Çocuk onunla geçireceğiniz zamana bakarak, onu sevip sevmediğinizi bilecektir…

Genç bir adam ceza evini boylamak üzereymiş…. Yargıç onu çocukluğundan beri tanıyormuş ve ünlü bir yazar olan babasıyla da tanışıyormuş. Sulh yargıcı, -“Babanı hatırlıyor musun?” diye sormuş. Bu soruya -“Onu oldukça iyi hatırlıyorum” şeklinde cevap vermiş. Suçlunun vicdanını yoklamaya çalışan yargıç şöyle demiş: -“Mahkum edilmek üzereyken ve şu anda mükemmel bir insan olan babanı düşünürken, onun hakkında net olarak ne hatırladığını anlatır mısın?“ Bir sessizlik olmuş.

Daha sonra yargıç beklenmeyen bir cevap almış; -“Öğüt almak için yanına gittiğimde, yazdığı kitaptan başını kaldırarak bana baktığını ve “Çek git başımdan; çok meşgulüm !” dediğini hatırlıyorum. Ona arkadaşlık etmek için yaklaştığımda bana dönerek “Çek git başımda oğul; bu kitabı bitirmeliyim !” derdi. Sayın yargıcım siz onu büyük bir yazar olarak hatırlarsınız fakat ben onu kaybedilmiş bir arkadaş olarak hatırlıyorum”

Yargıç kendi kendine söylenmiş; -“Yazık ! Kitabı bitirdi ama oğlunu kaybetti ! ”

Siz ister çocuğunuza çok zaman ayırmak arzusunda olun, ister olmayın, çocuk her şeyin farkındadır. Ne onu oyuncağa boğmak, ne bol öpücükle karşılamak, ne eğitim konusunda ona üstün olanaklar hazırlamak, ne de sosyal açıdan her türlü avantajı sağlamak onunla birlikte sevgi ile bütünleşerek geçirilen zamanın yerini doldurabilir. Çocuk onunla geçireceğiniz zamana bakarak, onu sevip sevmediğinizi bilecektir. Bu nedenle anne-babalar, çocuklarına olan sevgilerini onlara zamanlarını vermekle göstermelidirler

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

GÜNÜNE HAKİM OLAMAYAN ÖMRÜNE HAKİM OLAMAZ…

2011’de yapamadıklarına üzülme, 2012 işte sana fırsat…

KENDİNE MEYDAN OKU :)))

ve şunu asla unutma!!!

GÜNÜNE HAKİM OLAMAYAN ÖMRÜNE HAKİM OLAMAZ…

Sevgilerimle

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Sevgili arkadaşlarım, garip bir şey oldu bu sabah. "Listendeki tüm arkadaşlarının adını adresini ve telefon numarasını vereceksin" dedi 3 kişi bana

Başta biraz tırstım, sonra baktım güler yüzlü iyi halliydiler. Verdim ve sizi nasıl bulacaklarını tarif ettim. Kızmadınız değil mi? Sizi ne yapacaklarsa artık.

Beni nerden tanıdıklarını bilmiyorum. Çok samimi davrandılar. Sanki 40 yıldır arkadaşmışız gibi. Bu sabah size doğru yola çıktılar, hazırlıklı olun. Söz verdiler, sizlere çok iyi bakacaklarmış. Onlara inandığım için kızmayın bana, onlara güvendim.

İsimlerini sordum, birinin adı sağlık, ötekinin adı aşk, diğerinin adı ise mutluluk’muş… 2012’de hep sizinle kalacaklarmış….

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Herkese çiçek dağıtıyorum… Günün fotosu…01/01/2012

Günün Fotosu kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Eğer daima cennette olmak istersen, herkesle dost ol, hiç kimsenin kinini yüreğinde tutma!

Eğer daima cennette olmak istersen, herkesle dost ol, hiç kimsenin kinini yüreğinde tutma!

Fazla bir şey isteme ve hiç kimseden de fazla olma!

 Merhem ve mum gibi ol! İğne gibi olma!

Eğer hiç kimseden sana kötülük gelmesini istemiyorsan; kötü söyleyici, kötü öğretici, kötü  düşünceli olma!

Çünkü bir adamı dostlukla anarsan, daima sevinç içinde olursun.

İşte o sevinç cennetin ta kendisidir.

 Eğer bir kimseyi düşmanlıkla anarsan, daima üzüntü içinde olursun.

İşte bu dert de cehennemin ta kendisidir.

Dostlarını andığın vakit gönül bahçen çiçek açar, gül ve fesleğenlerle dolar.

Düşmanları andığın vakit, gönül bahçen, dikenler ve yılanlarla dolar; canın sıkılır, içine pejmürdelik gelir.

Mevlana
Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Sizlere,bolluğun,bereketin simgesi olan,kırmızı keçeden yaptığım narı armağan ediyorum…

 

lalalall lalalal alalalal

Koca bir yıl devrildi, ee takvim de başa çevrildi yılbaşı ömrümden bir sene daha sildi. Dönüp bakıyorum söyle bir arkama nasıl da geçti şu koskoca bir yıl demeden yapamıyorum açıkçası

Yeni yıl hepimize sağlık,mutluluk,huzur,bereket ve bolluk getirsin.. Eski yılın acılarını alarak,neşemize neşe katsın 🙂
Sizlere,bolluğun,bereketin simgesi olan,kırmızı keçeden yaptığım narı armağan ediyorum…

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Bilete bir şey çıkmayınca…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

…Vee yeşil (kalp çakra=kalp gözü, sevgi) geç…Bırak kalp gözüne seni götürsün :)

Meğer balkonuna penceresinden bakarken gördüğüm trafik isiklari ne cok şey anlatıyormuş 🙂

 kırmızıda dur (kök çakra) dur topraklan ve OL,

sarıda (solar pleksus=güven) hazirlan kendine güveni oluşturan,

vee yeşil (kalp çakra=kalp gözü, sevgi) geç. bırak kalp gözüne seni götürsün 🙂

aşk’a, aşk’la 🙂
Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

HER TOHUM İÇİNDE EVRENSEL BİLGİYİ BARINDIRIR…

Yazar: Vladimir Megre
Türkçesi: Koray Karasulu
Sayfa sayısı: 224

Sibiryalı bir işadamı olan Vladimir Megre, 1994 yılında Sibirya’nın tayga ormanlarına doğru ticari bir geziye çıktığında tanıştığı yaşlı bir adam ona “Çınlayan Sedir” ağaçlarıyla ilgili şaşırtıcı bilgiler verdi.

Ama yaşlı adamın torunu olan Anastasya ile tanışmasının hayatının dönüm noktası olacağını nereden bilebilirdi ki.

Sibiryalı Şaman Anastasya’dan öğrendikleriyle çok derin bir dönüşüm yaşayan Megre, tüm ticari planlarını bir yana bırakarak Anastasya’ya verdiği sözü tuttu, Anastasya’nın cömertçe paylaştığı iç görüleri paylaşmak üzere kitaplar yazmaya başladı; daha önce tek bir yazı ya da şiir yazmamasına rağmen.

Bundan sonra olanları Vladimir Megre asla hayal edemezdi. Kitap milyonlarca insana büyük heyecan ve ilham verdi. Hiçbir reklamı yapılmayan Çınlayan Sedir kitapları serisi, kitabı daha bitirmeden bile eşlerine dostlarına alanlar ve kitabı okuyanların çevresindeki insanlara hararetle önermesiyle bir fenomene dönüştü.

Hayatımızın HER boyutunda yaşadığımız ve düşündüğümüz konuları içerdiği için kitabı bir kategoriye koymak mümkün değil. Sağlıklı hamile kalmak ve doğumun öneminden çocuk yetiştirmeye, bireysel ve sosyal sorunların çözümünden bahçıvanlığa, düşüncenin nasıl yarattığından insan hayatının anlamına, megalitik (tarih öncesi çağlara ait) bilimden insanlığın gizlenmiş olan şok edici gerçek tarihine, cinsellikten dine yayılan konuları kapsayan bilgiler her birimizin içinde var olan sınırsız potansiyeli keşfetmemizi sağlıyor.

Bu zihin açıcı ve insanı derinden sarsan kitaplar, elinizden bırakamadığınız sürükleyici bir roman gibi keyifle ve kolaylıkla okunuyor… bir belgesel yapıtın gerçekliğine sahip… ve derin iç görüleri içeriyor.

Bu kitap daha önce okuduğunuz HİÇBİR kitaba benzemiyor.

Okuduktan sonra aynı şeyi siz de başkalarına söyleyeceksiniz…

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Yazı Yaz. Soru sor. Bilgi al. İnsanlarla Tanış. Arkadaş edin. Gül. Eğlen. Ağla. Müzik dinle. Araştır. Fikir sor.

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Yıldızlar 2012 için neler söylüyor? Bugün bakmayacağım da ne zaman bakacağım…

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Şayet bir gün, çaresiz kalırsanız, bir kurtarıcı beklemeyin. Kurtarıcı kendiniz olun!”

 

Şayet bir gün, çaresiz kalırsanız, bir kurtarıcı beklemeyin. Kurtarıcı kendiniz olun!”

— Mustafa Kemal Atatürk

Yeni yılın bu ilk gününde ne olacaksın?

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Akşamdan kalmalara büyük hizmetim… Mis gibi İşkembe çorbası… Buyrun efem…

iskembe çorbasıMALZEMELER:

500 gram dana ya da koyun işkembesi,

2 fincan sirke,

6 diş sarımsak,

1 kaşık yağ,

1 kaşık kırmızıbiber,

tuz,

su.

 

YAPILIŞI:

Temizlenmiş işkembe ve tuz içi su dolu bir tencereye konup, kaynatılır.

• Su kaynayana kadar tencerenin kapağı kapatılmaz. Üstüne bi­riken köpükler kaşıkla alınır.

• Köpükleşme bitince kapak kapatılır. İşkembe pişinceye kadar kaynatılır.

• İşkembeler sudan çıkarılır, doğranır.

• Sirkeye, doğulmuş sarmısak karıştırılır. Kaynayan çorbaya ek­lenip ateşten alınır.

• Bir kaşık yağ eritilir, üzerine kırmızıbiber konulup, karıştırılır.

• Servis yapılırken, üzerine istendiği kadar biberli yağ konulur

Yemekte Ne Var ??? kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

MARİFET MUTLU OLMAK DEĞİL MARİFET : DENGEDE KALMAK

Her sabah aynı enerjiyle uyanmak mümkün mü?

Hayatın içinde ki, problem olarak bize yansıyan gerçeklere rağmen her an mutlu olmak mümkün mü?

Öncelikle şu MUTLU OLMAK olgusunu kendi içinde bir masaya yatıralım isterseniz.

Danışanlarımızla yaptığımız görüşmelerde o denli sık karşılaşıyoruz ki: MUTLU OLAMIYORUM.

Ben de o zaman hemen soruyorum en sinir bozucu halimle:)

NE OLSA KENDİNİ MUTLU HİSSETMİŞ OLACAKTIN?

 

 

Bu soruya herbirimizin verdiği cevap farklı olacaktır. Kişisel özelliklerimiz ve tercihlerimiz bakımından, hepimiz dünyayı farklı pencerelerden görür, farklı beklentilerle algılarız.

 

 

Her insanın hayatı tecrübe etme şekli, bu farklılıkları oluşturur.

 

 

Kimisine göre mutluluk bir YAPMA İŞİDİR.

Ne olsa kendini mutlu hissetmiş olacaktın sorusuna ” uçsuz bucaksız denizlerde sörf yapsam mutlu hissedeceğim” yanıtını verir.

Kimisine göre mutluluk bir BİLME-ANLAMA işidir. Böyle insanlar için kavrayış, sondaki amaç kadar önemli olabilir.

Kimisine göre mutluluk bir ELDE ETME-SAHİP OLMA İŞİDİR. Şu arabayı veya şu insanı elde ettiğimde mutlu olacağım derler.

Kimi insanlar için ise mutluluk diğer insanlarla İLETİŞİM KURMA HALİNDE OLMAKTIR.

Son olarak ele alacağımız insanlar ise HANGİ DURUMDA KENDİNİ İYİ HİSSETMİŞ OLACAKSIN, sorusuna ”…..konusunda OLDUĞUMDA” der.

 

 

Bu soruya verilecek cevaplar, kişinin MUTLU OLMA STRATEJİSİNİ belirler.

 

 

Mutlu olmak bir davranış şeklidir ve her davranışın kendi içinde bir stratejisi verdır.

 

 

Biz kişisel gelişimciler danışanlarımıza, o sinir bozucu sorularımızı ardı ardına sorarken, değişmesini istedikleri davranışın stratejisini belirlemeye çalışırız.

 

 

-MUTLU OLMAK İSTİYORUM.

-NE OLDUĞUNDA KENDİNİ MUTLU HİSSETMİŞ OLACAKTIN?

-ÖZGÜR OLDUĞUMDA.

-NE OLDUĞUNDA ÖZGÜR OLDUĞUNU HİSSEDECEKSİN?

 

 

” BEN ÖZGÜR OLMAK İSTİYORUM” diyen bir insan bunu gerçekleştirmek istiyorsa, ÖZGÜR OLMAnın öncelikle kendi algısındaki yansımasına ve özgür olmaktan ne anladığına bakmalı.

VE algısındaki özgürlük kavramının anlamı, değeri, inançlarındaki yansıması ve kişinin bunu ne kadar istediği ortaya konmalıdır.

 

 

Bu model, BEKLENTİYİ, İSTEĞE DÖNÜŞTÜREN ve KUANTUMSAL YAKLAŞIMI HAREKETE GEÇİREN BİR  ÇALIŞMADIR.

………….

Bazen bir şeyleri gerçekten isteriz. Bununla birlikte isterken, o istediğimize ulaşmak için doğru stratejiyi kuramayız.

Hayallerinizin bir beklentiden öte GERÇEKLERİNİZ OLMASINI İSTİYOR İSENİZ, SİZİ MUTLU EDECEK BU TECRÜBENİN, SİZDEKİ ANLAMINI BULMALI VE ONA ULAŞMAK İÇİN DOĞRU STRATEJİYİ UYGULAMALISINIZ.

 

 

Bazı durumlarda, mutlu olma haline ulaşmak için, birşeyler daha bilmeye, bir şeyler daha yapmaya ve elde etmeye ihtiyacınız olabilir. Doğru hedef belirlendiğinde, doğru bir yol haritası ile KİŞİYİ GERÇEK MUTLULUĞA GÖTÜRECEK DAVRANIŞ artık bilinmiş olur.

 

 

Mutluluk sonda değil, yürünecek yoldadır.

Sondaki duyguya odaklı bir mutluluk, BEKLENTİDEN ÖTE BİR ŞEY DEĞİLDİR.

MUTLULUK BİR DENGE İŞİDİR.

ELİNDEKİ DOĞRU STRATEJİ, KİŞİYİ DENGEDE TUTAN BİR DURUMDUR.

MUTLULUK, GERÇEK İHTİYACIN OLANA YÜRÜDÜĞÜN YOLDA, DOĞRU STRATEJİLERİ KURDUĞUN BİR OLMA HALİDİR.

 

 

Nice mutluluklara SEVGİMLESİNİZ.

 

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »