![17016784_1079614788817450_5353169528116502618_o[2]](https://anetteinselberg.com/wp-content/uploads/2017/03/17016784_1079614788817450_5353169528116502618_o2.jpg?w=488&h=551)
Arapça eski bir kelimedir. Bildiğin hırs, haris, ihtiras, muhteris sözleri buradan türemiştir. Harese şudur evladım. Develere çöl gemileri derler bilersin, bu mübarek hayvan üç hafta yemeden içmeden, aç susuz çölde yürür de yürür, o kadar dayanıklıdır yani. Ama bunların çölde çok sevdikleri bir diken vardır. Gördükleri yerde o dikeni koparır çiğnemeye başlarlar. Keskin diken devenin ağzın da yaralar açar, o yaralardan kan akmaya başlar. Tuzlu kanın tadı dikeninkiyle karışınca bu, devenin daha çok hoşuna gider. Böylece yedikçe kanar, kanadıkça yer, kan kaybından ölür deve. Bunun adı haresedir…
Zülfü Livaneli Huzursuzluk kitabından alınmıştır…









Yorum bırakın