Doyacak Kadar Aşın Varsa, Başını Sokacak Bir Damın, İnsanoğluna Kulluk Etmiyorsan…

SPİRİTÜEL KİTAPLARDAN SEÇMELER;

1- MARTI-RICHARD BACH – EPSİLON YAYINLARI
2- KÜÇÜK PRENS–SAİNT EXUPERY – MAVİBULUT YAYINEVİ
3- IŞIĞIN SAVAŞÇISININ EL KİTABI – PAULO CUELHO – CAN YAYINLARI
4- SİMYACI – PAULO CUELHO – CAN YAYINLARI
5- MAVİ TÜY – RICHARD BACH – EPSİLON YAYINLARI
6- ERMİ
Ş – HALİL CİBRAN – ANAHTAR YAYINLARI
7- OLASILIKSIZ – ADAM FAWER – EMPATİ YAYINLARI
8- YUVAYA YOLCULUK – (KRYON TÜM SERİSİ ) – AKAŞA YAYINLARI
9- TANRI İLE SOHBET SERİSİ – NEALE DONALD WALSCH – ÖTESİ YAYINLARI
10- DOKUZ KEHANET– JAMES REDFIELD – ALTIN KİTAPLAR
11- ONUNCU KEHANET– JAMES REDFIELD – ALTIN KİTAPLAR
12- MS 2150 – THEA ALEXANDER – AKAŞA YAYINLARI
13- SIDDHARTHA – HERMAN HESSE – AFA YAYINCILIK
14- RAMTHA SERİSİ – AKAŞA YAYINLARI
15- BEN O’YUM – SRİ NİSARGADATTA MAHARAJ – AKAŞA YAYINLARI
16- ŞİMDİ’NİN GÜCÜ – ECKHART TOLLE – AKAŞA YAYINLARI
17- % 100 DÜŞÜNCE GÜCÜ – JACK ENSIGN ADDİNGTON
18- RUHSAL BÜYÜME – SANAYA ROMAN – AKAŞA YAYINLARI
19- AZ SEÇİLEN YOL – M.SCOTT PECK – AKAŞA YAYINLARI
20- İÇE DÖNÜK KONUŞMANIN GÜCÜ – SHAD HELMSTETTER – SİSTEM YAYINCILIK
21- DÜŞÜNCE GÜCÜYLE TEDAVİ – LOUISE L.HAY – ALTIN KİTAPLAR
22- HASTALIKLARIN ZİHİNSEL NEDENLERİ – LOUISE L.HAY – ALTIN KİTAPLAR
23- ÜÇÜNCÜ GÖZ – LOBSANG RAMPA – AKAŞA YAYINLARI
24- BİLİNÇALTININ GÜCÜ – JOSEPH MURPHY – ÖTESİ YAYINLARI
25- DİNGİN SAVAŞÇI – DAN MİLLMAN –
26- EŞRUHLARIN DANSI – BRIAN WEİSS (OMEGA YAYINLARI)
27- ÖLÜMSÜZ ÜSTATLARIN YAŞAM ÖĞRETİSİ – BAIRD T.SPALDING
28- SANATÇININ YOLU – JULIA CAMERON – BUTİK YAYINLARI
29- REENKARNASYON – TED ANDREWS
30- ATLIKARINCADA BİR TUR DAHA – TİZİANO TERZANİ – MERKEZ KİTAPLAR
31- THE SECRET – RHONDA BRYNE – MİA-OWO YAYINLARI
32- TİBETİN GENÇLİK PINARI – PETER KELDER – DHARMA
33- FARKINDALIK – OSHO – GANJ KİTAP
34- DÜNYA DİNLERİ – ARNULF ZİTELMAN – İNKILAP KİTABEVİ
35- TANRIYI TANIMAK – DEEPAK CHOPRA – İNKILAP KİTABEVİ
36- KUANTUM İYİLEŞME – DEEPAK CHOPRA – İNKILAP KİTABEVİ
37- DİNLER TARİHİNE GİRİŞ – MİRCEA ELİADE – KABALCI YAYINLARI
38- DİNLER TARİHİ – FELİCİEN CHALLAYE – VARLIK YAYINLARI
39- İÇİMİZDEKİ KAHRAMAN – CAROL S. PEARSON – AKAŞA YAYINLARI
40- KOZMİK ŞİFRE – ZECHARİA SİTCHİN – RUH VE MADDE YAYINLARI
41- TİBETİN YAŞAM VE ÖLÜM KİTABI – SOGYAL RİNPOCHE – DHARMA YAYINLARI
En Iyi 20 Spirituel Belgesel
1) Louise Hay’s You Can Heal Your Life (ABD): “Tüm hastaliklarin zihinsel nedeni” gibi ömürlük bir rehber kitabin yazari Louise Hay’in, biyografisiyle karisIk, insanin kendi gücünü kullanarak neler basarabilecegini anlatan enfes bir belgesel.

2) Water – The Great Mystery (Rusya): Suyun hafizasi var midir? Insana kullandigi damacana suyu degistirtecek kadar etkili, içtigimiz ve kullandigimiz su hakkinda çok farkli perspektifler kazandiran harika bir belgesel.

3) The Secret (Avustralya- ABD): Tüm dünyada bazi temel spiritüel bilgilerin, biraz da fazlasiyla hizli, yayilmasina neden olan; spiritüel belgesellerin önünü “What the bleep” serisiyle birlikte açan, çokça tartisilan, ama özü anlasildiginda çoça da faydali bir belgesel.

4) Zeitgeist Serisi (ABD): Dünyanin mevcut düzenini sorgulayan ve ilerleyen bölümleriyle de artik bir harekete dönüsen, düsündürücü ve sarsici belgeseller serisi.

5) What The Bleep Do We Know (ABD): Spiritüel belgesellerin önünü açan belgesel. Kuantum fizigini, spiritüel bilgilerle birlestirip anlatan bir basyapit.

6) One the Movie (ABD): Üç kafadar ellerine aliyorlar kamerayi ve “BIR” olmayi anlatan bir belgesel çekiyorlar. Sonuç mu? Olaganüstü.

7) Sound of the Soul (ABD): Fas’in Fez sehrinde yapilan geleneksel spiritüel müzik festivalini anlatan, masalimsi bir belgesel. Sarkilarini defalarca dinleyebilirsiniz.

8) The Moses Code (ABD): “Ve Tanri dedi ki: Ben olan Ben’im” Bunun anlami neydi? “The Secret”in daha ruhsal versiyonu diyebiliriz.

9) Living Luminaries (ABD): Bu da amatör bir belgesel. Yine birçok spiritüel üstat konusuyorlar. Ama Eckhart Tolle’nin özellikle yildizlastigi ve size “zaman”in özünü çözdüren bilgiler verdigi, keyifli bir çalisma.

10) Tibetin Ölüler Kitabi (Kanada): Leonard Cohen’in büyüleyici ses tonuyla, Tibet’in ölüm tören ve geleneklerini anlattigi, insanin ölüme bakisini degistirten, konu itibariyle biraz da agir bir belgesel.

11) Baraka (ABD): Ron Fricke’nin dünyadaki inançlari, Philip Glass’in enfes müzikleri esliginde görüntülerle anlattigi, büyüleyici bir belgesel.

12) Shadow Effect (ABD): Insanin karanlik taraflariyla yüzlesmesini anlatan ve “Isigi arayanlarin karanlik yönü”nün yazari Debbie Ford’un hazirladigi, sira disi bir belgesel.

13) Knowledge of Healing (Isvicre): Tibet Tibbi’nin Bati tibbiyla bulusmasi ve bunun sonucunda çok etkili bir bitkisel ilacin Bati tibbini nasil etkiledigini anlatan, sifacilikla ugrasanlarin mutlaka izlemesi gerekli bir belgesel.

14) Earthlings (ABD): Insanlarin hayvanlara neler yaptigini anlatan ve izlememden en çok evdeki kedimiz Zuma’nin mutlu oldugu, çok sert görüntülere sahip belgesel. (Zuma’ya artik en ufak ters hareketim kalmadi bu belgeselden sonra da.)

15) Sex – Secret Gate to Eden (ABD): Cinsellige ve cinsel enerjiye farkli bir bakis.

16) Spiritual Reality: Temel spiritüel bilgileri animasyonlar esliginde anlatan belgesel-sunum. Özellikle de insandaki enerji kanallari anlatimi çok basarili.

17) Spirit Space (ABD): Ölümden sonra yasam var mi, ruh nedir gibi sorulari, kuantum fizigiyle açiklamaya çalisan bir belgesel.

18) The Compass (ABD): Özellikle de “kendini tanima yolu”nun basindakiler için çokça faydali bir belgesel. Yine birçok uzman bir arada.

19) Indigo Evolution (ABD): Indigo çocuklar konusunun ne oldugunu ve ne olmadigini anlatan bir çalisma.

20) Ambition to Meaning (The Shift) (ABD): Dr. Wayne Dyer’in biyografisi esliginde bir belgesel drama.
En İyi 20 Spiritüel Film
Duygu Yüksel

1) Interstate 60 (Otoyol 60)

Yön: Bob Gale
Oyn: James Mardsen, Gary Oldman, Christopher Lloyd, Amy Smart

Konu: Neal, herkesin hayatta ne yapmak isteyeceğini öğrenmeye çalıştığı bir çağ olan 23 yaşına girmektedir. Doğum günü partisinde yaşamı hakkında bir cevap almayı diler. Babasının kendisine hediye olarak aldığı arabayı görmek için dışarı çıktığı anda başına bir su kovası düşer ve bilinçsiz bir şekilde yere yığılır. Hastanede uyandığında Neal, hayatı ile ilgili soruların cevaplarını keşfetmeye götürecek olan yolculuğuna başlar.
Neden?: Yukarıda sayılan tüm diğer filmlerin toplamından daha fazla mesaj ve enerji
içeren, her sahnesi ayrı bir güzellik taşıyan ve izleyiciye bol bol “muhteşemmm” dedirten, Kryon’un “Yuvaya Yolculuk”u tadında enfes bir film. Bu alandaki en iyi film.

2) Run Lola Run (Koş Lola Koş)

Yön: Tom Tykwer
Oyn: Franka Potente, Moritz Bleibtrue

Konu: Birbirlerine büyük bir tutkuyla aşık olan Lola ve Manni Berlin’de yaşayan iki genç sevgilidir. Bir çete için bazı işler yapan Manni, metroda giderken içinde yüksek miktarda para olan çantayı kaybeder. Parayı bulmak ve çetenin patronuna vermek için sadece 20 dakikası vardır. Bu süre içinde parayı bulamazsa hayatını kaybedecektir. Hemen Lola’ya telefon eder ve durumunu anlatır. Böylece Lola parayı bir şekilde bulmak için koşmaya başlar…
Neden?: Hayatımızdaki en ufak farklı seçimin bile tüm akışı nasıl değiştirdiğini
ve kendini, evrenin doğal akışına bırakmanın gücünü anlatan harika bir film.

3) Star Wars Serisi
Yön: George Lucas
Oyn: Mark Hamill, Harrison Ford, Alec Guiness

Konu: Uzun zaman önce, çok çok uzaklarda bir galakside… diye başlayan efsanevi seri sonradan Darth Vadder adını alacak olan Anakin Skywalker’ın destansı hikayesidir. Luke Skywalker, Obi Van Kenobi, Prenses Leila, Han Solo, R2D2 ve diğerleri… Tüm bu kahramanlar ve daha fazlası bu seri sayesinde hayatımıza girmiştir. İzlemeyen kaldı mı? diye sormayı gerektirir.
Neden?: “Güç seninle olsun” size neyi çağrıştırıyor? Ya da “ona karanlık, aydınlığa göre daha yoğunlaşmış” gibi replikler. Hele de bu repliklerin spiritüel bilgilerin henüz doğru düzgün ortalarda olmadığı 1977 yılında izleyicilerle buluşmasına ne dersiniz? Aydınlık ve karanlık tarafları halen en iyi anlatan filmdir ayrıca.

4) Matrix Serisi
Yön: Larry ve Andy Wachowski.
Oyn: Keanu Reeves, Laurence Fishburne, Carrie Ann-Moss

Konu: Thomas Anderson bilgisayar programcısı ve sıkı bir hackerdır. Thomas’ın sanal ortamdaki adı Neo’dur. Neo, adını duyduğu ”MATRIX”in ne olduğunu öğrenmeyi çok istemektedir. Neo amacına ulaşmaya çalışırken Morpheus ve Trinity ile tanışır. Onlardan yaşadığı dünyanın sanal olduğunu ve gerçek dünyayı yapay zeka sahibi robotların yönettiğini öğrenir. Morpheus, Neo’nun kurtarıcı olduğuna inanmaktadır ve Neo’yu buna inandırarak onu eğitir. Artık Neo, Morpheus ve Trinity için yapılacak tek şey dünyayı kurtarmak için savaşmaktır…
Neden?: İçinde o kadar çok mesaj, o kadar çok gönderme, o kadar çok referans noktası var ki… Hangisini sayalım? Birçokları için bu dünyanın görüneninden ötesi düşündürmesi bile yeterli.

5) Thin Red Line (İnce Kırmızı Hat)

Yön: Terence Mallick
Oyn: Sean Penn, Jim Caviezel, Nick Nolte

Konu: Bir grup Amerikan askeri Japonların elinde olan “2 10” kod adlı zor bir tepeyi ele geçirmeye çalışırlar. Bu operasyon sırasında elimizde yaklaşık bir düzine Amerikan askeri vardır. Malick kamerasını bu askerler üzerinde dingin hareketlerle gezdiriyor, bize ne düşündüklerini gösteriyor ve savaşın anlamsızlığını şiirsel ama vahşi görüntülerle önümüze seriyor.

Neden?: Korku’yu tanımak istiyor musunuz? Korku’nun insanları
cennet gibi bir yerde bile birbirlerini nasıl öldürmeye götürdüğünü görmek istiyor musunuz? Savaşmanın anlamsızlığının kalın çizgilerle altı çizilerek vurgulandığı bu filmi izleyin. Şiirsel anlatımı ile son derece çarpıcı bir film.

6) Legend of Bagger Vence (Efsanenin Dönüşü)

Yön: Robert Redford
Oyn: Matt Damon, Charlize Theron, Will Smith

Konu: Birinci Dünya Savaşı kahramanlarından Rannulph Junuh (Matt Damon) yeni bir golf sahasının açılış töreninde yapılacak olan 36 delik turnuvasına davet edilir. Oyunu eskisi gibi oynayamayacak kadar paslanmış olduğunu farkedince hayatına ansızın giriveren Bagger Vance’den (Will Smith) yardım ister.
Neden?: “Evrenle uyum” ve “akışına bırakmak”. Bu filmin temel mesajı bu. Ama öyle nefis
anlatılmış ki… Özellikle Will Smith’in oynadığı ruhsal rehber rolüne bayılacaksınız.

7) Pay It Forward (İyilik Yap, İyilik Bul)

Yön: Mimi Leder
Oyn: Kevin Spacey, Helen Hunt, Haley Joel Osment
Konu: Sadece hayal kurun. Üç kişiye gerçekten yardımı dokunan bir iyilik yapıyorsunuz ve ondan bunu size ödememesini istiyorsunuz ve bu yeni üç kişi de diğer yeni üç kişiye iyilik yapıyor ve bu şekilde evrensel bir iyilik ve nezaket akımı başlıyor. İmkansız mı? Trevor McKinney aksini iddia ediyor.

Neden?: Birbirine yardım etmek, hem de hiçbir karşılık beklemeden… 9 yaşında bir çocuğun tek başına birçok insanın yaşantısını nasıl değiştirdiğinin öyküsü. Yüzünüzde ve kalbinizde koca bir gülümseme ile izleyeceksiniz.

8) Serendipity

Yön: Peter Chelsom
Oyn: Kate Beckinsale, John Cusack
Konu: Günümüzden on yıl önce karlı bir Noel… Alışveriş tüm hızıyla sürmekte… Bir mağazada aynı eldiveni almak için hamle yapan Jonathan (John Cusack) ve Sara (Kate Beckinsale) bir anda kendilerini “Serendipity” adlı bir restoranda karşılıklı yemek yerken bulurlar. Her ikisinin de sevgilisi vardır. Fakat Jonathan Sara’ya aşık olduğunu düşünerek ondan telefon numarasını ister. Hayatın mistik güçlerce şekillendiğine inanan Sara, her ne kadar numarayı bir kağıda yazmış olsa da, kağıdın rüzgarda uçmasını bir uyarı işareti olarak kabul eder. Güzel bir gecenin ardından ayrılma vakti gelir. Sara küçük bir oyun hazırlar: dergi satın almak için kullanacağı bir beş dolarlık banknotun üzerine Jonathan’ın ve bir sahafa satacağı Marquez kitabının ilk sayfasına da kendi telefonunu yazar. Geriye kaderin bu numaraları karşılarına çıkarmayı ummaktan başka birşey kalmadığını düşünmektedir…
Neden?: Kader, şans, tesadüfler (!) ve aşk. İzleyebileceğiniz en spiritüel romantik komedi filmi.

9) Life is Beatiful (Hayat Güzeldir)

Yön: Roberto Benigni
Oyn: Roberto Benigni, Nicoletta Braschi, Giustino Durano, Sergio Bini Bustric
Konu: Arka planda Yahudi soykırımı olan film, kendine has çocuksu cazibesiyle bir kadının kalbini çalmaya çalışan ve sonunda başaran, Yahudi garson Guido’nun hayatını anlatıyor. Filmde, fakir bir garson olan Guido, zengin ve güçlü İtalyan bir aielenin kızına tutulur ve onu etkilemek için bin bir türlü hokkabazlığa başvurur. Sonunda isteğine ulaşır. Evlenir ve bir erkek çocuk sahibi olurlar. Bu arada Almanya tüm Avrupa’yı ele geçirmek üzeredir. Toplama kampına atılan Guido, ailesini kurtarmak için kendilerini çevreleyen şiddeti reddeder ve tüm bu olanlar oyunmuş gibi davranır.

Neden?: Dünyaya gülümseyerek bakan bir adamın sımsıcak öyküsü. En zor zamanlarda bile gülümseyerek yaşama bakması, oğlunun hayatını kurtarıyor. Yaşama gülümseyerek bakanların filmi. Adı bile sımsıcacık.

10) Butterfly Effect (Kelebek Etkisi)

Yön: Eric Bress, Mackye Gruber
Oyn: Ashton Kutcher, Amy Smart

Konu: Evan Treborn 20 yaşında ve çoğu genç gibi hayatında büyük duygusal boşluklara sahip olan bir üniversite öğrencisidir. Ama o, yedi yaşından beri hayatının önemli anlarını bir unutkanlık kara deliğinde kaybetmiş ve o üzücü geçmişinin büyük kısmını hatırlamamaktadır. Evan bir gün, çocukluğunun en zor ve kötü dönemlerinde, psikoloğunun tavsiyesiyle yazdığı günlükleri bulur; ne var ki, bu günlükleri okurken genç adam geçmişe dönebildiğini ve bugünkü aklıyla o günleri yaşayabildiğini fark eder. Bu arada çocukluk aşkı Kayleigh’nin hâlâ kendisini sevdiğini öğrenen genç adam, geçmişe dönüp kötü günlerini düzeltmeye ve en önemlisi çocukluk aşkını mutlu olduğu bir dünyada yaşatmaya karar verir. Ama Evan ne zaman geçmişe dönüp bir şeyleri değiştirse, yaptıklarının bugün için umulmadık ve feci sonuçlar doğurduğunu görür.
Neden?: Geçmişinizde “keşke”leriniz oldu mu hiç? Peki bu “keşke”leri değiştirilebilme olanağınız olsaydı eğer şimdikinden daha iyi bir hayat mı bekliyor olurdu sizi? Belki film, senaryosu gereği biraz karamsar bir yapıda olabilir. Ama en ufak bir seçimin bile tüm hayatımızı nasıl değiştirebileceğini ve tüm bunlara rağmen aslında “her şeyin aslında olması gerektiği gibi olduğu” mesajını veren çok güzel bir film.

11) Bruce Almighty (Aman Tanrım)
Yön: Tom Shadyac
Oyn: Jim Carrey, Morgan Freeman

Konu: Bir çok seveni olmasına ve güzel kız arkadaşına rağmen TV muhabiri Bruce Nolan, hayatın ona karşı adil olmadığına inanmaktadır. Hayatında geçirdiği en kötü günün ardından, Bruce kızgınlıkla Tanrı’yı hayatını mahvetmekle ve evreni iyi yönetememekle suçlar. Bunun üzerine Tanrı yanıt verir ve daha iyisini yapıp yapamayacağını görmek için tüm güçlerini Bruce’a bağışlar.

Neden?: “Tanrı’nın işi de zordur be birader” diye zaman zaman geyikler yaparız hani. İşte o geyiğin filmi. İçinde çok güzel mesajlar var, ama tabii gişe filmi olduğu için mesajdan çok Carrey’in aktörlüğü önplanda. Ama yine de çok güzel bir film.

12) Powder (Pudra)

Yön: Viktor Savla
Oyn: Mary Steenburgen, Jeff Goldblum, Sean Patrick Flanery
Konu: Gizemli güçleri olan albino genç “Powder”ın hikayesi.

Neden?: Sadece geyiğin vurulduğu sahne için bile izlemek yeter. Yerde acı içinde kıvranan geyiğe “Powder” yaklaşır ve sevgiyle dokunur; sonra… Özellikle filmin sonuna dikkat!

13) What Dreams May Come (Aşkın Gücü)
Yön: Vincent Ward
Oyn: Robin Williams, Cuba Godding Jr, Jessica Brooks Grant

Konu: Çocuk doktoru Chris Nielsen (Robin Williams), bir trafik kazasında hayatını kaybeder. Gözlerini açtığında, kendini bir anda hayallerinde yarattığı cennette bulur. Bu yeni dünyaya alışabilmesi için melek Albert (Cuba Gooding Jr.) şekilden şekle girerek Chris’e yardımcı olur. Bu arada geride bıraktığı eşi Annie (Annabella Sciorra), Chris’i bir türlü unutamaz. Kederinden ne yapacağını bilemeyen Annie, eşinin cennette kendisini beklediğine inanır. Bu inanç Annie’nin içine o kadar yerleşir ki, dul kadın birgün intihar eder. Tüm dileği, hayatta her şeyden çok sevdiği Chris ile cennette buluşmaktır. Ancak Annie, cennet yerine cehenneme gider. Durumu öğrenen Chris, hemen harekete geçer ve cehennemin yolunu tutar…
Neden?: Filmin Türkçe adı “Aşkın Gücü” ve film dolu dolu aşkın gücünü anlatırken, bu dünyada başlayıp öte alemlere uzanan bir eşruh hikayesini bizlere harika görüntüler eşliğinde izlettiriyor. Sadece muhteşem görselliği için bile izlenir.

14) The Princess and The Warrior (Prenses ve Savaşçı)

Yön: Tom Tykwer
Oyn: Franka Potente, Benno Fürmann, Melchior Beslon

Konu: Bodo adlı bir adam Sissi adlı bir kadının hayatını kurtarır. Sissi bir akıl hastanesinde çalışan bir hemşiredir ve zamanı geriye döndürme yeteneğine sahiptir

Neden?: Almanlardan alışılmadık bir eşruh öyküsü. Eşruhunu bulmak hikayeleri genelde hep romantik anlatılır. Bu filmde ise Prenses, bir akıl hastanesinde çalışan bir hemşire, savaşçı ise eski bir asker. Bir kamyon prensese çarpıyor ve ilk defa orada karşılaşıyorlar. Sonrası ise Prenses’in Savaşçı’ya dediği gibi “Rüyamda seninle birlikte olduğumu gördüm. Daha önce kardeştik, sonra baba oğul ve karı koca; şimdi de buradayız”. Temposu çok hızlı olmayan ama rahatlıkla izlenen çok güzel bir film.

15) Das Experiment (Deney)

Yön: Oliver Hirschbiegel
Oyn: Moritz Bleibtrue

Konu: İnsanların hapishane koşullarında ne gibi değişimler gösterdiğini araştırmak için bir deney yapılmaya karar verilir. Buna göre 20 kişi para karşılığında deneye katılmayı kabul eder. Bir laboratuvarın, hücrelerinden gardiyanlarına kadar hapishaneye çevrilmesiyle deney başlar.
Deneklerin davranışların gözlemlemek için her tarafa kameralar yerleştirilir. Başlangıçta açıklanan kurallara göre gardiyanlar kimseye şiddet uygulamayacak ve isteyen istediği zaman deneyi bırakıp gidebilecektir. Fakat zamanla işler çığrından çıkmaya ve kimsenin tahmin etmedği olaylar yaşanmaya başlar.
Neden?: Bu filmi izleyenler “ne işi var bu kadar sert bir filmin burada” diyebilirler. Gerçekten sert ama bir o kadar da nefis bir film. Rollerimize kendimizi ne kadar kolay kaptırabildiğimizi ve “aslımızı” nasıl kolayca unutabildiğimizi yüzümüze vuran bir film.

16) Frequency (Frekans)

Yön: Gregory Hoblit
Oyn: Dennis Quaid, Jim Caviezel

Konu: Başarılı bir polis olan John Sullivan (Jim Caviezel), eski telsiziyle 30 yıl öncesinden bazı frekanslar alabildiğini farkeder. Konu üzerinde biraz yoğunlaşınca bu frekansın yıllar önce bir yangında hayatını kaybeden babasına ait olduğunu görür. Önceleri babasıyla eski günleri konuşan John, zaman geçtikçe babasının ölmesini engelleyebileceğini anlar. Ne var ki, bu yaptığı bir şekilde tarihin akışını değiştirecek ve o yıllarda üstüste cinayetler işleyen bir seri katilin yakalanmasını engelleyecektir. Bunu farkeden baba oğul, telsiz konuşmaları ile bunu engellemek için zorlu bir mücadeleye girerler.
Neden?: Bu çok olumlu mesajlar veren bir film değildir. Ama “Kader”i ve seçimlerin
kaderi nasıl değiştirdiğini anlatan çok beğendiğim bir filmdir.

17) Discovery of Heaven (Cennetin Keşfi)

Yön: Jaroen Krabbe
Oyn: Stephen Fry, Greg Wise, Flora Monthgomery

Konu: Film, insanın özgür seçimleriyle semavi güçlerin mücadelesini konu alıyor. Max ve Omo iyi iki arkadaştır. İkisi de Ada’ya aşık olurlar. Bu arada melekler dünyası da boş durmamakta ve Tanrı’nın verdiği görevi yerine getirmek için Dünya’ya müdahele etmeye çalışmaktadırlar.
Neden?: Hollanda yapımı bir film. Bazı noktalarda acaip uçuk ve absürd, ama ruhsal kontratlar ve misyonlar olayını çok güzel anlatıyor. Hele sonunda Hz. Muhammed’in Mirac’ını anımsatan bir sahne koymuşlar ki sinema tarihinde sanırım ilk.

18) Little Buddha (Küçük Buda)
Yön: Bernardo Bertulucci
Oyn: Keanu Reeves

Konu: Lama Norbu (Ruocheng Ying), Budistlerin ruhani liderlerinin ölmesi üzerine, reernkarnasyon sonucu Buddha’nın ruhunun bir çocuğa geçeceğini düşünüyor. Hindistan’dan bir kız çocuğu, Seattle’dan Amerikalı küçük Jesse (Alex Wiesendanger) ve Katmandu’dan bir çocuğu alıp kutsal Butan şehrine gidiyorlar. Burada gerçek Küçük Buddha’nın kim olduğu anlaşılacak. Bu arada, daha sonra Buddha olacak Siddharta’nın (Keanu Reeves), yüzyıllar önceki hikayesi de, günümüzde anlatılan hikayeyle paralel olarak anlatılıyor. Umursamazlıktan gerçek aydınlanlanmaya uzanan bir yolculuk.

Neden?: Adı üzerinde Buda’nın yaşam öyküsü üzerinden yola çıkan bir film. Filmlerini sıkıcı bulduğum Bernardo Bertulucci’nin en severek izlediğim filmi. Buddha’yı Keanu Reeves oynuyor.

19) Groundhog Day (Bugün Aslında Dündü)

Yön: Harold Ramis
Oyn: Bill Murray, Andie MacDowell

Konu: Amerika’da geleneksel 2 Şubat Groundhog Günü için hazırlıklar tüm hızıyla sürmektedir. Televizyonda spikerlik yapan Phil Connors, şenliği izleyicilere duyurmakla görevlidir. Şenlik için hazırlıkların yapıldığı bir sabah uyandığında bir önceki günü yaşadığını anlar.
Neden?:Eğer hatalarımızı fark etmezsek, onları tekrar eder dururuz. Çok keyifli filmin ana mesajı bu.

20) Sliding Doors (Rastlantının Böylesi)
Yön: Peter Howitt
Oyn: Gwyneth Paltrow, John Hannah

Konu: Film, ” zaman ve zamana bağlı olarak değişen “ aşk ” kavramını iki ayrı kişilikte yaşayan Helen’in gözünden anlatıyor. Helen önce işten atılır, sonra da metroyu kaçırır ve bu olayla hayatının akışı değişir.
Neden?: Hayatımızın akışı belki de sadece bir metro kapısının açılış kapanışına bağlı. Öyle mi, değil mi? Yanıtı bu filmde saklı.

Hasan Sonsuz Çeliktaş(DERKİ) dergisinden

Şimdi Sırada Ne Var Canım?

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Bazen Sevilirsin , Bazen Dışlanır…

fotoğraf (5)

Bazen Sevilirsin , Bazen Dışlanır,
Kimi Dostun Olur , Kimi Düşmanın,
Birisi Samimiyetle Gelir , Diğeri Kıskançlıklarla.
Varsın Olsun…!
Herkes İstediği Gibi Yorumlasın Seni.
Eğer ki ;
Kalabiliyorsan Sen “SEN GİBİ”
Ve Daima İyiye Güzele Koşarak.
Yüzünde Sessiz Bir Tebessümle ,
Yoluna Devam Et…!

Anette İnselbeg

Çalakalem Laflarım... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

ISLATILMIŞ BADEM

Islatılmış badem sağlık açısından son derece faydalı olmasının yanı sıra genellikle kozmetik bir ürün olarak kabul edilmektedir. Islatılmış bademin hem çiğnemesi hem de sindirimi kolaydır.
Badem tüm fındık çeşitlerinin en besleyici olan çeşidi olarak kabul edilir. Badem tekli doymamış yağ asitleri bakımından zengin ve kolesterol içermemektedir.Badem çoğunlukla ıslatılmış olarak tüketmek, kozmetik olarak da fayda sağlamaktadır. E vitamini, protein, magnezyum, kalsiyum, fosfor ve niasin, omega- 3 ve omega- 6 yağ asitleri gibi bileşenler bu meyvede paketlenmiş durumdadır. Aşağıda bademin sağlığınıza daha yararlı olmasının bazı yolları sunulmuştur;

1- Sindirim: Islatılmış badem sindirimin iyileştirilmesi için mükemmel bir seçimdir. Örneğin badem ıslatıldığında, tohumun çimlenmesine engel olan enzim serbest hale geçmektedir ve bu da sindirimi kolaylaştırmaktadır. Badem ıslatıldığında lipaz enzimi serbest hale geçer ve bu da yağların sindirimini kolaylaştırmaktadır.

2- Kilo Kaybı: Benzer şekilde kilo kaybı için de ideal bir seçimdir. Bademde bulunan tekli doymamış yağlar iştahı engeller. İştahın kapanması ise fazla yeme alışkanlığını azaltarak kilo kaybına neden olur.
3- Kalp ve Damar Hastalıkları: Islatılmış badem kolesterolü düşürmek için mükemmel bir seçimdir. . Bunlar yüksek yoğunluklu lipoproteinler (HDL) yani iyi kolesterolü artırır ve düşük yoğunluklu lipoproteinler (LDL) yada kötü kolesterolü düşürür. Ayrıca bademdeki <E vitamini> kalp hastalıklarının oluşma olasılığını düşüren güçlü bir antioksidan olarak etki eder. Bünyesindeki folik asit tıkanmış arterlerin de açılmasına destek verir. Islatılmış badem yemek arterlerinizin daha fazla hasar görmemesini sağlamak için inflamasyonu da azaltmaktadır.

4- Kanser: “Adventist Health Study” e göre ıslatılmış badem, kanser mücadele için hayati rol oynayan B17 vitamini içerir. Yanı sıra E vitamini bakımından zengin ve düşük doymuş yağ içermesi sayesinde kanser oluşma olasılığını minimize eder. Ek olarak tümör büyümesin, baskılayan flavonoidler sayesinde de özellikle de göğüs kanserini önemli oranda azaltır.

5- Diyabet ve Kan Basıncı: Islatılmış badem kan şekeri ve yüksek tansiyonun düşürülmesinde etkilidir. Islatılmış badem, düşük kalorili besinler ile tüketildiğinde sodyum, insülin düzeyi ve kan şekerini azaltır, antioksidan ve magnezyumun koruyucu etkisini de artırır bu da kan şekerinin ve yüksek tansiyonun dengelemesini sağlar.

6- Gebelik: Islatılmış bademde doğum kusurlarının önüne geçilmesini sağlayan önemli oranda “folik asit“ bulunmaktadır. Bu nedenle, gebe kadınların hamilelik sırasında daha fazla tüketmeleri önerilmektedir.

ISLATILMIŞ BADEM NASIL HAZIRLANIR?

Öncelikle çiğ ve doğal badem alınmalıdır.
Bir bardağa çiğ badem yerleştirin. ½ su bardağı badem başına 2 su bardağı su ekleyin,
Bir gece boyunca su içinde kalsın,
Suyunu süzün, plastik torba veya kavanozlarda buzdolabında depolayın,
Uygun depolama, yaklaşık 1 hafta boyunca ıslatılmış bademlerin taze kalmasını sağlar.

DAHA FAYDALI OLMASI İÇİN FİLİZLENDİRİN
Yukarıdaki yöntem ile tüketilmesinin dışında, bir adım daha ileri giderek filizlendirilebilir ve daha faydalı hale getirilebilir. Bu filizlendirme yolu ile yağ sindirimine yardımcı olan lipaz enzimi salınımını sağlanmaktadır.
10-12 saat süreyle, gece boyunca bademi bekletin.
Durulayın ve buzdolabında bir kavanoza koyun.
Filizlenme buzdolabında bir veya üç gün sonra görülebilir.
Günlük olarak bir avuç kadar yemeniz son derece faydalı olacaktır. Fakat buna zaman bulamıyorsanız, normal bademi de tüketebilir içerisindeki beslenme bileşenleri ve esansiyel yağlardan istifade edebilirsiniz.

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Ok ancak geri çekerek atılır…

Ama nasıl unutayım, yüreğinin vuruşunu duyduğumu?.

Ama nasıl unutayım, yüreğinin vuruşunu duyduğumu?.

Anna Ahmatova

Git La Bu Mahalleden…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Lavantanın sağlığımıza faydaları))))))))

Lavanta, karaciğere dosttur ve çok faydası vardır. Karaciğerin düzenli çalışmasını sağlar, karaciğer yetmezliği, hepatit gibi hastalıklara çok iyi gelir. Karaciğere destek olması için günde 1-2 kez ağzınızda az miktarda lavanta çiğneyebilir veya demleyerek çayını içebilirsiniz

Lavanta çayını günde 2 bardak içmek, romatizma ağrılarını keser. Saçlarda lavantayı kaynatıp, soğuyan suyunu kullanırsanız saç dökülmesine çözüm olduğu gibi saçlar kuvvetlenir.

Gözlerde oluşan arpacık ya da alerji kaynaklı kaşıntı ve tahrişlere lavanta çiçeği yaprağı ile kompres yapılırsa gözler rahatlar. Lavanta yağı ile şakaklara yapılan masaj migrene iyi gelir. Hergün 2-3 damla lavanta yağı içmek cinsel açıdan kuvvetlendirir. Lavanta yatıştırıcıdır. Özellikle bölgesel alerjilerde ve kaşıntılarda engelleyici etkisi vardır.

lavanta çiçeği

Lavanta, iyi bir idrar söktürücüdür. Özellikle diyetlerde kullanılması önerilir. Ayrıca lavanta, böbrek ve sindirim sistemi rahatsızlıklarını önler. Mide ve bağırsaklarda oluşan gazı bir araya toplayarak rahat boşaltılmasını sağlar. Gaz şişkinliğini engeller. Bulantı ve kusmayı engeller.

lavanta yağı

Lavanta yağı ile egzama, yanık, sedef hastalığı gibi belirli deri hastalıkları tedavi edicidir. Yağın masaj yapar gibi sürülmesi deride hızlı bir iyileşme periyodu başlatır. Cildi besler ve hızla onarır. Ayrıca akne tedavisinde aspirin ile kullanılan lavanta yağı akneyi hızla düzeltir.Uzmanlar, lavanta yağının fazlasının metabolizmada zehirlenmelere neden olabileceğini bu sebeple emziren anneler, hamiller dahil olmak üzere günde 4-5 damladan fazla kullanılmamasını önermektedir.

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

A’DAN Z’YE KIŞ SEBZELERİ VE MEYVELERİNİN FAYDALARI)))))))))


❀ ✿ ❁ ✾ ✽ ❃ ❋ ❀ ✿ ❁ ✾ ✽ ❃ ❋❀ ✿ ❁ ✾ ✽ ❃ ❋
– Bal kabağı: Yüksek A vitamini, fosfor ve kalsiyum içeren bal kabağı sadece tatlılarda değil; çorba ve mezelerde de kullanılmalı. Ayrıca lifli yiyeceklerin sık tüketiminin kolon kanserine karşı koruyucu olduğu yapılan çalışmalarla kanıtlanmıştır.
– Brokoli: A vitamini ve potasyumdan zengin, folik asit için iyi bir kaynak olan brokolinin mineral kaybı en az olacak şekilde pişirilmesi çok önemlidir. Bu nedenle az pişirilmeli ve haşlama suyu dökülmemelidir. Mide ve yemek borusu kanseri tehlikesini azaltır.
– Havuç: A, B1, B2 vitamini ve lif kaynağıdır. Enerji verir. Karaciğerin safra salgılamasına ve kolesterolü dengelemesine yardım eder. Su içeriği yüksek olduğu için şeker hastaları rahatlıkla tüketebilir. Ayrıca mide ve bağırsak rahatsızlıklarına iyi gelir. Ancak pişirildikten sonra içindeki maddeler çok kısa bir sürede toksik maddelere dönüşebildiği için hemen tüketilmelidir.
– Ispanak: Demir yönünden zengin olan ıspanak, diğer yapraklı sebzelere nazaran daha çok protein içerir. Tansiyonu düşürür, kan pıhtılaşmasını azaltır. Betakaroten içerdiği için yaşla birlikte ortaya çıkan göz hastalıklarına karşı da etkilidir. Bazı mide kanserlerini önlediği ve bağışıklık sistemini güçlendirdiği kanıtlanmıştır.
– Kabak: 100 gram kabak günlük folik asit ihtiyacının dörtte birini karşılayabilir. Haşlanmış kabakta bulunan karoten maddesi etkili bir antioksidandır. Yüksek orandaki potasyum sıvı-tuz dengesini sağlar.
– Karalahana: Kalsiyum, bakır, demir, potasyum ve C vitamini bakımından zengindir; ayrıca kükürt içerir. Çiğ olarak yemek veya sıkarak suyunu içmek daha faydalıdır. Kansızlığı giderir, idrar söktürür. Mide ve bağırsak yaralarını yumuşatır. Kabızlığı giderir. Kandaki şeker miktarını düşürür. Vücudu hastalıklara ve kansere karşı korur. Sarılık ve safra kesesi hastalıkları için iyidir. Astımda faydalıdır. Romatizma, siyatik, lumbago ve Apsede yararlıdır. Ses kısıklığını giderir, iştah açar. Ancak guatrı
olanlar tüketmemelidir.
– Kereviz: Kükürtlü sebzelerdendir ve kesildikten sonra en kısa sürede tüketilmesi faydalıdır. Sakinleştirici özelliğinin yanı sıra kanı temizler, kilo almayı önler ve böbrekler için çok yararlıdır.
– Kırmızı ve sarı soğan: Sarı ve beyaz olanların besin öğeleri biraz daha yoğun olmasına rağmen her ikisi de güçlü antioksidanlardır. Savunma sistemini güçlendirir. Grip, nezle, astım gibi enfeksiyonlarda sarımsakla birlikte etkin bir role sahiptir. Öksürük söktürücüdür; bronşları temizler. Kemik erimesine iyi gelir. Kandaki şeker seviyesinin düşürülmesine yardımcı olduğu için şeker hastaları tarafından rahatlıkla kullanılabilir. İdrar söktürücüdür. Böbreklerde biriken kum ve taşların dökülmesine yardımcı
olarak böbrek ağrısını dindirir. Egzama ve diğer cilt hastalıklarında kullanılır. Kalp damar sağlığı açısından faydalıdır. Çiğ olarak tüketildiğinde mideyi güçlendirir, sindirim sistemini uyarır, idrarı artırır. Ancak mide rahatsızlığı olanlar çiğ olarak tüketmemelidir. Kırmızı soğan sigara içenlerde biriken nikotinin vücuttan atılmasında önemli bir role sahiptir. Kanda yükselmiş olan lipit miktarını düşürür. Safrayı incelterek, karaciğerin rahat çalışmasını sağlar.
– Lahana: Yaşlanmayı önleyici mineral olarak kabul edilen selenyum sağlıklı bir cilt verir. Mide ve yemek borusu kanseri tehlikesini azaltır. Sadece lahana çeşitlerinde bulunan U vitamini, mide ve bağırsakların iç yüzeyini koruyor, oralardaki yaraların iyileşmesini sağlıyor.
– Marul: Su içeriği yüzde 95 civarındadır. A vitamini içerir.
– Mantar: Yüksek enerji, potasyum ve protein içerir. Yağ oranı çok düşüktür.
– Maydanoz: İdrar söktürücü olan maydanoz C vitamini açısından çok zengindir. Aynı zamanda A vitamini ve potasyum için iyi bir kaynaktır. Taze tüketilmesi, pişmiş haline göre daha besleyici olmakla birlikte, ödem atıcı olarak, kaynatılıp suyu içilebilir. Yüksek tansiyonu düşürür, kalbin yorulmasını önler, kansızlığı giderir, safra akışını kolaylaştırır. Böbrek taşlarının düşürülmesine yardımcı olur. Böbrek iltihabı olanlar maydanoz yememelidir.
– Patates: Yüksek miktarda nişasta, B ve C vitamini içermesine rağmen, pişirme esnasında ciddi kayıplara uğrar. Aynı zamanda sinir sisteminin düzenli çalışmasını engelleyen bazı toksik maddeler de içerir ve bu toksik maddeler ancak çok iyi pişirildiğinde etkisiz hale gelir. Bu yüzden patatesin çok iyi pişirilmesi de gerekir. Kabuğunun çok ince soyulması vitamin kaybını azaltmak için çok önemlidir. Beyindeki serotonin adlı kimyasal maddenin kendisini yenilemesini sağlar. Antioksidanlar yönünden çok
zengindir. Kandaki şeker seviyesini düşürerek kanı temizlediği için şeker hastaları rahatlıkla tüketebilir. Susuzluğu ve karaciğer şişliklerini giderir. Ser bir şey yutulduğunda yabancı maddenin zarar vermeden çıkmasını sağlar. El ve ayak çatlaklarında faydalıdır.
– Rezene: Uçucu yağlar içerdiğinden kaynatılması yerine sıcak suda bekletilmesi tercih edilmelidir. Anne sütünü artırma konusunda önemli yardımcılardan biridir. Kalsiyum, potasyum gibi minerallerin yanı sıra B vitamini de içerir. Vücut direncini artırır. Düzenli kullanıldığında kolesterolü düşürür.
– Salatalık: Cilt bakımının vazgeçilmez ürünlerinden biri olan ve kükürt içeren salatalık; vücudun enfeksiyonlara karşı dayanıklılığını artırmasının yanı sıra kolesterolü düşürür. Kasları gençleştirerek; deri hücrelerine elastikiyet verir. Hassas ciltlerde meydana gelen kaşıntı, pullanma ve gerginliği önler. Kabızlığı önler, böbrek ve kalp hastalıklarında vücutta biriken suyun atılmasına yardımcıdır.
– Sarımsak: Enerji verir. Kükürt ve sülfürden zengin olduğu için güçlü bir kanser savaşçısıdır. A, B, C, P vitaminleri içerir. Yüksek tansiyonu düşürür. Kanı temizler. İştah açar. Hazmı kolaylaştırır. Kabızlığı giderir. Romatizma ve eklem iltihaplarında yararlıdır.
– Şalgam: Kalsiyum, demir ve magnezyumdan zengindir. A, C ve B vitamini içerir. Kalsiyum, potasyum ve demir içerir. Kemik ve dişleri güçlendirir. Daha çok suyu tüketilir. İştahı açar. Vücuttaki toksinleri atmak için hem yenmesi hem de suyunun tüketilmesi oldukça sağlıklıdır. Mide ve karaciğere faydalıdır.
– Tere: Yapısındaki madeni tuzlar ve vitaminler sayesinde, kani mikroplardan temizler, hastalıklara karşı direncimizi artırır. Böbrek taşlarını eriterek düşmesini kolaylaştırır. Kandaki şeker oranını düşürür. Güç vericidir, dermansızlık ve halsizliğe iyi gelir.
– Tur

A’DAN Z’YE KIŞ MEYVELERİ
– Armut: Sulu ve tatlı bir meyve olan armut yemeklerden önce tüketilmelidir. Zengin karoten içeriği nedeniyle sarı, yeşil renge sahiptir. A, B1,B2,B3,B6 ve C vitamininden zengindir. Kabuklu olarak tüketilmesi, bağırsak sağlığı açısından çok faydalıdır. Kabızlığı tedavi etmek için sık sık tüketilebilir. Kandaki üre asidi ve üre tuzlarını dışarı atarak böbreklerin düzenli çalışmasını sağlar.
– Ayva: Altın sarısı renginde hoş kokulu bir meyve olan ayva A ve B vitaminleri, yüksek miktarda potasyum ile tanin ve kireçli tuzlar içerir. Zindelik verir. Çekirdekleri yoğun pektin içerdiği için ishal önleyici olarak kaynatılıp suyu içilebilir. Bronşit, müzmin öksürük ve verem tedavisinde kullanılır.
– Elma: A ve C vitamini içeriği yoğundur. Ayrıca çözünen ve çözünmeyen lifler içermesi nedeniyle hem ishal hem de kabızlık tedavisinde kullanılır. Yine kolon kanserlerinden korunmak adına sıklıkla tüketilmelidir. Bağışıklık sistemini güçlendirir; sindirimi kolaylaştırır. Kolesterole iyi gelir. Kokusu rahatlatır ve kan basıncını düşürür. Artrit, romatizma ve gut hastalıklarına karşı da yararlıdır.
– Greyfurt: C Vitamini açısından zengin olan greyfurt bağışıklık sistemi için yararlıdır. Ancak ilaç kullanıyorsanız dikkatli olmanızda fayda var.
– Kivi: C vitamini deposu olan kivi enfeksiyonlarla mücadele etmek ve cilt kusurlarını engellemek için faydalıdır.
– Mandalina: Zengin C vitamini içeriğiyle, özellikle kış aylarında soğuk algınlığı, nezle ve gribe karşı savunma mekanizmamızı güçlendirir. Yüksek orandaki potasyum içeriğiyle yüksek tansiyonu düşürür.
– Nar: Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için sıklıkla tüketilmelidir. Folik asit, A ve C vitaminleri içerir. Ayrıca selenyum, magnezyum, fosfor gibi mineralleri çok fazla içermesi nedeniyle, halsizlik durumlarında da kullanılabilir.
– Portakal: C vitamini ve folik asit kaynağı olan portakal bağışıklık sistemini güçlendirir ve kansızlığa iyi gelir.

SONBAHARA HAZIR MIYIZ? (1)

Sonbaharla birlikte havalar serinlemeye başladı, sabahlar hafiften ürpertirken öğlenler hala terletiyor ve bu iklim gelgitleri her şeyden evvel bağışıklık sistemimizi etkiliyor. İşte bu nedenle bugünlerde önce bir “sonbahara girerken yapılacak işler” listesini hazırlamamız, en başa da “bağışıklık sistemini takviye et!” uyarısını yerleştirmek lazım. Biz de öyle yaptık ve “sonbahar hazırlığı” dosyasını önce “bağışıklık sisteminizin ihtiyaç duyabileceği” beş konu ile açtık. Sonbahar hazırlığı yazılarına yarın da devam edeceğiz.

 

SORU 1

 

OMEGA-3 BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRİR Mİ?

 

Bu soruya hiç tereddütsüz evet diyebiliriz. Yağ asitleri arasında bağışıklık sistemine en çok destek olan grup Omega-3’tür. Kışa girerken Omega-3 kaynaklarımızı kontrol etmemiz, yeterince alıp almadığımızı hesaplamamız bağışıklığımız için yapacağımız en iyi işlerden biridir. Balık sezonunun başlaması ile doğal Omega-3 kaynaklarımız da artacaktır. Haftada 2-3 kez balık yemek Omega-3 yönünden iyi bir beslenme alışkanlığıdır. Tabii ki tüketilen balığın cinsi ve miktarı da çok önemlidir. Soğuk sularda yetişen yağı bol balıklarda Omega-3 yağ asitlerinin miktarları daha fazla olduğunu hepimiz biliyoruz.

 

Omega-3’ün yararları saymakla bitmez! Kanın incelmesi, pıhtılaşma olasılığının azalması, kalp ritim bozukluklarının düzelmesi, damar içini döşeyen yüzeyin sağlıklı ve kaygan hale gelmesi, trigliserid düzeyinin düşmesi, HDL kolesterolün yükselmesi, kan basıncının daha kolay ayarlanabilmesi, belleğin güçlenmesi, kilo almanın güçleşip, kilo kaybının kolaylaşması, eklem sorunlarının geciktirilmesi bunların başlıcalarıdır.

 

Beynimizin %60’ı yağlardan oluşuyor ve bunun önemli bir kısmı omega-3 yağlarından meydana geliyor. Hamilelik döneminde yeteri kadar omega-3 kazanan annelerin doğacak çocukları daha kolay öğreniyor. Bu annelerde hamilelik sonrası depresyon riski azalıyor. Yeni doğan çocuklara omega-3 desteği sağlanması öğrenmelerini, odaklanmalarını kolaylaştırıyor. Omega-3 yağlarının depresyonu önlemede de büyük rolü var.

SORU 2

 

BETA-GLÜKAN İŞE YARIYOR MU?

 

Bu soruya doğrudan evet yerine “eğer” diyerek cevap verebiliriz. Eğer seçtiğiniz beta-glükan desteği güvenli bir ürünse ve kaliteli –patentli-, etkin, biyoyararlanımı yüksek olduğu kanıtlanmış bir beta glukanı yeterli miktarda alabiliyorsanız bağışıklığınıza katkısı olabilir. Bazı araştırmalarda beta-glükanın kanser hücrelerine karşı savaşta bağışıklığa destek olduğunu gösteren olumlu sonuçlar da elde edilmiştir. Beta-glükanın kötü kolesterolün azalmasına katkıda bulunduğunu bildiren çalışmalar da var. AIDS hastaları arasında yapılan incelemelerde bağışıklık sisteminin beta-glükan ile desteklenmesinn ek enfeksiyonları azalttığı öne sürülmüştür.

 

SORU 3

 

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ BAĞIŞIKLIĞI ZAYIFLATIR MI?

 

Sağlıklı bir bağışıklık sistemi için olmazsa olmazlar arasında D vitamini de önemli bir yer tutar. D vitamininin bağışıklık sistemi üzerinde de olumlu etkileri var. Yazın güneşlenerek vücudunu yeteri kadar D vitamini kazandıranların kışın daha az nezle ve grip oldukları biliniyor. D vitamininin bağışıklık sapmaları ile ilişkili olduğunu düşündüren hastalıkları da azaltabileceği, önleyip yavaşlatabileceği anlaşılıyor. Örneğin, büyük bir çalışma D vitamini desteği alan kadınlarda Multiplskleroz (MS) hastalığının çok daha düşük oranlarda görüldüğünü ortaya çıkarmıştır.

 

D vitamini, kalsiyum ve fosfor emilimi, dolayısıyla da kemik ve diş sağlığı açısından da vazgeçilmezdir. Bazı hormonların düzenli ve yeterli salgılanması, ayrıca normal hücrelerin sağlıklı büyüme ve olgunlaşması için de gereklidir. Eksikliğinde kaslarda yorgunluk, kemik ağrıları ve duyarlılığı oluşur. Osteoporoz ve artrit riski artar. D vitamini düzeyi yetersiz olan kişilerde kalp hastalıklarına daha sık rastlanır. Bu kişilerde kan basıncı yükselir, koroner damarlarda yangı (inflamasyon) artar, kan şekeri kontrolü bozulur.

 

D vitamininin bağışıklık sistemine desteği bazı kanser türlerine karşı etkisi ile kanıtlanmıştır. Yumurtalık, meme, prostat, kalınbağırsak, pankreas ve beyin kanserlerini önlemede ciddi görevler üstlendiği çeşitli araştırma sonuçlarında saptanmıştır. Öyle anlaşılıyor ki D vitamini kötü huylu hücrelere karşı bir yok edici veya sınırlayıcı gibi çalışıyor.

 

Bu denli önemli bir vitaminin gıdalarla ancak %20’sinin alınabildiğini, sentezi için güneş ışınlarına muhtaç olduğunu bilmemizde fayda var. Sonbaharın ilk günlerinde, biraz eğik de olsa güneş ışınlarından yararlanmanızı, kışa hazırlık için vitamin depolarınızın düzeyini kontrol ettirip gerekiyorsa destek kullanmanızı öneriyoruz.

 

SORU 4

 

MAGNEZYUM İMMUNİTEYİ DİNLENDİRİR Mİ?

 

Şüphesiz evet! Magnezyum bize enerji veren, yorgunluğumuzu gideren çok önemli bir mineraldir. Bu desteği sayesinde bağışıklığımızı güçlendirir. Ayrıca kas kramplarını önler, azaltır. Kas kaynaklı sızı ve ağrıları giderir. Fibromiyalji belirtilerini (gerginlik, yorgunluk, sızı ve ağrılar) engeller. Migren ataklarını azaltabilir. Adet öncesi ve adet dönemindeki sorunları azaltır. Gerginlik, bunaltı, alınganlık, depresyon ve stresin düzeltilmesinde de destektir. Osteoporoz tedavisinde kalsiyuma yardımcıdır. Kalp ritim bozukluklarını azaltır, önler. Şeker hastalığına bağlı bazı (özellikle göz) sorunları geciktirir. Kan basıncının kontrolünü kolaylaştırır. Magnezyum desteklerini çinko ve C vitamini ile birlikte kullanırsanız faydalanma kat sayınız daha yüksek olabilir.

 

SORU 5

 

PROBİYOTİKLER BAĞIŞIKLIĞI DESTEKLER Mİ?

 

Probiyotikler gaz ve şişkinliğe iyi gelmenin ötesinde bağışıklık sistemimizin en büyük koruyucularından biridir. Hayata steril yani hiç bakteri içermeyen barsaklarla başlarız. Anne sütü, yüksek nitelikli bir barsak florası oluşturma konusunda ilk desteğimizdir. Bağışıklık sistemimiz barsaklarımızdaki bakteri çeşidinin zenginleşmesiyle güçlenir. Bir erişkinin barsağında, yaklaşık 400 farklı çeşit bakteri yaşar. Sayıları yıllar içerisinde artarak 100000 ila 200000 milyarı bulur. Bu kadar kalabalık bir ordunun savunması da güçlü olur elbette!

Streptococcus, Saccharomyces, Bifidus, Lactobacillus ve diğerleri, kısaca “probiyotik ailesi” bizi birçok hastalıktan korur. Çeşitli vitaminlerin sentezine katkıda bulunur. Bazıları bebeklerin ishalini engeller, diğerleri ekzemaya iyi gelir ya da gribi önler. İçlerinde, özellikle diğerlerine göre daha etkin bir probiyotik türü yoktur.

Probiyotiklerin strese bağlı barsak belirtilerini azalttığını ortaya koyan çalışmalar var.  Kronik stresin iritasyonlu barsak sendromunu (IBS=Huzursuz barsak sendromu), enflamasyonlu barsak hastalıklarını (Crohn’s hastalığı, ülseratif kolit) ve bazı besin alerjilerini arttırdığı biliniyor.  Araştırmacılara göre kronik stres zararlı bakterilerin barsak duvarına yapışmasını ve barsak çevresindeki lenf düğümlerine yayılmasını arttırıyor.  Probiyotik kullanımı ise barsaktaki yararlı bakterileri sayısını arttırdığından, zararlı bakterilerin azalmasını ve kronik stresin barsak üzerindeki olumsuz sonuçlarını azaltıyor.


12.09.2014

Dr .Osman Müftüoğlu

Herkes gülüşümü görüyor,kimse ruhumu görmüyor …

Herkes gülüşümü görüyor,kimse ruhumu görmüyor …

Herkes sesimi duyuyor, ne düşündüğümü kimse bilmiyor..

Herkes yazdıklarımı okuyor, gözyaşlarımı kimse görmüyor…

Herkes beni tanıdığını sanıyor, ama kimse benim kim olduğumu bilmiyor…

Insanlar inanın, inanın insanlar

Insanlar inanın, inanın insanlar
Güzel günler göreceğiz, güneşli günler
Hayatı maviliklere süreceğiz..

Nazım Hikmet

Şiir kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

”Herkes huşuyla benliğini ortaya koymaya çalışıyor, kendine tapınılması için kılıktan kılığa, şekilden şekile giriyor ve ikonlaşmak arzusuyla yanıp tutuşuyordu.

 

”Herkes huşuyla benliğini ortaya koymaya çalışıyor, kendine tapınılması için kılıktan kılığa, şekilden şekile giriyor ve ikonlaşmak arzusuyla yanıp tutuşuyordu. İnsanların varoluşlarını bulmak için kendileri gibi etten ve kemikten kimselere ihtiyaç duyuşları garabetin kendisiydi. Varoluşsal önemini keşfedememiş insan, başkalarına bağımlı hale gelir. Bu bağımlılık hali bir yandan da benliği incitir. Varoluşsal değerini hissedebilmek için ötekilerin kendisini takdir edip sevmesine muhtaçtır. Ötekilerin onu sevip değer vermemesi ise yokluğun eş anlamıdır. Caddedeki insanın sevmek gibi bir derdi yoktu. Caddeki insanlar sadece sevilmek istiyordu.”

 

Aynalar Koridorunda Aşk, Mustafa ULUSOY

Biz kuşlara emanet ettik yüreğimizi.

Biz kuşlara emanet ettik yüreğimizi.
Kendi vicdanında özgür
Kendi gökyüzünde göçebe…
Nazım hikmet

Şiir kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »