

Soğuk algınlığından yüksek tansiyona, iltihap, astım, yorgunluk ve halsizliğe, infertilite ve hatta kansere kadar birçok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra, kötü kolesterol düzeyini düşürmeye ve bağışıklık sistemini güçlendirmeye yaramaktadır. Yaşa bağlı olarak veya genetik ve çevresel faktörlerle gözlerin görüş gücü düşüyor.
Görme bozuklukları arasında en çok miyop tarzı görme bozukluğu öne çıkıyor.
Uzmanlarda bu sorundan doğal yollarla kurtulmanın mümkün olduğunu belirterek şu tarifi veriyor:
MALZEMELER: 3 diş sarımsak, 10 çorba kaşığı bal, 200 gr. keten tohumu yağı, 4 limon. HAZIRLANIŞI: Sarımsağı ince soyup öğütün ardından limonu soyup doğrayın.Ardından sarımsak, bal ve keten tohumu yağını ekleyin. Tahta kaşıkla iyice karıştırın. Cam kavanozla buzdolabında muhafaza edin. Yemek öncesi 3 öğün 1 kaşık tüketin.Sarımsak ağız kokusuna yol açtığı için çoğu kişi tüketmekten kaçınır.
Ancak sarımsak yendikten sonra dişler fırçalanırsa neden olduğu ağız kokusu önlenebilir. Faydaları azımsanmayacak kadar çok olan sarımsak doğadan gelen mucizevi ve şifa kaynağı olan bir bitkidir. Ancak sarımsak yendikten sonra dişler fırçalanırsa neden olduğu ağız kokusu önlenebilir.
Binlerce yıldır farklı kültürlerde birçok sağlık sorununa karşı alternatif bir reçete olarak kullanılmaktadır.
Sarımsağın bilindik en önemli faydaları, kötü kolesterolü kontrol altına almak, kalp sağlığını korumak, tansiyonu dengelemek olarak sayılabilir. Fakat içeriğinde yer alan vitamin ve mineraller sayesinde daha pek çok sağlık sorununa karşı faydalıdır.
Kaynak: Sağlık haberleri
Jelatin bağ dokularımızı geliştirmeye ve yenilemeye yarayan aminoasitler içerir. Ayrıca eklemleri koruyan kıkırdakları güçlendiren kolajen açısından da zengindir.

Kas ve eklem ağrısı bir incinme, fazla basınç ve benzeri durumlarda oluşabilir. Eklem ağrısından dolayı kişinin yaşam kalitesi etkilenir çünkü bu ağrı günlük aktiviteleri yapmaya engel olur. İyi haber şu ki, bu durum doğal yollarla tedavi edilebilir ve kısa sürede rahatlık veren tedavi yöntemleri vardır.
Kas ve eklem ağrısını rahatlatmak için alternatif ve doğal tıpta bir çok yöntem olsa da bugün sizlere ağrıyı 7 günde alacak bir yöntem sunacağız.
Jelatin marketlerde yaygın, ucuza alabileceğimiz ve tatlılarda kullanabileceğimiz bir ürün. İçeriğinde yüksek oranda protein vardır, bu da hayvan kolajeninden elde edilir (ineklerin kemik ve derisinden alınır), tariflerde sabitleştirici, bağlayıcı ve yoğunlaştırıcı olarak kullanılır.
Jelatinin eklemlere iyi geldiği söylenir çünkü içinde prolin ve hidroksiprolin adlı iki aminoasit bulunur. Bunlar bağ dokularının onarır. Jelatin yemek yardımcı olacaktır, dolayısıyla iç eklemlerin bağ dokularını tamir etmekte faydalıdır.

Jelatinin sağlığa bir çok yararı vardır. Aşağıda bunlardan bazılarını sıraladık:

Sonunda kendinize büyüme izni vereceğiniz, yaşamınızın ilk yarısında çözemediğiniz şeyleri çözeceğiniz ve onaramadığınız yaraları onarabileceğiniz bir noktadasınız.
KAÇ YAŞINDAYIM?
Olayların daha sakin göründüğü bir yaşa eriştim, fakat hala büyümeye devam etmek istiyorum.
Hayallerimin parmak uçlarımda olduğu ve yanılsamalarımın umut haline geldiği bir olgunluktayım.
Bazen aşkın tutku ve arzu tarafından harcanmaya hazır parlak bir alev olduğu, diğer zamanlarda ise sahil kenarındaki bir güneş batışı gibi huzurdan bir sığınak olduğu bir yaştayım.
Kaç yaşındayım? Sayının bir önemi yok, çünkü hedeflerime ulaştım ve kırık yanılsamalardan dökülen gözyaşlarım aldığım yolda geride kaldı…
Bundan daha fazlasına değer gözyaşlarım.
Yirmi, kırk ya da altmış olmuşsam ne olmuş!
Önemli olan tek şey benim kaç yaşında hissettiğim.
Özgür ve korkusuz yaşayacak bir olgunluktayım.
Yoluma korkusuzca devam etmek için, edindiğim tecrübeleri ve amaçlarımın gücünü yanımda taşıyorum.
Kaç yaşındayım? Kimin umurunda!
Arkamda kalan korkuları bırakabilecek olgunlukta, istediğimi ve hissettiğimi yapabilecek bir yaştayım.
– José Saramago
40 yaşının üzerindeki bir kadın kendi içindeki güven ile karakterize edilir.Bedeni aklıyla beraber senelerdir bir öğrenme süreci içerisindedir.
O, bizlerin kavrayamadığı bir yedinci his sayesinde hayat ile nasıl baş edeceğini bilir, yaşamanın diğerlerini sevmekle ilgili olduğunu, en önemlisi de kendini sevmekleilgili olduğunu bilir.
Gençliği boyunca başarıyla elde ettiği tecrübelere sahiptir, bu tecrübeler onun özü ile bağlantı kurmasına yardımcı olur, yıllarına hayat ekler ve yaşamdan zevk almasını sağlar. Aslında, bir kadın 40 yaşına ulaştığında bir amaçla yürümeye başladığı söylenir, duygularını ve karakterini dengelerken kendi kaderinin efendisi olmuştur artık.

Benim neslimdeki kadınlar muhteşemler. Bu bir gerçek. Bugün 40’lı yaşlarında olabilirler ve çok güzeller -gerçekten güzeller- ama aynı zamanda sakin, anlayışlı, duyarlı ve hepsinden önemlisi inanılmaz bir şekilde baştan çıkarıcılar. Bütün bunlar, kırışıklıklarına veya güzel basenlerindeki selülitlerine rağmen gerçektir ve bu da onları daha insan, daha gerçek yapıyor…
Çok güzel bir gerçek.
– Sharon Stone 48 yaşındayken –
40 ve 50 yaşlar arasında olmak şüphesiz ki çok tuhaftır, kendinizi 2 kuşağın arasında bulursunuz ve hayatın gerçekten de ne kadar fani olduğunu fark edersiniz. Bu, hayatınızdaki her şeyi yaratanın da, yok edenin de kendi farkındalığınız olduğunu anladığınız dönemdir.
Aslında, bu sürecin belli bir noktasında, hayatınızda bir önce ve sonra belirlersiniz, gerçekten de takdir edilmesi gereken harika bir noktadır bu. Bu; büyümeyi ve kalan duygusal yaraları sarmayı ya da hayatınızın ilk yarısında bitiremediğiniz işleri bitirmeyi göze alabileceğiniz harika bir zamandır.

Bu hayatınızdaki en büyük meydan okumalardan biridir, çünkü başarınız kendinize ve etrafınızdakilere verdiğiniz değere bağlıdır. Bu süreç psikolojinizde çözülmeye ihtiyacı olan yerleri derince anlamayı gerektirir.
Bu yüzden, 40’ınıza geldiğinizde etrafınızdaki her bir insanın hayatınızda belli bir role sahip olduğunu anlamaya başlarsınız; bazıları sizi test etmek için, bazıları kullanmak için ve bazıları da sizi sevmek ve size bazı şeyleri öğretmek için oradadırlar.
Karşınıza içinizdeki en iyiyi ortaya çıkaracak aslan yürekli insanlar da çıkacaktır, size ayna olacaklar ve kendinizi daha berrak bir şekilde görebilmenizi sağlayacakalrdır.
Farklı farklı bir çok insan tanıyacaksınız; bunların da ötesinde, yaşamınızın bu anında sizi siz yapan her bir dersi hatırlayacaksınız.
Sadece onlardan beklenen bu olduğu için yemek yapan, kahve veya çay hazırlayan veya evi temizleyen bir çok kadın vardır. Aslında, bu kadınlar eğer bu işleri yapmazlarsa kendilerini suçlu hissederler ve hatta bir birey ve özgür bir kadın olarak başarısız olduklarını bile düşünebilirler.
Toplum, pek çok kadının birey olma özgürlüğünü yok etmiştir. Fakat eğer kendinizi iyileştirmek, yaralarınızı sarmak istiyorsanız, 40 yaş tam da sizi hapsetmiş sosyal ve kişisel beklentilere baş kaldırma zamanıdır.
Toplumsal değişimde sizin rolünüz çok önemlidir. Gelecek nesillerin kadınlarının da bunlarla karşı karşıya gelmesini önlemek için mevcut durumla savaşmalısınız; çünkü onların da aynı hataları yapıp rollerinin sadece insanların beklentilerini karşılamak olduğunu sanmalarını önlemenin tek yolu budur.
Hayatınızı abartıyla yaşayın, pes etmeyin ve kendinizi hayatın güzelliğini görebilme becerinizi kaybedecek ve duygusal özgürlüğü deneyimleyemeyecek kadar feda etmeyin.
Popüler inancın tersine, bu dönem acı dolu değildir ve zindeliğinizi de yitirmezsiniz. Bütün yaşanmış yıllarınızın toplamı bir çok ders içerir. Bu derslerin içinde, duygusal sağlığınız olmadan fiziksel olarak da sağlıklı olamayacağınız da vardır.
Yılları yaşamınıza eklemeye devam ettikçe, duygularınızı günlük aktivitelerden ve diğerleri ile olan ilişkinizden ayrı tutamayacağınızı unutmayın, çünkü bu kendi kontrolünüzü elinizde tutmanın tek yoludur.
Kendinize, kendine güvenme özgürlüğünü vermek gerçekten korkutucu bir şeydir. Fakat tecrübeli bir kadın, gizemlerin çevremizdeki dünyanın mucizelerinin parçaları olduğunu ve hayat tamamen fiziksel bir bakışla yaklaşarak her şeyi bilemeyeceğimizi çoktan anlamıştır.

kaynak: sağlığa bir adım
40 yaşın üzerinde bir kadın olmanın getirilerinden biri de,farkındalığınız sayesinde kendinizi ve etrafınızdakileri destekleyebileceğinizin bilinciyle ılımlı ve bilgece yaşamaktır.

Vicks onlarca yıldır öksürüğü ve gribin diğer genel belirtilerini azaltmak için kullanılan bir kremdir. Muhtemelen annelerimizin ve büyükannelerimizin ciğerimiz sıkıştığında ve soğuk algınlığı geçirdiğimizde sürdüklerini hatırlarız.
Ama kaçınız bunun soğuk algınlığı haricinde de kullanılabileceğini biliyor?Vicks’in sizi şaşırtacak başka yararlı kullanım alanları da var. Vicks kutunuzdan daha fazlasını elde etmek ve onu en iyi şekilde kullanmak için aşağıda sunduğumuz 10 alternatife bir göz atın!
Ayaklarınız gün içindeki en büyük desteğinizdir ve çok çalışmaktan, bütün gün tüm vücudunuzun ağırlığını taşımaktan yorulabilir ve şişebilirler. Zor bir günün ardından ayaklarınızın ağrısını dindirmek için tek yapmanız gereken yatağa girmeden önce her iki ayağınızı da yavaşça masaj yaparak biraz Vicks ile ovmak ve üzerine bir çorap giymek. Bir gün sonra çok daha yumuşak ve rahatlamış ayaklarla uyanacaksınız.

Gün içinde deneyimlediğiniz bazı baş ağrıları stres ve gerginlikten kaynaklanabilir.Ağrıyı dindirmek için alnınıza biraz Vicks sürün ve bir kaç dakika içinde daha iyi hissettiğinizi fark edeceksiniz.
Vicks ve içeriğindeki maddeler, ciltteki siyah noktaları ve sivilceleri tedavi etmeye yardımcı olur. Tek yapmanız gereken bu kremden biraz alıp etkilenmiş bölgeye sürmek.

Zorlu bir egzersizin ardından kaslarınız yorulur ve birden fazla noktada kulunç olur. Kulunç olmuş kasları rahatlatmak için bölgeye hafif masaj ile Vicks uygulayın. Bu kan dolaşımını arttırır ve rahatlamanızı kolaylaştırır.
Güneş ışıklarından, sıcak yağ veya başka bir nedenden dolayı yandığınız zaman Vicks rahatlama sağlayabilir ve iyileşmeyi hızlandırır.

Bir çok sinek türü Vicks’in yoğun kokusundan hoşlanmaz. Bu krem sinek ısırıklarına karşı koruma sağlar ve hatta sinek ısırıklarını iyileştirmek için de kullanılabilir. Sadece en çok sinek çeken bölgelerinize Vicks sürün veya kaşıntıyı azaltması için ısırıkların üstüne sürün.
Vicks ayrıca rozasea (gül hastalığı) için veya kırmızı, tahriş olmuş ciltte de kullanılabilir. Bölgeye bu kremden bolca uygulayın. Hem yatmadan önce hem de uyanınca tekrarlayın.

Estetik açıdan düşünüldüğünde çatlak dudaklar hoş görünmez; ayrıca bir şeyin yanlış olduğunun belirtisi de olabilirler. Ölü deriyi atmak ve dudakları nemlendirip cildi canlandırmak için kuruduklarını fark ettiğiniz zaman biraz Vicks sürün.
Ne zaman açıp kapasanız gıcırdayan kapılarınız var mı? Buna bir son vermek için menteşelere bolca Vick sürün ve her şey tamam.
Vicks ayrıca yağ biriken bölgelerde yağın azaltılmasına yardımcı olur, böylece de istediğiniz figüre kavuşabilirsiniz. Elbette mucizevi olmadığı ortada, ama zamanla bu bölgelerde yağın yakılmasını destekler, özellikle kalça ve karın bölgesi gibi egzersizin yavaş işlediği bölgelerde etkilidir.
Bu ev yapımı inceltici krem yağ birikimiyle savaşmaya yardımcı olur, selülitleri azaltmakta etkilidir ve cildi sıkılaştırır. Gıdıyı azaltmak, daha düz bir karın, kalçaları inceltmek için kullanılabilir. Yapmanız gereken biraz Vicks, karbonat, cilde sürülebilen alkol ve kafuru karıştırarak bir krem elde etmektir. Kremi hazırlayınca, istediğiniz bölgelere sürün ve plastikle sarın. Bunu evde, işte veya egzersiz yapmadan önce kullanabilirsiniz.
kaynak: sağlığa bir adım

Hipertansiyon, kan basıncının kronik olarak yükselmesi ve kalbin kan pompalamak için normalde çalışması gerekenden daha çok çalışması durumudur. Tansiyon yükseldiğinde bu pek çok şekilde bedenimizi etkileyip ölüme bile neden olabilecek ciddi hastalıkların ortaya çıkma riskini arttırır. Bu yazımızda hipertansiyonu tedavi etmekte kullanabileceğiniz doğal yöntemlerden bahsedeceğiz.
Bu hastalık, sağlığınız üzerindeki etkileri ve genel olarak bedeninize yaptıklarından dolayı dünya çapında “sessiz katil” olarak bilinir.Hipertansiyonun yaygın nedenleri arasında hareketsiz bir yaşam tarzı, aşırı kilolu olmak, diyabet, böbrek hastalıkları, kalp-damar hastalıkları, uyuşturucu kullanmak ve bazı ilaçlar gibi çeşitli şeyler bulunmaktadır.
Hipertansiyonun doğrudan teşhis edilmesini sağlayan, kendine has belirtileri yoktur. Ancak aşağıdaki belirtilerden gösterdikleriniz varsa, bir doktora danışmalısınız:
Hipertansiyonu dengeli bir beslenme düzeni ve fiziksel aktivite içeren, sağlıklı bir yaşam tarzıyla önleyebilirsiniz. Hipertansiyonu düşürmeye yardımcı olan çeşitli yiyecekleri beslenme düzeninize ekleyerek, bu hastalık ile doğal yöntemleri kullanarak savaşabilirsiniz. Hipertansiyon tedavisinde en etkili doğal çözümlerden bazılarını öğrenmek için okumaya devam edin!

Sarımsak kolesterolü düşürmeye ve dolaşım sisteminin çalışmasını tetiklemeye yardımcı olur. Amerika Indiana Üniversitesi tarafından yapılan çalışmalar, 3 ay boyunca her gün 1 diş sarımsak yemenin tansiyonu %7 ila 8 arasında düşürmeye yardımcı olduğunu ve olumlu sonuçlar verdiğini göstermektedir. Sarımsağı isterseniz çiğ olarak tüketebilir, isterseniz de salatalara ekleyebilirsiniz, hatta sarımsak kapsülleri bile alabilirsiniz.
Limon da maydaonoz da vücuttaki birikmiş sıvıların atılmasına yardımcı olan idrar söktürücü yiyeceklerdir. Bu iki malzemeyi kullanarak bedeninizi hipertansiyona neden olan zararlı maddelerden arındırabilirsiniz.

Misket limonu flavanoidler ve C vitamini açısından zengindir. Bu iki madde damarlarınızın esnekliğini arttırır ve damarların içinde kanama olmasını önler.Hipertansiyonu olan kişiler için misket limonu yemek veya suyunu içmek çok faydalıdır, çünkü bu sayede bu hastalığı kontrol altına alabilir; hastalığın iç kanama, varis, morluk ve burun kanaması gibi etkilerini önleyebilirler.
Yulaf ezmesi sağlığımız için pek çok farklı açıdan yararlı bir yiyecektir ve bu faydalarının arasında kan basıncını yani tansiyonu düşürme özelliği de bulunmaktadır. Kolombiya Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışma; düzenli olarak yulaf ezmesi tüketmenin kötü kolesterolü düşürdüğünü ve nörolojik fonksiyonları güçlendirdiğini göstermektedir.

Bu smoothie hipertansiyonu dengelemek için birebirdir çünkü vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur, kötü kolesterolle savaşır ve vücuttaki birikmiş sıvıların atılmasını sağlar.
Kereviz bedenimiz için çok faydalı bir idrar söktürücüdür. Antioksidan ve depüratif özellikleri sayesinde bedenimizi toksinlerden arındırır ve vücuttaki sıvı ve ödem birikmesi ile savaşır. Bedenimize pek çok farklı şekilde yardımcı olan bu sebze, hipertansiyon ile savaşmamıza da yardımcı olur.
Kerevizi hipertansiyonla savaşmakta kullanmak için, bir litre su ve bir kaç kereviz sapı ile bir çay hazırlayabilirsiniz. Suyu kaynatıp ardından içerisine kereviz saplarını ekleyin. 10 dakika demlenmesini bekleyip içebilirsiniz.
Ayrıca kerevizi salatalarınıza veya yemeklerinize ekleyebilirsiniz.
Umarız doğal yollarla hipertansiyon tedavileri hakkında olan bu yazımız hoşunuza gitmiştir!
kaynak: sağlığa bir adım

“Dr. Beck, şifacıların beyin dalgalarını ölçerek şifa gücünü
açıklamaya çalışan ve bunun için dünya seyahatlerine çıkan bir
nükleer fizikçidir. Seyahatlerine devam eden Dr. Beck çok geçmeden
sarsıcı bir bilimsel keşifte bulundu.
İyileştirme süreci sırasında, tüm şifacıların beyin dalga frekansları aynıydı, kendi özel şifacılık yöntemleri ne olursa olsun, frekanslar 7.8 ile 8.0 hertz arasında degişiyordu. Rakamlar neden bu aralıkta dolaşıyorlardı?
Bu durum Dr. Beck’in kafasını karıştırmaya devam etti,
ta ki Yerkürenin manyetik alan frekansının 7.8 ila 8.0 hertz
arasında dolaştıgını fark edene kadar.
Bu dalgalar Schumann dalgaları olarak bilinir.
Dr. Beck ayrıca, şifacının beyninin,
bu dalgalarla ve küreselmanyetik alanın dogal frekansıyla
hem frekans hem de faz anlamında
senkronize olduğunu keşfetti.
Dr. Beck şifacıların,
bilinçdışı bir düzlemde,
Dünya’nın manyetik alanından
enerji aldıklarına da inanıyor.
Bu fenomen alan etkileşimi olarak adlandırılıyor.
Beck’in araştırmasına göre,
iyileşen kişinin beyin frekansları
şifacının ve Yerkürenin
7.8-8.0 hertz olan manyetik alan frekansıyla
senkronize işliyor.
Nevada Reno’daki Biyo-Elektromanyetik Enstitüsünden
Dr.John Zimmerman da,
alan etkileşimi fenomeni üzerine çalışma apan bir bilim adamıdır.
Araştırmalarının sonucunda, şifa verme süreci boyunca,
şifacıların beyinlerinin sag ve sol kısımlarının dengeli hale geldiği
ve aynı alfa ritmini sergiledikleri sonucuna ulaştı.
Mistik Hakikatler
Bilimsel Gerçekler
Crystal Love
Kaynak: Hülya Reis
1-‘ “Daha çok anlat” dedim.
“Hoşuna gidiyor mu?”
“Çok. Elimden gelse seninle sekiz yüz elli iki bin kilometre hiç durmadan konuşurdum.”
“Bu kadar yola nasıl benzin yetiştiririz?”
“Gider gibi yaparız.” ”
“İnsanın içinden de şarkı söyleyebildiğini bilmiyor muydu yoksa? Bir şey demedim. Bilmiyorsa bunu ona öğretmeyecektim.”
Kayısı çekirdeğindeki bitkisel yağların damıtılmasından elde edilen kayısı çekirdeği yağı, özellikle cilt yaşlanmaları, cilt lekeleri ve cilt kırışıklıkları gibi cilt sorunlarına iyi gelmektedir.Kayısı çekirdeği değişik vitamin ve mineraller bakımından oldukça zengindir. Kayısı yağında A, D, E, K vitaminleri bulunur. Özellikle A vitamini cildi gençleştirici ve cilt kırışıklığı ve lekelerini yok edici özelliklere sahiptir. Sivilceler nasıl geçer sorusunun cevaplarından birisi de Kayısı yağı çekirdeği kullanmaktır. Kalsiyum, Magnezyum ve Selenyum gibi mineraller ve iz elementler bakımından da zengin bir sihirli iksir olan Kayısı çekirdeği yağı, özellikle kuru ciltlere iyi gelmekte ve kuru ciltli kişilerde görülen cilt yıpranmalarını engellemektedir. Haftada 2 kez cilt kırışıklıkları olan bölgelere uygulanan kayısı çekirdeği yağı cildi gençleştirir.
Kayısı çekirdeği yağı aynı zamanda selülitli bölgelere uygulanırsa bölgesel zayıflama ve incelme çabalarınızda da faydalı olur. Kayısı çekirdeği yağının zayıflamaya doğrudan etkisi olmasa da selülit hücrelerini eritmekte ve selülite bitkisel çözüm olarak öne çıkmaktadır.
Kayısı çekirdeği yağının faydaları bunlarla bitmez. Kayısı çekirdeği yağının faydaları arasında selülit tedavisi de yer almaktadır. Eczanelerde ve aktarlarda kayısı esansı olarak ta sorarak temin edebileceğinizkayısı çekirdeği yağı faydaları çok olan ama hiç bir yan etkisi zararı olmayan bir bitkisel tedavi solüsyonudur. Kaysı çekirdeği‘nin bazı kimyasal işlemlerle yağının damıtılmasından elde edilen yağın şişelenmesinden ibarettir. Kayısı yağı aynı zamanda kalsiyum, magnezyum, karotin ve betakaroten maddelerini içeriyor. Kayısı yağı yaşlanmayla ortaya çıkan kırışıklıkları azaltıyor.
Kayısı çekirdeği yağı nasıl kullanılır? Cildin doğal güzelliği için haftada bir gün, kuru ciltlerde ise günde bir defa deriye kayısı yağı sürülmesini tavsiye ediyoruz
Not: Kullanmada önce doktorunuza mutlaka danışınız…

Bundan 20 yıl sonra, yaptıkların için değil yapamadıkların için üzüleceksin. Dolayısıyla, halatları çöz. Limandan uzaklara yelken aç. Rüzgarı yakala, araştır, düşle, keşfet.
Yapabileceğin kadar söz ver. Sonra, söz verdiğinden daha fazlasını yap. Oturarak başarıya ulaşan tek yaratık tavuktur. Dalın ucuna gitmekten korkma. Meyve oradadır. Günün sonunda kendini bir sokak köpeği kadar yorgun hissediyorsan, bu belki bütün gün hırladığın içindir.
Başlamak için en uygun zamanı beklersen, hiç başlamayabilirsin. Şimdi başla! Şu anda bulunduğun yerden, elindekilerle başla. Gülümsediğinde güzelleşmeyen bir yüz hiç görmedim. Kimi zaman içindeki sessiz sese uzmanlardan daha fazla güven,Aerodinamik yasalara göre, tombul ve tüylü arının hiç uçmaması gerekiyordu. Herhalde bunu ona hiç kimse söylemedi ki, uçuyor.
Zamanlarının büyük bir kısmını, para kazanmak ve saklamakla geçiren insanlar sonunda, en çok istediklerinin satın alınamayacak şeyler olduğunu anlarlar. Öteki insanlardan daha akıllı ol. Yalnız, bunu onlara söyleme! Mutlu olmanın en garantili yolu, başkasını mutlu etmektir.
Hayatta ya tozu dumana katarsın, ya da tozu dumanı yutarsın! İyi çalışan, sık gülen ve çok seven başarıyı elde eder. İnsanın tüm evrende kesin olarak düzetebileceği tek bir şey vardır… KENDİSİ!
ALDOUS HUXLEY

Gidip de dönmeyi seviyorum…
Dönüp de bulmayı seviyorum…
Aynı yerden devam etmeyi seviyorum…
Eğer devam etmiyorsa…
HAYIRLISI DEMEYİ SEVİYORUM…
Anette