Tarihi Osmanlı ahşap evleriyle ünlü Taraklı’da bulunan 700 yıllık çınar ağacı büyük ilgi görüyor…
İlçe turizmi açısından tarihi evler kadar ilgi çeken tarihi çınar ağacının büyüklüğünü görenler şaşırıyor. 11 kişi el ele tutuşarak ancak daire içine alınabilen çınar ağacı, belediye tarafından özenle korunuyor.
İyilik bankasına inanırım. Karsılıksız, yürekten verdiğinde bir yerlerden geri döner sana… Er ya da geç iyilik iyiliği, kötülük kötülüğü bulur.
Yeter ki,sen yolundan şaşma, inandığından vazgeçme. Bir de dalkavuklar, kan emiciler, yalakalar var ki, hep vardılar ve hep olacaklar…. Onları es geç, enerjini hiç harcama…
Yüreği açık oynayanlar, gönülden verenler hiçbir zaman kaybetmez. Onların kaybettiklerini düşünenler, sadece yaşamın simülasyonunda gözleri kör olan zavallılardır.
Aret Vartanyan
İnsan zihninin geçmişi bırakmak konusundaki beceriksizliği yada isteksizliği,Tanzan ve Ekido adında, şiddetli yağmurlardan sonra oldukça çamurlu hale gelmiş olan toprak kır yolunda yürüyen iki Zen rahibinin hikayesinde güzel bir şekilde örneklenmektedir…
Bir köyün yakınından geçerlerken,yolun karşı tarafına geçmeye çalışan genç bir kadın görürler.Çamur çok derin olduğu için,kadın üzerindeki ipek kimonoyu berbat etmeden karşı tarafa geçemeyecektir. Tanzan hiç tereddüt kadını kucağına alıp yolun karşı tarafına geçirir.
Sonrasında rahipler sesizce yollarına devam ederler.Beş saat sonra, yaşadıkları tapınağa yaklaşırlarken,Ekido daha fazla kendini tutamayarak Tanzan’a döner.”Neden o kızı yolun karşı tarafına geçirdin?” diye sorar.”Biz rahiplerin bu tür şeyler yapmaması gerekir.” “Ben kızı saatler önce bırakmıştım”der Tanzan “Sen hala taşıyormusun?”
Şimdi birinin sürekli Ekido gibi hoşa gitmeyen olay ve durumları zihinde taşıyarak ve düşünce üstüne düşünce biriktirerek yaşadığını düşünürseniz,gezegendeki insanların çoğunun nasıl yaşadığı ile ilgili fikir edinmiş olursunuz. Zihinlerinde taşıdıkları yükün ağırlığına bakarmısınız?
Eckhart Tolle Varolmanın Güc
Bırakmaya çalıştığımız özelliklerimiz (örneğin, öfke, hoşgörüsüzlük) ya da inançlarımızın (örneğin, yokluk bilinci) tam da bu çabayı gösterdiğimiz dönemde hiç beklenmedik bir şekilde gelip bizi daha da yoğun olarak tekrar yakalaması, içimizde serbest bırakmaya direnç gösteren tarafın (öfkeli kalmak isteyen, yokluk bilincine inanan tarafımız) bu çabamızı fark edip, tamamen gitmeden önce son hamlelerini yapmasıdır…
Biz yolumuza yine de devam edelim…:)
Haddini bilmedikten sonra çok şey bilmek birşeye yaramaz.
[W. Butler]
Malzemeler
6 kişilik
Yapılışı