdır, karşılıklı ilham vericidir ve onunla her şeyi konuşabilirsiniz.
2. Dinamiğiniz

Toy bir erkekse: Olgunlaşmamış bir erkeğin en belirleyici özelliklerinden bir tanesi sizinle kurduğu iletişim şeklidir. Sizi manipüle etmeye çalışarak sürekli hatalı olduğunuzu hissettirir ve ilişkinizi ondan daha fazla önemsediğinizde tam bir “ezik” gibi hissedersiniz. Sürekli bir şeyleri tahmin etmeye çalıştığınız bir ilişki dinamiği yaratır. İlişkinin nereye gittiğiyle alakalı hiçbir zaman emin olamazsınız ve her zaman ilişkiyi tanımlamaktan sinsice kaçınır. Sadece arkadaş bile olsanız sanki daha fazlasını istiyormuş gibi davranır ancak buna karşılık verdiğinizde sanki hiç öyle bir şey yapmamış gibi devam eder. Toy biriyse her zaman kontrolde olmak ister ve sizi karanlıkta bırakır. Ne istediğinden hiçbir zaman emin olamaz ancak bir şekilde sizi bağlamayı başarırlar.
Örnek davranış vermek gerekirse: Birkaç gün boyunca sizinle AŞŞŞIRIII bir şekilde ilgilenip sanki dünyadaki tek kız sizmişsiniz gibi hissettirir ancak sonra birkaç haftalığına hiçbir açıklama yapmadan ortadan kaybolur.
Gerçek bir adamsa: Gerçek bir adam her şeyi olduğu gibi söyler. Eğer bir şeyi istiyorsa bunu açıkça belirtir. Randevu randevudur, ilişki içerisinde bir çift gibi olmasını bilir ve arkadaşları da sadece arkadaşlarıdır. Çılgınca kaçan kovalanır taktikleri uygulamaz. Onunla dürüstçe ve açıkça konuşabilirsiniz çünkü bu ilişkiye karşı takındığınız tavra ve duygularınıza saygı duyacağını bilirsiniz. Sadece arkadaşınızsa ya da daha fazlasıysa kesinlikle ne olduğunuza eminsinidir ve onun etrafında hep güvende hissedersiniz çünkü niyetiyle alakalı tahmin oyunu oynamaya gerek yoktur.
3. Olgunluk Seviyesi
Toy bir erkekse: Tek bir kelimeyle, öz güvensizdir. Çocuk gibi olan bir adam kendisini geliştirmekle ve toplumun faydalı bir bireyi olmakla alakadar olmaz. Koltuğunda yayılarak oturup takıldığı dizileri izlerken bir yandan da bir şeyler yemek ister. Salakça şakalara hala güler, saçma programlar izler, beynini ya da vücudunu geliştirecek bir şey yapmayı denemez. Bir şeyin parçası olduğunu hissetmek için etrafını da aynı bu model erkek arkadaşlarıyla kuşatır çünkü tek başına ayakta duracak kadar öz güveni yoktur (Not: öz güveni ukalalıkla karıştırmayın).
Gerçek bir Adamsa: Kendine güvenir. Bir grup arkadaşın onayını almaya ihtiyacı yoktur ve iltifatlarından peşinden koşmaz ya da egosunu tatmin etmek için arayışta olmaz. Çok alçak gönüllüdür ve kendisini pohpohlamak için böbürlenmeyi sevmez. İlgi alanları yaşıyla doğru orantılıdır, hatta belki de yaşının da üzerindedir. Kendisini daha iyi hissetmek için sizi koltuk değneği gibi kullanmaz; sizinle ilgilenir çünkü sizi kendisiyle eşit konumda düşünerek bir şeyler paylaşacağı ve bir şeyler öğreneceği biri olarak görür.
4. Arkadaşları

Toy bir erkekse: Çocuk gibi bir adamla birlikteyseniz, koca bir grup erkek arkadaşla tanıştırılırsınız. Kadınları aşağılayacak şakalar yaparlar ve kadınların yanında küfür etmekten çekinmezler. Onlarla tanışırsanız aklınızda tutacağınız şey şu olmalıdır ki siz oradan ayrılır ayrılmaz sizin hakkınızda konuşmaya başlayacaklardır. Değeriniz onlara göre fiziksel çekicilik oranınıza göre belirlenir, nokta. Toy erkekler sizin zekanız ya da kişiliğinizle ilgilenmez, sadece arkadaşlarına sizin gibi güzel bir kızla birlikte olduğu için hava atmaya çalışır. Bu insanlar 7/24 erkek erkeğe takılmaktan sıkılmazlar.
Gerçek bir adamsa: Gerçek bir adamla ilgili en güzel şeylerden biri etrafını onunla gerçekten ilgilenen insanlarla çevirmesidir. Arkadaşlarından daha üstün olduğunu kanıtlamak için bir ego patlamasına ihtiyacı yoktur ve hobi ve ilgi alanlarının arkadaşlarıyla aynı olmasına gerek yoktur. Gerçek bir adam kendinden emindir ve özgüvenlidir. Bu yüzden doğal olarak aynı kendisi gibi davranan arkadaşlar seçer. Hangi ortamda nasıl davranacağını bilir, kadınlara karşı doğası gereği kibar ve sevecendir.
5. Arkadaşlarınızla İletişim Kurma Şekli

Toy bir erkekse: Çocuk gibi davranan bu kişiyi arkadaşlarınızla konuşurken iyi inceleyin. Konuşmaya gerçekten giriyor mu? Onları tanımak için bir çaba sarf ediyor mu? Eğer toy bir erkekse muhtemelen arkadaşlarınızla tanışmaktan kaçınacaktır çünkü ilişkiyi derinleştirecek özgüveni yoktur. Arkadaşlarınızla iletişim kurarken havalı görünmeye çalışarak bu özgüven eksikliğini belli etmemeye çalışacaktır. Çoğu zaman telefonuyla ilgilenecek, soru sormaktan kaçınacak, sorulan sorulara kısa yanıtlar verecek ve bir türlü iletişim kuramayacaktır.

Gerçek bir adamsa: Gerçek bir adam sizi önemsediğini o kadar belli eder ki sizin etrafınızdaki insanlara da aynı size gösterdiği ilgiyi gösterir. Kendisiyle alakalı dürüstçe ve açıkça konuşur. Aynı zamanda arkadaşlarınız hakkında bir şeyler öğrenmek için samimi bir ilgi gösterir. Gösteriş yapmaya çalışmaz ya da kendisiyle alakalı çok fazla konuşmaz çünkü arkadaşlarınızı tanımaya değer verir ve bunu kendisini iyi biri gibi göstererek sizi etkilemek amacıyla yapmaz. Eğer gerçek bir erkekle birlikteyseniz, tüm arkadaşlarınızın ona bayıldığını ve ondan övgüyle söz ettiğini göreceksiniz.
6. Boş Zamanlarını Geçirme Şekli

Toy bir erkekse: Bu adam hafta sonları ne yapar? İlgi alanlarına uyumak, bira içmek, sipariş ettiği yemekleri yemek (çünkü nasıl yemek yapacağını bilmiyordur), partilemek ve soruları olan kızlarla konuşmak girer. Birçok konsere gider, bir sürü yere seyahat eder, bunları tüm sosyal medya hesaplarında paylaşır ve oyuncaklarına pervasızca para harcar. Belki de üniversite öğrencisi olmamasına rağmen hala sık sık üniversite barlarına gitmeyi tercih eder. Sorumluluk bilinci oluşmamıştır ve gerçeklerden kopuktur.
Gerçek bir adamsa: Bu adam zamanını tutku duyduğu bir şeye yatırmayı tercih eder. Zihnini açan ve onu iyi hissettiren hobilerle ilgilenir. Boş zamanlarını kendini geliştirmek için sunulmuş fırsatlar olarak görür. Belki de fotoğraf çekme becerisini geliştirmeye, egzersiz yapmaya, doğayı keşfetmeye, ya da işini daha fazla öğrenmek için kendi kendine çalışmakla uğraşır. Ayda yılda bir içmek için dışarı çıkar belki de, ancak cumartesi gecesini zil zurna sarhoş olmuş bir şekilde geçirmeye çok uzaktır.
7. Hedefleri

