Kendimi mıknatıs bir gibi düşünürsem, mıknatısın bir çekim gücü vardır. Çekim yasasına görede en çok neyi düşünürseniz onu kendinize çekersiniz. Düşünceler nesnelere dönüşür. Bir düşünceyi tekrar tekrar düşünürseniz düşüncenin etrafa yaydığı frekanslar istediğiniz şeyi size çekecektir. Önemli olan frekansı uygun temele oturtmaktır.
Sorun şu çoğu insan başlarına gelmesini istemediği şeyleri düşünür.
İstediğiniz bir şeye bakıp evet dediğinizde çekim yasası bu düşünceyi harekete geçirir ve önünüze getirir. Tabiî ki bu istemediğiniz şeyi de düşündüğünüzde aynı yasa gereği onu da önünüze getirir.
Olmasını istemediğiniz , korktuğunuz, endişelendiğiniz şeylere asla odaklanmayın. İstediğiniz şeylere odaklanın. Siz bir mıknatıssınız ve çekim yasasıyla kendinize çekersiniz. Pozitif olursak pozitif olay ve kişileri kendinize çekersiniz, negatif olursak negatif olay ve kişileri çekeriz.
En çok hasta olan hastalıklardan en çok bahsedenlerdir. En çok bolluk içinde olanda en çok bolluktan bahsedenlerdir.
Kuantum fiziği bu keşfi işaret ediyor. Akıl olmadan bir evren düşünemezsiniz. Aslında algılanan her şeyi akıl şekillendirir.
2 şeyden uzak durun.
Yapıcı düşünce olumsuz düşünceden bin kat üstündür.
Düşüncelerinizi fark etmeli ve bundan hoşlanmalısınız. Siz hayatınızın yaratıcısınız. Yasaları olan bir evrende yaşıyorsunuz. Mesela Yer çekimi yasası .
Hayatınıza her şeyi evet hepsini siz çektiniz. Bunu kavrarsanız, sırrı kavrarsınız ve hayatınız değişir.
Düşüncelerimi değiştirmek çok zor olacak diyorsanız, duygularımız ne düşündüğümüzü anlamımızı sağlar. Çünkü düşüncelerimiz duygularımızı oluşturur. Duygularımız neyi kendimize çektiğimizi anlamamıza yardımcı olur.
Bize göre 2 duygu vardır . İyi ve kötü.
Mesela; suçluluk, öfke, gerilim gibi olumsuz hisler bize kendimizi kötü hissettirir. Bunlara kötü frekans ve kötü dalga denir ve bu hislerle istediğiniz şeyleri kendinize çekemezsiniz.
Sevgi, mutluluk, umut gibi iyi hisler bize düşündüğümüz, istediğimiz şeyleri kendimize çekeceğimizi söyler
Aslında düşündüğünüzden daha çok hissettiğinizi alırsınız. Güne iyi başlar mutlu bir ruh halinde olursanız bu ruh halini sürdürecek kişi ve olaylarla karşılaşırsınız.
Kendinizi mutlu, sevgi dolu, ve iyi hissetmeye başlayın.
Duygu ve düşünceleriniz her zaman oluşanlara denktir. Yaşam boyu kendi filmimizi kendimiz yaratırız.
Hüzünlü olduğumuzda güzel şeyler yapıp his ve duygularımızı değiştirebiliriz. Kendinizi sağlıklı mutlu ve sevgi dolu hissetmeye başlayabilirsiniz. Evren her dileğinizi gerçekleştirecek devasal bir sır gibidir.
Adım İSTEMEK Yaratımın 1. aşamasıdır. ,
Kendini iyi hissetmek bu çok önemli. Gerçekten ne istiyorsanız oturun ve yazın ama şimdiki zamanı kullanın. Evrene sipariş verirsiniz.
2. Adım CEVAPTIR
Cevap vermek için tüm güçler devrededir. Çoğumuz ne istediğimizi söyleyemeyiz. Çünkü nasıl olacağını, gerçekleşeceğini, bilemeyiz. Ama bunu bilmeye de gerek yok.
İstiyorum ama olmuyor diye sorarsanız o zaman anlamanız gereken
3. Adım KABUL ETME
Kendimizi istediğimizle aynı hatta getirmemiz gerekir. Aynı hatta iseniz kendinizi harika hissedersiniz. Bu duyguların gücüdür.
Ama korku, öfke, umutsuzluk hissederseniz bunlar istediğinizle aynı hatta olmadığınızın güçlü göstergesidir.
Hissettiklerinizin önemini fark ettiğinizde ve düşüncelerinizi hislerinize dayayarak yönlendirdiğinizde yavaş yavaş görürsünüz ki düşünceniz gerçeklerini oluşturacaktır.
Almak istediğiniz araba ile deneme sürüşüne gidin,
İstediğiniz evi gidin ve gezin.
Evren hızı sever, ertelemeyin.
Fırsat olduğunda harekete geçin. Para, insanlar, neyi isterseniz kendinize çekersiniz.
Başlangıçta hiçbir şey olmayabilir. Görmesek bile yola devam edersiniz, Hayat bizi olmamız gereken yere götürecektir. 3 dk, 3 gün 30 gün ama bu evrenle ne kadar aynı hatta olduğunuza bağlıdır.
Evrende sihirli bir lambadan çıkan bir cin gibidir. Dileğin benim için emirdir der, Evren her dilediğinizi gerçekleştirecek devasal bir cin gibidir.
Hayat karanlık yolda giden bir araba gibidir. 10 metre öteyi göremezsiniz. Ama arabayla dünyanın bir ucuna gidebilirsiniz.
Evren için kurallar yoktur. Ufak bir şeyle başla uzun zamandır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünün.
Şu an istediğiniz koşullara sahip değilseniz bunu seçiminizle oluşturmuşsunuzdur.
1.Minnettar olduğunuz şeylerin listesini yapın.
Hoşlandığınız her şey için minnettar olun. Küçük şeyler için olsada. Her sabah kalkıp şükretmek . sabahtan kalktığınızda bu minnet duygusunu yaşarsanız gün boyu minnet duyacağınız şeyleri çekersiniz.
Sahip olmadığınız hiçbir şeye odaklanmayın. Sahip olduğunuz için şükrettiğiniz şeylere odaklanın.
2. Tasavvur etmek
Tasavvur ettiğinizde gerçekleştirirsiniz. Gerçekten koşmakla, koştuğunuzu düşünmek zihinde aynı etkiyi doğuruyor. Bir şey zihninizde oluşuyorsa maddende olacaktır. Tasavvur edip hissetmek. Şu an ile ilgili bir his içinde olduğunuzu hissedin , eğlenceli olun bağırın.
Nasıl olacağını bilmek bizim değil evrenin işidir. Burada mucizeler olur. Sır ile ilgili en önemli nokta gerçekten mümkün olduğu kadar kendimizi iyi hissetmektir.
Evren isteğin benim için emirdir der. Yüzeysel bakarsanız erişemezsiniz. Kendinize istediğiniz şeylerin panosunu yapın. Hak ettiğinize ve mümkün olduğuna inanın ve günde birkaç kere gözlerinizi kapatın hayal edin.Hayallerinizi hissedin. Bundan zevk alın. Evrene bunu yayın. Evren bunu nasıl oluşturacağını bilir. Kendinize bir hayal panosu yapın ve her gün bu panoya bakıp hissedin.
İnsan zihni düşünebildiği her şeye ulaşır.
Hayatınıza daha fazla bolluğu çekmek için niyet edin. Niyetiniz nakit para ise sınırını belirleyin. Evrenin katalogundan bunu seçip belirleyin. Birçok kişi borçlarını ödemeyi hep bunu hayal eder, asla borçlarınızı düşünmeyin bunu hedeflemeyin. Yoksa borçlara enerji verirsiniz. Bolluğu hedefleyin. Borcumdan kurtulmak istiyorum diye düşünmeyin yoksa daha fazla borcu çekersiniz. Yapacağınız tek şey daha fazla paraya odaklanmaktır.
Para kazanmak zordur inancına sahipseniz bu inancınızı para kazanmak kolaydır ve sık kazanılır şeklinde beyninizde onaylayın zamanla zihninizde oturacaktır.
Herkesin parayla ilişkisini düzenleyecek kapasitesi vardır. Paraya odaklanarak kendinize çekebilirsiniz. Ancak her şey para demek değil, ev araba demek değil, iç huzuru ve mutluluğu sağlarsanız sağlıklı olursunuz ve bunları çekersiniz.
Hepimiz bu evrende yaratıcıyız ve meydana getirmek istediğimiz her dilek gerçekleşir.
Kendinizi sevin Sağlıklı bir ruh kendini ve etrafındakileri sever. Etrafınızdaki insanların iyi yönlerini görün. Birlikte çok zaman geçirdiğiniz insanların en iyi yönlerini yazın ve listesini yapın.
Kişinin düşünce şekli ve psikolojisi çok önemli.
Kötü ilişkiler ve kötü olaylar yaşayabiliriz. Ama biraz çabayla zihninizde onun olumlu yönlerini düşünebilirsiniz. Onun en sevdiğiniz yönlerine odaklanırsanız size öyle davranır. Size bu davranışları göstermeyecekse çekim yasası bu kişiyi sizin etrafınızda tutmayacaktır.
Kendi gerçekliğinizi yaratan sizsiniz. Ve bunu sadece siz yapabilirsiniz.
Vücudumuzda düşüncemizin bir ürünüdür. Güçlü bir inançla sürekli şükrederek hastalığınız neyse bunu hiç düşünmeyerek sürekli komedi filmleri seyredip, gülerek, hayatınıza hiç stres sokmayarak kendinizi iyileştirebilirsiniz.
Kendimizi iyileştirmeye dair temel bir yapımız var. Vücut her saniye milyarlarca hücre yeniliyor. Bazı hücreler bir günde bazıları ise bir yılda yenileniyor. Kendinizi çok sağlıklı farzedin ve asla hastalığınıza odaklanmayın. Düşüncelerimiz vücudumuzu tekrar tekrar yaratır. Kendimizi iyileştirip, hayatınızı iyileştirebilirsiniz.
İstenmeyeni ittikçe ona güç verirsiniz. Hayır diye bağırdığınızda çekim yasası onu oluşturur. Bunu istemiyorum dediğinizde onu oluşturursunuz. İstemediğinize değil istediğinize odaklanacaksınız. Sakin olmayı ve dikkatinizi istemediğiniz durumdan uzak tutmaya bakın. Tüm enerjinizi yaşamak istediğiniz deneyime yönlendirin. Dışarıdan gelen sesleri dinlemeyin. İç görünüzü ve iç sesinizi dinleyip hayatınızı siz yaratırsınız.
Peki herkes istediğini alırsa yada başka deyişle bu sırrı öğrenirse ne olur . Evrende her şey boldur. Güç, sevgi, neşe, iyilik, bolluk, evrende sonsuz ve çok bol.
Kendimizi çaresiz hissettiğimizde etrafımızdakileri görmüyoruzdur.
İstediklerinizi seçin. Onunla ilgili o duyguyu bulun ondan bahsedin, yazın ; yaşamak istemediklerinize asla dikkatinizi vermeyin.
SİZİN SIRRINIZ
Elinize mikroskopla bakarsanız sadece enerjileri görürsünüz. Her şey enerjidir. Organlarınız, hücreler, molekülleri, atomları enerjidir, evrendeki her şey enerjidir. Vücudunuzda yaşadığınız şehri bir hafta aydınlatacak kadar enerji vardır.
Bir kuantum fizikçisine dünyayı yaratan nedir diye sorarsanız. Enerji der. Ve şöyle tarif eder.Enerji yaratılamaz, yok edilemez, her zaman var oldu, var olan hiçbir şey yok olamaz , form değiştiremez, bir formda bağımsız var olabilir.
Bir din adamına aynı soruyu dünyayı yaratan nedir diye sorsanız aynı tarifi verir.
Her zaman var oldu, var olacak, yaratılamaz, yok edilemez, vs.
Siz ruhsal bir varlıksınız. Hepimiz birbirimize bağlıyız. Sadece bunu göremiyoruz. Tek bir enerji alanı var. Enerji kaynağının uzantısısınız. Siz enerjinin kaynağı sonsuz varlıklarsınız. Siz tanrının gücüsünüz, tanrıya ne diyorsanız osunuz. Tanrının hayali ve suretisiniz. Evrenin kendisi bir bilinçtir. Siz kendi dünyanızı yaratacak potansiyel güce sahipsiniz.
Şimdi sizde bir düşünün! Geçmişteki hangi düşüncelerinizle nerelerin gerçekliğini yarattığınız acaba ?
Bir Cevap Yazın