Tai Chi Dersi – Aleks Kalenderoğlu

Çin kökenli bir hareketli meditasyon şekli olan Tai Chi, “gölge dövüşü” adıyla da bilinir. Sözcük anlamı “zıtlıkların uyumu” olan tai chi yaygın olarak bildiğimiz ying yang sembolünün meydana gelme sürecinin adıdır denilebilir. Zıtlıkları uyumlu hale getirerek varlığı yüksek bir farkındalıkla, bir bütün olarak deneyimlememizi amaçlar. Bedeni, zihni ve ruhu aynı anda ele alan bu egzersiz sisteminin en yaygın formu, Çin hükümetinin okullarda beden eğitimi derslerinde uygulattığı 8 adımlık “klasik yang” stilidir. İnsan son nefesine kadar tai chi yapabilir. Genel prensipleri öğrenildikten sonra “herkesin tai chi’si kendinedir”.

Güç yerine aklı kullanarak yapılan tai chi , farkındalığı arttırırken içten dışa çalışma sistemiyle kasları güçlendirir, eklemleri kuvvetlendirir ve esnekliği artırır. Üst ve alt beden koordinasyon içinde çalışırken, içsel ve dışsal armoni, hareketlerin devamlılığı akıcı bir sakinlikle dışarıdan seyredenlere de yapan kadar estetik gelen bir dans gibidir. Böylelikle ruh da en az beden ve akıl kadar beslenerek gelişir.

Tai Chi’yi hayatının doğal parçası haline getirenlerin zamanla algıları keskinleşir, konsantrasyonları artar. Hayatı mücadele edilmesi gereken bir alan olarak değil, uyum içinde akan bir su gibi yaşarlar.

Aleks’in tanımı ile Tai Chi…

Tai Chi’yle ilgili bir kavram kargaşası var. Tai Chi’yi bir spor olarak gördükleri için tatminkár bulmayanlar oluyor. Tai Chi yaparken çok sabırlı olmak gerek. Çünkü Tai Chi, çok uzun bir yaşam stili.

Tai Chi yapan insana dışardan baktığınızda hiçbir şey yapmıyor sanabilirsiniz; yani Tai Chi yapan kişi, rüzgarda duran, sallanan bir ağaç gibidir, ama ağacın içinde büyük bir hayat vardır.

Bunu yapan insana ne oluyor?

Sinir sistemi çok rahat çalışıyor; yiyip içtikleriniz çok rahat sindiriliyor; kardiyovasküler sisteminiz açılıyor; hormonal dengeler düzenleniyor.

Tai Chi yapan insanın evrensel enerjiden dolayı vücuttaki derinliği çok yoğundur; çünkü bütün çakralarınızı açıyorsunuz.

Tai Chi’nin en büyük yararı, farkındalığı geliştirmesi. Yani zihniniz ve bedeniniz ruhla beraber tam bir dinginliğe ulaştığı zaman daha olumlu ve toleranslı bir insan oluyorsunuz.

Tai Chi için hareketli meditasyon da deniyor. Hatta hintli meditasyon gurularının hareketsizlikten dolayı eklemlerinde oluşan sorunlara alternatif bir arayıştan da doğduğu söylenir.

Çinliler ayrıca Tai Chi’yi dövüş sanatlarının temeli haline getirmişler. İyi bir Tai Chi ustası iyi de bir dövüşçü olabiliyor.

Uzun vadede 1 beden küçülmüş, daha sıkı bir vücuda sahip olmanızı sağlıyor. İskeletiniz, konuşma şekliniz değişiyor.”

Aleks Kalenderoğlu

1983-1985 Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi, 1986-1987 Latin Edebiyatı, 1987-1989 Boğaziçi Üniversitesi Matematik bölümü deneyimlerinden sonra,  İstanbul Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri’nden 1996 da mezun oldu. 1987-2008 arasında çeşitli sektörlerde profesyonel bir yaşamın yanısıra özellikle outdoor sporlar ile amatör ve profesyonel olarak ilgilendi.

2009 da “yavaşlamaya” karar verdi. Healing Energy teknikleri ile tanıştı, 2010 da Usui Reiki Master’ı oldu. Daha önceden yapmakta olduğu aikido ve karateden Tai Chi’ye geçiş yaparak 2009 da Sermed Tezel ile Yang stili Tai Chi Chuen çalıştı. Wu Ying Feng ile Tai Chi Chuen Chen stili çalıştı. 2010 da ise Muhlis Partal ile yine Yang stili Tai Chi Chuen çalışmaya başladı ve halen de devam ediyor..

2010 yılından itibaren Şahbaz Babaoğlu ve Dr. Pasang Arya’dan aldığı Tibet Tıbbı; 2011 yılında Zdenko Domancic’den aldığı Biyoenerji ve 2013 yılında Büyük Usta Fu Wei Zhong’dan aldığı Emei Qi Gong şifa eğitimleri tekniklerini kullanarak şifacılık çalışmaları yapıyor.

Evrensel enerjinin yönlendirmesi ile kişisel yolculuğunu sürdürmekte.