Yaşadığın bu Yangın, Belkide kurtuluşundur. ÜZÜLME

260404_660_320[1]

 

Soğuk bir kış sabahı sahildeki küçük bir köyden bir balıkçı filosu denize açıldı. Öğleden sonra büyük bir fırtına koptu. Gece olduğunda balıkçı teknelerinden hiçbirisi limana dönememişti.
Bütün gece boyunca eşler, anneler, çocuklar ve sevgililer ellerini açıp, kaybolan sevdiklerini kurtarması için Tanrı’ya yakararak kıyıda dolaştılar.
Bu berbat durumda, bir de kulübelerden birinde yangın çıktı. Hiçbir şeyi kurtarmak mümkün olmadı.
Gün ışırken, herkes sevinçle balıkçı teknelerinin tümünün sapasağlam limana döndüğünü gördü..
Kıyıda ağlayan tek kişi vardı. Yangında evi kül olan kadın..
Kocası karaya çıkarken “Mahvolduk! Evimiz, içindeki her şeyle birlikte yangında kül oldu” diye haykırdı.
Adam karısına sarıldı.. “O yangına şükürler olsun! Gecenin zifiri karanlığında, o müthiş fırtınada, dağ gibi dalgalar arasında, yanan kulübemizin ışığı sayesinde bütün tekneler, yolumuzu bulduk ve salimen dönebildik.”
HAYAT BU
Üzülüyorsun, takma diyorlar,
Kızıyorsun, değmez diyorlar,
Boşveriyorsun gamsız diyorlar.
Konuşuyorsun, muhatap olma diyorlar,
Çekip gidiyorsun, mücadele et diyorlar,
Alttan alıyorsun, tepene çıkardın diyorlar.
Bağırıyorsun, sakin ol diyorlar,
Aklı başında davranıyorsun, bu kadar uslu olunmaz diyorlar..
Ölünce ne diyecekler?
Muhtemelen …ölüm sana yakışmadı.
Normal tabii, dirimizi beğenmediler ki ölümüzü beğensinler !
Neyzen Tevfik demiş ki:
Hayat, çatlak bardaktaki suya benzer…
İçsen de tükenir içmesen de;
Bu yüzden hayattan tat almaya bak…
Çünkü yaşasan da bitecek…,
yaşamasan da…

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Haydi Dikkatinizi Gösterin 10 Saniyede Çocuk Yüzünü Bulun…

imagesBR7NMK72

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Bize Her Gün Bayram Ama Size Sadece 3 Gün :)

19437700_333069403788661_4807941838359415582_n[1]

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

YALNIZ SEKİZ DAKİKAN VAR…

19430027_394766484252772_297817442540038264_n[1]
Hikâyede anlatılan efsaneye göre bir kadın, bir gün kucağındaki çocuğu ile
birlikte bir mağaranın önünden geçerken içeriden gelen bir ses duyar:
“İçeri gir ve ne istersen al, ama en mühim olanı unutma! Ayrıca:
Sen çıktıktan sonra kapının bir daha asla açılmayacağını da dikkate
al… Ancak bu fırsatı kaçırma, ama yine de en mühim şeyi unutma…”
diyor, durmadan ikaz ediyordu.
Kadın mağaraya girer ve büyük bir servetle karşılaşır. Yığınla altın ve mücevherleri görünce
şaşkına döner ve çocuğunu yere bırakarak hemen büyük bir hırsla mücevherleri toplamaya başlar.
Bu sırada o esrarengiz ses yine duyulur:
“Yalnız sekiz dakikan var…”
Sekiz dakika çabuk geçer. Kadın toplamış olduğu kıymetli taşlar
ve altınlarla birlikte mağaranın dışına koşar ve kapı kendiliğinden
kapanır… Bu sırada çocuğunu içerde unutmuş olduğunun farkına varır, ama
iş işten çoktan geçmiştir. Ağlamak, sızlamak, dizini dövmek, saçını-başını yolmak fayda vermez.
Kapı bir kere daha açılmamak üzere kapanmıştır.
Zenginlik uzun sürmez, ama ümitsizlik hep yaşar.
Aynı şey çoğu zaman çoğu insanın başına da gelir.
Bu dünyada yaklaşık 80 senelik ömrümüz vardır ve bir ses daima bize:
“Sakın en mühim şeyi unutma!” der gibidir.
Mühim olan açık, net bir şekilde bellidir, o da: “Ebedi hayatı kazanmak…”tır.
Kaybedilme ve riske sokamayacağımız şeyler:
Manevi değerler, doğru inanç, doğru arkadaş, doğru çevre, doğru aile, hakiki dostlar ve sana ayrılan sınırlı hayattır.
Maalesef biz en mühim şeyleri çoktan unutmuşa benziyoruz…
Muhabbet/ sevgi, sulh/barış, mütevazilik/alçak gönüllülük, mertlik, ihlas/samimiyet…
Alıntı

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »