Bugün kendinizi alkışladınız mı???

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Dünyada beş ağır suç vardır.

Konfüçyüs, Hükümdar’ın isteği üzerine bir süre için şehrin yönetiminde olmayı kabul etti. Yedi gün izledi. Yedinci gün yüksek memur Şao-Çeng’i idam ettirdi, cesedin üç gün açıkta kalmasını emretti.

Öğrencileri çok şaşırdılar, yanına gittil…er, sordular : “Şao-Çeng bu şehirde hatırlı ve kuvvetli bir adamdı. Şimdi şehrin yönetimini aldıktan sonra ilk işiniz onu astırmak oldu. Bu yaptığınız doğru mudur. Bildiğimiz kadarıyla bu adam haydutluk, hırsızlık yapmamıştı…” Konfüçyüs “yaptığımın nedenlerini size anlatayım” dedi ve anlattı : “Dünyada beş ağır suç vardır. Haydutluk ve hırsızlık bunların arasında değildir, daha sonra gelirler.

 Bu beş suç şunlardır : Birincisi uyumsuz ve asi bir tabiatla birlikte gözüpeklik;

İkincisi aşağı bir hayat tarzıyla birlikte inatçılık;

Üçüncüsü çenesinin kuvvetli olmasıyla birlikte yalancılık;

Dördüncüsü herkesin ayıbını, kusurunu aklında tutmakla birlikte herkesle dost geçinmek;

Beşincisi hak ve adalet duygusu olmamakla birlikte yaptığı haksızlıkları süslü ve parlak gerekçeler arkasına gizlemek.

 Şao-Çeng’de bunların beşi de vardı. Nereye gitse taraftar topluyor, hizipler yaratabiliyordu; aldatıcı fikirlerini parlak konuşmaların arkasına gizleyebiliyordu; zulmüyle adaleti tersine çevirebiliyordu. Aşağılıklar birleştiği zaman ortaya çok güçlü bir kötülük çıkar. Ben de şehir halkı için tasalanmak yerine bu adamı idam ettirmeyi tercih ettim.”
Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Dibe vurmadan zıplamak mümkün mü?

Dibe vurmadan zıplamak mümkün mü?

Yaşananları ve yaşatanları affetmeden, ders almak mümkün mü?

Parmaklar hep dışarıyı gösterirken, kendini değiştirmek mümkün mü?

Yanmadan pişmek, pişmeden olmak mümkün mü?

Almadan vermek, sevmeden sevilmek mümkün mü?

Kendini bulmadan, ışığı bulmak mümkün mü?

YÜKSEL KÖKSAL

Dünyada hiçbir yol, kalp ile beyin arasındaki kadar uzak değildir…

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Bildiğimiz hıyar işte…Ama mucizelerine bakın…

Bunları okuduktan sonra hıyara çok daha farklı gözle bakacaksınız! Bir süre önce bu bilgiler “The New York Times” gazetesinde yayımlandı.

1. Hıyar, günlük ihtiyacınız olan birçok vitamini içerir. Tek bir hıyarda Vitamin B1, Vitamin B2, Vitamin B3, Vitamin B5, Vitamin B6, Folik Asit, Vitamin C, Kalsiyum, Demir, Mağnezyum, Fosfor, Potasyum ve Çinko ihtiva eder.

2. Öğleden sonra yurgunluk mu hissettiniz? Kahveyi, çayı, soğuk içecekleri bir taraf bırakın ve bir hıyar yiyin. Hıyar iyi bir B vitaminler ve Karbohidratlar kaynağıdır ve yediğinizde saatler sürecek yorgunluğunuzu kısa bir sürede ortadan kaldırır.

3. Banyo veya duştan sonra aynanızın buğulanmasından şikayetçi misiniz? Bir hıyar dilimini alıp aynayı ovun. Hem buğulanma yok olacak hem de pırıldayan bir aynaya ve nefis bir kokuya sahip olacaksınız.

4. Haşereler bahçenizi veya saksı bitkilerinizi mahvediyor mu? Bahçeniz için bir aluminyum tabağa (ya da aluminyum folyoya) hıyar dilimlerini koyup, ortada bir yere yerleştirin. Saksılarınıza ise birkaç dilimi toprağın üzerine yine aluminyum tabak veya folyo ile yerleştirin. Bütün mevsim haşerelerden kurtulacaksınız. Hıyardaki kimyasallar aluminyum ile etkileşerek insanların algılayamadığı ama haşereleri deli eden bir koku yayar ve onların ortadan kaybolmalarına neden olur.

5. Bayanlar, sokağa çıkmadan önce veya denize-havuza girmeden önce bir süreliğine selülitlerinizden kurtulmak ister misiniz? Sorunlu bölgelerinizi birkaç dakika süreyle hıyar dilimleriyle ovun. Hıyardaki fitokimyasallar derinizdeki kollajenlerin gerilmesini sağlar, dış tabakayı sıkılaştırarak selülitlerin görüntüsünü azaltır. Aynı şekilde kırışıklıklara da iyi gelir (özellikle de göz civarındaki).

6. “Akşamdan kalma” sorununuzdan veya kötü bir baş ağrısından kurtulmak ister misiniz? Yatağa girmeden önce birkaç dilim hıyar yiyin ve ertesi sabah dipdiri, baş ağrısız kalkın. Hıyar, vücudun kaybetmiş olduğu gerekli besinleri takviye edici yeterli miktarda şeker, B vitaminleri ve elektrolitleri ihtiva ettiği için yediğiniz birkaç dilim sorunlarınızı hemen yok eder.

7. Özellikle diyet yapanlar, açlık dürtünüzü ortadan kaldırmak mı istiyorsunuz? Hıyar yiyin.

8. Evinizde ayakkabı boyanız mı kalmadı? Taze kesilmiş bir hıyar ile ayakkabınızı ovalayın. İçerdiği kimyasallar ayakkabınıza hem harika görünen bir parlaklık verir hem de deriyi su geçirmez hale getirir.

9. Evinizde bir kapı, pencere ya da benzer bir şey gıcırtı mı yapıyor? Bir dilim hıyarı alıp gıcırtı yapan yerlere sürtün (tabii sürtünme yapan yerlere, menteşenin dışına değil!!) gıcırtı gidecektir.

10. Kendinizi gergin, bitkin mi hissediyorsunuz (özellikle ders çalışan öğrenciler, yeni bebek sahibi olmuş anneler ve diğer herkes) ? Bir tas kaynar suyun içine bir bütün hıyarı ince dilimler halinde keserek koyun. Tası da bulunduğunuz odada uygun bir yere koyun. Hıyardaki kimyasallar ve diğer besinler kaynar suyun içine girince tepki gösterirler ve suyun buharı ile birlikte bulunduğunuz odaya yayılarak nefis bir aroma yayarlar. Bu aroma sizlerin tüm gerginliğini alarak sakin kişiliğinize dönmenizi sağlayacaktır. Özellikle öğrenciler bunu denemelidir.

11. Yemek yediniz (örneğin kebap) ve ağzınızdan kötü koku yayıyorsunuz. Bir hıyar dilimini alıp dilinizle damağınıza yerleştirin ve en az 30 saniye öyle tutun. Ağzınızda kötü kokulara neden olan bakterilerin fitokimyasallar sayesinde ölmesi nedeniyle bu sorundan kurtulmuş olacaksınız. (Soğan-sarmısak kokusu konusunda bir bilgi yok. Bunu da siz deneyin ve sonucu görün.)

12. Evyelerinizi, lavabolarınızı çevreye zarar vermeyecek bir şekilde temizlemek ister misiniz? Bir dilim hıyarı alıp temizlemek istediğiniz yeri ovun. Sadece yılların birikimi lekeleri kirleri temizlemekle kalmaz, ayrıca güzel bir parlaklık verir temizlediğiniz yere. Bunun yanında elleriniz de o temizlik malzemelerin verdiği zararlardan kurtulmuş olur.

13. Kalemle yazarken bir hata yaptınız ve hatayı silmek istiyorsunuz. Hıyar kabuğunu alıp yavaş ve nazikçe silmek istediğiniz yazıya sürtün. Boya kalemlerinde ve keçe kalem yazılarında da oldukça yararlı. (Bilirsiniz bazen çocuklarımız duvarlara yazılar yazar, resimler yaparlar. Onlarda da deneyebilirsiniz

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

DALGA GİBİDİR HAYAT DÖNGÜSÜ…

DALGA GİBİDİR HAYAT DÖNGÜSÜ…

BİRİ İNER BİRİ ÇIKAR…

ÇIKTIĞINDA İNECEĞİNİ, İNDİĞİNDE ÇIKACAĞINI SAKIN UNUTMA…

YÜKSEL KÖKSAL

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Hadi ”C” yibuldunuz tamam peki ”6” yıda bulabildiniz mi?

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

O fikri çok iyi bilirim…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Ah kızlar…

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Çinlilerden; yüzük parmağımızla ilgili ilginç bir hikaye…

 

Yüzük parmağımızla ilgili diğer bir ilginç hikayede çinlilerden;
Başparmak, anne-babanızı,
 İşaret parmağı, kardeşlerinizi,
 Orta parmak, sizi,
 Dördüncü parmak (yani yüzük parmağı), hayat arkadaşınızı,
Ve serçe parmak, çocuklarınızı temsil eder.
İlk önce avuçlarınızı birbirine bakacak şekilde açın. Orta parmakları bükün ve sırt sırta birleştirin. Daha sonra kalan dört parmağınızı da şekildeki gibi açıp, uç uca getirin. Şimdi, anne babanızı temsil eden başparmaklarınızı ayırmaya çalışın…
Açılacaktır, çünkü anne babanız sizinle birlikte ömür boyu yaşamayacaktır. Er ya da geç onlardan ayrılmak zorundasınız.
Baş parmaklarınızı önceki gibi birleştirip, kardeşlerinizi temsil eden işaret parmaklarınızı ayırın. Onlar da ayrılacaktır, çünkü kardeşleriniz kendi ailelerini kurup, ayrı bir hayat seçer.
İşaret parmaklarınızı birleştirip, çocuklarınızı temsil eden serçe parmaklarınızı ayırın.
Onlar da ayrılıcak, çünkü çocuklar da evlenir ve bir gün kendi hayatlarını kurar. Son olarak serçe parmaklarınızı birleştirip, eşlerinizi temsil eden yüzük parmaklarınızı ayırmaya çalışın. Ayıramadığınızı görünce şaşıracaksınız.
Çünkü karı-kocalar hayat boyu bir arada yaşarlar. İyi günde ve kötü günde.
Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Tıngır… Tıngır…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

BUNU YILDA BİR KEZ MUTLAKA YAPIN

 Özellikle Rus doktorların tavsiye ettiği kalp ve damar hastalıkları reçetesi mucizevi sonuçlar veriyor. Bitkilerle doğal tedavi yöntemine son derece önem veren Rus tıp dünyası, bu formülü yüzlerce yıldır ku…llanıyor ve son derece başarılı sonuçlar elde ediyor. Limon suyu ve sarımsakla yapılan karışım, damar sertlikleri, damar yağlanması, damar tıkanıklıkları ve tansiyon gibi sorunları kalıcı olarak ortadan kaldırıyor.

Türkiye’deki bazı doktorlar da hastalarına bu formülü öneriyor.

EVİNİZDE KENDİNİZ YAPABİLİRSİNİZ

– 2 Litre hiç su katılmamış sıkılmış limon suyu

– 40 diş soyulmuş ve ezilmiş sarımsak (Mümkünse Anadolu’da yetiştirilmiş ithal olmayan sarımsaklardan)

– Ağzı sıkı kapanan koyu renkli bir kavanoz (2 litrelik pet şişeler de kullanılabilir) HAZIRLANIŞI 2 Litrelik kavanoz ya da pet şişeyi dolduracak kadar limon satın alın. Limonların suyunu iyice sıkıp şişeye doldurun. Soyulmuş 40 diş orta boy sarımsağı yıkamadan ve ezerek limonun içine atıp şişenin kapağını sıkıca kapatın. 25 gün boyunca normal ılık bir yerde tutun ve her gün birkaç kez çalkalayın. Yaklaşık 25 gün sonra sarımsakların limon suyunun içinde eridiğini göreceksiniz. 25 gün sonra hazır hale gelen karışımdan her sabah kahvaltıdan yarım saat önce yarım çay bardağı için. Bunu hergün düzenli olarak ve mümkünse aynı saatte yapın. Bu karışımın içine asla başka bir madde (şeker, tuz, tatlandırıcı vs. katmayın)

YÜZDE 100 KANITLANMIŞ FAYDALARI

1- Tüm damar iltihaplarını (vasküler) tedavi ediyor, tıkanan damarları açıyor, damar sertliklerini ve hipertansiyonu önlüyor.

2- Kolesterol ve lipidi düşürüyor, zararlı yağların yakılmasını sağlıyor, kilo verdiriyor (bazal metabolizmayı hızlandırıp yağların yakılmasını sağladığı için iştahı açıyor.), vücuttaki şeker oranını dengeliyor, pankreasin yenilemesini sağlıyor.

 3- Böbrek ve safra taşlarını eritiyor, idrar söktürüyor, vücuttaki şişkinliği yok ediyor ve dokularda ödem oluşmasını engelliyor.

4- Helycobeacter pylori adlı ülser mikrobunu öldürerek mide ve oniki parmak bağırsağı ülserinin kesin tedavisini yapıyor.

5- Tüm romatizmal iltihabi önleyor, her tür romatizmal ağrıları dindiriyor, kireçlenmeyi önlüyor, eklem yüzeylerinin yenilenmesini sağlıyor ve her türlü ağrıyı kesiyor.

 6- Beyin hücreleri ve tüm sinir sistemlerini yeniliyor, sinirdeki aksiyon potansiyelini düzenleyip ileri-refleks hızını artırıyor, felç ve inme riskini azaltıyor.

7- Vücudun bağışıklık sistemini son derece mükemmel hale getiriyor ve her türlü alerjiyi, özellikle de damarsal kökenli ve strese bağlı cilt alerjilerini kökünden engelliyor. Kanser oluşumlarına karşı tüm vücudu koruyor

Not: Doktorunuza danışmadan yapmayınız…
Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. 1 Comment »

Dile benden ne dilersen…

Lamba cininin “Dile benden ne dilersen” cümlesine,

“Canının sağlığı” cevabını verebilecek mahçup insanların hatırına dönüyor dünya ……

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Her an bir parçan ölüyor, geçmişte kalan herşey ölüdür…

Her an bir parçan ölüyor, geçmişte kalan herşey ölüdür…

 Zihin denilen sahnede…

bitmiş olanları izliyorsun, defalarca…

Kendine, defalarca bitenin eziyetini çektiriyorsun…

Her an kendini, bir kez daha öldürüyorsun!

Farkında değil misin?

bunlar kendinle yaptığın ölü diyaloglar, yaşayan tek an şimdi’dir…

 Yaşadığını hissedebilmen için olmuş olanların pişmanlıklarından özgürleştir kendini…

Gelecekle ilgili kurgularının tümü endişelerin, korkularınla örülmüş…

 Ve sen, zihninde, geçmişin pişmanlıkları, geleceğin korkuları içinde boğuluyorsun…

Bir gün yaşamın son bulacak! Ne pişmanlıklarının, ne korkularının anlamı olmayacak…

Zihninde yaşayan bir ölü olmaktansa, şimdi, burada, özgürleştir kendini…

 Hala buradayken, yaşamı tadında YAŞA…!

melodi sule devekaya

(fotoğraf için Niko Guido’a teşekkürlerimle)
Şiir kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

BASİT SU BÖREĞİ

Su BöreğiBASİT SU BÖREĞİ

Aldığı kadar köy unu (tam buğday unu) 5-6 yumurta Yarım yumurta kabuğu kadar su (veya yarım limonun suyu) (isteğe bağlı) Tuz

HARCI VE ÜZERİ İÇİN:

250-300 gr tel peynir (civil peyniri) veyaçökelek 1 demet maydanoz yarım kg tereyağı (tercihe göre daha az olabilir)

 

Su Böreği Tarifi

2 su bardağı unu geniş bir kaba alıp ortasını havuz biçiminde açın. Yumurtaları, suyu (veya limon suyunu) ve tuzu havuza koyup parmak uçlarınızla karıştırmaya başlayın. Katı kıvamlı, parlak bir hamur oluncaya kadar en az yarım saat yoğurun. (Yoğuran acemi ise bu işlem 1 saat kadar sürer.)

Kıvamına gelip gelmediğini anlamak için bıçakla yarıya bölün. İçinde hiç hava kabarcığı kalmadı ise yeteri kadar yoğrulmuş demektir. Hamuru 10-12 bezeye bölün. Altını üstünü unlayarak oklavayla tek tek açın. Bıçak sırtından daha ince olacak şekilde incecik yufkalar hazırlayın. Açtığınız yufkayı kurumaması için dörde katlayın, temiz bir çarşafın üzerinde bekletin. Diğer bezeleri de aynı şekilde açın. Tel peyniri elinizde kabaca didin.

Maydanoz yapraklarını incecik kıyın. Tereyağını eritin. Geniş bir tepsiyi yağlayın. Geniş bir tencerede 1 tatlı kaşığı tuz ile bol su kaynatın. Ayrı bir geniş tencerenin içine bol soğuk su hazırlayın. Geniş bir tepsiyi yağlayın. Hazırladığınız yufkaları kaynamakta olan suda teker teker yarım dakika kadar pişirin. Kaynar sudan çıkarır çıkarmaz soğuk suya atın. Sudan çıkarırken yufkayı elinizle hafifçe sıkıp fazla suyunu alın. Tepsiye sığması için hafifçe buruşturarak yayın.

Her katın arasına bir servis kaşığı tereyağından gezdirin. Yufkaların yarısını döşeyince peynir ve maydanozu koyun. Aralarına yağ serperek diğer yufkaları da aynı şekilde yerleştirin. En üstüne de tereyağı gezdirin. Fırını 220 (turbo 200) derecede ısıtın. Altı üstü kızarana kadar, yaklaşık 40 dakika pişirin. Su böreğini büyük yuvarlak servis tabağına ters çevirip dilimleyerek servis yapılır.

Yemekte Ne Var ??? kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »