O Kapıdan Çıkarsan…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Gürültü patırtının ortasında sükunetle dolaş;

imagesDJ4TZH6U

Gürültü patırtının ortasında sükunetle dolaş; sessizliğin içinde huzur bulduğunu unutma. Başka türlü davranmak açıkça gerekmedikçe herkesle dost olmaya çalış. Sana bir kötülük yapıldığında verebileceğin en iyi karşılık unutmak olsun. Bağışla ve unut. Ama kimseye teslim olma. İçten ol; telaşsız, kısa ve açık-seçik konuş. Başkalarına da kulak ver. Aptal ve cahil oldukları zaman bile dinle onları; çünkü, Dünya’da herkesin bir öyküsü vardır.

Yalnız planlarının değil, başkalarının da tadını çıkarmaya çalış. İşinle ne kadar küçük olursa olsun ilgilen: hayattaki dayanağın o’dur. Seveceğin bir iş seçersen, yaşamında bir an bile çalışmış olmazsın. İşini öyle sev ki; başarıların, bedenini ve yüreğini güçlendirirken, verdiklerinle de yepyeni hayatlar başlatmış ol

Olduğun gibi görün ve göründüğün gibi ol. Sevmediğin zaman sever gibi yapma. Çevrene önerilerde bulun ama hükmetme. İnsanları yargılarsan onları sevmeye zamanın kalmaz. Ve unutma ki insanlığın yüzyıllardır öğrendikleri, sonsuz uzunlukta bir kumsaldaki tek bir kum taneciğinden daha fazla değildir.

Aşka burun kıvırma sakın; o çöl ortasında yemyeşil bir bahçedir. O bahçeye layık bir bahçıvan olmak için her bitkinin sürekli bakıma ihtiyacı olduğunu unutma.

Kaybetmeyi, ahlaksız bir kazanca tercih et. İlkinin acısı bir an, ötekinin vicdan azabı bir ömür boyu sürer. Bazı idealler o kadar değerlidir ki, o yolda mağlup olman bile zafer sayılır. Bu dünyada bırakacağın en büyük miras dürüstlüktür.

Yılların geçmesine öfkelenme; gençliğe yakışan şeyleri gülümseyerek teslim et geçmişe. Yapamayacağın şeylerin yapabildiklerini engellemesine izin verme. Rüzgârın yönünü değiştiremediğin zaman, yelkenlerini rüzgara göre ayarla. Çünkü dünya karşılaştığın fırtınalarla değil, gemiyi limana getirip getiremediğinle ilgilenir.

Ara sıra isyana yönelecek olsan da hatırla ki, evreni yargılamak imkansızdır. Onun için kavgalarını sürdürürken bile kendi kendinle barış içinde ol.

Hatırlar mısın doğduğun zamanları; sen ağlarken herkes sevinçle gülüşüyorlardı. Öyle bir ömür geçir ki, herkes ağlasın öldüğünde, sen mutlaka gülümse. Sabırlı, şevkatli, bağışlayıcı ol. Eninde sonunda bütün servetin senin. Görmeye çalış ki, bütün pisliğine ve kalleşliğine rağmen dünya insanoğlunun biricik güzel mekanıdır.

Xsentius, M.Ö. IX.yy

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. 1 Comment »

Vallahi Geliyorum…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Niye Beni Hor Kullandın…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Kızların İnanma Oranları…

Hepimiz Biraz Şamanız” Dedirten 17 Adet ve Gelenek

Farkında olsak da, olmasak da kültürümüzün, yaşayışımızın, gelenek ve göreneklerimizin temelinde Şamanizm ve Tengrizm kökenli davranışlar vardır. Günümüzde bu davranışlar batıl olarak nitelendirilse bile, kökenleri araştırıldığında hemen hepsi manaya bürünür.

1. Kurşun Dökmek

Kurşun Dökmek
Kurşun dökme adeti de şamanizm geleneklerindendir. Şamanizm’de buna “kut dökme” denir. Kötü ruhlardan birinin çaldığı kutuyu “talih, saadet unsurunu” geri döndürmek için yapılan bir sihri ayindir.

2. Kırmızı Kurdele

Kırmızı Kurdele
Gelinliğin üzerine bağlanan kırmızı kurdeleler, nişan törenlerinde yüzüklere bağlanan kırmızı kurdeleler, okumaya yeni geçmiş çocukların yakasına takılan kırmızı kurdeleler; hep uğuru ve kısmeti temsil eder.  Ayrıca kötü ruhların şerrinden korunma sağladığına inanılır.

3. Mezar Taşlarımız

Mezar Taşlarımız
Günümüzde toplumda ulu kabul edilen kimselerin ölümlerinden sonra ruhlarından medet ummak ve mezarlarının kutsanışı  şaman geleneğin devamıdır.
Mezarlara taş dikilmesi ve bu taşın sanat eseri haline getirilecek kadar süslenmesi İslam coğrafyasında sadece Anadolu’da görülmektedir.

4. Dilek Tutmak

Dilek Tutmak
Dile tutmak da Şamanizm kökenli bir davranış şeklidir. Tabiat ruhlarının dileklerin gerçekleşmesine aracılık ettiğine inanılır.

5. Köpek Ulumasının Uğursuz Sayılması

Köpek Ulumasının Uğursuz Sayılması
Şamanizm’de köpek bir ruhun yaklaştığını uzaktan acı ulumayla haber verebilmektedir. Sıradan bir kişinin bu ruhu görmesi; onun pek yakında öleceğine işaret sayılır. Anadolu’nun kimi yerlerinde köpek uluması uğursuz sayılmaktadır. Köpeklerin bazı olayları önceden algıladıklarına ve bunu uluyarak anlattıklarına inanılır.

6. Nazar İnancımız

Nazar İnancımız
Anadolu’da halk  arasında “nazar” olgusu çok yaygın bir inanıştır.
Bazı insanların olağandışı özellikleri olduğu ve bakışlarının karşılarındaki kimselere rahatsızlık verdiğine, kötülük getirdiğine inanılır. Bunun önüne geçmek için “nazar boncuğu” “deve boncuğu” “göz boncuğu” vb. takılır. Bu inanış da Şamanizm’den kalmadır.

7. Kullandığımız Kilim Motifleri

Kullandığımız Kilim Motifleri
Eski Türklerde bir Şamanın giysisine yılan,akrep, çıyan, kunduz gibi yabani hayvan şekilleri çizmesinin, bu hayvanları topluluğun yaşam alanlarından uzak tutmaya yardımcı olduğuna inanılır.
Günümüzde Anadolu’da Türkmen köylerinde dokunan halı, kilim, örtü ve perdelere işlenen desenler, giysiler üzerinde kullanılan motifler bu inanıştan  kaynaklanır.

8. Mevlit ve İlahiler

Mevlit ve İlahiler
Şamanlar ayinlerinde davul ve kopuz kullanmışlardır. Müziksiz hayatın ve ayinlerin değişilmez bir parçasıdır. Oysa İslam dininde Kur’an’ın müzikle okunması kesinlikle günahtır. Şaman geleneğinin devamı olarak Anadolu’da Hz.Muhammed’in Hz.Ali’nin hayatları müzikle okunmaktadır
Mevlit ve İlahiler sadece Anadolu’da uygulanan müzikli anlatımlardır. İslam dininde ölünün ardından mevlit merasimi diye bir uygulama yoktur.

Osmanlı tarihinde ilk Mevlit, kuruluştan on yıl kadar sonra Bursalı bir fırıncı ustası olan Süleyman Çelebi tarafından yazılmıştır.

9. Su İçerken Kafanın Elle Desteklenmesi

Su İçerken Kafanın Elle Desteklenmesi
Bu da bir Şaman geleneği kalıntısıdır. Şöyle ki, su içerken insan akli başından kaçabilir diye kafa elle tutulurmuş.

10. Mezarlardaki Küçük Suluklar

Mezarlardaki Küçük Suluklar
Mezarların ayak ucunda bulunan küçük suluklar; ruhların susadıkları zaman kalkıp oradan su içmeleri inancına dayanır. Ayrıca kuşların, böceklerin o suluklardan su içmesinin, ölmüş kişinin ruhuna fayda edeceğine inanılır.
Not: Şaman kültüründe, ayinlerde kullanılan yardımcı ruhlar, kuş biçiminde tasvir edilmişlerdir. Kuş biçiminde düşünülen bu ruhlar Şamanlara, gökyüzüne yapacakları yolculukta yardımcı olmaktadır.

11. Yukarıda Allah Var

Yukarıda Allah Var
Tengrizm inancından kalmıştır. Bu anlayıştan dolayı dua ya da işaret ederken eller gökyüzüne açılır.

12. Sağ Ayak

Sağ Ayak
Kapıdan çıkarken sağ ayağın önde olması da Şaman kültüründen kalma bir ritüeldir. Sol ayakla geçmenin kişiye uğursuzluk getireceğine inanılır.

13. Su Dökerek Uğurlama

Su Dökerek Uğurlama
Şaman kültüründeki suyun kutsallığı olgusunun doğurduğu adettir. Su berekettir, kutsaldır. “Su gibi çabuk dön, ak geri gel, ak çabuk, kazasız belasız git” demek için su dökülür gidenin arkasından.

14. Türbelere, Ağaçlara, Çalılara Bez ve Çaput Bağlamak

Türbelere, Ağaçlara, Çalılara Bez ve Çaput Bağlamak
Şamanizm inancında dilek dileme şekli. Küçük kumaş parçaları genel olarak ağaçlara çok önem verildiğinden ve yaşamın sembolü kabul edildiğinden ve yaşam üzerinde muazzam etkileri olduğu düşünüldüğünden, bunların dallarına bağlanır ve dileğin gerçekleşmesi beklenir.
Günümüz Türkiye’sinde bu eski gelenek halen devam etmektedir. Temelinde ise doğadaki her varlığın bir ruhu olduğu inancı yatmaktadır.

15. Tahtaya Vurmak

Tahtaya Vurmak
Eski Türkler göçebe oldukları için, daha önce girmedikleri ormanlara girerken, ormandaki kötü ruhları kovmak için ağaçlara vurup bağırarak gürültü çıkarırlarmış. Bu davranış aynı zamanda doğa ruhlarına kötü olayları haber verip, onlardan korunma dilemek amaçlıdır. Tahtaya vurma adeti, sadece Türk kültüründe değil bir çok Avrupa kültüründe de vardır.

16. Ölünün Ardından Belirli Aralıklarla Toplanmak

Ölünün Ardından Belirli Aralıklarla Toplanmak
Birisi öldükten sonra evinde toplanıp dua okumak, bu toplanma işini 7, 21, 40 günde bir tekrarlamak gibi eylemler de Şaman kültüründen kalmadır.
Eski Türk inanışına göre ruh fiziki bedenini 40 gün sonra terk etmektedir. Vefat edenin “40’ın çıkması” deyimi vardır. Şamanizm’de ölen kişinin ruhu evi terk etsin, göğe yolculuğuna başlasın, öteki ruhlar doluşmasın diye insanlar ölen kişinin evinde toplanıp ayin yapar, yas tutarlar.

17. Çocuklara Doğadan Esinlenen İsimler Koymak

Çocuklara Doğadan Esinlenen İsimler Koymak
Orta Asya Toplulukları (Eski Türkler) doğada bazı gizli kuvvetlerin varlığına inanmışlardır. Tabiat güçlerine itikad, hemen hemen bütün halk dinlerinde mevcuttur. Fiziki çevrede bulunan dağ, deniz, ırmak, ateş, fırtına, gök gürültüsü, ay, güneş, yıldızlar gibi tabiat şekillerine ve olaylarına karşı hayret ve korkuyla karışık bir saygı hissi eskiden beri olmuştur. Çocuklarımıza verdiğimiz isimlerin birçoğu da bu derin bağlardan kaynaklanmaktadır.
kaynak: onedion.com

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Bir kapı kapandıysa, vardır bir sebebi

Bir kapı kapandıysa, vardır bir sebebi

Ya başka bir kapı açılmıştır ya da bir süre sonra açılacaktır o kapı

Ya da açılması için senin bir şeyler yapman, biraz çaba göstermen, biraz değişmen gerekiyordur; çünkü bu halinle geçemezsin o kapıdan.

O halde ya başka kapıya bakacaksın ya sabredeceksin ya da kendine biraz çeki düzen vereceksin demektir.

Kapıyı yumruklamayla ya da pes edip kapının önünde çiz çökmekle, yığılıp kalmakla, yerinde durup isteklerde bulunmakla hiçbir kapı açılmaz…

Hatta belki de kapı kapalı veya kilitli değildir, kapalı gören senin hep aldanmalara maruz kalan dünyasal gözlerin… Görünüşe aldanma, hele bir it, bir yokla kapıyı, bir açma hamlesinde bulun bakalım ne olacak?

O halde üstteki her olasılığı göz önünde bulundurarak gözlemle ve harekete geç!

Korkma, iyiniyetli, cesur olan ve çaba sarfeden için kaybedecek hiçbir şey yoktur, ama daima kazanacak çok şey vardır!…

Alpaslan Salt

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Doğduğunuz ay hastalığınızı belirliyor!

AA8pUqB[1]

Dikkat! ABD’li uzmanlara göre doğduğunuz ay, aynı zamanda gelecekte ne gibi hastalıklara yatkın olacağınızı da belirliyor!

ABD’li uzmanlara göre, bunun en büyük nedeninin başında bebeklerin çevreye karşı aşırı hassas olması yatıyor.Hamilelikte maruz kalınan virüsler, bakteriler de diğer bir neden.

Grip mevsiminde doğan bir bebek, grip virüsleriyle dolu bir çevreyle karşılaşıyor; yazın doğan bir bebekse polenlerle, daha hassas olduğu erken bir dönemde tanışıyor.

Uzmanlar hangi ayda hangi hastalık riskinin arttığını şu listeyle açıkladılar:

OCAK Alzheimer, şizofreni ve solunum yolları rahatsızlığı

ŞUBAT Alzheimer, şizofreni, manik depresyon ve sara

MART Alzheimer, şizofreni, otizm, uyku bozukluğu, manik depresyon ve sara

NİSAN Lösemi, disleksi, öğrenme bozuklukları, parkinson, manik depresyon ve motor nöron hastalığı

MAYIS Disleksi, öğrenme bozuklukları, motor nöron hastalığı ve parkinson

HAZİRAN Diyabet, öğrenme bozuklukları, motor nöron hastalığı ve çölyak hastalığı

TEMMUZ Diyabet, çölyak hastalığı, disleksi ve öğrenme bozuklukları

AĞUSTOS Diyabet, çölyak hastalığı ve otizm

EYLÜL Dikkat eksikliği, hiperaktivite sendromu ve astım

EKİM Astım ve egzema

KASIM Astım ve egzema

ARALIK Respiratuvar sinsitiyal virüs enfeksiyonu

kaynak: msn

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Zayıflasam Güzel Kızım…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Ne para, ne pul, ne aşk, ilişkiler de en önemli şey, KAFALARIN VE HOBİLERİN uyuşması…

1621874_523814164398237_1388271705_n[1]

 

Ne para, ne pul, ne aşk, ilişkiler de en önemli şey, KAFALARIN VE HOBİLERİN  uyuşması…
A.I.

Çalakalem Laflarım... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

İşte uyku şekline göre seks hayatınız!

AA8lNs3[1]

YÜZÜSTÜ-Kişilik profili: Bu erkek kontrolü elinde tutmaktan hoşlanıyor. ‘Uyuma Pozisyonları: Vücudun Gece Dili’ (Sleep Positions: The Night Language of the Body) kitabının yazarı Dr. Samuel Dunkell “Uyuyor olsa da kontrol etme beklentisi hiçbir zaman kaybolmaz. Yatağı tüm vücuduyla kaplaması, bulunduğu yeri kontrol altında tutmak istemesinden kaynaklanır” diyor.

Bu duruş, aynı sebeplerden dolayı, onun iradesinin ne kadar güçlü olduğunu da gösterir. ‘Başarının İşaretleri: Vücut Dilini Okuma Rehberi’ (Success Signais: A Guide to Reading Body Language) kitabının yazarı Patti Wood ise “Bu erkekler genelde hedefe kilitlenmiş bir şekilde hareket ederler” diye ekliyor…

Arzuladığı seks: Yüzüstü yatan erkek gelenekçi olduğundan değişikliklerden hoşlanmayabilir. Bu yüzden, ikinizin de sevdiği pozisyona sadık kalır. Sıradanlıktan kurtulmak için arada sırada değişik şeyler yapmayı teklif edin ya da hiç beklemediği bir anda onu öpmeye başlayın…

SIRTÜSTÜ-Kişilik profili: Vücudunu bu şekilde açık tutması kendine olan güveninin ve iyimserliğinin işaretidir. Wood’a göre bu yatış pozisyonuyla vücudunun hassas noktalarını ortaya çıkartarak bilinçaltından kendisine ne kadar güvendiğinin sinyallerini yolluyor…

Kollarını ve ellerini nereye koyduğuna dikkat edin. Kral pozisyonu olarak bilinen kollarını başının arkasına koyma pozisyonu ise kibirli bir kişiliğe işaret edebilir. Dr. Dunkell “Sırtüstü uyuyan insanlar genelde çok sosyaldirler ve hep ilgi odağı olmak isterler” diyor ve ekliyor: “Dolayısıyla bu şekilde uyumasının arkasında kendisini ön planda tutma çabası vardır.”

Arzuladığı seks: Enerjik ve yoğun. Misyoner türü klasik pozisyonlar. Wood bununla ilgili de “Karşınızda kontrolü elinde tutmak isteyen bir erkek var” yorumunu yapıyor…

YAN-Kişilik profili: En sık rastlanılan pozisyon. Bu şekilde yatarken horlayan erkekler, rahat oldukları kadar uzlaşması kolay insanlardır da. Dr Dunkell, yan yatmanın en esnek pozisyonlardan biri olduğunu söylüyor ve hem sağa hem sol tarara yatan erkeklerin sırtüstü pozisyonda da rahat ettiğini ekliyor…

Bacaklarını cenin pozisyonunda karnına çekmesi, onun ne kadar duygusal ve rahatlık arayan bir erkek olduğunu gösterir. Ayrıca bu şekilde vücuda rahatlatıcı sinyaller gönderilir…

Arzuladığı seks: Pozitif biri olması, ön sevişmeyi sevdiğinin işaretidir. Uzun ve tutkulu bir şekilde öpüşmeniz onu harekete geçirecektir.

kaynak: msn

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Meditasyon’la Uçuyorum… Günün Fotosu… 21/01/2015

Günün Fotosu kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Nezle Mevsiminde Şifalı Bitkiler Bizi Koruyor!

Rhinovirüsler denilen bir virüs türünün neden olduğu ve acil tedavi gerektirmeyen, fakat insan bedeni üzerinde yaptığı halsizlik, burun akıntısı, ateş gibi belirtilerle vücudumuzu yoran bir hastalıktır.

Sonbaharla beraber soğuklar kapımızı çalarken nezle ve grip bizleri rahatsız etmeye başladı bile. Bitkisel tedavilere başlamadan önce nezle ve gribi birbirinden ayıralım isterseniz. Halk arasında, nezle ile grip rahatsızlığı, hep karıştırılır. Nezle hafif, grip ağır atlatılmakla beraber, nezlenin belirtileri; baş ağrısı, hafif ateş, sık sık hapşırma, burun akması şeklindeyken, grip; titreme, yüksek ateş, kaslarda meydana gelen ağrı, boğazda ve ağız içinde kuruluk, öksürük, baş ağrısı ve yataktan kalkılamayacak derecede bitkinlik ile kendini gösterir.

Nezle, yatak istirahatine gerek duyulmadan, 2-3 gün içerisinde atlatılabilmekle beraber eğer aşağıdaki bitkisel tavsiyelere uyarsanız çok daha çabuk ve az yorgunlukla nezleyi atlatabilirsiniz:

bir adet portakal kabuğu
bir adet elma kabuğu
bir adet mandalina kabuğu
bir adet limon kabuğu
üç dal maydanoz
üç adet çubuk tarçın
on adet kuşburnu
1 lt suya yukarıdaki tüm malzemeleri koyun, 5 dakika boyunca kaynattıktan sonra ocaktan alın ve 15 dakika dinlenmeye bırakın. Gün içerisinde taze olarak için.

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Olay var, kazancı yüksek, bedeli ağırdır…

Vizesiz gidebileceğiniz 7 şehir

Yarıyıl tatiline sayılı günler kaldı. Henüz bir tatil hazırlığınız ya da planınız yoksa da telaşlanmayın. Dilediğinizde çantanızı alıp vizesiz yurtdışı tatiline çıkabileceğiniz 7 farklı adres sizi bekliyor.

ÜSKÜP- MAKEDONYA

500 yıllık Türk hâkimiyetinin izlerini üzerinde taşıyan şehir tarih ve doğa güzellikleri ile öne çıkıyor. Üsküp’te kendinizi Türkiye’de hissedebilirsiniz. Tarihle doğayı bir arada yaşamak isteyenler için ideal bir tatil adresi olan Üsküp birçok kültürel etkinlik için de önemli bir merkez. © Hürriyet Kelebek tarafından sağlanmıştır

Nasıl gidilir: Ocak sonunda İstanbul’dan Üsküp’e direkt uçuşların gidiş-dönüş bilet fiyatı THY’de 303 TL. Pegasus – THY ortak uçuşlarında ise  360 TL’den başlıyor.Ne yenir: İçerisine siyah erik konulan yahni, çeşitli baharatlarla sunulan çemensiz kuru et ve sütlü tatlı kaymaçina

KAZABLANKA- FAS

Fas’ın Atlantik Okyanusu kıyısındaki kenti Kazablanka; bir filmden daha fazlasını sizlere canlı canlı görebilme fırsatı sunuyor. Filmin bir çok sahnesinde geçen Rick’s Cafe’ye giderek o sahnelerin içine girebilir, kışın bu soğuk ayında okyanus kıyısında sıcak günler geçirebilirsiniz. Şehre damgasını vuran 2’inci Hasan Cami ve türbesi, surlar içindeki eski pazar Medina, Arap ve Fas kültürünün en otantik adresi Quartier Habous görülmesi gereken yerler arasında yer alıyor. Otantik yemeğin tek adresi La Fibule. © Hürriyet Kelebek tarafından sağlanmıştır

Nasıl gidilir: Ocak sonunda İstanbul’dan Kazablanka’ya gidiş-dönüş Alitalia- Air France ortak uçuşlarında 865 TL, Royal Air Maroc’da ise 1217 TL. Ne yenir: Şehriye ve nohutlu Fas çorbası, haşlanmış çok ince bulgurun üzerine sebze, tavuk veya et konulan Kuskus ve özel bir seremoniyle sunulan Fas’ın ulusal içeceği nane çayı.

SARAYBOSNA-BOSNA HERSEK

Bosna-Hersek, kültürel olduğu kadar coğrafi yakınlığıyla cazip bir tatil alternatifi. Hem Doğu’dan hem de batıdan izler taşıyan Bosna Hersek’te şehrin kalbinin attığı yer olan Osmanlı’dan yadigar Başçarşı, Mimar Sinan’ın Bosna’daki eseri Gazi Hüsrev Bey Cami, yine bir Osmanlı yapısı Ay Saati ve çok iyi korunmuş Osmanlı köyü Poçitel görülmesi gereken önemli yerlerden. Bosna savaşında kullanılan ve şehrin tüm ihtiyaçlarının karşılandığı tüneller, 16’ıncı yüzyılda Mimar Hayruddin tarafından yapılan Mostar Köprüsü ve I. Dünya Savaşı’nı başlatan olayın yaşandığı Latin Köprüsü görülmesi gereken tarihi ve turistik mekânlar. © Hürriyet Kelebek tarafından sağlanmıştır

Nasıl gidilir: Ocak sonunda İstanbul’dan Saraybosna’ya direkt uçuşların gidiş-dönüş THY 365 TL, AirSerbia’da 391 TL’den başlıyor.Ne yenir: Tavuklu, bamyalı, terbiyeli Begova çorbası, dev boyutlardaki yassı köftelerden Pleskavica ve dünyaca ünlü Boşnak böreği.

TAHRAN-İRAN

Görkemli sarayları, nadide eserler barındıran müzeleri, büyük meydanları, çok sayıda park ve bahçeleri olan Tahran,  Fars kültürü ve sanatına dair birçok örnek sunuyor.Havaalanının yakınında bulunan Azadi Anıtı ile geziye başlayabilirsiniz. Anıtın içerisinde İran üretimi çini ve cam sanatı ürünlerinin sergilendiği salonlar ve şehrin büyük bir bölümünü görebileceğiniz seyir pencereleri bulunuyor. Lale parkının kuzeyindeki Ulusal Halı Müzesi’nde ünlü İran halılarından en seçme örnekleri sergileniyor. Şah döneminden kalma Gülistan Sarayı, Bazar-ı Bozorg (Kapalı Çarşı), Şeyh Abdulazim’in türbe ve camisi İran kültürünü tanımak amacıyla muhakkak gezilmesi gereken yerler arasında. © Hürriyet Kelebek tarafından sağlanmıştır

Nasıl gidilir: Ocak sonunda İstanbul’dan Tahran’a direkt uçuşların gidiş-dönüş bilet fiyatı Pegasus’ta 486TL , Atlasjet’te ise 520 TL’den başlıyor.Ne yenir: Yoğurdun içerisine önceden haşlanmış nohut, fasulye, ıspanak katılarak yapılan Azeri çorbası Ash-e Doogh, satırla kıyılan etlerin safranla pişirilmesiyle sunulan çelo kebap, ceviz, bal ve tarçınla yapılan İran Kurabiyesi.

BATUM- GÜRCİSTAN

Yemyeşil dağlar ile kilometrelerce uzayıp giden bir kumsal arasında kurulu Batum’a pasaportunuz olmasa dahi kimlikle Artvin’den yürüyerek geçebilirsiniz.  Son yıllarda eğlence ve gece hayatıyla dikkatleri çeken Batum, doğa, tarih, sanat ve lezzet gibi alanlarda da farklı alternatifler sunuyor. Şehrin sakin ve huzurlu havası, ucuzluğu ve insanların yardımseverliği tatil için Batum’u cazip kılan özellikler arasında yer alıyor. Ayrıca dünyanın en büyük ve en önemli botanik parklarından biri de Batum’da mutlaka görülmesi gerekenler arasında yer alıyor. © Hürriyet Kelebek tarafından sağlanmıştır

Nasıl gidilir: Ocak sonunda İstanbul’dan Batum’a direkt uçuşlar gidiş-dönüş THY 470 TL’den başlıyor.Ne yenir: İçerisinde et, domates, sebze, pirinç bulunan harço çorbası, karadeniz pidesine benzeyen peynirli haçapuri ve içerisine bal ve ceviz doldurulan fırınlanmış elma tatlısı.

MONACO VİLLE- MONAKO

Akdeniz’e kıyısı olan Fransa’nın bağımsız şehir devleti Monako Prensliği gezginlere ilginç deneyimler vaat ediyor. Eğlence, konaklama ve gece hayatında farklı gelir düzeyleri için geniş alternatifler sunan Monaco, lüks ve konforlu spa programlarıyla sağlık ve güzellik peşinde koşunlar için de önemli bir merkez. Prens 1. Albert tarafından inşa ettirilen Oceanographic Müzesi ve akvaryum uğranılacak yerler arasında.  . © Hürriyet Kelebek tarafından sağlanmıştır

Nasıl gidilir: Ocak sonunda İstanbul’dan Monako’ya uçuşların gidiş-dönüş bilet fiyatları Air France-HeliAir Monaco ortak uçuşlarında bin 385 TL’den başlıyor. Daha ucuz bir yolculuk içinse Monako’ya 1 saat uzaklıktaki Nice şehrine İstanbul’dan Lufthansa- Swiss ortak uçuşunda 469 TL’den başlayan fiyatlarla gidebilirsiniz.Ne yenir: Pirinç ve balkabağı ile doldurulmuş hamurla hazırlanan barbagiuan, domates sosunda pişirilmiş morina yemeği socca ve ünlü Akdeniz şarapları.

MOSKOVA- RUSYA

Komünizm’in izlerini modern hayat ile birleştiren bir kent. Tarihe tanıklık etmiş Kızıl Meydan, 19 metre yükseklikteki kırmızı duvarlarla çevrelenen Kremlin Sarayı, Saint Basile Katedrali, Lenin’in mozolesi ve Nâzım’ın mezarı, her istasyonu bir müze olan metro, tematik müzeleri… © Hürriyet Kelebek tarafından sağlanmıştır

Nasıl gidilir: Ocak sonunda İstanbul’dan Moskova’ya direkt uçuşların gidiş-dönüş bilet fiyatı Pegasus-TransaeroAirlines ortak uçuşlarında 369TL, AirSerbia’da 430 TL, THY’de 598 TL’den başlıyor.Ne yenir: Baharatlı et ya da balık katılarak yapılan Solyanka çorbası, tavuk göğsünün içerisine sarımsak ve tereyağı konularak yapılan Kotleti Po Kieveski ve kekin içerisine krema ve meyve püresi katılarak yapılan Şarlota tatlısı.

kaynak: msn seyahat

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »