NİYET VE TESLİMİYET HUZURUN ANAHTARIDIR

yoga
1) Her şeye açık olun. Her ne oluyorsa ona açık olun.

2) Bir şeylere tutunmaya çalışmayın. Bırakın giden gitsin , gelen gelsin.

3) Kalbinizde kalın. Her ne olursa olsun gerçek hislerinize sadık kalın.

4) Hayatımızdaki insanlar değişecek. Bunun olmasına izin verin ve sürece güvenin. Amaçlarına hizmet etmiş ve artık derinleşip gelişmeyen ilişkilere tutunmak zorunda değiliz.

5) Evinizi , yaşadığınız yeri değiştirmekten korkmayın . Eğer hislerimize karşı gerçekten açıksak , doğru yerlere yönlendirileceğiz.

6)Yapmakta olduğunuz ya da eğitimini aldığınız işlere saplanıp kalmayın. Kendinize gerçekten ne yapmak istediğinizi sorun. Sizi hangi iş gerçekten mutlu ederdi ?

7) Hayatta sevinci arayın. Her ne pahasına olursa olsun. Sizi mutlu eden şeyi bulun ve onu yapın.

8) Hislerinizi dinleyin , sizi neyin mutlu ettiğine kulak verin , sezginizin size söylemeye çalıştığı şeyi dinleyin.

9) SEVMEYE cüret edin! Her nerede bulunuyorsanız bulunun , kiminle birlikte bulunuyorsanız bulunun , her ne yapıyor olursanız olun sevecen bir varlık olun. Kalbinizi açın ve onu açık tutun. Bu sahip olduğumuz en büyük korumadır.

10) Mümkün olduğunca çok yükümlülüğünüzü tamamlayıp bitirin. Buna dünyevi yükümlülükler , ailevi yükümlülükler , mali yükümlülükler , spiritüel yükümlülükler dahildir. Bitirdiğimiz her yükümlülük bizi özgürleştirir.

11) Kişisel olarak artık gereksinim duymadığınız her şeyi bırakın ya da başkasına verin. Dolaplarınızı , kitaplarınızı , malınızı – mülkünüzü , ilişkilerinizi , taahhütlerinizi , sorumluluklarınızı gözden geçirin ve Öz Benliğiniz ile uyum içinde olmayan her şeyden kurtulun. Bunu ölçüp tartmanın bir yolu da , bir şeyin size bir hafiflik ve sevinç mi , yoksa sıkıntılı bir ağırlık mı verdiğini hissetmektir. Bırakmak harika bir duygu verir ve Yeninin yaşamınıza girebilmesi için boşluk yaratır.

12) Dürüst olun. Kastettiğiniz şeyi söyleyin ve söylediğiniz şeyi kastedin.

13)Birbirinize saygı gösterin. Hepimiz muhteşem kozmik varlıklarız. Her birimiz. Sadece , bazılarımız muhteşem kozmik varlıklarımızı çok iyi tebdili – kıyafetlerle gizliyoruz. Kendimize ve birbirimize dürüstlük , saygı ve sevgi ile davranalım. Bu yapabileceğimiz en kökten dönüşüm geçiren şeylerden biridir.
Kendimizi tümüyle sevip kabullenmemizin zamanı gelmiştir.

14) Gelin , tüm kendimizden kuşkularımızı , öz saygısından yoksunluğumuzu , kendimizi aşağılayıp yargılamalarımızı bir kerede ve tümüyle bırakalım. İyi , cesur , sevecen nazik ve akıllı varlıklar oluşumuza saygı gösterelim.

15)Güçlü olmaktan korkmayın : Hepimiz güçlüyüz. Hepimiz müthiş yeteneklere sahip son derece muktedir varlıklarız. Hepimizin içinde derin sevgi ve iyilik hazineleri var. Artık gücümüzden korkmamız gerekmiyor.Açık , berrak olmamız gerekiyor. Ve kendimize ve yeteneklerimize güvenmemiz gerekiyor.

16)Bağışlama özgürlüğün anahtarıdır. Biraz zaman ayırıp , hayatınızdan geçmiş herkesi bağışlayın. Tüm geçmiş deneyimlerinizi bağışlayın. Kendinizi bağışlayın. Hepsini kendi benzersiz yolculuğunuzun , size tam da gelişmek , dönüşüm geçirmek ve özgürleşmek için ihtiyacınız olan şeyi veren bir parçası olarak görün

17) Her şey için şükran duyun. Kimseniz o olduğunuz için şükran duyun. Tüm deneyimleriniz , ilişkileriniz , çevrenizdeki her türlü güzellik için şükran duyun. Karşılaştığınız her iyi davranış , yaşadığınız her sevgi anı , her türlü beslenişiniz için , doğanın verdiği ilham için şükran duyun. Her an , en karanlık anlarımızda bile şükran duyacak o kadar çok şeye sahibiz ki.

18) Her nerede yapabiliyorsanız , orada güzellik yaratın. Her Sevgi ifadesi gibi , güzel olan her şey tüm gezegenin rezonansını yükseltir.

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Soğuk bir kış sabahı sahildeki küçük bir köyden bir balıkçı filosu denize açıldı.

anette inselberg gün doğar

 

Soğuk bir kış sabahı sahildeki küçük bir köyden bir balıkçı filosu denize açıldı.
Öğleden sonra büyük bir fırtına koptu.
Gece olduğunda balıkçı teknelerinden hiçbirisi limana dönememişti.
Bütün gece boyunca eşler, anneler, çocuklar ve sevgililer ellerini açıp, kaybolan sevdiklerini kurtarması için Tanrı’ya yakararak kıyıda dolaştılar.
Bu berbat durumda, bir de kulübelerden birinde yangın çıktı.. Hiçbir şeyi kurtarmak mümkün olmadı.
Gün ışırken, herkes sevinçle balıkçı teknelerinin tümünün sapasağlam limana döndüğünü gördü..
Kıyıda ağlayan tek kişi vardı. Yangında evi kül olan kadın.. Kocası karaya çıkarken “Mahvolduk! Evimiz, içindeki her şeyle birlikte
yangında kül oldu” diye haykırdı. Adam karısına sarıldı.. “O yangına şükürler olsun! Gecenin zifiri karanlığında, o müthiş fırtınada, dağ gibi dalgalar arasında, yanan kulübemizin ışığı sayesinde bütün tekneler, yolumuzu bulduk ve salimen dönebildik.”
HAYAT BU!
Üzülüyorsun, takma diyorlar,
Kızıyorsun, değmez diyorlar,
Boşveriyorsun gamsız diyorlar.
Konuşuyorsun, muhatap olma diyorlar,
Çekip gidiyorsun, mücadele et diyorlar,
Alttan alıyorsun, tepene çıkardın diyorlar.
Bağırıyorsun, sakin ol diyorlar,
Aklı başında davranıyorsun, bu kadar uslu olunmaz diyorlar..
Ölünce ne diyecekler?
Muhtemelen :
Ölüm sana yakışmadı.
Normal tabii, dirimizi beğenmediler ki ölümüzü beğensinler !
Neyzen Tevfik demiş ki:
Hayat, çatlak bardaktaki suya benzer…
İçsen de tükenir içmesen de;
Bu yüzden hayattan tat almaya bak…
Çünkü yaşasan da bitecek,
Yaşamasan da!..Alıntıdır

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

BOLLUK VE BEREKET ENERJISINI ÇEKME YOLLARI

ANETTE inselberg bolluk bereket

Bolluk ve bereket bir zihin durumudur. Yaşamınıza daha çok bolluk enerjisi çekmek zihinsel durumunuzu bereket içinde yasayanların zihinsel durumlarına uygun hale getirmekle mümkündür. Bolluk bilincini kazandığınız anda yasamanızda sadece para’nın değil, arkadaşların, bilgilerin, paylaşımların ve sevginin de bol olduğuna şahit olacaksınız.Bolluk ve Bereket hem maddi hem manevi zenginlik demektir. Yaşamınıza bu enerjiyi daha çok çekmeniz için iste size 10 tane ipucu;

1- Almayı ÖğreninBazı insanlar sadece vermek isterler almak onlar için kotu ve yanlış bir şeydir. Ben vermeyi çok severim ama almak beni rahatsız eder diyen insanlardansanız öncelikle sunu bilin ki bolluk enerjisi sizi ziyaret etmeyecektir. Kim istenmediği yere gider ki. Verdiğiniz gibi almayı da bilmeli ve aldıklarınızı hak ettiğinizi bilmelisiniz. Almak da vermek kadar doğaldır ve unutmayın almayı bilmeyenin, verecek bir şeyi kalmaz.

2- Para Kirli Değildir.Bazı insanlar için para pis bir şeydir. Zenginlik günahkârlıktır. Her gördükleri zengin için kim bilir bu parayı kimin canini yakarak kazandı diye düşünürler. Oysa evrendeki her şey enerjidir ve para da bir enerjidir. Para nötr bir enerjidir onun iyi mi kotu mu algılanacağı size bağlıdır. Bir insan parasıyla iyi güzel şeylerde yapabilir. Ya da para temiz bir şekilde de kazanılabilir. Tüm zenginler kotudur düşüncesiniz aklınızdan çıkartın ve parayı pis bir şey gibi görmeyin. Kendinizle ilgili olumlu kanılarınız varsa para içinse olumsuz kanılara sahipseniz paranın size gelme olasılığı hemen hemen yok olur. Nasıl mı? Ben iyiyim, para kotu ikilemi su noktaya gider. Para bana gelmeyecektir. Bu düşünceyi değiştirin.

3- Sözlerinize dikkat edinBolluk ve bereketi size çeken önce zihinsel durumunuz, sonra sözlerinizdir. Ben paraya hiç değer vermem, zaten hep kaybederim, para ile aram yoktur gibi sözleriniz parayı sizden uzaklaştıracaktır. Bilinçaltınızı bu sözlerle programlarsanız, bilinçaltı bu komutları gerçekleştirmek için sadik bir hizmetkâr gibi çalışacaktır ve kendi kendini gerçekleyen kehanetiniz ortaya çıkacaktır. Zenginlik, bolluk ve bereket ile ilgili olumlamalar yapmanızı öneririm. Örneğin; Her gecen an para bana artarak geliyor, Bolluk ve bereket içindeyim, yaşamımda her şey yeterli, yasamım bolluk ve bereket içinde, bana gelen parayı severek alıyorum ve o da daha çok geliyor gibi olumlamaları yapabilirsiniz.

4- Koşulsuz isteyinİnsanlar genelde bir istekleri olduğu zaman bunu bazı koşullara bağlarlar. Su arabayı satsam da ameliyat olsam, falanca gelse de su isimi halletse, şuraya gitsem de sunu elde etsem gibi. Oysa istekleriniz size birçok farklı yoldan gelebilir, siz bir yola dikkatinizi ve enerjinizi vererek diğer yolları tıkamış olursunuz. Örneğin ameliyat için arabayı satmak isteyen kişinin gerçekte istemesi gereken şey şifadır. Şifa bir insana birçok yoldan gelebilir, araba satılmasa da, ameliyat olacak para başka bir şekilde gelebilir. Hatta o ameliyatı olmadan bile şifa bulabilir. Oysa kişi dikkat ve enerjisini arabayı satarak şifaya verdiği için diğer yolları kapamış oldu. Koşulsuz istemek yasamda amaçlara kavuşmanın temel şartlarından biridir. Şartları, durumu, mantığı bir kenara bırakın sadece isteyin. Ne istiyorsanız onu isteyin. Para mı,ask mı, is mi her ne istiyorsanız onu….

5- Yaşamınızda boşluk oluşturunEvren boşluk sevmez ve mutlaka doldurur. Eğer eviniz tıka basa eşya dolu ise ve eşyaları yenilemek istiyorsanız paranızın olmasını beklemeyin. Eşyaları daha en basından atin (tabi yasamak için gerekenleri değil) Bir sure sonra yeni eşyalar bir şekilde gelecek. Yeni elbiseler istiyorsanız eskileri fakirlere verin. Eğer yaşamınızda yeterince bolluk ve bereket yoksa bunun için yer açıp açmadığınıza bakin. Yaşamınızda yeniliklere ve bolluğa yer acın ki gelsin. Bunun için önce evde kullanmadığınız eşyalarla, eskimiş elbiselerle, uzun suredir birikmiş ıvır zıvırla başlayın. Siz eskiyi bıraktıkça yeni gelecek. Unutmayın evren boşluk sevmez.

6- Borçları değil, Kazançları DüşününBir zamanlar bir öğrencim bir ayin kirasını ödeyince diğerini düşünüyorum demişti ve para sorunundan yakınmıştı. Bende borcunu değil, kazanacaklarını duşun demiştim. Dikkatinizi neye verirseniz onu büyütürsünüz. Borçlara verirseniz borçları, kazançlara verirseniz kazançları. Bu en basit formüllerden biridir. Dikkatinizi kazançlarınıza verin ki onlar buyusun. Bu öğrencim bu formülü basarî ile uyguladı. İsten ayrıldı, serbest çalışmaya başladı, simdi meslektaşlarına Gore 4–5 kat daha fazla para kazanıyor. Unutmayın ancak fakir insanlar parayı kafalarına takarlar.

7- İmgeleme yapınİmgeleme bolluk ve bereketi kendinize çekmeniz için en etkili yöntemlerden biridir. Bol bol imgeleme yapın. Dikkat edin hayal kurun demiyorum. Hayal kurmak daha basından isteklerinizin hayal olduğunu kabul etmektir! İmgeleme bundan başka bir şeydir. İsteklerinizi imgeleyin, imgenize duygu yükleyin ve evrene gönderin. İmgelemede istediğinizin olduğunu hissedin, aynı heyecanı duyun, mutluluğu yasayın ve bunun olacağına yürekten inanın.

8- Düzenli olun.Zengin insanların ortak yanları, son derece düzenli olmalarıdır. Evleri, ofisleri, arabaları çok temiz ve düzenlidir. Gerçekten de benzer enerjilerin bir birini çektiği suptil dünyada bolluk enerjisini çekmek için temiz enerji alanına sahip ortamlarda yaşamalısınız. Düzensiz ve pis ortamlarda biriken negatif enerji ancak kitlik enerjisini kendisine çeker. Bolluk ve bereket için temiz ve düzenli ortamlarda yasamanız, is yapmanız gereklidir. Simdi çekmecelerinizi ve dolaplarınızı düzenleyin. Pis şeyleri temizleyin ve düzenleyin. Zengin olmak istiyorsanız zenginler gibi davranmayı öğrenmelisiniz.

9- Büyük DüşününEvrende her şey enerjidir. Bir tabak yemek de, son model arabada. Eğer yemek bulmak kolay ama araba zor derseniz isleyişi algılamadınız demektir. İstediğiniz arabada olsa yemek de ikisini de elde etmeniz ayni mekanizma ile çalışır. Oysa yemeği her gün buluyorsunuz, çünkü bulacağınızı biliyorsunuz, buna inancınız tam. Oysa son model arabayı bulacağınıza inancınız yok. Eğer doğru şekilde istemeyi bilirseniz, yemek de araba da ayni şekilde size gelecektir. Ancak arabayı da bulacağınıza, yemeği bulacağınız kadar emin olmanız ya da arabayı da açken yemek ister gibi istemeniz gerekir. İkisine sahip olmanın en önemli farkı budur. Bu yüzden büyük düşünün ve hayallerinize sinir koymayın. Sonuç da ne isterseniz elde etmenizin koşulları ayni.

10- Vermeyi de unutmayınKüçük bahşişler, küçük hediyeler ve arkadaşlarınıza yemek ısmarlamalar. Bunların hepsi aldıklarınızı paylaşmanız için önemlidir. Unutmayın evrene ne gönderirseniz size 10 kati geri gelir. Evrene bolluk içinde olduğunuzun mesajını gönderin. Vermeyi bilin ki alasınız. Şükretmeyi ve diğer insanları da düşünmeyi unutmayın.

Kaynak: spritüeller

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Bilinçaltınızın Sizi Engellediği Kök Düşünceler

ANETTE İNSELBERG BİLİNÇALTI ÇÖZÜM

Bilinçaltınız ilk doğduğunuz andan itibaren sizin yararınız için çalışmaya başlar. Bilinciniz tam olarak devrede değilken o sizi korumaya ve kollamaya başlamıştır bile. Ama bilinçli yönünüz arttıkça bir şey fark edersiniz. O da bilinçaltı sizi korurken aslında sizi engellemektedir.

Bilinçaltınızı değiştirecek kök düşünceler ve çözümler nelerdir?
1- “Bu benim başıma hep geliyor.” Cümlesi hayatımız boyunca kullandığımız bir cümle olabilir. Burada ki yılgınlığı hissedebilirsiniz. Bu cümleyi kullanmaya belli bir yaşta başlamış olabilirsiniz. Bu şekilde düşünce sizin bilinçaltınıza ittiğiniz kurban rolünüzdür. Sorunlarla başa çıkmayı bu şekilde görüyorsunuz belki de. Ama yenilgi duygusu bir kere bilinçaltınıza yüklendiği zaman siz bu mantıkla düşünmekten vazgeçmedikten sonra değişemez.

Çözüm: Yaşadığımız müddetçe zorluklar bizi bulacaktır. Bazen olaylara bakış açımızı değiştirmediğimiz için bu şekilde düşünmeye yöneliriz. Bakış açınızı değiştirin. Pozitif yönleri keşfedin ve hayata daha olumlu bakın.

2- “Yeterince iyi değilim.” cümlesini kuruyor olabilirsiniz ya da bilinçaltınız işini sessizce sürdürüyor olabilir. Ama yeterince iyi değilim demeseniz bile bunu yaşamınızda geri adım durarak kendinize yapıyor olabilirsiniz. Bu düşüncede belli etkenlerden belli problemlerden dolayı bilinçaltınıza yerleşmiş olabilir.

Çözüm: Başarılı olacağınız alanları iyi analiz etmeli ve kendinize tam anlamıyla güvenmelisiniz. Siz başarılı olmadığınızı düşündüğünüzde yaptığınız şeylere bakın yapmadıklarınıza değil.

3- “Kimseye güvenmiyorum.” Sizi engelleyen bir bilinçaltı kalıbı daha. Şöyle düşünün hepimiz belli konularda kandırılmış olabiliriz. Ama herkesi kötü niyetli olarak etiketlemek büyük bir hatadır. Güven karşılıklı oluşan bir duygudur.

Çözüm: Güveneceğiniz insanlar hep hayatımızdadır. Dürüst ve güvenilir insanlar her zaman bu hayatta mevcuttur. Fakat bu o insanların hata yapmayacağı anlamına gelmemelidir. Onun için güveni sizin oluşturacağınız bir kavram olduğunu unutmayın.
4- “Onlar başaramadıysa bende yapamam” Bilinçaltının oluşturduğu güçlü bir engelleme daha. Hayatımız boyunca yapılamayacak şeyleri söyleyip durdular. Babanızdan dinlediniz. Anneniz söyledi. Ablanız, abiniz, komşularınız, okul ve iş arkadaşlarınız.

Çözüm: Şunu bilmeniz çok önemli siz diğer herkesten farklısınız. Evet başarmak isteyen ve inanan bir insanın yapamayacağı şey yoktur.

5- “Asla daha iyi olmayacak” Yıkım için bir cümle daha. Bu negatif bilinçaltı cümlesi de kalıplarımız arasında yer alıyor. Hayata ve güzel olacak şeylere olan inancımızı yitirirsek kaybederiz.

Çözüm: Umut hayatımızın en güçlü motivasyon aracıdır. Umudunu yitirme ve güzel şeyleri kendine çağır.

6- “Beni sevmiyorlar.” Kendinize gol attığınız başka bir kalıp cümle. Çevrenizdeki insanlar bu şekilde düşünmüyor siz böyle bir kurgulamada bulunuyorsunuz. kendinizi sevilmeyen ilan ederseniz bu şekilde bir gerçeklik oluşturursunuz.

Çözüm: Siz sevilmeye layık güzel bir insansınız. Bunu kendiniz için bolca söyleyin. Negatif bilinçaltı düşüncenizi olumlu cümleler kurarak oluşturun.

7- “Ben iyiyi hak etmiyorum” Bilinçaltınıza yerleşmiş negatif bir düşünce öbeği daha, yaşadığınız olaylar ne olursa olsun. Bu şekilde düşünerek hayatınızı engellersiniz.

Çözüm: Siz en iyiyi hak ediyorsunuz. En güzel şeyleri hak ediyorsunuz. Kendinizi engelleyen bu cümleyi ne kadar değerli bir insan olduğunuzu hissederek kaldırabilirsiniz.

Bunun gibi pek çok kendinizi engelleyen cümleler vardır. Bu cümleleri yaşıyor olabilirsiniz. Farklı engelleyici cümleleri kuruyor olabilirsiniz. Bunun için en uygun çözüm olumlama yapmaktır.

kAYNAK: BİLGİ ERDEMDİR

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

23 Kasım Cuma günkü Dolunay öncesinde aşağıdaki niyeti içimizden geldiği kadar sesli okusak ve derin nefeslerle çıkan, çözülen enerjileri serbest bıraksak nasıl olur? Neler değişir?

anette inselberg dolunay şifası

 

23 Kasım Cuma günkü Dolunay öncesinde aşağıdaki niyeti içimizden geldiği kadar sesli okusak ve derin nefeslerle çıkan, çözülen enerjileri serbest bıraksak nasıl olur? Neler değişir? “Kendime hastalığı, parasızlığı, işsizliği yaşattığım için, yeniye geçmekten, değişimlerden korktuğum için sonuçta yine yaşama güvenmediğim için kendimden özür dilerim. Sınırlama ve kurallar içinde yaşadığım için, hayatı kontrol etmeye çalışarak inatçı olduğum için, yaratıcılığımı kullanmayı ret ederek yaşadığım için, kendim olmayı red ettiğim için, şükürsüzlüğüm için, şefkat sevgi anlayış hoşgörü paylaşma duygularını unuttuğum için, beklentiler içinde yaşayıp hiçbir beklentim yok diyerek kendime söylediğim tüm yalanlar için kendimden özür dilerim.

Kararsızlıklarım için, öfkem, kızgınlığım için tüm parçalarımdan özür dilerim. Bedenimin kıymetini bilmediğim, ruhumun istekleri doğrultusunda hareket etmediğim, içimden gelen sesi dinlemediğim, zihnimi olumsuz enerjiler içinde doldurup sonrada devamlı yaşamdan şikâyet ettiğim için, ruhumun isteği doğrultusunda adım atmaktan korktuğum için, cesaretsizliğim için, zamanımın değerini bilemediğim, kendime yapmış olduğum tüm saygısızlıklar için, başkalarının beni üzmesine izin verdiğim, yaşam amacıma hizmet etmeyen oyunlar kurduğum vs. vs. vs için kendimden, buna neden olan bugüne kadar yok saydığım kabul etmediğim tüm bu parçalarımdan çok özür dilerim.Gücümü kötüye kullandığım kendimi üstün gördüğüm başkalarını küçümsediğim, haksızlık yaptığım kendimi değersizleştirdiğim için kendimden ve tüm parçalarımdan özür dilerim. Kendime vermiş olduğum sözleri tutmadığım için kendimden özür dilerim.

Hırslarıma yenik düşüp kibir ve gurur içinde davrandığım her an için, kendime olan güvensizliğim inançsızlığım için kendimden özür dilerim. Gücümü başkalarına devrederek beni yönetmelerine izin verdiğim için, kendime yaşatmış olduğum tüm baskılar için, enerjimi düşürüp kendimi yaşamdan kopardığım için, kendime yalnızlığa mahkûm ettiğim için, korkuların beni yönetmesine izin verdiğim için, başkalarının kendisini kötü hissetmesine neden olduğum için, suçlayıcı konuşmalarım için kendimden özür dilerim

Hırslarıma yenik düşüp kibir ve gurur içinde davrandığım her an için, kendime olan güvensizliğim inançsızlığım için kendimden özür dilerim. Gücümü başkalarına devrederek beni yönetmelerine izin verdiğim için, kendime yaşatmış olduğum tüm baskılar için, enerjimi düşürüp kendimi yaşamdan kopardığım için, kendime yalnızlığa mahkûm ettiğim için, korkuların beni yönetmesine izin verdiğim için, başkalarının kendisini kötü hissetmesine neden olduğum için, suçlayıcı konuşmalarım için kendimden özür dilerim. Olumsuz yaşanan her olayın güzel şeyleri arzulayabilmen için yaşadığını, arzu duygusunun yaşanması için deneyimlendiğini bunlara şükrettiğinde, minnettarlık içinde yaşadığında sahip olduğun tüm güzelliklerin büyüdüğünü öğrendim. Farkında olursan eğer, sınırlarını kaldırırsan, yaşanan olaydaki hizmeti ve sevgiyi görmeye niyet edersen her deneyimin insanı ne kadar büyüttüğünü, ilerlettiğini öğrendim…
Sonuçta kendimi olduğum gibi sevgiyle kabul etmeyi öğrendim, ben kendimle barıştım. Tanrının parçası olarak kendimle barıştığımda, Tanrıyla barıştım. Kendimi kucaklamayı öğrendim. Kendimle barışıp, kendimi tam olarak kucakladığımda hayatımın sorumluluklarını alınca gözümdeki perde kalktı ve sanki dünyadaki tüm perdeler kalktı. Artık kalbim açık ve sevginin yaşamımda özgürce dolaşmasına izin veriyorum. Tüm ruhumla, benliğimle, kalbimle seviyorum kendimi, insanları ve yaşamı…”
Niyet alıntıdır
kaynağına şükürler olsun 🙏💛

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Belki de kırılmasaydı, yeşillenmeyecekti…

46486353_2216137338430820_8957070647024943104_o[2]

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Çift Sayılar Ne Anlama Geliyor? Gizemli Enerji Çifterinin Anlamları

anette inselberg çift sayılar ne anlama geliyor

 

Pek çok insan, hayatlarında sayılar olduğunu fark ediyor – saatlerde, ulaşım numaralarında, belgelerinde, kısacası tüm çevremizde. Hayatın bir noktasında, bir figürün, bazen bir rüyada bile, akıl almaz bir şey olduğu görülür. Bu sayılar elbette ki bir şeyler ifade ediyor? Favori numaranız (birkaç basamaktan oluşsa bile) çok sık görünür. Bu aynı zamanda bir işarettir. Ve eğer, bundan kısa bir süre önce, bir dilek tuttunuz ya da herhangi bir karar vermekle ilgili şüphelerinizden dolayı kararsız kaldıysanız, bu size nasıl davranılacağını ve ne istediğinize karşı savaşmaya değip değmeyeceğini söyleyen uzun zamandır beklenen cevap olabilir.
Kutsal numerolojiden bildiğimiz gibi, dünyadaki her şey bir numaradır. Herhangi bir nesne ve herhangi bir fenomen ölçülebilir ve hesaplanabilirdir. Evrendeki her şeyin, sayısal değerlerle ifade edilebilen kendi ölçüsü vardır. Zamanı konuştuğumuzda, daima ritmi kastediyoruz. Ritim zamanın ölçüsüdür.

Evren ile büyük bir uyum sağlamak için ritimleriyle senkron bir şekilde yaşamak gerekir. Sevdiklerinizle birlik içinde olmak için, kalp ritminizi kendi ritmi ile tam olarak hizalayabilmeniz gerekir. Kendinizle uyum bulmak için, vücudunuzun bioritimlerini ve ruhunuzun döngüsel titreşimlerini incelemeniz gerekir.

Zaman ve ritim ölçüsü, doğru uygulandığında, evrenin nabzını tutmaya, herhangi bir gezegen ya da yıldızla rezonansa, herhangi bir kozmik yaşam seviyesine sahip olan sayılarla ifade edilir. Saatteki çift ve ayna numaraları, aklımızın şu anda hangi frekansta ayarlandığını ve Cosmos’un hangi seviyesinde bir bağlantı olduğunu söyler.

Çoğunlukla, Yüksek Kuvvetler, bize şu anda bizim için gerekli olan, sayıların dilinde, ipuçlarını göndererek bizimle iletişim kurarlar.

Her bir sayı kesin olarak tanımlanmış bir frekansta titreşir, bu nedenle farklı sayılar ve kombinasyonları benzersiz bir enerji kalitesi taşır. Sayıların enerjisi, ruhumuzun psikonerjik potansiyelini güçlendirerek, dikkatimizle asimile edilir. Şimdi, bu veya diğer figürlerin ve kombinasyonlarının sahip olduğu titreşimlerin ve kutsal değerlerin kalitesi hakkında konuşalım.

0 veya 00:00 sayısı: huzur, sakinlik ve uzlaşma için ihtiyaç duyulduğuna dair bir işarettir. Eğer bunu kabul etmezseniz başınız belaya girebilir.

11 veya 11:11 sayısı: Bireyin bireyselliğinin iradesini, kararlılığını ve olumlamasını taşıyan ego-kişiliklerinin titreşimleridir. Eğer bu rakamlar, güçlü iradeli bir kişi tarafından fark edilirse, bu onun kişiliğine çok fazla dikkat ettiğinin ve dış dünyadaki faaliyetlerini azaltmasının gerekli olduğuna dair bir ipucudur. Eğer bu sayı kötümser bir kişi için ortaya çıkarsa, Yüksek Kuvvetler ona kendisine inanmasına yardımcı olacak irade, coşku ve kararlılık verir.

12 veya 12:12 sayısı: bilginin ve bilgeliğin sıklığı, aynı zamanda Yüksek Güçlerin korunmasıdır. Bu, bir kişinin dış dünya ile enerji-bilgi dengesine ulaştığını gösteren çok olumlu bir kombinasyondur.

13 veya 13:13 sayısı: Uygulamada edindiği bilgileri uygulama zamanının geldiğini, deneyimlerini ve becerilerini diğer insanların yararına aktif olarak uygulayıp gösterdiklerini belirtir. Bu yapılmazsa, kişinin hayatında bir çöküş olabilir.

14 veya 14:14 sayısı: Dünya’nın evriminin kutsal döngülerinin sayısıdır. Yani ruh gelişimin bir sonraki aşamasına, evrimin bir sonraki aşamasına geçmektedir.

15 veya 15:15 sayısı: Spiritüel Sevginin ve yaratıcı enerjinin titreşimlerini taşır. Yaratıcılıklarını geliştirme ve tezahür ettirme ihtiyacı konusunda Kozmos’un ilham kaynağıdır.

16 veya 16:16 sayısı: Sonsuz zamanın sayısı, sonsuzluğun ve Mutlak Bilgeliğin sayısıdır. Bu, Kozmos’un ruhsal seviyesinin Yüksek Kuvvetlerinin korunmasının bir işaretidir. Sayı 16, Kozmik Zihin ile bir füzyon elde etmek için zihnin konsantre olmasına ve değişmiş bilinç durumuna girmesine yardımcı olan titreşimleri taşır.

17 veya 17:17 sayısı: Mutlak iradenin ve en yüksek adaletin sayısıdır. Bu muazzam bir güç taşır, üstatlığı elementleri ve süptil enerjileri kontrol etme yeteneği en yüksek ruhsal gücü verir. 17 numara, insan ruhunun Karma’nın Kozmik lordları ile olan bağlantısını gösteriyor.

18 veya 18:18 sayısı: Arınma ve yenilenme titreşimlerini taşır, ruhun huzur ve sükunete girmesine yardımcı olur. Bu aynı zamanda Yüksek Savunma’nın sayısıdır.

19 veya 19:19 sayısı: Titreşimleri birbirine bağlar, durumun dengesizliğini ve olası uyuşmazlıkları işaret eder.

20 ve 22 sayısı ve çiftleri: biyoenerji eksikliği olduğunda uyarır aura ve sübtil bedenler için bize ek bir enerji akışı sağlar. Bu, sağlığınıza dikkat etmeniz gereken bir işarettir.

21 ve 21:21 sayısı: bir rüyanın şekillenmesinin ve planların gerçekleştirilmesinin sayısıdır. Düşüncelerin gerçekleşmesini teşvik eden titreşimleri taşır.

33 sayısı: Fiziksel aktivitenin titreşimlerini, isteklerini, kararlılıklarını ve üstesinden gelme zorluklarını taşır. Sayı karmaşıktır, karşılaşacağınız yaklaşmakta olan yaşam zorluklarına işaret eder.

44 sayısı: Kuvvet, kararlılık, güvenilirlik ve yoğun madde sayısıdır. Bir insan konfor bölgesinden çıkmak istemediğinde, hayattaki durgun bir dönemi uyarır. Bu konfor bölgesinden çıkmak, daha fazla gelişme için gereklidir.

55 sayısı: Yaratıcılığın, kendini gerçekleştirmenin, hobilerinin titreşimini sembolize eder. Yeteneklerinizi etrafınızdaki dünyaya göstermeniz gerektiğini bildirir. Bu sayı, 15 numaradaki titreşimlere benzer, sadece kolektif bir seviyede hareket eder. İnsanları gruplara, yaratıcı kolektiflere birleştirmek ve yaratıcılığın birliği için enerji vermek için bir dürtü taşımaktadır.

66 sayısı: Bir kişinin manevi bilgi ve maddi yaşamı ikiye ayırdığını gösterir. Bu, bir kişinin sıradan yaşamda manevi bilgisini fark edemeyeceği ve insanlarla iletişim kurarken ahlaki yasaları uygulayamadığının bir işaretidir.

77 sayısı: derin bir içgüdüm ve yaşamın geçme aşamasının yeniden düşünülmesi amacıyla toplumla iletişimin kesilmesi ve kısıtlanması ihtiyacına dair bir işarettir.

88 sayısı: Öngörülemezliğin titreşimini sembolize eder, kader, özgürlük, kısıtlamaların kaldırılması. Bu sayının titreşimlerinin etkisi altında, her şeyi aynı anda öğrenmeye çalışmadan, yavaş yavaş öğrenilmesi gereken çok yoğun bir enerji dürtüsü olduğundan, karıştırılmak kolaydır.

99 sayısı: Kozmik enerjinin, hayatta bir kader armağanı olarak tezahür edebilen güçlü bir dürtüdür, çünkü bu bir insanın kendisinden beklemediği büyük bir başarıdır

Kaynak: spritüeller

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. 2 Comments »

Mısır Astrolojisi Sizin Hayatınız Hakkında Ne Diyor? Doğruluğu Sizi Şaşırtabilir!

anette inselberg mısır astroloji şaşırtıcı

 

Mısır burç takvimini oluşturan 12 işaret vardır. Yılın farklı günleri, mevcut olan çeşitli işaretlerle temsil edilmektedir.

Her astroloji işareti bir Mısırlı Tanrı tarafından temsil edilir. Mısır tanrısı, belirli astroloji belirtileri altında doğanlara yardım etmeyi amaçlamaktadır. Mısır tanrısı sadece rehberlik vermeyecek, yetenek ve koruma da verecektir.

NİL – ( Ocak 1-7, Haziran 19-28, Eylül 1-7, Kasım 18-26 )
Bu, burcun ilk işaretidir ve yeni bir başlangıç ??yapabilmeyi ifade eder. Bu işaret altında doğanlar genellikle tutkuludur. Hayatı mümkün olan en iyi şekilde yaşamayı çok severler. Diğer insanlarla olan çatışmaları önlerler.
* En uyumlu: Set ve Amon-Ra

AMON RA – ( Ocak 8-21, Şubat 1-11 )
Bu burcun ikinci işaretidir. Bu işaret altında doğanlar iyi liderler olmak için büyürler. Genellikle yaptıkları şeylerden eminlerdir. Her zaman ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışırlar, böylece diğer insanlara ilham kaynağı olabilirler. Ayrıca, diğer insanların hayatlarını değiştirmede başarılı olabildikleri için motivasyon konusunda uzmandırlar.
*En Uyumlu: Nil ve Horus

MUT – ( Ocak 21-31, Eylül 8-22 )
Bu, tüm işaretlerin arasında en önemlisidir. Diğer insanlara ellerinden geldiğince yardım ederler. Yaptıkları kararlar konusunda çok mantıklıdırlar ve sonuç çıkarmadan önce her şeyin pratik taraflarını düşünürler. Bu işaret altında doğanlar hukuk ve eğitim alanında yüksek başarı gösterirler.
* En uyumlu: Thoth ve Amon-Ra

GEB – ( Şubat 12-19, Ağustos 20-31 )
Bu işaret altında doğanlar doğal olarak sezgiseldir. Genelde doğru olduklarını hissettiklerine göre seçimler yaparlar. Aynı zamanda çevrede ve dünyada olan şeylere de büyük ilgi duyuyorlar. İşler ters gittiğinde ise normal olarak etkilenirler.
* En uyumlu: Horus ve Set

OSIRIS – ( Mart 1-10, Kasım 27 – Aralık 18 )
Osiris’in işareti altında doğanlar iki tip kişiliğe sahip olabilirler. Bir taraf, hayallerine ulaşmak için her şeyi yapabilecek, diğer tarafı ise savunmasız olan taraf. Onlar da kolayca incinebilir. Genellikle enerjiktirler ve düştükten sonra tekrar ayağa kalkmayı bilirler.

* En uyumlu: Isis ve Thoth

ISIS – ( Mart 11-31, Ekim 18-29, Aralık 19-31 )
Isis’in işareti altında doğmuş olan insanlar hakkında söylenebilecek bir şey, onların açık olmasıdır. İnsanlara kendileri hakkında ne düşündüklerini doğru bir şekilde anlatırlar. Bu işaret altında doğanlar, sevdikleri insanları koruyacaklardır. Onlar pozitif ve son derece enerjiktir.
* En uyumlu: Thoth ve Osiris

THOTH – ( Nisan 1 -19 Kasım 8-17 )
Bu işaret altında doğanlar normalde bilgelik doludur. Onlar harika anılarıyla bilinir. Hem iyi hem de kötü olan insanlar tarafından yapılan hiç bir şeyi unutmazlar. Onlar aynı zamanda bilgelikle doludurlar. Son derece romantiklerdir ve kendileri çok seveceği bir eş ararlar.
* En uyumlu: Isis ve Bastet

HORUS – ( 20 Nisan-7 Mayıs, 12 Ağustos-19 )
Bu işaret altında doğanlar, hayatta elde etmek istedikleri farklı şeylerle yüzleşebilme cesaretleriyle bilinirler. Kendilerini güvende hissetmek isterler, böylece hayatlarının sorumluluğunu alırlar. Onlar da doğal olarak iyimserlerdir. Mümkün olan en iyi şeyleri elde etmek için çok çalışırlar.
* En uyumlu: Bastet ve Geb

ANUBIS – ( 8 Mayıs-27 Haziran 29-13 Temmuz )
Bu işaret altında doğanlar bazen bir şeyleri perspektife çekmek için biraz zaman ayırmak isterler. Huzurlu çevreler tarafından kuşatılmayı severler ve sürekli olarak ararlar. Duygularını yoğun hissetseler bile, yaşadıkları bazı durumlardan dolayı daha sakin kalırlar.
* En uyumlu: Isis ve Bastet

SETH – ( 28 Mayıs-18 Haziran Eylül 28-2 Ekim )
Bu işaret altında doğanlar, kendilerine sunulan fırsatlara bağlı olarak bir yerden diğerine gitmeyi çok isterler. Mükemmeliyetçilerdir ve yaptıkları işlerde en iyisini elde etmek isterler.
*En uyumlu: Nil ve Geb

BASTET – ( Temmuz 14-28 Eylül 23-27 Ekim 3-17 )
Bu işaret altında doğanlar genellikle hayatlarında denge arıyorlar. Onlar da güçlü sezgilere sahipler ve diğer insanları gördükleri andan itibaren onların duygularını okuyabiliyorlar. Bu işarete sahip kişiler ökültizm ile çok ilgilenirler.
* En uyumlu: Horus ve Sekhmet

SEKHMET – ( Temmuz 29 -11 Ağustos 30 Ekim-7 Kasım )
Bu burç altında doğanlar doğal olarak yeryüzüne inenlerdir. Mümkün olduğunca, diğer insanların hayatlarında bir fark yaratabilmeleri için yetkili pozisyonlara sahip olmak isterler. Genellikle iyi bir adalet duygusuna sahiplerdir. Başka insanları yargılamadan önce ne olduklarından emin olurlar. Düşünme kabiliyetleri nedeniyle büyük şirketlerin CEO’ları olabilirler.
* En uyumlu: Bastet ve Geb

Kaynak: baykush

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Herkes kendisine sorsun.

ANETTE İNSELBERG ÇEVRE FAYDA YEŞİLLİK BİRLİK

 

KARGA BOKU🎡
Köy yerinde ikindi vakti.
Çıt yok.
Herkes susmuş, sessizlik konuşuyor.
Zaman durdu sanki.
Birden bir damlama sesi.
“Şıp…Şıp!.”
Alt mahalledeki çeşmenin musluğu bu.
Tamir edilmeli.
O arada yan arsaya bir karga kondu.
Tedirgin ama ürkek değil.
“Gakk!”
Biraz etrafı kolaçan etti.
Sağa sola baktı, yere pisledi.
Sonra kanatlandı, gitti.
Gece bir domuz girdi o arsaya.
Karganın pislediği yeri eşeledi.
Domuz eşeledikçe toprağın üstündekiler alta indi.
Aylar sonra bir fidan bitti orada.
Karganın pislediği yerde.
Yavaş yavaş büyüdü.
Dal oldu, yaprak oldu.
Ve bir ağaç oldu..
İncir ağacı.
Önce karıncalar sardı ağacı.
Sonra sinekler, sonra börtü böcekler.
En son da kuşlar.
Böcekler ağacın filizlerini, meyvalarını yedi, kuşlar böcekleri.
Alakargalar da incirleri.
Hayvanlar alemi o ağacın çevresinde bir dünya kurmuşlardı kendilerine.
Karganın pisliğiyle harcı karılan, domuzun eşelemesiyle temeli atılan bir dünya.
O yan arsada yaşam böyle süregiderken, bir insan çıktı ortaya.
Arsayı satın almış.
Önce duvarlarla çevirdi dört tarafını.
Üstünü tel örgülerle sardı.
Böylece domuzlar gelmez oldu.
Sonra börtü böcekten şikayet etti.
Etrafı zehire boğdu.
Karıncalar, sinekler, böcekler bir bir öldü.
Ardından onları yiyen kuşlar.
Sadece bir ağaç kaldı ayakta.
Hayvan mezarlığında bir incir ağacı.
Tek başına.
En son onu da kesti adam.
Oradaki hayatı bitirdi.
Bir çuval inciri bok etti!
İnsan denilen yaşam türünün bilimsel adı, Homo Sapiens.
“Düşündüğünün üstüne düşünebilen insan” demek.
O zaman düşünelim.
Herkes kendisine sorsun.
Çevreye, doğaya bir karga boku kadar katkım var mı?

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

DOĞUM GÜNÜ RENGİNİN SENİN HAKKINDA SÖYLEDİKLERİNİ AÇIKLIYORUZ…

ANETTE İNSELBERG DOĞUM GÜNÜ RENGİ
OCAK AYININ RENGİ KARAMEL:

Mantıklı ve ayakları yere basanların rengi olan Karamel, kararlılığı ve doğruluğu temsil eder. Karamel rengin içindeki tonlar doğadan gelmektedir. Bu tonların yansımaları sonucunda ise toprak gibi verimli, dağlar gibi dimdik durabilen, ağaçlar gibi kendine yetebilen bir insansın. Bu arada bir de dip not düşelim: Dünyevi hırsları kontrol altına alabilmeyi en iyi başaranlar Ocak ayında doğanlardır.

ŞUBAT AYININ RENGİ LİLA:

Neşeli ve üretken insanların rengi olan Lila, dinginlik ve mutluluğu temsil eder. Lila, derin düşüncelere dalarak insanlarla empati kurabilmemize ve aynı zamanda derin dostluklar edinebilmemize yardımcı olur. Şubat ayında doğan insanlar genelde çok sıkı dostlara sahip olan ama kendi kendine de yetebilen insanlardır.

MART AYININ RENGİ MİNT YEŞİLİ:

Hayalperestler ve mucitlerin rengi olan Mint Yeşili, kelimelerle anlatılması zor olan dünyalar arasında kolayca bağlantı kurabilen insanların rengidir. Keskin zekan ve güçlü hayal kurabilme yeteneğin sayesinde senin için hayatta aşılamayacak çok fazla engel yok. İnsanlarda güven duygusu oluşturmandan dolayı da çevrendekiler tarafından sevilen bir karaktersin.

NİSAN AYININ RENGİ KIRMIZI:

Azimli ve enerjik olan bu renk; tutku, güç ve cesareti temsil eder. Bahar demek, bolluk ve bereketin çoğaldığı dönem demektir. Bu yüzden, bu dönemde doğan kişiler, her baharda hayatlarında yeni gelişmelerin olduğunu gözlemleyebilirler. Bu da yeni başlangıçların ve harekete geçmenin tam zamanı demektir!

MAYIS AYININ RENGİ KOYU YEŞİL:

Bu renk, tüm renklerin arasında en iyileştirici ve dinlendirici etkiye sahip olandır. Koyu yeşil kalbe hitap eder ve kişinin manevi değerler ile iletişimini kolaylaştırır. Kış ayından sonra doğanın yenilenerek koyu yeşil renge bürünmesi ve güzelliğiyle bizi mutlu etmesi, tam da Mayıs ayına denk gelir. Bu renk, bu ayda doğan kişilerin karakteristik özelliklerine dinginlik ve güvenilirlik olarak yansımıştır.
Çevrendekilerin neden sana bu kadar çok güvendiklerini şimdi daha iyi anlamış olmalısın.

HAZİRAN AYININ RENGİ SARI:

Enerji veren ve harekete geçiren bu renk, kendisi gibi enerjik ve hayat dolu insanların rengidir. Sarı renk sayesinde zihinsel aktiviteler yoğunlaşır, enerji seviyesi yükselir ve üretkenlik artar. Bu renge sahip olduğun için kendini şanslı kabul etmelisin

TEMMUZ AYININ RENGİ MERCAN:

Nazik ve yatıştırıcı. Mercan rengi, sevgi ve merhamete önem verenlerin rengidir.Bu renkte olan insanlar değişime açık ve zeki insanlardır. Çevrelerindeki insanlara gösterdikleri sonsuz merhamet ve dingin karakterleri sayesinde her ortamın en popüleri onlardır.
Bu kadar çok özelliği bir bünyede barındırabildiğin için seni tebrik ediyoruz!

AĞUSTOS AYININ RENGİ TURUNCU:

Bu renk, güç ve harikalıkların rengidir! Güneşin Ağustos ayı boyunca dünya üzerinde kuvvetli etkilerinin hissedilmesinden dolayı, bu ayda doğan kişiler; güçlü ve heyecanlı karakterlere sahiptirler. Her zaman en sağlıklı kararı alamasalar da, aldıkları kararların arkasında durmayı bilirler. Çevresindekilere ilham veren, farklı konularda orijinal fikirler üreten kişiler genelde Ağustos ayında doğanlardır

EYLÜL AYININ RENGİ GECE MAVİSİ:

Bu renk, güzellik, saflık ve bilgelik rengidir.Bu renkte olan kişiler, çevresindeki insanlarla çok rahat iletişime geçebilir ve herkesin güvenini kolayca elde edebilirler.Sakinliğin ve mutlu ruh halin herkesin dikkatini çekiyor! Artistik yanının da kuvvetli olması seni herkesin ilgi odağı yapıyor. Ne diyelim… Herkes senin kadar şanslı değil!

EKİM AYININ RENGİ GÖK MAVİSİ
Gök mavisi, aşk, güzellik ve dengeyi temsil eder. Bu renkte olan kişiler, iç huzuruna önem veren, aşka inanan ve hayatlarının her alanında denge sağlamaya çalışan insanlardır. Bu ay, fiziksel görünümünüzde veya etrafınızda yapmak istediğiniz değişiklikler için ideal bir aydır. Bu ay boyunca havadaki pozitif atmosferden faydalanmanızı tavsiye ederiz!

KASIM AYININ RENGİ BORDO

Bu renk, içtenlik, tutku ve kalp gözünü temsil eder.Bu ayda doğan insanlar, sıradanın ötesine geçebilir ve çoğu zaman başkalarının aklından geçenleri doğru bir şekilde tahmin edebilirler. Algılama yeteneklerinin ve içgüdüsel yaklaşımlarının çok gelişmiş olmasından dolayı onlar için çevrelerinde olup bitenleri anlamak çok kolaydır. Sadece odaklanmaları yeterli!

ARALIK AYININ RENGİ TURKUAZ:

Bu renk, bilgelik, hakikat ve vizyonu temsil eder. Bu ayda doğanlar, öğrenmeyi seven, vizyon sahibi ve her ne olursa olsun gerçeğin peşini bırakmayan kişilerdir. Turkuaz renk, derin düşüncelere dalmak ve farklı bakış açıları geliştirebilmek için en ideal renktir.
Spiritüeller

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

RESİMDE GÖRDÜĞÜN İLK ŞEY SANA GELECEĞİN HAKKINDA BİLGİLER VERİYOR

anette inselberg gelecek test

 

Resimde ilk olarak “İKİ AŞIK” Gördüysen:
Uzun,mutlu,sağlıklı bir ömür geçireceksindemektir. Doğuştan sahip olduğun cesaret sayesinde,her kapıyı kolaylıkla açabileceksin.Hayalini kurduğun herşeye,yakın zamanda ulaşacaksın. Allah karşına iyi insanlar çıkaracak.Geleceğine baktığımızda uzun, mutlu ve sağlıklı bir ömür görüyoruz. Hayat bu, elbette ki bazı zorluklar olacak. Ancak mantıklı karakterin ve temiz kalbin sayesinde üstesinden gelemeyeceğin hiçbir şey yok. Sen yeter ki bir şeyi isteme, er ya da geç onu elde edersin! Bugüne kadar hep kendi ayaklarının üstünde durdun, bundan sonra da hep öyle olacak! Yüreğin öyle sevgi dolu ki, bu sevgi her yere taşıyor. Hayatına dokunduğun herkes, seninle mutlu oluyor!

Resimde İlk Olarak “KAFATASI” Gördüysen:
Doğuştan sahip olduğun temiz yüreğin sayesinde, her kapıyı kolaylıkla açabilirsin.Geleceğine baktığımızda uzun, mutlu ve sağlıklı bir ömür görüyoruz. Atalarımız der ki: “İyilik yap, denize at”. Sen de bugüne kadar hep öyle yaptın. Ancak unutma ki, hiçbir iyilik karşılıksız kalmaz. Çok yakın zamanda, yapmış olduğun tüm iyiliklerin karşılığını alacaksın. Bugüne kadar her zaman, seni seven insanların sevgisine tutunarak yaşadın. İşte bu yüzden de hem çok sevildin, hem de çok sevdin. Ancak bu iyi huylu karakterin sadece yakın çevren tarafından değil, tüm Türkiye tarafından bilinecek ve Türkiye’nin en sevilen insanlarından biri olacaksın!

Resimde İlk Olarak “AY” Gördüysen:
Sen çok çalışkan ve azimli bir insansın! Doğuştan sahip olduğun cesaretin, çalışma azmin, dürüstlüğün sayesinde çok yakında Türkiye’nin en zengin insanlarından biri olacaksın!Geleceğine baktığımızda uzun, mutlu, sağlıklı ve zengin bir ömür görüyoruz. Hayat, bazen karşımıza zorluklar çıkarmıyor değil… Ancak sen öyle güçlü bir insansın ki, mücadeleyi asla elden bırakmıyorsun. Sana bir şey diyelim mi? Yüzdün yüzdün kuyruğuna geldin artık… Gönlünü ferah tut, çünkü çok yakında hayatındaki değişime sen bile şaşıracaksın! Emeklerinin karşılığını birer birer alacaksın. Hakkında hayırlısı olsun güzel insan… Sen bu başarılı hayatını hak etmiştin zaten!

KAYNAK: SSpiritüeller

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Bu 28 cümleyi Sesli Olarak Kendinize Söyleyin. Harika Olacaksınız.

anette inselberg kendimi müthiş hissediyorum

 

Negatif hissediyorsanız bu 28 cümle bilinçaltınızı anında uyandıracaktır. Huzurlu ve iyi hissedeceksiniz. Bu basit cümleleri sesli bir şekilde sonuna kadar okuyun ve içinizdeki pozitifi uyandırın.

Buradaki bazı cümleler egoyla ilgilidir. Bazıları ruhsal enerjiniz ve çakralarınızı yükseltmek için seçilmiştir. Genel olarak ise bilinçaltınıza ulaşacak cümlelerdir. Siz cümledeki gücü hissederek söyleyin. Sonuna kadar okuyun. Her gün bu cümleleri bir kere okumayı ihmal etmeyin.

1 > Kendimi müthiş hissediyorum.

2 > Ben muhteşem biriyim.

3 > Kararlarım kesinlikle, tam olarak doğru.

4 > Kaderimi yaşıyor ve yaşamımı şekillendiriyorum.

5 > Akıştayım, zihnim zamanın akışına kendini bırakıyor.

6 > Şimdiye odaklanıyorum ruhum ve zihnim şimdide buluşuyor.

7 > Ben çok iyi bir insanım ve sevgi ile harika hissediyorum

8 > Her şey yolunda; Her şey istediğim gibi oluşuyor.

9 > Yaşamımda harika şeylere yer açılıyorum ve kötü şeyler hayatımdan çıkıyor.

10 > Ben güzel ve sevgi dolu bir canlıyım.

11 > Korkularım değil Hayallerim ve en güzel dileklerim gerçekleşiyor.

12 > Öfkem ve kaygılarım sessizce bedenimden ve zihnimden uzaklaşıyor.

13 > Ruhum çok huzurlu.

14 > Korunuyorum. İyi ve güzel her şey tarafından tam bir koruma altındayım.

15 > Bugün tam şu anda tepe noktamdan kuyruk sokumuma kadar tüm pozitif enerji ruhuma giriyor.

16 > Kırılmış olan her iyi şey tekrar birleşiyor ve daha güçleniyor.

17 > Hayatı ve yaşamı çok seviyorum.

18 > Kendimi seviyorum ve saygı duyuyorum

19 > İçimdeki yüce güç harekete geçiyor ve her şeyi pozitife dönüştürüyor.

20 > Ben ruhsal enerjimi yükseltiyor ve bedensel sağlığımı arttırıyorum

21 > Bedenim ve Aklım ruhumun pozitif enerjisi ile parlıyor ve yükseliyor.

22 > Ben iyilik dolu pozitif bir insanım

23 > Ben sevgiyim ve sevgi enerjisi ile tüm hayatım iyileşiyor ve güçleniyor.

24 > Şimdi şu anda tam olarak tüm anılarımı kabul ediyor ve onları sevgiyle özgür bırakıyorum

25 > Yaşadığım her anı kabulleniyorum.

26 > Ben tüm negatif düşüncelerden ve anılardan bağımsızım ve onların üstündeyim.

27 > Ben bugün kendimi affediyorum.

28 > En derin olan güç iyileşiyor zenginleniyor ve sevgi mutluluk ve uzun yaşam huzur farkındalık ve tüm güçlü enerjiler ve yaşamın akışıyla taçlandırılıyor.

Kaynak:bilgierdemdir

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. 2 Comments »

Güzel ruhlar her zaman birbirini tanır

anette inselberg penguen güzel ruhlar
Ara ara aklıma gelir penguenle yaşlı adamın hikayesi. Sizlere de hatırlatmak istedim Güzel ruhlar her zaman birbirini tanır. Türler arası iletişim her zaman vardı ve hep olacak

Arjantinli Joao 2011’de kayalıkların üzerinde ölmek üzereyken bulduğu pengueni kurtarmış ve iyileşene kadar onunla ilgilenmiş. Onu balıkla özel olarak beslemiş ve Dindim adını vermiş.
Bir haftanın ardından onu tekrar denize götürdüğünde ise Dindim gitmeyi reddetmiş. 11 ay boyunca beraber yaşamışlar. Sonra Joao bir sabah uyandığında Dindim’in gittiğini farketmiş.
Gelgelelim ayrılıkları çok uzun sürmemiş, çünkü Dindim birkaç aya kalmadan geri dönmüş! Bir güney amerika pengueni olan Dindim, tüy dökme döneminin ardından yaşadığı yöre olan Patangonya’ya dönmüş, ama Joao’yu ziyaret etmek için geri gelmiş.
Bu eylemi küçümsemeyin, çünkü bu iki bölge arasındaki mesafeyi katetmek için neredeyse 8000 kilometre boyunca yüzmeniz gerekiyor!
O zamandan bu yana, Dindim yılın sekiz ayını Joao ile geçirip, kalan dönemde memleketine dönüyor ve orada zaman geçiriyor.
Dindim’in sadakati hayranlık verici. Zira her yıl gelmiş. Beş yıl boyunca… Joao da hislerini şöyle özetlemiş: “Onu evladım gibi seviyorum ve inanıyorum ki o da beni seviyor. Benden başka kimsenin ona dokunmasına izin vermiyor, ısırıyor. Ama benim kucağıma yatıyor ve onu elime almama müsaade ediyor. İlk gittiğinde çevremdekiler geri dönmeyeceğini söyledi ama o her yıl benim için geri döndü. Haziran gibi geliyor ve Şubat’ta evine dönüyor. Her sene aramızdaki bağ daha da kuvvetleniyor.”
Sevgi ve vefanın anlamını bir kez daha kavramızı sağlayan bu vaka için Joao ve Dindim’e teşekkür ediyoruz!
Kaynak: Onedio

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

Kendinizi başkalarına kanıtlamak için ne kadar az çaba harcarsanız, içinizde huzur bulmanız o kadar daha kolay olur.

anette inselberg akışa bırak

 

Alçakgönüllülük ve iç huzuru birbirlerinden ayrılmaz bir bütündür . Kendinizi başkalarına kanıtlamak için ne kadar az çaba harcarsanız, içinizde huzur bulmanız o kadar daha kolay olur.
Kendini kanıtlama çabası tehlikeli bir tuzaktır . Sürekli kendi başarılarınızı göstermek, böbürlenmek ve ne kadar değerli bir insan olduğunuza başkalarını inandırmak için muazzam bir enerji harcamak gerekir. Oysa, insan böbürlendiği zaman başarısının veya gurur duyduğu bir şeyin yaratacağı olumlu duyguları sulandırmış olur.
Oysa, ilginçtir; insan takdir görmeye ne kadar az düşkün olursa, o oranda daha çok beğeni toplar.Sessiz bir özgüven sahibi olup,kendilerini her an haklı ve iyi gösterme kaygısı duymayan, kimsenin başarısını çalmaya kalkmayan insanlara da,herkes hayranlık duyar.Övünme gereği duymayan, ortaya egosunu değil,yüreğini koyan bir insanı, herkes çok sever.
Gerçek tevâzu pratik yaparak geliştirilebilir.Bu çok güzel bir şeydir,çünkü karşılığı sakin bir huzur duygusuyla hemen gelir.Bir daha karşınıza böbürlenme fırsatı çıktığında, bu dürtüye karşı direnin

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »

RESET DÜĞMESİNE BASIN

anette inselberg bugün reset düğmesine basın

Eğer oturup neden burada olduğunu merak ediyorsan, varoluşunun amacını sorguluyorsan,o zaman sadece dışarı çık ve gökyüzündeki bulutları izle. Bu dünyanın, bu evrenin çokluğuna dikkat et. Farklı bir ülkede, farklı kıtada, farklı kültürlere, farklı dillere, farklı dinlere veya inançlara sahip olabilsek de, hepimiz aynı gökyüzünün altında duruyoruz.

Git bir akış bul ve suyun parmaklarınızın arasından geçmesine izin verin. Suyun nezaketini hissedin, ama onun nezaketsizliğini de hissedin, durdurulamayan ve yolunda herhangi bir şeyi aşağıya çekebilen güçlü bir güç olduğunu anlayın.

Bir kasırganın güçlü kuvvetine bir yaz esintisinin yumuşaklığına,yağmurun yağışına bakın. Doğanın güzelliği ve gücü her gün bize kendini gösterir. Bu yaratılıştır ve yumuşak nazik varoluş olabilir ya da gitmek istediğiniz yönde hayatınızı sürebilirim kuvveti olabilir bu doğanın bir parçasıdır.

Mevcut insan deneyiminizin amacı için, çok özel bir amaç için gelmiş olabilirsiniz, ancak temel nedenimiz aynıdır. Tüm yaratımla bir bağlantı kurup,bilgi edinip, insan olmanın tüm yönlerini deneyimleyip,Evrenin genişlemesi için öğrendiğimiz tüm dersleri üstlenmek üzere buradayız. Bu Dünya’nın maneviyatını ilerletmek ve onun üzerindeki tüm canlıların varlığı için daha iyi bir yer olmasını sağlamak için, sevgi vermek ve yaşamın ihtişamını deneyimlemek üzere bir amaç için gönderildik.

Bununla birlikte, yaratılışımızda özgür irade, seçimler yapma ve sadece içgüdülere tepki verme yeteneği, bize dünya üzerindeki diğer canlılardan ayrılmak için verildi. Bazen kendimize beklediğimiz hayatı yaşayabilmemiz için bize verilmiş olanı tanımakta başarısız oluyoruz.

Hayatınızdaki mutluluk ve sevinç eksikliği nedeniyle, sefalet içinde yaşamak zorunda değilsiniz, bunu değiştirmek için özgür iradeye sahipsiniz ve ihtiyacınız olan tek şey cesarettir.

Hayatınız mutlu değilse ya da olmak istemediğiniz bir yerde ya da içinizle uyum içinde olmayan bir hayat yaşıyorsanız, o zaman sıfırlama düğmesine basma zamanı geldi.

Şu an düşündüğünüz düşüncelerden dolayı nerede olduğunuzu ve olumsuz düşünceleriniz varsa, olumlu bir sonuç veya hayata sahip olmayı bekleyemeyeceğinizi unutmayın.

Başka birinin ayağa kalkmasına yardım etmek için elinizi uzattığınızda, sadece onlara yardım etmiyorsunuz, burada olmanın manevi amacını yerine getiriyorsunuz, diğer insan için sevgi ve şefkat dolu olduğunuzu gösteriyorsunuz.

Düşüncelerinizi sıfırlamanın yanı sıra, Ego’nun varlığından haberdar olun, yaşam zenginliklerinin sahip olduğunuz mülklere veya sahip olduğunuz pozisyonlara bağımlı olmadığını anlayın. Varlığımızın zenginliği, verebileceğimiz sevginin miktarına veya şefkat ve cömertliğimize dokunabildiğimiz ya da ihtiyaç duyan kişilere bencil olmayan hizmet yoluyla karşılanabilir. Evet, Dünya enerjisi parayla değiş tokuş edilir ve hepimizin alması gereken belirli bir miktara ihtiyacımız var, ama paranızı ya da eşyalarınızı itici gücünüzün olmasına izin vermeyin.

Hayatınızda ya yakından ya da sadece sokakta geçen her kişi içte aynıdır ve sadece dış farklılıklar bizi birbirinden ayırır. Hepimiz bir kıvılcımdan ve tek bir hücreden doğarız, büyürüz. Vücudumuz bu büyüme ile değişir ve yaşam deneyimlerimiz boyunca değişiriz, yine de hepimiz bir kaynak , bir başlangıç ve işgal ettiğimiz bu insan vücudu vazgeçtiğinde bile devam edeceğiz, bu yüzden bu insan deneyimini olabildiğince iyi hale getirmek için kendinize borçlusunuz, bu yüzden sıfırlama düğmesine basarsınız ve hayatınızı değiştirmeye başlarsanız.

Eğer bunu okurken, size neşe ve mutluluk (varlığınızın en önemli amacı) getiren bir yerde değilseniz, o zaman bu sıfırlama düğmesine basmanız ve hayatınızın yönünü değiştirmenin zamanıdır.

Kendinize her gün bu cümleleri hatırlatın.

Bugün hayatımın geri kalanının başlangıcı olacak.

Kendime ve insanlığa karşı daha çok sevgi dolu olacağım

Hayatın kendisinin olduğu mucizeyi ve nimeti takdir edeceğim ve bu yeryüzünün güzelliği üzerine yürümeye ve üzerindeki tüm canlıları takdir edeceğim.

Varoluş sebebim hakkında daha olumlu olacağım ve hayatın değişebileceğine ve değişeceğine inanıyorum çünkü kim olduğumu ve daha iyi bir hayata layık olduğumu seviyorum.

Bugün Yeniden Başlat düğmesine basın. Ertelemeyin çünkü sadece siz ve düşünceleriniz olabiliceğinizin en iyisi olmanızı engeller.

Kaynak: spritüeller

Ruhsal Büyüme... kategorisinde yayınlandı. Leave a Comment »