1915 yılında Charlie Chaplin, gizlice katıldığı ” Charlie Chaplin’e Benzeyenler’ yarışmasında 3. olmuştur…

424631_10151219446490914_829123943_n[1]

Ortaya Karışık kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . 1 Comment »

Bir Bayana Söylenebilecek En Güzel Sözler; Zayıflamışsn, Saçların Harika, Akşama Dışarda Yeriz Hayatım…

Fotoğraf: kesinlikle :))

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . 1 Comment »

Sustum, kahrından susuyor dediler…

Fotoğraf: Kraliçe_Sultan

Yenilmesi gereken ilk düşmanlar,,öfke ve umutsuzluktur…"

Yenilmesi gereken ilk düşmanlar,,öfke ve umutsuzluktur…”
(Collete)

İNSAN OLMANIN OLMAZSA OLMAZ KURALLARI

1.BİR VÜCUT SAHİBİ OLACAKSINIZ Sevebilirsiniz, sevmeyebilirsiniz. Ama hayatınızın sonuna kadar, o sizinle olacak.
2.DERSLER ÖĞRENECEKSİNİZ Resmi olmayan ama her gün tam zamanlı katılmanız gereken bir …

okul var: Hayat. Bu okulda hergün yeni birşeyler öğrenme şansınız var. Öğrendiğiniz dersi sevebilirsiniz ya da alakasız veya aptalca bulabilirsiniz.
3.HATALAR YOKTUR, DERSLER VARDIR Büyüme, olgunlaşma devamlı bir deneme yanılma ve deney sürecidir. “Başarısız” olan deneyler de, çok başarılı olan deneyler gibi sürecin bir parçasıdır.
4.BİR DERS ÖĞRENİLENE KADAR TEKRAR EDİLİR Bir ders çeşitli şekillerde ve siz öğrenene kadar tekrar tekrar önünüze gelecektir. Ancak öğrenince yeni derse geçilir. 5.ÖĞRENİLECEK DERSLER TÜKENMEZ Hep yeni bir şey vardır öğrenilecek ve siz yaşadıkça da devam eder. Bir gün gelecek bitecek diye birşey yok.
6.ŞİMDİ BURADAKİNDEN DAHA İYİ BİRŞEY YOK Komşunun tavuğunu kaz görebilirsiniz. Hep kazın peşinde koşabilirsiniz ama her yer böyle yeni yeni kazlarla dolu. Bu sizi mutluluğa götürmez.
7.DİĞERLERİ SİZİN AYNADAKİ BİR YANSIMANIZDIR Birini sevmeniz ya da nefret etmeniz, ancak sizdeki sevdiğiniz ya da nefret ettiğiniz birşeyi yansıtmasıyla mümkün olabilir.
8.HAYATINIZLA NE YAPACAĞINIZ TAMAMEN SİZİN ELİNİZDEDİR Bütün araç ve kaynaklar size verilmiş, onlarla ne yapacağınız tamamen size kalmış. Seçim sizin. Şikayet mi edersiniz, şükür mü? Düşünce ayağa kalkar mısınız, düştüğünüz yerde çakılıp kalır mısınız? Hepsi size kalmış.
9.TÜM YANITLAR SİZDE  Yeter ki siz kendinize sormaya ve dinlemeye hazır olun.
10.TÜM BUNLARI UNUTMA EĞİLİMİNDE OLACAKSINIZ Bu da insan olmanın bir özelliği değil mi:)
Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Muhteşem Bir Hikaye…Buyrun…

Fotoğraf: EvliyaYaşlı adamın hastalığına çare bulunamayınca, kendisine evliya denilen birinin adresini vermişler.Söylenenlere göre en ağır hastalar o zatın duasıyla iyileşebiliyormuş. İhtiyar adam verilen adresiçaresizlik içinde cebine atıp doktorun yanından ayrıldığında, sokağın köşesinde simit satan 6 – 7yaşlarındaki bir çocuğa rastladı. Çocuk son derece masum gözlerle kendisine bakıyor ve onu tanıyormuş gibi gülümsüyordu.Adam, o yaştaki çocukların tamamen günahsız olduğunu düşünerek yoluna devam ederken,aniden duruverdi. Simitçinin üzerindeki eski tişörtün üzerinde bir “E” harfi yazılıydı. Ve bu“E” mutlaka evilyanın “E” si olmalıydı…Aradığı evliyaya bu kadar çabuk ulaşmanın heyecanıyla yanına gidip bir simit aldıktan sonra;- “Doktorlar benim hasta olduğumu söylediler,” dedi. “İyileşmem için bana dua eder misin?”Çocuk bu teklif karşısında şaşırmışa benziyordu. Kafasını olur der gibi sallarken;- “Bende sık sık hastalanıyorum,” diye karşılık verdi.“Ama dedem, Allaha inananların ölünce yıldızlara uçtuklarını ve orada cenneti seyrettiklerini söylüyor. Bu yüzden korkmuyorum hastalıklardan.”Adam içinin bir anda ferahladığını hissetti. Onun soğuktan moraran yanaklarına bir öpücük kondururken ;- “Deden çok doğru söylemiş,” dedi. “Ama ben yine de yardım istiyorum senden.”Çocuk, duasının kıymetini anlamış gibiydi. Karşı kaldırımdan geçmekte olan baloncuyu gösterek ;- “Size dua edeceğim” diye cevap verdi. “Ama eğer iyileşirseniz, bana 10 tane balon alacaksınız , tamam mı?”Bu sefer adam başını salladı. Fakat çocuk bu kadar büyük bir hazineyi istemekle haksızlık yaptığına hükmetmişti. Mahcubiyetten kızaran yanaklarını elleriyle örtmeye çalışırken ;- “Uçan balon almanıza gerek yok,” diye devam etti. “Normalinden 10 tane istemiştim. ”Adam elini uzatarak çocukla tokalaştı. Anlaşma nihayet yapılmış, ayrıntılara geçilmişti. Buna görehastalıktan kurtulması halinde 6 ay sonraki ramazan bayramında çocukla buluşacak ve her hangi bir sebeple gelemediği takdirde, önceden hazırlanan balonların ona ulaşmasını veya postalanmasını sağlayacaktı.Adam küçük çocuğun adını ve adresini bir kâğıda yazdıktan sonra, başını okşayarak onunla vedalaştı.Aradan soğuk bir kış geçip ramazana ulaşıldığında , adamın hastalığından eser bile kalmamıştı. Hayata tekrar dönmenin sevinciyle en güzel balonlardan bir paket hazırladı ve bayramın ilk gününü iple çekerek randevü yerine gitti. küçüklerin cıvıl cıvıl kaynaştığı bayram yerindeki diğer simitçiler,çocuğu tanımıyordu. Adam onu biraz ilerdeki bakkala sorduğunda , dükkân sahibi ;- “Ciğerleri hastaydı yavrucağın,” dedi. “Geçen hafta aniden ölüverdi.”Adam bir anda beyninden vurulmuşa döndü. Ve koşar adımlarla orayı terkederken , önüne çıkan ilk baloncuya bir tomar para uzatıp;- “Şu uçan balonlardan 10 tane istiyorum,” dedi. “Çabuk ol, gecikmeden ulaşmalı yerine.”Adam, satıcının aceleyle uzattığı balonların iplerini birbirine düğümledikten sonra, onları besmeleylegökyüzüne bıraktı. Bayram yerindeki herkes gibi baloncu da şaşkındı. Sonunda dayanamayıp ;- “Ne yaptığınızı anlayamadım.” dedi. “Neden bıraktınız onları öyle?”Adam, nazlı nazlı yükselmekte olan balonları buğulu gözlerle takip ederken ;- “Onları bekleyen küçücük bir dostum var,” diye mırıldandı. “Hemde evliya gibi bir dost. Balonları adresine postaladım sadece.”
 Yaşlı adamın hastalığına çare bulunamayınca, kendisine evliya denilen birinin adresini vermişler. Söylenenlere göre en ağır hastalar o zatın duasıyla iyileşebiliyormuş. İhtiyar adam verilen adresi çaresizlik içinde cebine atıp dok tor un yanından ayrıldığında, sokağın köşesinde simit satan 6 – 7 yaşlarındaki bir çocuğa rastladı. Çocuk son derece masum gözlerle kendisine bakıyor ve onu tanıyormuş gibi gülümsüyordu. Adam, o yaştaki çocukların tamamen günahsız olduğunu düşünerek yoluna devam ederken, aniden duruverdi. Simitçinin üzerindeki eski tişörtün üzerinde bir “E” harfi yazılıydı. Ve bu “E” mutlaka evilyanın “E” si olmalıydı…
Aradığı evliyaya bu kadar çabuk ulaşmanın heyecanıyla yanına gidip bir simit aldıktan sonra; – “Doktorlar benim hasta olduğumu söylediler,” dedi. “İyileşmem için bana dua eder misin?” Çocuk bu teklif karşısında şaşırmışa benziyordu. Kafasını olur der gibi sallarken; – “Bende sık sık hastalanıyorum,” diye karşılık verdi. “Ama dedem, Allaha inananların ölünce yıldızlara uçtuklarını ve orada cenneti seyrettiklerini söylüyor. Bu yüzden korkmuyorum hastalıklardan.” Adam içinin bir anda ferahladığını hissetti. Onun soğuktan moraran yanaklarına bir öpücük kondururken ; – “Deden çok doğru söylemiş,” dedi. “Ama ben yine de yardım istiyorum senden.” Çocuk, duasının kıymetini anlamış gibiydi. Karşı kaldırımdan geçmekte olan baloncuyu gösterek ; – “Size dua edeceğim” diye cevap verdi. “Ama eğer iyileşirseniz, bana 10 tane balon alacaksınız , tamam mı?” Bu sefer adam başını salladı.
Fakat çocuk bu kadar büyük bir hazineyi istemekle haksızlık yaptığına hükmetmişti. Mahcubiyetten kızaran yanaklarını elleriyle örtmeye çalışırken ; – “Uçan balon almanıza gerek yok,” diye devam etti. “Normalinden 10 tane istemiştim. ” Adam elini uzatarak çocukla tokalaştı. Anlaşma nihayet yapılmış, ayrıntılara geçilmişti. Buna göre hastalıktan kurtulması halinde 6 ay sonraki ramazan bayramında çocukla buluşacak ve her hangi bir sebeple gelemediği takdirde, önceden hazırlanan balonların ona ulaşmasını veya postalanmasını sağlayacaktı. Adam küçük çocuğun adını ve adresini bir kâğıda yazdıktan sonra, başını okşayarak onunla vedalaştı. Aradan soğuk bir kış geçip ramazana ulaşıldığında , adamın hastalığından eser bile kalmamıştı.
Hayata tekrar dönmenin sevinciyle en güzel balonlardan bir paket hazırladı ve bayramın ilk gününü iple çekerek randevü yerine gitti. küçüklerin cıvıl cıvıl kaynaştığı bayram yerindeki diğer simitçiler, çocuğu tanımıyordu. Adam onu biraz ilerdeki bakkala sorduğunda , dükkân sahibi ; – “Ciğerleri hastaydı yavrucağın,” dedi. “Geçen hafta aniden ölüverdi.” Adam bir anda beyninden vurulmuşa döndü. Ve koşar adımlarla orayı terkederken , önüne çıkan ilk baloncuya bir tomar para uzatıp; – “Şu uçan balonlardan 10 tane istiyorum,” dedi. “Çabuk ol, gecikmeden ulaşmalı yerine.” Adam, satıcının aceleyle uzattığı balonların iplerini birbirine düğümledikten sonra, onları besmeleyle gökyüzüne bıraktı. Bayram yerindeki herkes gibi baloncu da şaşkındı.
Sonunda dayanamayıp ; – “Ne yaptığınızı anlayamadım.” dedi. “Neden bıraktınız onları öyle?” Adam, nazlı nazlı yükselmekte olan balonları buğulu gözlerle takip ederken ; – “Onları bekleyen küçücük bir dostum var,” diye mırıldandı. “Hemde evliya gibi bir dost. Balonları adresine postaladım sadece
Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Türkiye’de demir yetersizliği anemisi görülme sıklığı giderek artıyor. Bunu önlemek için nasıl beslenmeliyiz ?

Türkiye’de demir yetersizliği anemisi görülme sıklığı giderek artıyor.Kansızlık özellikle çocuklarda, gebe ve emzikli kadınlarda sıklıkla ortaya çıkıyor…

Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, demir eksikliğine bağlı kansızlık tedavisinde tüketilmesi gereken besinler hakkında şu bilgileri verdi:

En iyi demir kaynağı besinler

• Karaciğer, kırmızı et, tavuk ve balık eti

• Yumurta

• Üzüm ve pekmez

• Kuru baklagiller

• Kuru kayısı, kuru üzüm, kuru dut gibi kuru meyveler

• Yeşil yapraklı sebzeler ( ıspanak, pazı )

• Fındık, fıstık ve susam

Baklagilleri etle pişirin, yumurtayı portakal suyu ile tüketin

Demir emilimini artırmanın önemli bir yolu bu besinleri C VİTAMİNİ ile birlikte tüketmektir!

alıntı

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Kim üzebilir seni senden başka..?

Kendimi seviyor ve takdir ediyorum.

Hayatımdaki herkesi, erkek ya da kadın, bir sevgi çemberine alıyorum. Bu çembere arkadaşlarımı, sevdiklerimi, iş arkadaşlarımı ve geçmişimdeki herkesi ekliyorum. Herkesle karşılıklı saygı ve sevginin olduğu harika ve uyum dolu ilişkiler kur…

duğumu ifade ediyorum. Huzur, barış ve sevinç içerisinde yaşıyorum. Sevgi çemberimi tüm gezegeni içine alacak biçimde genişletiyorum ve bu sevgi misliyle bana geri geliyor. İçimde koşulsuz bir sevgi var ve bunu herkese dile getiriyorum. Duyduğum koşulsuz sevgi, beni de kapsıyor; çünkü sevilmeyi hak ettiğimi biliyorum. Kendimi seviyor ve takdir ediyorum.
Louise L. Hay

Balık Yağının Faydaları…

Hangi Balıklarda Daha Çok Bulunur?

Vücudumuzun balık yağı ihtiyacı direk olarak balık yiyerek ya da besin takviyeleri şeklinde alınarak giderilebilir. Omega-3 yağ asitleri gibi yararlı yağları içeren balıklar arasında orkinos, ton balığı, mersin balığı, sardalye ve lüfer yer alır.

Balık Yağı Takviyeleri

Balık yağı takviyeleri genelde orkinos, somon ve ton balığı gibi yağ asitleri yönünden zengin balıklardan elde edilir. Bozulmalarını engellemek için genelde içlerine az miktarda E vitamini de eklenir. Ayrıca kalsiyum, demir veya A, B1, B2, B3, C veya D vitaminiyle de zenginleştirilmiş olabilir.

Balık Yağının Yararları

Balık yağı birçok açıdan oldukça yararlıdır. Genellikle kalp ve dolaşım sistemiyle ilgili olarak önerilir. Bazıları balık yağını tansiyonu veya kandaki trigliserit(kolesterole bağlı yağlar) oranını düşürmek için kullanır. Balık yağı ayrıca kalp rahatsızlıkları ve krizini önleyici olarak da bilinir.

Yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkan bulgular balık yağının kolesterolü gerçekten düşürdüğünü ve kalp hastalıklarına iyi geldiğini göstermektedir. Ancak elbette aşırı tüketim söz konusu olduğunda kalp krizi riskini de artırdığı açıkça görülmektedir. Balık beynin gıdası olarak bilinir çünkü balık tüketen bazı insanlarda depresyona, dikkat eksikliğine ve diğer bilişsel rahatsızlıklara iyi geldiği görülmüştür.

Bazıları balık yağını göz kuruluğu ve yaşa bağlı gelişen sarı nokta hastalığına tedavi amaçlı tüketmektedir.

Kadınlar balık yağını ağrılı adet dönemlerini engellemek, göğüs ağrılarını dindirmek ve düşük, yüksek tansiyon, erken doğum gibi hamilelikte görülebilecek sorunlara karşı tercih etmektedir.

Balık yağı ayrıca diyabet, astım, gelişim bozuklukları, hareket bozukluğu, disleksi, obezite, böbrek rahatsızlıkları ve kemik erimesine çare olarak kullanılır.Balık yağı bazı durumlarda kalp nakli sırasında oluşabilecek komplikasyonlar arasında yer alan yüksek tansiyon ve böbrek rahatsızlıkları için de önerilir. Koroner atar damar bypass ameliyatı için ise kan damarlarının kapanmasını önlediği bilinmektedir.

Sağlığınızı balık yağı içeren doğal besin takviyesiyle destekleyin!

Nasıl Yemeli?

Balık yağ asitleri direk olarak balık yiyerek elde ediliyorsa balığın hazırlanma biçimi oldukça önemlidir. Izgarada pişirilmiş veya fırınlanmış balık kalp rahatsızlıklarına iyi gelmektedir; ancak kızarmış ya da sandviç yapılmış balıklar hem bu yağ asitlerinden yoksundur hem de kalp krizi riskini artırır.

kişisel bakım

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Omega-3’lerin yararları…


Beyni geliştiriyor.

Görmeyi güçlendiriyor.

Felç riskini düşürüyor.

Kalp krizini engelliyor.

Ritim bozukluklarını azaltıyor.

Belleği destekliyor.

Kilo verdiriyor.

Hangi besinlerde Omega-3 var

Omega-3 yağlarını vücut üretemiyor. Dışarıdan besinlerle alınmaları gerekiyor. Omega-3 yağlarının kaynaklarını biliyorsunuz ama biz bir kez daha hatırlatalım: Bu yağlar en çok balıkta bulunuyor. Özellikle soğuk sularda yetişen yağlı balıklarda. Su ne kadar soğuksa balığın Omega-3 üretimi o kadar fazla oluyor. Bunun nedeni Omega-3 yağlarının balık vücudunu soğuktan koruyan bir antifriz görevi yapmaları.

Kuzey denizinde yetişen somonlarda veya Karadeniz dağlarının çaylarında büyüyen alabalıklarda Omega-3’ün daha fazla olmasının sebebi bu olmalı. Muhtemelen Karadeniz balıklarında Akdeniz’dekilerden daha fazla Omega-3 bulunuyor. Ama siz her balıkta size yetecek kadar Omega-3 bulunduğunu düşünebilirsiniz. Bu yağlar cevizde, keten tohumunda ve yeşil yapaklı sebzelerde de bulunabiliyor. Keten tohumu yağı kullanarak, (taze kullanmaya, koyu renkli şişede ve buzdolabında saklamaya dikkat edin) ekmek ve kurabiyelerinize keten tohumu ekleyerek daha fazla tam buğday, fındık tüketerek ve salatalarınıza daha çok semizotu ekleyerek vücudunuza daha çok Omega-3 yağı kazandırabilirsiniz

Osman Müftüoğlu

Bitki Alemi kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Sen Geç Evlendiğin İçin Rahata Alışmışsın…Sen Evliliği Ne Sandıydın ki…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Hint Mitolojisine Göre Kadın ve Erkeğin Yaratılışı

Kadın Tanrı, yaprağın hafifliğini, ceylanın bakışını, güneş ışığının kıvancını, sisin gözyaşını aldı; rüzgarın kararsızlığını, tavşanın ürkekliğini buna ekledi. Onların üzerine kı…

ymetli taşların sertliğini, balın tadını, kaplanın yırtıcılığını, ateşin yakıcılığını, kışın soğuğunu, saksağanın gevezeliğini, kumrunun sevgisini kattı. Bütün bunları karıştırdı, eritti ve kadın yaptı. Yarattığı kadını erkeğe armağan etti.
Erkek Tanrı, kaplumbağanın yavaşlığını, boğanın bakışını, fırtına bulutlarının kasvetini, tilkinin kurnazlığını, boranın dehşetini aldı; sülüğün yapışkanlığını, kedinin nankörlüğünü, hindinin kabarışını, gergedan derisinin sertliğini onlara ekledi. Bunların üzerine ayının kabalığını, bukalemunun şıpsevdiliğini, sivrisineğin vızıltısını kattı ve erkeği yarattı. Yarattığı erkeği, adam etsin diye, kadına verdi.
Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Buradan ürkek yalnız bir kadın geçti mi???

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »

Ufağız oğlum biz…

Karikatür kategorisinde yayınlandı. Etiketler: . Leave a Comment »