Toy bir erkekse: Asla acelesi yoktur. İster 20 yaşında olsun isterse 30 hala hayali fantezilerine inanmaya devam eder. Hedefleri çok saçmadır ve geleceğini bir türlü kafasında hayal edemez. Tüm bunlar içinse bahanesi anı yaşamaktır.
Gerçek bir adamsa: Çok güçlü bir aciliyet duygusu vardır. Maddi olarak bir ortalaması oluşmuştur ve uzun zamanda gerçekleştirebileceği hedefleri vardır. Hayattan ne istediğini bilir ve bunu nasıl elde edeceğini daha da iyi bilir. Tutkuludur ve ayakları yere sağlam basar. Gerçeklerle hayalleri nasıl dengede tutacağını iyi bilir ve hedeflerini gerçekleştirmek için çok çalışır.
8. Yemek ve Alkol

Toy bir erkekse: Yeme alışkanlıkları da çok büyük ipuçları verir. Günün hangi saatinde ne tükettiğine dikkat edin. Öğle yemeğinde barda içki içiyor mu? Gündüz içmek onun için normal bir hadise mi? Doğru düzgün bir yemek pişirebiliyor mu? Çocuksu bir erkek içmeyi sever ve içmek için her türlü bahaneyi kullanır. Sürekli olarak “sen yapınca tadı daha güzel oluyor” mottosunu kullanarak yaşar.
Gerçek bir adamsa: Bu adam iyi gözükmek ve iyi hissetmek ister. İçki içmenin büyük bir hayranı değildir ancak içtiğinde asla fazla kaçırmaz ya da sadece akşam yemeği sırasında içer. Gün içinde içmek için çok meşguldür ve bunu gereksiz görür. Çok becerikli olmasa dahi kahvaltı hazırlamayı ve yemek yapmayı bilir, hatta bazen sizi kendi hazırladığı kahvaltılar ve yemeklerle şımartabilir bile!

9. Telefon

Toy bir erkekse: Gizliden telefonuna bakmaya çalışmayın ya da göz gezdirmeyin (bu çok şüphe çeker ve klişedir) ancak telefonunu nasıl kullandığına dikkat edin. Ne sıklıkla mesaj yazıyor? Göz gezdirdiğinde ekranda rastgele çıkan isimlere rastlıyor musunuz? Birçok kıza “sadece arkadaşız” diyerek mesaj atıyor mu? Onunla birlikteyken ilgisini nereye verdiğine dikkat edin ve deneme amacıyla telefonunu elinize alın. Telefonunu elinize aldığınızda panikle ve sinirle geri almaya çalışabilir. Ayrıca telefon modelinin en yeni ve pahalı modellerden biri olması onun için önemlidir. Bu tür erkekler her zaman bir sürü kızla konuşma ihtiyacı içinde olurlar ve hep bir sonrakinin peşindedirler.
Gerçek bir Adamsa: Telefonunu hiç umursamaz. Uzun yıllar boyu eski model bir telefon kullanabilir ve bundan asla gocunmaz. Telefon modeliyle hava atmayı saçma bulur. Ona göre bu sadece insanlarla iletişim halinde kalmak, randevuları ayarlamak, genellikle size tatlı mesajlar yollamak ya da gündemi takip etmek için kullandığı bir plastik parçasıdır. Teknoloji ve sosyal medyanın esiri değildir ve telefonunu sadece insanlarla bağlantı kurmak için kullanılan basit bir alet olarak görür. En son görüşülenler listesinin başında, tanınmamış numaralar ya da kişiler değil hep kendinizi görürsünüz.
Yukarıdaki maddelerin çoğunu karşınızdaki erkekte gözlemliyorsanız gerçekten şansılısınız. Çünkü karakteri oturmuş gerçek bir adamla karşı karşıyasınız.

http://filoji.com/karakteri-oturmus-gercek-bir-adamla-hala-buyuyememis-toy-bir-erkegi-ayirmanizi-saglayacak-9-fark/

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. 1 Comment »

Gözüne ilk çarpan renk hangisi?

ilk-gordugun[1]

 

YEŞİL RENGİ SEÇTİYSEN; İYİMSER: Sen hayatı seven ve hayatın tadını çıkaran bir insansın. Çünkü yaşamın kısa ve sana verilmiş bir armağan olduğunun farkındasın…

TURUNCU/KIRMIZI RENGİ SEÇTİYSEN; FEDAKAR: Sen fedakar, cömert ve dürüst bir insansın. Hayatı doğru bir şekilde kimsenin kalbini kırmadan yaşıyorsun…

MOR RENGİ SEÇTİYSEN; CESUR: Sen cesur ve ne istediğini bilen bir insansın. Hayatta seni yolundan edebilecek bir şey yok.

SARI RENGİ SEÇTİYSEN; DÜRÜST: Sen dürüst, güvenilir ve kararlı bir insansın. Hayatında yalana ve nefrete yer yok. Ayrıca her zaman inandığı şeyler uğruna savaşan, yolundan şaşmayan birisin…

kAYNAK: BAYKUSH

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Pers imparatorunun basveziri Buzur Mehir tarafindan 1400 yil once tasarlanan tavla oyunu, dunyanin en populer oyunlarindan biridir.

red-color-home-decorating-ideas-15[1]

HAYAT NEDİR?
Eski zamanlarda Hint Imparatoru, satranc oyununu yaninda bir mektup ile hediye olarak Pers İmparatoruna gondermistir.
Mektubunda oyunla ilgili hic bir aciklama yapmazken soyle bir mesaj yazmistir;
*’Kim daha cok dusunuyor, Kim daha iyi biliyor, Kim daha ileriyi goruyorsa O kazanir. Iste hayat budur…’*
Pers Imparatoru donemin en alim veziri olan Buzur Mehir ile bu mesaji paylasarak, ondan oyunu cozmesi ve kendisinin de karsilik olarak Hint
Imparatoruna hediye edilmek uzere baska bir oyun icat etmesini ister. Vezir haftalarca calistiktan sonra gonderilen satrancin her tas hareketini
ve oyunu cozer, daha sonra da on gunde tavlayi icad eder ve imparatora sunar.
Pers imparatorunun basveziri Buzur Mehir tarafindan 1400 yil once tasarlanan tavla oyunu, dunyanin en populer oyunlarindan biridir.
Zaman kavramindan alinan ilhamla tasarlanan oyunun zamana boylesine direnmesi son derece etkileyici.
– Senenin birligi olarak tavla bir tanedir;
– 4 kosesi 4 mevsimi,
– tavlanin icindeki karsilikli 6’sar hane 12 ayi,
– pullarin toplami ayin 30 gununu,
– siyah-beyaz pullar gece ve gunduzu,
– karsilikli 12’ser hane gunun 24 saatini simgeler…
Hint Imparatoruna satranca karşılık olmak üzere tasarlanan tavla oyunuyla birlikte gonderilmek uzere soyle bir mesaj hazirlanir :
*’Evet, Kim daha cok dusunuyor, Kim daha iyi biliyor, Kim daha ileriyi goruyorsa O kazanir. AMA BIRAZ DA SANS GEREKİR. Iste hayat budur…’*
BOL ŞANS………………………….

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Kalbe Dokunan Bir Film: Aile Arasında…

12042_a_936.gif

Çok sıcak, çok içten, kalbe dokunan, güldüren, iki damla gözyaşı da döktüren muhteşem bir film… Bir kere değil, iki kere, üç kere görün…

Not 1: Oyunculuklar müthiş, Demete zaten  bayılırdım burada uzun uzun seyretme imkanı buldum ki gerçekten döktürmüş…

Not 2: Gitmeyen Kalmasın…

Sağlıcakla,

Anette İnselberg

Bu Basit Yöntem Beyninizi Öylesine Geliştirecek Ki Çevrenizdeki Herkes Şaşakalacak

beyin-gelistirme-yontemleri[1]

 

Yeni bir dil öğrenmenin, zihinsel yetiyi geliştirdiği iyi bilinen bir gerçek, peki ya anadilimizdeki kelime dağarcığımızı genişletmenin de beyin gücümüzü arttırdığını söylesek ne derdiniz? Birçoğumuz yeni kelime öğrenme alışkanlığımızı ilkokul yıllarından sonra terk ederiz. Ancak yapılan yeni bir araştırma kelime öğrenmenin kelime dağarcığımızı geliştirmenin yanında bizi daha zeki yaptığını ortaya koydu.

 

Sürekli çalışan hafızamız sandığımızdan çok daha fazla bilgi tutabilir, bu nedenle yeni kelimeler öğrenmek aslında beynimizin bilgi saklama yeteneğini arttırmak için daha fazla yol yaratmasına yardımcı olur. Öğrendiğimiz her yeni kelime uzun süreli belleğimize yerleşir. Bu, bazı açılardan verimsiz gibi gözükse de, aslında durum tam tersi. Beynimiz öğrendiğimiz her yeni kelimeyle çok daha fazla bilgi ilişkilendirmemize izin verir; yani öğrendiğimiz her kelime beynimizin nöral ağını arttırarak kapasite olarak bizi gelişmeye sevk eder. Başka bir deyişle, öğrendiğimiz her kelime bizi gerçek anlamda daha zeki yapmakta.

Zihninizde canlanması açısından öğrenilen her kelimeyi telefon sinyallerini daha geniş alana yaymaya yarayan baz istasyonları olarak düşünebilirsiniz. Bir bölgedeki baz istasyonu sayısı ne kadar fazla ise sinyal çekim gücü o kadar yüksek olacaktır. Tıpkı bu örnekte olduğu gibi hafızamızda kayıtlı kelime sayısı ne kadar fazla olursa beyin kapasitemiz de o oranda daha fazla olacaktır.

Kendinizi ve özellikle beyninizi geliştirmeye önem veren bir bireyseniz, zihin kapasitenizi arttırmak için yeni kelime öğrenme yöntemleri sizin için altın değere sahip olmalıdır. Çünkü yukarıda da bahsettiğimiz gibi kelime dağarcığınızı geliştirmek sizi gözle görülebillir bir şekilde daha zeki yapacak ve bu durum çevreniz tarafından kesinlikle farkedilecektir. Peki bu bahsi edilen yeni kelime öğrenme yolları neler?
Yeni Kelime Öğrenme Yöntemleri – Beyin Geliştirme Jimnastiği
Kelime dağarcığınızın oldukça geniş olduğunu düşünebilirsiniz, ancak bunu her zaman daha da genişletilebilmek sizin elinizde. Yeni kelimeler bulma ve bunların anlamlarını öğrenmeyi alışkanlık haline getirebilirseniz kişisel ve profesyonel yaşamınızda bunun faydalarını çok kısa sürede görmeye başlayacaksınız. Beyin kapasitenizi arttırmak ve zihninizi genişletmek için vücut geliştimecilerin ağır kaldırmasına benzer bir şekilde düzenli olarak kelime ezberleme alıştırmaları yapmak size faydalı olacaktır. Peki ama nasıl?

1. Gördüğünüz yeni kelimelere “gerçekten” dikkat edin
TV izlerken, şarkı dinlerken veya başkalarıyla konuşurken, hemen her gün yeni sözcüklerle karşılaşırız. Yeni bir kelimeyle karşı karşıya kaldığınızda hemen hepimiz kelimenin anlamını bahsi geçen konu ile ilişkilendirerek kendi çıkarımlarımız sonucu bulmaya çalışırız. Oysa ki beyin kapasitemizi geliştirmek istiyorsak bu yanlış bir tutumdur. Yapmamız gereken şey anlamını bilmediğimiz o kelimeyi zihnimize, telefonumuza ya da herhangi bir kağıt parçasına not ederek anlamını araştırmak olmalıdır.

Kendinizi sadece 1-2 hafta bu alıştırmaya zorlarsanız, anlamını bilmediğiniz ve yeni öğrendiniz kelimelerin çokluğu karşısında şoka uğrayabilirsiniz. Çünkü biz insanlar gündelik hayatlarımızda bir çok kelimenin anlamını bilmediğimiz halde “biliyormuş gibi yapma” eğilimdeyiz ve işin kötü tarafı bunun farkına varamamaktayız.
2. Okuyun
Okuma, kelimelere önem verilerek doğru bir şekilde yapılırsa, kelime dağarcığını arttırmak için mükemmel bir yoldur. Hergün bir kaç satır dahi olsa, size ilgi çekici gelmese bile, tam olarak anlamadığınız kelimeleri sorgulamak amacıyla ilginç bir şeyler okumaya çalışın. Bu esnada anlamını bilmediğiniz kelimelerin üzerinde durarak onların anlamlarını öğrenmek için efor sarfedin. Düzenli olarak okumak kelime dağarcığını geliştirme yöntemleri arasında daima kendine zirvelerde yer bulan bir seçenektir.

3. Sözlük Oyunu Oynayın
Sözlük oyunu kelime dağarcığını geliştirmenin en başarılı ve en zevkli yollarından biridir. Bu oyunda ilk olarak her sabah kalktığımızda evde bulunan sözlüğümüzü açıyoruz. Rastgele sayfaları çevirerek anlamını bilmediğiniz 5 farklı kelime buluyoruz ve anlamlarını öğreniyoruz. Sonrasında ki hedefimiz ise yeni öğrendiğimiz bu kelimeleri gün içerisinde ailemizle, arkadaşlarımızla olan diyaloglarımızda bir şekilde kullanmaya çalışmak olacak. Kulağa basit gelsede bu oyun sizi ilk günlerde çok zorlayacaktır. Zaman geçtikçe günlük ezberlediğiniz kelime sayısını arttırabilirsiniz. Bu oyun size çok fazla yeni kelime öğrenmenizi sağlayacağı gibi, sizi öğrendiğiniz kelimeleri günlük konuşmalarınızda da kullanmaya zorlayacağı için hitabet yeteneğinizide farkedilir bir biçimde geliştirecektir.

Sonuç;

Hemen hepsi gayet basit olan yukarıdaki basamakların hepsini düzenli olarak uyguladığınızda sadece 1 ay içerisinde, çevreniz sizdeki değişimi mutlaka fark etmeye başlayacaktır. Çünkü tüm bu yeni kelime öğrenme yöntemleri sonucunda kaçınılmaz olarak geniş bir sözcük dağarcığına sahip olacaksınız ve dolayısıyla konuşma, hitabet yeteneğiniz gelişecek, daha da önemlisi geniş bir zihinsel kapasiteye sahip olmaya başlayarak kendinizi adeta baştan yaratacaksınız.

http://filoji.com/bu-basit-yontem-beyninizi-oylesine-gelistirecek-ki-cevrenizdeki-herkes-sasakalacak/

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »